Geçtiğimiz hafta tüm zamanların en büyük sosyal medya skandalı, hatta internet skandalı yaşandı. Facebook Skandalı olarak geçen bu olay üç önemli isim etrafında toplanıyordu; Mark Zuckerberg ve Facebook, Aleksandr Kogan, Cambridge Analytica. Yaşananların detaylarını sizler için bir araya getirdik. Satılan veriler ile neler yapıldı? Facebook hesaplarımız güvenli mi? Mark Zuckerberg neden özür diledi? İşte tüm bu olayların detayları videomuzda!
Facebook, Cambridge Analytica ve Aleksandr Kogan üçgeni!
Aralık 2017 verilerine göre Facebook’un tüm dünyada 1.4 milyar günlük kullanıcısı ve 2.13 milyar aylık kullanıcısı bulunuyor. Dünya nüfusunun 4’e biri her ay Facebook’a en az bir kez giriyor! Bu dev platformda tarihin en büyük güvenlik açığı yaşandı. Yaşanan bu olayın tüm detaylarını hemen aşağıdaki videomuzdan öğrenebilirsiniz.
Şimdi neler olmuş bir bakalım; Cambridge Üniversitesi’nden Aleksandr Kogan ise bir test geliştiriyor. Bu testi çözmeniz için Facebook’a dış bağlantı üzerinden girmeniz gerekmekte. Testi çözüyorsunuz ve sizin karşınıza bir sonuç çıkıyor. Sonucu da Facebook üzerinden paylaşıp eğleniyordunuz.
Burada Facebook’un kendi içinde bir açık yüzünden düşündüğümüzden çok daha fazlasını bu uygulamalara vermiştik. Kogan’ın testi sayesinde sadece login olanlar değil, testi çözenlerin arkadaşları da verilerini uygulamaya bırakıyorlardı. 300 bini aşkın kişi Kogan’ın testini çözerken, onların arkadaşlarını da kattığımızda 30 milyonu aşkın kişinin verileri araştırmacının eline geçmişti.
2013 yılında siyasal araştırma ve danışmanlık şirketi Cambridge Analytica kuruldu. 2014’te Facebook, bir yere kayıt olanların arkadaşlarının da verilerinin gitmesini engelleyecek bir takım değişikliklere imza attı.
Mark Zuckerberg özür diledi ve yeni güvenlik önlemleri duyuruldu!
2015 yılındaysa Kogan bu verileri – o zaman kendisi ve şirketinin elinde tam 50 milyon insanın verileri vardı – Cambridge Analytica’ya sattı. Durumun farkına varan The Observer gazetesi, 2014 yılında 50 milyon Facebook kullanıcı profilinin İngiltere merkezli Global Science Research tarafından ele geçirildiğini yazdı.
Şirketin araştırma direktörü Christopher Wylie, durumun vahametini fark ederek itirafçı oldu. Wylie, Cambridge Analytica’nın seçim sandıklarındaki tercihleri etkileyebilecek bir yazılım geliştirdiğini tüm dünyaya duyurdu.
Facebook’un tüm ihtar ve uyarılarına rağmen Cambridge elindeki milyonlarca insanın verisini silmedi ve bunları seçim poropagandalarında kullanmaya devam etti. Şimdiyse dünyayı ilgilendiren iki önemli seçimde başrolü üstlendikleri iddia ediliyor.
Trump’ın başkanlık seçimlerinde Cambridge ile çalışıldığını biliniyor. Bunun dışında Trump’ın Robert Mercer‘in ise şirkete tam 15 milyon dolar kaynak sağladığı biliniyor.
Diğer bir önemli seçimse İngiltere’nin Avrupa Birliği‘nden ayrılmasına neden olan referandum seçimleri oldu.
Sonuç: Zuckerberg her platformda insanlardan özür dilerken, Facebook apar topar yeni güvenlik politikalarını yayınladı. Dünyanın dört bir yanında Twitter mesken tutularak #deletefacebook hashtag’i de başlatıldı.
:: Facebook hesabınızın güvenli olduğunu düşünüyor musunuz?
Çok bilgilendirici bir haber olmuş. Emeğinize sağlık.
10 Dakikadan daha kısa bir zamanda konuya tamamen hakim oldum 🙂
Aslinda Aleksandr Kogan in yaptigi yazilim alaninda cok iyi. Adam tek tasla yaklasik 300 kus vurdu. Zamandan tasarruf.