Apple’ın 9 Eylül’de düzenlediği etkinlik ile tanıttığı iPhone 6 ve iPhone 6 Plus, 19 Eylül’de ABD, Avustralya, Kanada, Fransa, Almanya, Hong Kong, Japonya, Porto Riko, Singapur ve Birleşik Krallık’ta; 26 Eylül’de ise aralarında ülkemizin de bulunduğu yirmiden fazla ülkede satışa sunuldu.

iPhone 6 ve iPhone 6 Plus için hazırladığımız tüm video ve içerikler:

:: iPhone 6 uzun kullanım testi…

:: iPhone 6 incelemesi için buraya tıklayınız…

:: iPhone 6 Plus incelemesi için buraya tıklayınız…

:: iPhone 6 Plus uzun kullanım testi…

:: iPhone 6 ile iPhone 6 Plus arasındaki farklılıklar

:: Geçmişten günümüze iPhone

Ben de bir iPhone kullanıcısı olarak telefonumu tasarım değişikliği yaşanan modellerde – iPhone 4, iPhone 5, iPhone 6– değiştirmeyi tercih ettiğim için iPhone 6 ailesinden bir ürün alacaktım. Tanıtımdan sonra başlayan karar verme sürecinin ardından iPhone 6 Plus almaya karar verdim ve tercihimi Gümüş rengi 64 GB’lık modelden yana kullandım. İsterseniz iPhone 6 Plus ile olan deneyimlerime geçmeden önce, iPhone 6 ve iPhone 6 Plus arasında nasıl bir seçim yaptığım konusuna değinelim.

iPhone 6 mı iPhone 6 Plus mı?

Daha önce Tolga Cem Küçükyılmaz’ın da sizlerle burada paylaştığı gibi, iPhone 6 ve iPhone 6 Plus arasındaki farklar, ekran boyutu, kalınlık ve ağırlık, OIS yani “Optik İmaj Sabitleyici”, pil ve iOS‘in getireceği farklılıklar olarak özetlenebilir. Bu maddelerden kısa kısa bahsetmek gerekirse, ekran boyutu benim için o kadar da kritik bir farklılık değildi. Çünkü zaten kullanmakta olduğum iPhone 5’in 4 inç boyutundaki ekranı günlük işlerimi halletmem konusunda bana yeterliydi. Bu ekranın yetersiz kaldığı durumlarda ise iPad Air o açığı kapatıyordu ve iPhone 6 seçsem de kapatmaya devam edebilirdi. Bu yüzden 4.7 inç ekran ile 5.5 inç ekran arasındaki fark seçim yapma konusunda yeterli değil.

14-10/06/iphone-6-iphone-6-plus-karsilastirma-sdn-promo.jpg

İki telefonun kalınlık ve ağırlıklarına baktığımızda ise iPhone 6‘nın hem daha hafif ve hem de daha ince olduğunu görüyoruz. Ancak burada bahsettiğimiz kalınlık farkı 0.2 milimetre ve çok da hissedilebilir bir fark değil. Ancak neredeyse 50 gram değerindeki ağırlık farkı özellikle benim gibi telefonu sürekli kılıf ile kullanmayı tercih eden biriyseniz iPhone 6 bir adım öne çıkıyor.

İki telefonun kameralarına baktığımızda ise iPhone 6 Plus‘da yer alan Optik İmaj Sabitleyici (OIS) fark olarak gözümüze çarpıyor. Bu özellik elbette akıllı telefonu ile bol miktarda video çeken kullanıcılar için hoş bir özellik ancak ben çok fazla video çeken, çekmeyi seven, bir kullanıcı değilim. O yüzden iki telefonun kamerası da benim için aynı diyebiliriz. Durum böyle olunca kamera konusu da seçim yapmak için yeterli değil.

iOS deneyiminde iki telefon arasında ortaya çıkabilecek farklılıkların seçim yapma konusunda etki edecek bir etmen olmak için ise henüz çok erken diyebiliriz. Daha önce sizlerle App Store iPhone 6’ya Hazır mı? başlıklı haberimizde paylaştığımız gibi henüz popüler uygulamaların bile çoğu iPhone 6 ve iPhone 6 Plus’a geçişi tamamlayabilmiş değil. Evet, Apple’ın kendi uygulamaları ve Twitter, Facebook Messenger gibi bazı uygulamalar bu geçişi yaptı ancak iPhone 6 Plus‘ın fark yaratabileceği yatay kullanım konusunda henüz doğru düzgün bir 3. parti uygulama yok diyebiliriz. O yüzden şu an için iPhone 6 ve iPhone 6 Plus arasında iOS kullanımı konusunda çok belirleyici bir fark yok diyebiliriz ancak geleceği düşündüğünüzde her şey planlandığı gibi gidecek olursa iPhone 6 Plus, iPhone 6’nın önünde olacak gibi görünüyor.

14-10/06/ekran-resmi-2014-09-10-005741.png

İki telefon arasındaki son belirleyici fark ise batarya konusu. Her ne kadar Samsung, sadece iPhone kullanıcılarına ait bir sorunmuş gibi gündeme getiriyor olsa aslında akıllı telefon kullanıcıların bir çoğu pil ömrü konusunda sıkıntı yaşıyor. Sadece iPhone kullanıcıları değil her markadan akıllı telefon kullancısı şarj aleti ile dolaşıyor, hatta taşınabilir şarj cihazlarının kullanımının artması ile birlikte telefonla konuşan kişilerin kulaklarından sarkan küçük bataryalar görmeye başlıyoruz.

Durum böyle olunca 2915 mAh bataryaya sahip olan iPhone 6 Plus öne çıkıyor. Hatta şu ana kadar göz attığımız etmenler arasında benim kararımda en etkili olan etmen batarya oldu diyebiliriz. Dolayısıyla iPhone 6 Plus almayı tercih ettim ve şu ana kadar hep siyah ya da uzay grisi model kullandığım için iOS 7 ile birlikte daha beyaz ağırlıklı ve açık renkleri tercih eden bir tasarım için gümüş rengi modeli tercih ettim. Hafıza tercihini yapmak ise en kolayıydı. Şu ana kadar kullandığım 32 GB‘lik modeller oynadığım oyunlara ve dinlediğim müzik sayısına göre ucu ucuna da olsa işimi görüyordu ve Apple 32 GB’ı kaldırıp 64 GB’lik modeli aynı fiyata sununca tercihim 64 GB’lik model oldu. Kişisel fikrimi soracak olursanız, 128 GB depolama kapasitesi iPad için mantıklı bir seçim olabilir ancak birçok kullanıcı için telefonda 128 GB fazla diye düşünüyorum. Siz de eğer seçim yapmakta zorlanıyorsanız bu kriterleri göz önünde bulundurabilirsiniz. Şimdi sözü daha fazla uzatmayalım ve iPhone 6 Plus ile geçirdiğim bir haftadaki deneyimlerime geçelim.

{pagebreak::2}

Tasarım

Her ne kadar iPhone 6 Plus ile ilgili söyleyeceğim çok fazla şey olsa da öncelikle şunu söylemeliyim k; iPhone 6 Plus gerçekten de büyük bir telefon. Hatta her ne kadar Apple böyle bir terim kullanmamış olsa da iPhone 6 Plus bir phablet ve eğer iPhone 6 yerine tercih edecek olursanız bunu unutmayın. Eğer Samsung Note ailesi gibi bir phablet cihazdan değil de önceki iPhone serisi cihazlar ve benzeri ekran boyutundaki cihazlardan iPhone 6 Plus’a geçecek olursanız başta gerçekten büyük geleceğini belirteyim.

O yüzden bu seçimi yapmadan önce sadece incelemelere ve yorumlara bakarak balıklama atlamamanızı ve imkanınız varsa gidip bir teknoloji mağazasında iki ürünü de elinize alıp, ona göre karar vermenizi tavsiye ediyorum. Telefonları elinize aldığınızda siz de farkedeceksiniz ki iPhone 6 Plus ile iPhone 6 arasındaki ağırlık farkı o kadar da rahatsız edici olmasa da boyut farkı kullanımda kendini hissettiriyor ve bazen rahatsız edici olabiliyor.

14-10/06/iphone-6-iphone-6-plus-4-sdn.png

Büyük ekran ve phablet konusunda, 2011 yılında Samsung, Galaxy Note ailesinin ilk üyesini tanıttığında 5.3 inç ekrana sahip bu phableti boyutundan dolayı eleştirenlerden biriydim ve aslına bakacak olursanız, o zamanın şartlarını düşündüğünüzde hala bu düşüncemin arkasındayım. İlk tanıtılan cihaz Android 2.3.6 Gingerbread ile satışa sunulmuştu ve ne Android ne de Samsung bir phablet deneyimi için henüz hazır değildi.

Aradan geçen 3 yılda phablet cihaz kullanımı yaygınlaştığı ve kullanıcılardan da bu yönde bir talep olduğu için Apple, iPhone 6 Plus ile karşımıza çıktı ve benim kişisel görüşüm tasarım olarak Galaxy Note ailesinin önünde bir cihaz olduğu yönünde. Her ne kadar altta ve üstte yer alan büyük kenar boşluklarını birçok kişi rahatsız edici bulsa da ben o detayların telefona iPhone havası katan detaylar olduğuna ve bir anlamda tasarımın imzası olduğuna inanıyorum, aksi takdirde klasik iPhone görünümünden uzaklaşmış bir cihaz ile karşı karşıya kalabilirdik. O yüzden az önce de belirttiğim gibi iPhone 6 Plus tasarım konusunda başarılı bir cihaz diyebiliriz.

Kullanım

Büyüyen ekran boyutu ve değişen tasarım ile bilrlikte akla gelen bir diğer konu ise bu değişikliğin telefonun kullanımına nasıl bir etkide bulunacağı. iPhone 6 Plus‘ın 5.5 inç boyutundaki ekranı tutmayı zorlaştırıyor ancak sizin de tahmin edebileceğiniz gibi bunun iyi yönleri de şu an bile oldukça fazla.

Büyüyen ekranın etkisinin en çok hissedildiği alanlardan biri, iPhone 6 ve iPhone 6 Plus için optimize edilen uygulamalar. Bu sayede Twitter, Facebook Messenger gibi uygulamalarda aynı anda görebildiğiniz içerik sayısı daha da zenginleşmiş oluyor. Ayrıca iPhone 6 Plus’ın iPhone 6’dan farklı olarak yatay kullanım sunması sayesinde bazı uygulamalarda akıllı telefonunuzu yatay tutmanın avantajından yararlanabiliyorsunuz. Ancak şu an için bunu Apple’ın kendi uygulamaları dışında yapan uygulama sayısı çok sınırlı.

14-10/06/iphone-6-plus-2.jpg

Apple’ın kendi uygulamaları arasında ise bu özelliğin en çok Mesajlar, Mail, Safari ve Notlar uygulamasında kullanışlı belirteyim. Hava Durumu ya da Saat uygulamasının yatay mod desteği sunmasının pratikte çok kullanışlı olduğunu düşünmüyorum. Onların yerine Müzik ve Podcast’ler uygulamalarının yatay kullanım desteği sunmasını daha çok arzu ederdim. Çünkü telefonu yatay olarak kullanırken çalan parçayı değiştirmek istediğinizde telefonu sürekli çevirmek bir süre sonra sıkıcı bir hal alabiliyor.

{pagebreak::3}

Kamera

iPhone 6 Plus hakkında bir diğer önemli detay olan kameraya bakacak olursak, cihazda OIS ile desteklenmiş iPhone 6 kamerasını görüyoruz. Fotoğraf konusunda iPhone 5S‘e kıyasla çok fazla olmasa da kendini hissettirecek seviyede fark yaratan iPhone 6 ve iPhone 6 Plus video konusunda da aynı farkı hissettiriyor. iPhone 6 Plus’ın iPhone 6’ya fark yarattığı Optik İmaj Sabitleyici‘nin nasıl bir fark yarattığına göz atmak için ise editörlerimizin Sapanca kampı sırasında çektiği videoya göz atabilirsiniz.

#video_7697#

Kamera konusunda dikkat çekici bir detay olarak ise önceki modellere göre çok daha hızlı odaklama yapabildiğini ve az ışık ile çok daha başarılı sonuçlar elde edebildiğini söyleyebilirim.

Pil Ömrü

Yazının başında da belirttiğim gibi iPhone 6 Plus‘ı iPhone 6’dan ayıran en önemli farklardan biri de pil ömrü. 1810 mAh batarya sunan iPhone 6‘ya karşılık 2915 mAh batarya sunan iPhone 6 Plus, bu farkı size günlük kullanımda da hissettiriyor.

14-10/06/pden2llsu4kfs5bc.jpg

iPhone 5 ve iPhone 5S’i yeri geldiğinde günde 2 defa şarj etmek zorunda kalan biri olarak şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki iPhone 6 Plus’ın bataryası bir günlük kullanım için fazlasıyla yeterli. Şu ana kadar günlük ortalama 10 saat ile 13 saat arasında kullanım süresi sunan iPhone 6 Plus, bu sayede bir günü rahatlıkla çıkarıyor.

Burada bir gün derken telefonu sabah 8’de şarjdan çıkardığımı ve yeri geldiğinde gece 2’ye kadar şarja takmak zorunda kalmadığımı belirteyim. Tabii siz bu süreler arasında telefonunuzu daha az kullanıyorsanız bu sürenin bir günü aşıp, bir buçuk iki günü bulması da mümkün. Ayrıca son bir not olarak bu 13 saatin yüksek grafik detaylara sahip oyunlarda geçerli olmadığını da belirtelim. iPhone 6 Plus incelemesinde de belirttiğimiz gibi Asphalt 8, Real Racing 3, Infinity Blade III gibi oyunlar oynadığınızda bu süre 4 saati geçmeyebiliyor.

{pagebreak::4}

Sonuç

iPhone 6 Plus, akıllı telefon değil de phablet deneyimlemek isteyen kullanıcılar için tatmin edici bir deneyim sunuyor diyebiliriz. Ancak iPhone 5 ailesi ve benzeri boyutlarda cihaz kullanan kullanıcılar için geçiş yapmak ilk etapta zor gelecektir. Daha önce phablet kullanan kullanıcılar ise hiç de yabancılık çekmeyeceklerdir.

Ayrıca tek el ile kullanım konusunda da her ne kadar Apple, Ulaşılabilirlik adı altında bir özellik eklemiş olsa da bu özelliğin çoğu zaman sınıfta kaldığını da belirtmek gerekiyor. iOS 8‘in belki de en kullanışlı özelliklerinden biri olan Hızlı Yanıtlama özelliği siz ne yaparsanız yapın Gönder butonu üstte kaldığı için ulaşılmaz olabiliyor. Ya da iPhone 6 Plus için özel hazırlanmış olan yatay klavye yazımı kolaylaştırmak için hazırlanmış olsa da ne kadar alışmaya çalışırsam çalışayım hala yatay klavyenin kullanımında rahat edebilmiş değilim. Birçok kullanıcının da dediği gibi iPad’dekine benzer bir klavye çok daha başarılı olabilirdi. 

14-10/06/iphone-6-iphone-6-plus.png

Apple, büyüyen ekranın tek el ile kullanımı için Samsung‘un Galaxy S5 için ürettiği çözüme benzer şekilde, ekranı iPhone 5S boyutuna indirip sağa ya da sola dayamayı düşünebilirdi ancak görünen o ki Jony Ive ve Craig Federighi‘nin ekipleri Ulaşılabilirlik modu çözümünü daha uygun görmüşler.

Özetlemek gerekirse iPhone 6 Plus, tasarım ve donanım olarak başarılı bir telefon ancak yazılım konusunda hala atılması gereken adımlar var. Bana göre Apple, bu adımları en kısa sürede atacaktır ve iPhone 6 Plus kullanıcılarına tam anlamıyla bir phablet deneyimi sunacaktır.

Phablet kullanmak istemeyen kullanıcılar için ise iPhone 6 çok daha doğru bir tercih olacaktır. Özellikle iPhone 4 ve iPhone 5 ailesini kullanan kullanıcılar iPhone 6’nın ekranına ve boyutuna da kısa sürede alışacak ve telefonlarından keyif alarak kullanmaya devam edeceklerdir.
Uzun bir yazı olmuş olsa da iPhone 6 Plus hakkında akıllara takılan detaylara açıklık getirmiş olmasını umuyorum. Aklınıza takılan diğer detayları yorum kısmından bizimle paylaşabilirsiniz.

:: iPhone 6 Plus’ın en çok hangi özelliğini beğendiniz?