Üç kıtadan beş bini aşkın iş ve bilişim profesyonelini bir araya getiren ICT Summit Now Bilişim Zirvesi’13 organizasyonunda düzenlenen “Rekabet ve İşbirliği, Yasal Düzenlemeler, Yeni Bakış Açıları” panelinde bir konuşma yapan Türk Telekom İnsan Kaynakları Destek ve Regülasyon Başkanı Şükrü Kutlu sektörün sorunlarını anlattı ve çözüm önerilerini sundu.

Pazar yapısına uygun regülasyon bekliyoruz

Türkiye’deki ses trafiğinin yüzde 9’unun sabit, yüzde 91’inin mobilden oluştuğunu belirten Kutlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Türk Telekom olarak, ses pazarında mobilin sabiti ikame ettiğini ve artık mobil- sabit ayrımının fiilen ortadan kalktığını pek çok kez ifade ettik.

Bu durumun düzeltilmesi için pazar yapısına uygun regülasyonların çıkarılması gerekmektedir. Sabit tarafta yapılacak regülasyonlarla işlemecilerin yeni yatırım alanlarına yönelmesine fırsat tanınmalıdır. Böylelikle rekabet adil olacaktır. İletişimin bilgi teknolojileri ile yakınsandığı bu süreçte, hiçbir şirket sadece ses taşıyarak varlığını sürdüremez.

Düzenlemelerin, teknoloji ve hizmetlerdeki yakınsama ve sabit-mobil ikamesinde yaşanan gelişmeler çerçevesinde dikkate alınması gerekir. Türk Telekom olarak, evinde internet hizmeti olmayan müşterilerimize günlük ve saatlik olarak internete bağlanma imkanı sunmak istedik.

Düzenleyici otoriteler bu hizmete izin verdi ancak uygulama, yüksek mahkeme kararı ile durduruldu. Türk Telekom’un bu hizmeti, aslında sürekli internete ihtiyacı olmayan zaman zaman internet kullanmak isteyen tüketicilere çok büyük bir avantaj sağlıyordu.”

Tek faturada da yasal engel var

Kutlu, panelde yaptığı konuşmada, fatura uygulamasına da değindi. “Bugün hepimizin evine birden çok fatura geliyor. Hem bunları takip etmekte zorlanıyoruz hem de gereksiz kağıt ve posta masrafı oluşuyor. Bunları tek faturada birleştirmek istiyoruz ancak, yasalar henüz buna uygun değil.

Tüketici ihtiyaçlarına uygun ürün ve hizmetler geliştirilmesinin önündeki bu yasal engellerin düzeltilmesiyle, gelişimimizi ve tüketiciye fayda sağlama işlevimizi sürdürebiliriz.”

Fiberkentler kurduk

Sadece büyükşehirlerde değil, Türkiye’nin 81 ilinde, alt yapıyı fibere dönüştürerek, tüm vatandaşlara hızlı erişimin yolunu açacak bilgi otobanları inşa etmeye başladıklarını ve saatte 9 kilometre fiber kablo çektiklerini söyleyen Kutlu, fiber yatırımlarına da şöyle değindi:

“Bu dönüşümün son iki yılda ivme kazanmasında düzenleyici otoritenin 2011 yılı ekim ayında aldığı fibere erişim kararının büyük etkisi oldu. Otorite bu kararıyla fibere yatırım yapan tüm işletmeciler için elverişli ve öngörülebilir bir düzenleyici ortam sağladı.

Türkiye’nin 2023 hedeflerinde yer alan bilgi toplumuna ulaşmak için önemli olan bu karar için düzenleyici otoritelere huzurlarınızda teşekkür etmek istiyorum. Kararın olumlu etkisini fiber internet abone sayısındaki artışa bakarak rahatça görebiliriz.

Düzenleyici otoritenin pazar verileri raporuna göre 2011 3.çeyrekte 220 bin olan pazardaki toplam fiber internet abone sayısı, 2013 2.çeyrek sonu itibariyle 860 bin oldu. Türk Telekom olarak 2013 2. çeyrek itibarıyla yalnızca bizim döşediğimiz fiber kablo uzunluğu yurtiçinde yaklaşık 171 bin kilometreye ulaştı. Fiberkent olarak adlandırdığımız bu dönüşüm, uzaktan erişilebilen akıllı evler ve sayısal şehirler için en büyük ve temel altyapı anlamına geliyor.”

Altyapı paylaşımı

Kutlu, “1 Eylül’den itibaren kurum tarafından yetkilendirilmiş bütün “altyapı işletmecileri”, tesis paylaşımı yükümlüsü olarak alt yapılarını kullanıma açar hale geldi. Geçiş yönetmeliği çıkarılana kadar zaman zarfında büyükşehir belediyeleri ve şehirlerde belediyenin inisiyatifinde olan alt yapı yapma ve geçiş hakkı bu yönetmelikle açıklığa kavuşmuş oldu. Bu yönetmelikle yeni altyapı yapılması ve işletilmesi daha kurumsal ve kuralları belli bir hale getirildi. Tabi burada geçiş hakkı ücretlerin gerçekçi uygulanması da büyük önem taşıyor.” dedi.

Yasal düzenlemeler yatırımı teşvik edici olmalı

Kutlu, konuşmasında sorunların çözümü için önerilerde de bulundu: “Ülkemizdeki yasal düzenlemelerin işletmecilerin yatırımlarının devamını sağlayabilecek, paralelinde tüketici haklarını gözetecek, esnek ve bürokrasiden arındırılmış bir hale getirilmesi gerekmektedir. Bu sadece ulusal değil, uluslararası alanda da rekabet edebilirliğimizi sağlamak açısından büyük önem taşımaktadır.”

:: Tek fatura fikrini nasıl buldunuz?