Litvanyalı girişim Vital3D, vücut parçalarını “biyobaskı” yapmak isteyen, 3D baskılı organları hedefleyen, büyüyen şirketler dalgası arasında yer alıyor. Göreve çeşitli yaklaşımlar mevcut. Vital3D sisteminde lazerler, canlı hücreleri ve biyomateryalleri 3 boyutlu desenlerde hassas bir şekilde biriktiriyor. Şirket bunun işlevsel, ölçeklenebilir ve tekrarlanabilir doku yapıları oluşturduğunu söylüyor.
3D baskılı organlar neyi sağlayacak?
Vital3D, teknolojinin organ talebi ile arzı arasındaki boşluğu kapatabileceğine inanıyor. Bu, özellikle böbrekler açısından her yıl genişleyen bir uçurum. Yalnızca ABD’de 90.000’den fazla kişi böbrek nakli bekleme listesinde yer alırken, geçen yıl yalnızca 25.000 kişi böbrek nakli aldı.
Biyobaskı umut verici bir çözüm ama son derece karmaşık bir çözüm. Süreç, son derece karmaşık anatomiyi kopyalamak için o derece uzmanlaşmış ekipman, kaynak malzemeleri ve tıbbi uzmanlık gerektirir. Böbreklerin basılması özellikle daha karmaşık.
Her böbrekte organın işlevselliğini sağlayan yaklaşık 1 milyon nefron bulunur. Her iki böbrekteki nefronlar varsayımsal olarak uç uca dizilseydi, yaklaşık 16 km’lik bir mesafeye kadar uzanırlardı.
Vital 3D CEO’su Vidmantas Šakalys, “Böylesine ayrıntılı bir yapıyı yeniden oluşturmak için genellikle hız ve doğruluk arasında seçim yapmak zorunda kaldığımız bir yol ayrımındayız” dedi. “Şu an itibariyle en gelişmiş biyoyazıcılar bile karmaşık bir baskı için iki hafta kadar zaman alabilir ve bu da canlı hücreler için pek elverişli değildir.”
Hız ve hassasiyet arasında bir denge arayışında olan Vital3D, FemtoBrush adında patent bekleyen bir teknoloji geliştirdi. Aletin merkezinde, lazer ışınının şeklini dinamik olarak ayarlayan uzamsal bir ışık modülatörü bulunuyor. Vital3D’ye göre bu, sürece “benzeri görülmemiş çok yönlülük” katıyor. Sistem, yüksek hızların yanı sıra milimetrenin binde birine kadar hassasiyet vaat ediyor.
Šakalys, 3D baskılı organlar teknolojisinin hâlâ başlangıç aşamasında olduğunu kabul ediyor. Organların hem güvenli hem de işlevsel olduğundan emin olmak için yoğun testlere ihtiyaç duyulacak. Ancak hayata geçirilebilirse büyük ses getirmesi işten bile değil.
Peki siz bu konu hakkında neler düşünüyorsunuz? Düşüncelerinizi yorumlar kısmından bizlerle paylaşabilirsiniz.
Bio Yedek parca sisteminin gelecegini parlak goruyorum lakin gidilecek daha uzun bir yol ve yontem var.