Teknoloji yazarı Deniz Ergürel, Apple “Spring Forward” etkinliğinde tanıtılan Apple Watch‘u değerlendirdi ve değerlendirmesini ShiftDelete.Net okurlarıyla da paylaştı.

Deniz Ergürel’e bu çok değerli incelemesi için teşekkürlerimizi sunuyoruz.

Apple Watch 2010 yılındaki iPad’den bu yana Apple’ın çıkardığı ilk yeni ürün. Steve Jobs’tan sonra göreve gelen CEO Tim Cook’un en önemli sınavı. Lansman öncesindeki konuşmalarında Cook, Nike+ FuelBand’i severek kullandığını açıklamıştı. Sensörlerin yaygınlaştığını ve giyilebilir bilgisayarların gelecekte çok daha popüler olacağını söylüyordu. Ama piyasadaki giyilebilir bilgisayarların yeterli olmadığını ifade etti. Apple Watch işte bu fikirden doğdu.

Peki, Apple Watch ne işe yarıyor?

Apple Watch bileğe takılan bir bilgisayar. Sağlık ve fitness uygulamalarıyla ön plana çıkan cihazın mesaj, e-posta, telefonla arama yapma, ödeme yapma, yol tarifi, müzik dinleme, uyarı alma gibi çok çeşitli özellikleri var. Ama geliştirilecek uygulamalarla birlikte kullanım alanı hiç tahmin etmediğimiz şekillerde çeşitlenebilir. iPhone ve iPad’de bunu gördük. Apple Watch’ta da tekrarlaması sürpriz olmayacaktır. iOS ekosistemi yazılım geliştiricilere müthiş fırsatlar sunuyor.

Başlangıç seviyesindeki Apple Watch Sport’un fiyatı 349 ve 399 dolar. Paslanmaz çelikten üretilmiş Apple Watch’ın fiyatı 549 ve 1099 dolar arasında değişiyor. Ama fiyatı 17 bin doları bulan 18 ayar altın versiyon Apple Watch bundan başka bir ürün. Hatta ona sadece ürün demek ne kadar doğru olur emin değilim. Bir statü sembolü olarak konumlandırılıyor! Araba fiyatındaki bu saatin alıcısı da özel bir kitle olacaktır. Edition adlı bu model az sayıda üretilecek ve sadece belirli Apple Mağazaları’nda satılacak. Bu hamleyle birlikte Apple lüks saat üreticilerinin rakibi haline geliyor.

#video_8429#

Saatin tasarımı etkileyici, bugüne kadar gördüğüm en ilgi çekici akıllı saat modeli. Metal ve camın uyumu harika. Farklı kayış modellerini deneyerek değişik görünümler elde etmek mümkün.

Cihazdaki bazı yeni teknolojiler, mesajlaşma anlayışımızı değiştirecek özellikler taşıyor. Örneğin, “Digital Touch” ekranda yaptığınız bir çizimi veya tıklamayı, arkadaşınıza mesaj olarak atıyor. Dokunma hissi oluşturan “Taptic Engine” bir başka Apple Watch kullanıcısına kalp atışınızı gönderiyor. Aynı şekilde onun kalp atışını da bileğinizde hissediyorsunuz. “Force Touch” esnek Retina ekrandaki hafif dokunuş veya güçlü basma hareketi arasındaki farkı anlıyor ve ona göre tepki veriyor. Bu teknolojileri aklınızın bir köşesinde tutun, bunları zamanla daha çok cihazda göreceğinizden emin olabilirsiniz.

Saatin ekranı retina display ve dokunmatik. “Digital crown” adı verilen klasik saat koluna benzer bir araç yardımıyla menüler arasında dolaşıyorsunuz. Geçtiğimiz eylül ayında Tim Cook, “digital crown” üzerinde çok durdu. iPod’da hareketli tekerlek neyse, Apple Watch’taki digital crown da o.

Ama açıkçası saatin ara yüzüne alışmak biraz süre istiyor. Hani iPhone’u ilk defa elinize aldığınızda hemen kullanmaya başlıyordunuz ya, işte Apple Watch’ta bu sanki o kadar da kolay değil. Öğrenmek için biraz vakit geçirmeniz gerekiyor. Bu Apple’ın üzerinde daha çok çalışması gereken bir konu diye düşünüyorum. Bence bir diğer handikapta Apple Watch’ın bağımsız bir ürün olmamasıı. iPhone 5, 5S, 5C, 6 veya 6 Plus olmadan Apple Watch kullanılamıyor. Telefondan ayrı bir ürün olarak tasarlansa daha iyi olmaz mıydı diye düşünmeden edemiyorum.

Apple Watch iPhone kadar ilgi görecek mi?

Raporlara göre  2014 yılında global akıllı saat satışları 4,6 milyon. Beklentiler tek başına Apple’ın satışlarının bu pazarın hepsinden çok olacağı yönünde, ama ne kadar satacağı konusunda farklı görüşler bulunuyor. Bunun iki sebebi var, birincisi Apple Watch daha yeni bir ürün, daha önce hiç satışı olmadı. İkincisi giyilebilir bilgisayar sektörü hala gelişme aşamasında.

Dünyanın sayılı antropologlarından, Intel Labs başkan yardımcısı Genevieve Bell’e giyilebilir bilgisayarlar hakkındaki fikrini sorduğumda şu cevabı almıştım.

“Akıllı telefonların yaygınlaşmasının altında bizi can sıkıntısından kurtarma vaadi yatar. Canımız sıkıldığında onlarla oyun oynayabilir, SMS atabilir, başkalarıyla konuşabilir veya internete girebiliriz. Henüz giyilebilir bilgisayarların insanlara neyi vaat etmesi gerektiği konusunda çok emin değiliz. Ama giderek büyüyecek bir alan olduğu kesin, çünkü insanoğlu uzun zamandır teknolojiyi üzerinde taşıma hayali kuruyor. Bugün bu hayalin gerçekleşmesinin henüz çok başındayız.”

Apple Watch kolunuzda taşımaktan zevk duyacağınız, çok güzel bir ürün.  Peki giyilebilir bilgisayarların ihtiyacı olan o şeyi getirebilir mi? Bunu zaman gösterecek.

:: Apple Watch’u satın almayı düşünüyor musunuz?