Apple’ı Aslında Neden Seviyoruz?

Ana sayfa /

Teknoloji tutkunlarının marka fanatiği olması, çok şaşırılacak bir durum değil. Yazdığımız haber ve incelemelerde Apple ile Samsung fanatikleri arasında yoğun bir mücadele söz konusu. Tartışmalara göz atıp yorumları incelediğinizde, bu kişilerin bir müşteri değil de Apple veya Samsung’da büyük hissesi olanlardan oluştuğunu düşünebilirsiniz.

Markaya bu kadar bağımlı olmanın nedenlerini iyi araştırmak gerekiyor. Delicesine sahiplenmek, markanın hayal edemeyeceği kadar güçlü sadakat oluşturmak, parayla pulla yapılacak gibi de görünmüyor.

Peki bu sadakat, nasıl gerçekleşiyor?

Her ülkenin kendine özgü davranışı var. Ülkemiz, belki de bu alanda çok ilginç bir yer. Yazdığımız bir Samsung haberine karşı yapılan Apple tutkunlarının yorumları, bizi çok şaşırtıyor.

En basitinden, bir Apple Store ülkemizde mevcut değil. Kurulması planlanan 32 yeni mağaza listesinde de ülkemizin adı bulunmuyor.

Bir Apple cihazınız bozulduğunda, tamirini Türkiye’deki dağıtıcılar üstleniyor ve gerçekten uzun zaman alıyor. Firmanın ülkemizde sosyal sorumluluk projeleri de bulunmuyor.

{pagebreak::2}

Bunlara rağmen, Apple tutkunlarının sayısı çok fazla. Araştırmalarda “Apple yeni bir ürün çıkarsa ne yaparsınız?” sorusuna “Apple ne çıkarırsa çıkarsın, satın alırım” diyenler, epey kalabalık bir grubu oluşturuyor.

Müşteri desteği ve pazarlama faaliyetlerinin yok denecek kadar az olduğu bir markaya karşı bu kadar tutkulu olmamızın sebebi, sanıyorum hava atmayı çok seviyor olmamızdan kaynaklanıyor.

    

Ülkemizde Apple’ı moda olduğu için seviyor olabiliriz ama geçtiğimiz hafta bizzat şahit olduğum bir müşteri deneyimi, diğer ülkelerde şahit olduğumuz bu tutkunun sebebini açıkça gözler önüne seriyor.

Geçtiğimiz aylarda Hollanda’da Windows 8 tanıtımına beraber katıldığımız gazeteci arkadaşımın, Amerika’dan satın aldığı iPod’unda mekanik bir hata oldu ve cihaz kullanılamaz hale geldi. Amsterdam’da bulunan bir Apple Store’a bu hatayı nasıl giderebileceğimizi sorduk. 1 saat sonrasına bize randevu verildi ve biraz kahve içtikten sonra tam denilen saatte yeniden Apple Store’a gittik. Kısa bir incelemenin ardından ne oldu dersiniz?

Fatura, kredi kartı vs sorulmadan, cihazın yenisi teslim edildi. Ürünün seri numarası, Apple için yeterli. Hangi ülkede olursanız olun eğer bir Apple Store’a giderseniz, sorununuz beklenenden daha hızlı bir şekilde olumlu sonuçlanıyor.

Bu deneyimden sonra yurtdışında yeni bir Apple modeli çıktığında neden uzun kuyruklar olduğunu daha iyi anladım. Ama bu hizmetler olmadığı halde ülkemizdeki Apple tutkunluğunu gerçek anlamda çözebilmiş değilim.

:: Sizce Apple’ın başarısının ardında yatan gerçek ne?