Teknoloji Haberleri - ShiftDelete.Net
Reklam
Reklam

Bir Türlü Gelemeyen Gelecek

Ana sayfa /

Bundan yıllarca önce yayınlanmış bazı bilim kurgu filmlerinde ya da kitaplarda 2000′li yıllar günümüzde yaşadığımızdan çok farklı tasvir edilmişti.(Geleceğin Savaş Teknolojileri)

O eserlerin yaratıcıları bugün yaşadığımız dünyayı görünce eminiz ki büyük hayal kırıklığı yaşıyorlardır.

 

Reklam
Reklam

2001 yılında hiç de bu filmdekiler gibi şeyler olmadı

Bir Türlü Gerçek Olamadı

Her zaman hayali kurulan ve gelecekte gerçek olacağı iddia edilen fakat o geleceğin bir türlü gelemediği birçok teknoloji mevcut. Biz de bunlardan bazılarının neden hala gerçek olmadığını ve gelecekte olup olmayacağını inceledik.

{pagebreak::Hap Şeklinde Yemek}

Hap Şeklinde Yemek

Yemek yemek bazıları için büyük bir zevkken, bazıları için ise günlük işleri aksatan bir zaman kaybından ibaret.(Bilgisayarlar İnsanı Acıktırıyor)

Bilim kurgu eserlerinde sıkça dile getirilen bir olgu olan hap şeklinde yemekler henüz gerçek olmuş değil ve aslına bakılırsa hiçbir zaman da olmayacak gibi gözüküyor. Bunun sebebi ise bir insanın günlük kalori ihtiyacını karşılamanın haplarla mümkün olmaması.

 

Hap şeklinde yemeklerin gerçek olması zor

2000 Kalori Gerek

Yetişkin bir insan günlük 2000 kaloriye ihtiyacı vardır. Karbonhidrat ve proteinlerin 1 gramında 4 kalori, yağlarda ise 9 kalori vardır.

2000 kaloriyi hapların içine sığdırmak isterseniz, yaklaşık 450 adet hap elde edersiniz. Bu da ne zaman, ne de taşıma açısından uygun bir şey değil.

{pagebreak::Kendi Giden Arabalar}

Kendi Giden Arabalar

Her gün işe gidip gelirken trafikle boğuşanların en büyük hayallerinden biri kendi kendine giden arabalar olsa gerek.(Dünden Bugüne Elektrikli Otomobiller)

Bilim kurgu filmlerinde görmeye alışık olsak da, bu araçları gerçek hayatta kullanabilmek şimdilik pek mümkün görünmüyor.

 

Kara Şimşek kendi kendine gidebiliyordu

Trafik İçinde Zor

Yolda tek başına giden bir arabanın kendi kendisini yönetmesi kolay olsa da trafik içinde tüm araçların birbirleriyle uyumlu olarak hareket etmeleri çok zor bir olay.

Bunun için tüm araçları ve yolları algılayıcılar ile donatmak, yolda giden tüm arabaları aynı bilgisayar ağına bağlamak gerekir ki, bu hem teknik olarak çok zor, hem de maliyeti çok yüksek.

{pagebreak::Uzay Gemileri}

Uzay Gemileri

Uzay araştırmalarında çalışan bilim adamlarının mevcut uzay aracı teknolojisi hakkında bildikleri çok önemli bir şey var. Kimyasal yakıtlarla, hedeflediğimiz yerlere gidebilmek imkansız. (Nazilerin Gizli Teknolojileri)

Bu sorunun çözümü olarak ise nükleer güç kullanan uzay gemilerinden geçiyor fakat henüz ortada böyle bir araç yok. 1960′lı yıllarda NASA’nın bu yönde bazı çalışmaları olmuş fakat daha sonra çok maliyetli olduğu gerekçesiyle iptal edilmişti.

 

Atılgan’ın gerçeğini görmek için daha beklememiz gerek

Orion Projesi

1958 yılında geliştirilen Orion Projesi ise uzayda ilerlerken arkasında atom bombaları bırakan ve bu patlamaların etkisiyle ilerleyen bir aracı içeriyordu.

Bu proje ile saatte 45 milyon km hıza ulaşılabileceği iddia ediliyordu fakat bu proje de daha sonra iptal edildi.

Nükleer güç ile ısıtılan gazların gücüyle hareket etmesi planlanan araç projeleri ise yörüngede gerçekleşecek ilk ateşleme sırasında yaşanacak bir kaza sonrasında dünyanın dört bir yanına uranyum dağılabileceği gerekçesiyle iptal edildi.

{pagebreak::Lazer Silahları}

Lazer Silahları

İlk lazer icat edileli yaklaşık 50 sene geçti. Basit bir tabirle, yoğunlaştırılmış ışık ışınları olarak tanımlayabileceğimiz lazerler o günden bugüne cerrahiden, bilgisayar teknolojisine kadar birçok alanda kullanıldı.(Korsanlara Karşı Lazer Silahı)

Ancak lazerlerin ortaya çıkmasından beri neredeyse tüm bilim kurgu eserlerinde yer alan lazer silahları bir türlü mevcut silahların yerini alamadı.

 

Lazer silahları, mevcut silahların yerini alamadı

 

Milyarlarca Dolarlık Araştırmalar

ABD, 1970′li yıllardan beri lazer silahları için milyarlarca dolarlık araştırmalar yapsa ve belli birkaç sonuç alsa da, savaş alanında verimli bir şekilde kullanılabilecek bir lazer silahı henüz yok.

Pentagon’un son dönemde üzerinde çalıştığı kimyasal lazerler çok güçlü olsa da, yapımının çok zor olması ve düşmana olduğu kadar dost birliklere de zarar vermesi sebebiyle kullanılamıyorlar.

Şimdiye kadar geliştirilen lazer silahlarının çoğu ya boyutlarının kullanışsız olması ya da etkisiz olmaları sebebiyle iptal edildi.

{pagebreak::Robot Hizmetçiler}

Robot Hizmetçiler

Bilim kurgu eserlerinin bir diğer olmazsa olmazı ise robot hizmetçilerdir. Jetgiller’deki Rosie ve Star Wars’daki C-3PO gibi robotların evlerde hizmet için kullanılması uzmanlara göre çok mümkün gözükmüyor.(Gelecekteki Yardımcılarımız)

Bunun sebebi ise hizmet edebilecek kadar gelişmiş bir robot yapmanın maliyetinin çok yüksek olması.

 

Jetgiller’deki Rosie gibi bir robotun maliyeti inanılmaz ölçülerde olabilir

En Pahalı Hizmetçi

Sadece yürüyebilen ve el sallayabilen Asimo’nun bile maliyeti 1 milyon $’a yakınken, her evde bir robot hizmetçinin olabilmesi için daha çok uzun yıllar bekleyeceğimiz kesin gözüküyor.

Işıklar saçıp yuvarlanmaktan başka pek bir şey yapamayan robot oyuncakların bile 2500 $ civarında satılması, C-3PO gerçek olsaydı fiyatının ne kadar olabileceğini tahmin etmemizi sağlayabilir.

Robot teknolojisi gelişmeden ve yaygınlaşmadan robot hizmetçiler kullanmak imkansız gözüküyor.

{pagebreak::Jetpack}

Jetpack

Jetpack, yani sırta takılabilen ve ulaşım sorunumuzu ortadan kaldıracak jet motorları aslında şimdiye kadar birçok kez yapıldı.(Jetpack İle Uçuş)

Ancak bu araçların asıl sorunu, yapılabilip yapılamayacakları değil, verimli bir şekilde kullanılamıyor olmaları.

 

 

Dengesiz Bir Alet

Kontrolü çok zor ve dengesiz olan jetpack’ler, binlerce dolarlık maliyetlerinin yanı sıra bir dakikadan az süre içerisinde yakıtlarının bitmesiyle, bu süre içerisinde paraşüt açmaya uygun yüksekliğe çıkamamalarıyla, bacaklarınızı yakabilmeleriyle ve saatte 100 km hızla bir direğe çarpmanızı sağlayabilmeleriyle hiçbir zaman yaygınlaşamayacak araçlar.

{pagebreak::Görünmezlik}

Görünmezlik

İnsanoğlunun en büyük hayallerinden biri olan görünmezlik, görülebilir ışık tayfında olmasa da bazı alanlarda mümkün.

Örneğin kızıl ötesi ışınlar ya da radyo dalgaları için görünmez olabilmek mümkün. Özel bir kaplamaya sahip olan araçlar, bu dalgaları üzerinde bulunan desenler arasında defalarca yansıtıyorlar.

Bu sayede dalganın gücü zamanla azalıyor ve alıcıya geri dönmüyor. Böylece araç radarda ya da kızıl ötesi tayfta görünmez oluyor.

 

Görünmezlik alanında yapılan çalışmalar bir yere kadar başarılı oluyor

Görülebilir Işık Tayfı

Aynı şeyi görülebilir ışık tayfında yapmak ise çok zor çünkü insan gözü desen içindeki en ufak bir hatayı bile fark edebilecek kadar hassas.

Küçük bir fark olsa bile insan gözü bunu algılayarak cismi bulanık ya da şeffaf şekilde de olsa görebiliyor. İnsan gözünü kandıracak kadar gelişmiş bir kaplamanın yapılması için daha uzun yıllar gerekiyor.

{pagebreak::Nükleer Füzyon}

Nükleer Füzyon

Nükleer enerji iki şekilde elde ediliyor. Fizyon denilen ve atomların parçalanması ile enerji ortaya çıkan yöntemin yanı sıra füzyon adı verilen ve atomların birleşerek enerji ortaya çıkardığı bir durum daha var. (Güneş Enerjisi Dünyada Üretilecek)

Fizyon yöntemi günümüzde reaktörlerde kullanılırken, daha fazla enerji ortaya çıkaran füzyon ise henüz dünyada tam olarak gerçekleştirilmiş değil.

Güneş, enerjisini füzyon ile sağlıyor. Peki bunu dünyada yapabilmek mümkün mü? Aslında termonükleer bombalarda füzyon kullanılıyor fakat bunun güvenli bir şekilde enerji üretmek için iyi bir yol olduğu söylenemez.

 

Güneş, enerjisini füzyon ile üretiyor

 

Enerjiyi Saklamak

Ortaya çıkan enerjiyi belli bir yerde saklayıp, güvenli olarak kullanmak için 1950′li yıllardan beri çalışmalar yapılıyor. Bugüne kadar denenen saklama yöntemleri hep bir şekilde başarısız oldu.

Halen inşa aşamasında olan ITER adlı proje ise füzyon araştırmalarının en son gözdesi. Tamamlanınca 23 bin ton ağırlığında devasa bir makine olacak olan ITER, 150 milyon dereceye kadar ısıtılan plazmayı süper mıknatıslarla çevrili vakum odasında hapsedebilecek.

Ancak ortaya çıkacağı tahmin edilen gücün mevcut diğer yöntemlerle de üretilebilmesi ve ITER’in başarısız olma olasılığının yüksek olması füzyon için daha çok yol almamız gerektiğini ortaya koyuyor.

:: Bu teknolojilerin hangisi yakın gelecekte gerçek olabilir?

 

Reklam
Reklam

Yorum Ekleyin


Reklam
Reklam