ADSL‘in ülkemize gelmesiyle birlikte ortaya çıkan ve ilk günlerde kimseyi rahatsız etmeyen dizi siteleri, sevdiği bir bölümü TV‘de kaçıran internet kullanıcıları için bulunmaz bir nimet oldular. İlk dönemlerde bundan kimse de şikayet etmedi. Çünkü o zamanlar TV kanallarının internette olmak ve buradan bir gelir modeli oluşturmak gibi politikaları yoktu.
Şimdi durum öyle değil.
IPTV yatırımlarının yanı sıra TV kanalları ve ödemeli TV’ler de web’e gözünü dikmiş durumdalar. Yayınladıkları dizileri, uygun fiyatlar karşılığında internet kullanıcılarına satmak isteyen kanalların önündeki en büyük engellerden biri de dizi siteleri.
Önemli Yatırımlar Var
Yatırımlarından gelir elde etmek isteyen markalar arasında Tivibu ve Digiturk gibi önemli markalar ve TV kanallarının bizzat kendileri var. Bu girişimler sayesinde çok düşük fiyatlarda seçenekler sunulmasına rağmen, ücretsiz ve hızlı çözüm sunan dizi siteleri nedeniyle hedeflenen satış rakamlarına ulaşmak mümkün olmadı.
Şimdi sırada hukuksal mücadele başlıyor. Bu mücadele, MP3 dağıtımı yapan sitelere karşı gerçekleştirilen operasyona çok benziyor. Meslek birliği tarafından organize edilecek olan bu operasyona, internet üzerinden TV yayını satışı yapmak isteyen markalar da destek verecekler.
Operasyonun adımları şu şekilde gerçekleşecek;
- Haksız kazanç elde eden dizi siteleri tespit edilecek.
- Ulaşılabiliyorsa, dizi sitelerine resmi talepte bulunulacak.
- Ulaşılamıyorsa, hosting şirketine talepte bulunulacak.
- Son çare olarak, Türkiye’den erişim engellenecek.
- Hukuksal işlemler devam edecek.
{pagebreak::Sansür mü?}
Sansür Olarak Değerlendirmek Doğru mu?
Topun ucunda, doğrudan oynatıcı sayesinde dizi izleten siteler olduğu gibi, dizilerin reklamsız ve HD hallerini dosya paylaşım siteleri üzerinden dağıtan siteler de olacak.
Bu operasyonun neden yapıldığını çok iyi anlamak gerekiyor. 22 Ağustos eylemlerinde olduğu gibi, konuyu çok iyi anlamadan sansür operasyonu olarak değerlendirmek, adil bir duruş olmayabilir.
Madalyonun diğer yüzü olan internet üzerinden TV yayını yatırımı yapan markaları da dinlemek gerekir. Onlar açısından bakıldığında, telif hakları için dünyanın parasını ödüyorlar, sağlıklı bir altyapı kurmak için devasa yatırımlar gerçekleşiyor, sistemler arkasında büyük bir insan kaynağı çalışıyor.
Bilişim pazarında dinamo görevi yapan bu tür sistemlerin ayakta kalması için, sağlıklı bir gelir modeli kurulması gerekiyor. Aksi durumda, gelir elde edemedikleri için hem yatırımlar sonuçsuz kalıyor hem de yetişmiş insan kaynağı için yeterli istihdam sağlanamıyor.
Operasyona niyet eden markalardan aldığım en son bilgiler bu şekilde.
{{user}} {{datetime}}
{{text}}