2100 yıldan daha uzun bir süre önce, Yunan astronom Hipparchus yıldızların haritasını çıkardı. Uzun bir süre boyunca bu harita, insanlığın yıldızları sayısal koordinatlar ile takip etme konusundaki ilk girişimi olarak kabul edildi.
Hipparchus’un yıldız haritası birçok yeni bilgi barındırıyor
Hipparchus’u ise bir başka ünlü astronom Claudius Ptolemy aracılığı ile tanıyorduk. Ünlü astronumun ortaya koyduğu tezlerde Hipparchus’tan ve çalışmalarından bahsediliyordu. Ancak Hipparchus’un ölçüm planları kaybolduğu için bu çalışmaları nasıl yaptığı tam olarak bilinmemekteydi.
Şimdi ise bu durum değişiyor. Araştırmacılar, Orta Çağ’dan kalma bir Yunan el yazmasında, Hipparchus’un kayıp tarihi belgesinin parçalarını bulduklarına inanıyorlar. History of Astronomy dergisinde yayınlanan belgeler; yalnızca Hipparchus’un kesin ölçümler ve hesaplamalar yoluyla gece gökyüzünü haritalandırma girişimine değil, aynı zamanda astronomi tarihine de yeni bir ışık tutabilir.
Trigonometrinin babası olarak da bilinen Hipparchus, antik Yunanistan’ın en büyük astronomu olarak kabul ediliyor. Ünlü astronomun özel parşömeni ise Mısır’ın Sina Yarımadası’ndaki Rum Ortodoks Aziz Catherine Manastırı’ndan yer alıyor.
California’daki Early Manuscripts Electronic Library’den ve Rochester Institute of Technology’de bulunan Lazarus Project’ten ekipler, multispektral görüntüleme olarak bilinen bir teknik ile ışığın birçok dalga boyunu kullanarak belirsiz metinleri ve ölçümleri ortaya çıkardı.
Sorbonne Üniversitesi ve Cambridge Üniversitesi’nden araştırmacılar daha sonra dört takımyıldızın tanımlarını deşifre edebildiler. Bu sadece Hipparchus’un haritasını ortaya çıkarmakla kalmadı, ekip ayrıca yeni ortaya çıkan sayısal kanıtların gerçek yıldız koordinatlarıyla oldukça tutarlı olduğunu belirtti.
Son teknoloji dijital teknolojiler, hasar, bozulma veya kasıtlı silme nedeniyle insan gözünün göremediği belgelerdeki kültürel mirasın hayati parçalarını kurtarmaya devam ederken, bilim adamları Codex Climaci Rescriptus’un Hipparchus’un yıldız gözlemlerinden daha fazlasını ortaya çıkarabileceğini söylüyorlar.
Multispektral görüntüleme, antik Yunan matematikçi Arşimet’in çalışmalarının bilinen en eski kopyalarını da yeniden canlandırmıştı. Vezüv Yanardağı’nın patlamasında hasar gören parşömenlerin sırlarının yanı sıra İsrail’in Kumran bölgesindeki mağaralardan kurtarılan tarihsel olarak önemli İncil parçaları olan Ölü Deniz Parşömenlerinin sırları da bu şekilde ortaya çıkmıştı.
Hipparchus’un kendi yıldız haritasının ortaya çıkması ile astronomi tarihi bir kez daha değişebilir. Peki siz Hipparchus’un yıldız haritası hakkında ne düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi yorumlar kısmında bizimle paylaşabilirsiniz.
{{user}} {{datetime}}
{{text}}