Google tarafından uzun süredir kapalı kapılar ardında geliştirmesi yapılan bulut oyun platformu Stadia, bundan yaklaşık bir yıl önce heyecanlı bir şekilde tüm dünyaya tanıtıldı. Aslında oyuncular bulut oyun kavramına çok yabancı değillerdi. Ama işin içinde Google olması ve bir şekilde konsol pazarına göz kırpmış olması çoğu kişiyi heyecanlandırdı.
Stadia ile başlayan bulut oyun trendi, Microsoft, NVIDIA ve Valve gibi şirketlerin de bu konuda yatırım yapmasına neden oldu. Hatta bir ara Apple ve Nintendo’nun bile bulut oyun platformu geliştirdiği haberleri ortaya çıkmıştı.
Bulut oyun platformu, Stadia ile birlikte oyun dünyasının ana gündem maddelerinden biri haline geldi. Stadia, GeForce Now ve Project xCloud gibi bulut oyun platformlarını sizler için masaya yatırdık.
Bu işin tam olarak öncüsü olmasa da bu trendin yükselmesini sağlayan Stadia tam olarak ne sunuyor, artıları ve eksileriyle ele alalım.
Bulut oyun platformu Stadia ve özellikleri
Stadia, Hakkı Alkan’ın da yer aldığı Oyun Geliştiricileri Konferansı‘nda (GDO) bundan yaklaşık bir yıl önce, 20 Mart’ta tanıtıldı. Bu tanıtımda Hakkı Alkan’da dahil olmak üzere birçok teknoloji editörü, Stadia performansına tam not verdi.
Hem akıcı bir oyun performansı, neredeyse hiç takılmadan kendi bilgisayarında oyun oynuyormuş gibi bir performans tüm teknoloji severleri heyecanlandırdı.
Google, bu tanıtımda ve daha sonrasında Stadia performansının en iyi şekilde yaşanması için yüksek hızlı İnternet bağlantısı gerektiğini üstüne basa basa tekrarladı.
Ancak kullanıcılardan gelen ilk eleştiriler, yüksek hızlı İnternet bağlantısında bile takılma ve düşük FPS değerlerinin görüldüğünü ortaya koyuyor.
Platform şu an için Pixel cihazlar yanında bazı Android telefonlarda çalışıyor. Ancak Google’ın her Android telefonda Stadia’nın çalışması için uğraş verdiği biliniyor.
Burada bir parantez açmak gerekirse, bazı teknoloji editörlerinin yaptıkları denemelerde, kablosuz bağlantı yerine kablolu bir yüksek hızlı İnternet bağlantısı kullandığınızda akıcı bir oyun performansı elde edilebiliyor.
Bu noktada Stadia’nın, 60 FPS sözünü de tam olarak gerçekleştiremediği görülüyor. Peki ama Stadia nasıl bir fiyatlandırmaya sahip? Öncelikle Stadia, sadece bir siteye bağlanarak oyun oynayabileceğiniz bir sistem değil.
Yanında bir Chromecast Ultra ve kendine has bir gamepad ile birlikte geliyor. Chromecast, hem platforma bağlanmak için hem de oyun zevkinizi TV gibi büyük bir ekranda da yaşamanızı sağlıyor.
Abonelik sistemi ve Stadia fiyatı
Bu başlangıç paketine sahip olmak için 129 dolar ödeme yapmanız gerekiyor. Şu an için Türkiye üzerinden Stadia satın almak mümkün değil. Ancak sistem oturduktan sonra muhtemelen Türkiye’de sistemin satıldığı ülkelerden biri olacaktır.
Stadia’da, bu aldığınız başlangıç paketi dışında aylık 9.90 dolar ücretinde bir paket daha almanız gerekiyor. Aslında platformun ücretsiz bir paket seçeneği var ama o seçenek henüz aktif hale gelmiş değil. Bu yıl içinde ücretsiz paketin devreye girmesi bekleniyor.
Aylık ücret ödemenize karşın bütün oyunlara da erişemiyorsunuz. Ücretsiz olan üyelikte herhangi bir indirim ya da ücretsiz oyunlardan faydalanmanız ise söz konusu değil. Aylık ücret ödediğiniz abonelikte ise her türlü içeriğe erişiminiz oluyor. Ancak yine de oyunları satın almanız gerekiyor. Aslında burada Steam benzeri bir oyun platfornundan bahsedebiliriz.
Stadia tabii ki burada, donanım için sürekli olarak para vermenizin önüne geçmeyi amaçlıyor. Yani bir nevi oyun dünyasının Netflix’i olmanın çabasında.
Gelen ilk eleştiriler pek olumlu değil. Buna karşın sistemin henüz emekleme döneminde olduğunu unutmamak gerekir. Gün geçtikçe artan oyun sayısı, daha stabilize edilmiş bir oyun performansı ile birlikte Stadia önemli bir ivme kazanabilir. Belki de bu noktada en önemli nokta Google’ın bu projenin ne kadar daha arkasında duracağı.
Buna karşın, Stadia diğer rakiplerine göre daha geniş bir oyun yelpazesine sahip olacağı iddiasındaydı. Ancak şu an için oyun sayısında da platform beklentiyi karşılayabilmiş değil. Kullanıcılar ise sunumda bu kadar akıcı olan performansın neden şu anda deneyimlemediklerini merak ediyor.
Burada birkaç teori karşımıza çıkıyor. Bunlardan ilki, sunumda sadece tek kişi bu denemeyi yapabiliyordu. Yani Stadia denemek için dünyanın sayılı teknoloji editörleri sıraya girdi.
Aslında Stadia, çok büyük bir kullanıcı kitlesine de sahip değil. Şu an için sadece 36 ülkede yer alan platform 11 bin 600 aboneye ulaşmış durumda. İlk başlarda çok daha az abonenin sisteme ulaştığı düşünüldüğünde, Google‘ın bu yoğunluğu kaldıramamış olması pek mümkün görünmüyor.
Ancak daha akla yatkın olan teori, Google’ın serverlarında donanımsal anlamda en üst düzey ekran kartlarını ve konfigürasyonları tercih etmediği yönünde. Özellikle Stadia’nın ilk zamanlarda çok fazla karşılaştığı donma sorunlarının son dönemde azaldığı ve daha iyi bir kalite sunduğuna dair kullanıcı yorumları da bu teoriyi güçlendiriyor.
Peki sizin Stadia deneyiminiz oldu mu, bu sistemi nasıl buldunuz? Stadia gerçekten de bulut oyun platformlarının önünü açabilir mi?
Artıları
Google gibi güvenilir bir İnternet devi tarafından kurulmuş olması
Tanıtım döneminde insanlara oyun deneyimini değiştireceklerine dair iddialı sözler vermiş olması
Abonelik yapısı ve gamepad gibi seçenekleriyle yeni bir konsol gibi tanıtılması
Rakip platformlardan daha önce piyasaya çıkması
Yüksek İnternet bağlantınız varsa varsa 4K oyun deneyimi sunması
Eksileri
Tanıtımında bahsedilen akıcı oyun performansını sunamaması
Abonelik sisteminin karmaşıklığı
Bir yıl geçmesine karşın telefon üzerinden Stadia’ya sadece birkaç telefondan bağlanılabilmesi
Oyun sayısının geçen uzun süreye rağmen hala yeterli sayıda olmaması
NVDIA, mobil işlemci macerasından sonra kendi sularına çekildi ve en iyi bildiği işe, grafik kartlarına yoğunlaştı. Bulut oyun teknolojisi ile ilgilendiğine dair haberler bile kulislerde pek dolaşmazken, GeForce Now ile çok iyi hazırlanmış olarak piyasaya girmesi herkesi şaşırttı.
Grafik kartı konusunda pazar lideri olan NVIDIA, yine girdiği her işte olduğu gibi bulut oyun platformu için de iddialı olduğunu göstermiş oldu. Peki ama kısa sürede sektörün en parlak oyuncusu olan GeForce Now neler sunuyor, artısı ve eksisiyle ele alalım.
Bulut oyun platformu GeForce Now ve özellikleri
GeForce Now için bulut oyun platformları arasında oynanış açısından en çok gelecek vaad eden platform diye tanıtsak, yanılmış olmayız.
NVIDIA gerçekten de Google Stadia’nın düştüğü hataya düşmeyerek çok daha iyi bir oyun deneyimi sunuyor. Ücretsiz olarak sunulan deneme hesabında bile çok az takılan bir oyun performansı karşımıza çıkıyor.
Ancak bu deneme sürümünde yer alan kullanıcılar, sıraya alındıkları için saatlerce bir oyun için bekleyebiliyor. Ücret ödeyen aboneler ise oyunda sunucular çok yoğun olmadığı sürece beklemeden, bulut oyun deneyimi yaşayabiliyor.
Abonelik sistemi ve GeForce Now fiyatı
GeForce Now, Stadia‘dan farklı olarak Steam hesabınıza bağlı olarak çalışıyor. Yani bir oyunu oynamanız için Steam üzerinden satın almanız gerekiyor. Aylık 5 dolar gibi cüzzi bir ücreti olan ücretli üyelik en az 30 Mbps İnternet bağlantısına ihtiyaç duyuyor.
Bu İnternet hızına karşılık 1080p çözünürlükte oyun oynamak mümkün. NVIDIA bulut oyun platformu için ayrıca bir donanım almanıza gerek yok. Ancak telefonda oynayabilmeniz için bir gamepad kullanmanız gerekiyor. USB kabloyla bağlanan gamepadler, telefonu gamepad ile bir araya getiren özel aksesuarlarla birlikte GeForce Now için kullanılabiliyor.
GeForce Now oyun performansı olarak, Stadia deneyiminin çok üzerinde. Her ne kadar FPS değerleri halen çoğu oyuncuyu tatmin edecek noktalarda olmasa da, NVIDIA bu yolda iyi bir yol katetmiş. Şu an için 60FPS deneyimi yaşatan platform, bu vaadini özellikle ücretli üyelikler için gerçekleştirmiş görünüyor.
Ancak, son haftalarda ardı ardına Activision Blizzard, Bethesda, 2K Games gibi bir dizi büyük oyun stüdyosu, GeForce Now platformundan çekildi. Özellikle Skyrim, Doom, Diablo 3, War of Warcratf gibi oyunlar platformun ağır toplarıydı. Bunların platformdan çekilmesi, NVDIA için prestij kaybına neden oldu.
Buna karşın GeForce Now, 1 milyon kullanıcı sayısını geçmiş bulunuyor. Bu kadar yüksek kullanıcı sayısına ulaşmasında Stadia‘nın aksine donanım almak zorun da olmamanızın büyük etkisi var. Tabii ki platformun daha fazla ülkeye açılmış olmasının etkisini de unutmamak gerekir. Şu an için platformda yer alan güncel oyun listesine de buradan ulaşabilirsiniz.
Kulislerde ise oyun stüdyolarının, bu yeni oyun oynama kültüründen korktukları ya da şipheyle yaklaştıkları konuşuluyor. Özellikle Blizzard‘ın kendi online dünyasını kurmuş ve oyuncularıyla sağlam bir bağ kurmuş olan oyunu World of Warcraft için.
Platform şu an için ücretli abonelik alımını durdurmuş durumda. Tahminler kullanıcıların para ödeyip sıra beklememesi için NVIDIA‘nın yatırımlar yapmaya başladığı yönünde.
Peki siz ne düşünüyorsunuz, Türkiye‘ye de açılmış olan GeForce Now platformunu nasıl buldunuz? Deneyimlerinizi bizimle paylaşır mısınız? Yorumlarınızı bekliyoruz.
Artıları
Stadia kadar iddialı bir söylemi olmasa da icraat açısından rakiplerinin önünde yer alması
Sunulan oyunların grafik kalitesi ve oynanırlığının beklentilere yakın olması
Oyuncuları cezbeden abonelik sistemleri
NVIDIA gibi grafik kartı pazarında lider bir firmanın bu işin arkasında olması
Eksileri
İlk haftada sunulan geniş oyun yelpazesinin, bir anda oyun şirketlerinin çekilmesiyle ortadan kalkması
NVIDIA’nın platformun geleceği ile ilgili henüz bir açıklama yapmamış olması
Ücretsiz abonelikte oyuncuların uzun süre bekletilerek oyuna alınması
Şu ana kadar bahsettiğimiz iki bulut oyun projesi de hayata geçmiş örnekler. Microsoft tarafından hazırlanan Project xCloud ise henüz nur yüzünü oyunculara göstermiş değil. Eylül ayında ilk kayıtların başladığı ve denemelerin yapıldığı platformun bu ay sonunda tanıtılması bekleniyordu.
Corona virüsü nedeniyle E3 fuarının ertelenmesi sonrası Microsoft Hindistan‘da bir tanıtım yapmayı planlamaya başlamıştı. Ancak ülkede pandemi için önlemlerin arttırılmasıyla birlikte, Microsoft‘un xCloud platformunu ne zaman tanıtacağı netleşemedi.
Platform hakkında bilinenler ise Xbox hesabıyla ilişkilendirileceği. Şu an için GeForce Now, Steam hesabınızda yer alan oyunları oynamanıza izin veriyor. Microsoft‘un bu noktada oyuncuları kendi platformuna mecbur etmeye çalışması hüsranla sonuçlanabilir.
Bulut oyun platformu xCloud ve beklenen özellikleri
xCloud bildiğiniz gibi Eylül ayı gibi kayıt almaya ABD, İngiltere ve Güney Kore için platformun denemelerini yapmaya başladı. Yakın bir zamanda da Hindistan için bu denemelerin başlaması bekleniyor. Dünyada yaşanan Corona pandemisi nedeniyle geciken platformun ne zaman hayata geçeceği hala netlik kazanmış değil.
Tabii ki burada Microsoft’un Xbox Series X için de son çalışmaları yaptığını hatırlamak lazım. ABD üzerinde platformu deneyenlerden gelen ilk bilgilere bakılırsa, bulut oyun platformu yüksek bir kaliteye ve akıcı bir oyun deneyimine sahip.
Ancak bu deneyimlerde xCloud projesinin yalnızca akıllı telefon ve tabletlerde Xbox oyunlarını oynayabilmek için geliştirilmiş bir bulut oyun platformu olduğu ortaya çıkıyor. Yani ilk gelen deneyimler, insanların zaten sahibi olduğu Xbox oyunlarını oynamaktan çok da zevk almadığı. Platformu deneyenlerin ortak eleştirisi ise hali hazırda Xbox sahibi olan biri için xCloud projesinin çok da çekici olmadığı yönünde.
Peki ama Microsoft Project xCloud ile ne yapmayı hedefliyor? Tahminler firmanın hali hazırda Xbox kullanan kitleye farklı bir oyun deneyimi yaşatmanın peşinde olduğu yönünde. Ancak bunun dışında Xbox dışında kalan kitleyi de daha cüzzi bir abonelikle birlikte bu dünyanın içine çekmeyi planlıyorlar.
Şu an için aboneliğin nasıl olacağı, Microsoft‘un nasıl bir fiyatlandırma yapacağı belli olmuş değil. Daha önce en büyük rakibi olan Stadia‘nın dünyaya yayılmak için yavaş hareket etmesi Microsoft cephesine zaman kazandırıyordu. Ancak GeForce Now hem Stadia hem de Microsoft için büyük bir baskı unsuru haline geldi.
Bu platformda sadece Xbox uyumlu oyunların oynanması ya da sadece ve Xbox hesabı üzerinden etkinleştirme ile yola çıkmak, GeForce Now‘ın elini güçlendirebilir. Microsoft‘un da platform tanıtımlarında sadece Xbox ile sınırlı bir platform olduğunu açıkladığını da unutmamak gerekiyor.
Ancak bu açıklamanın üzerinden uzun bir zaman geçti ve bulut oyun için şartlar değişmişe benziyor. Bir taraftan konsol piyasasını da kötü etkileyebilecek olan bulut oyun platformu ile Microsoft‘un nasıl başa çıkacağı ve bu nokta da nasıl bir sistem kuracağı merak konusu.
Kulislerde dolaşan diğer bulut oyun platformu iddiaları
Bulut oyun platformları arasında resmiyet kazanmış üç farklı seçenek var. Ancak bunların dışında da bulut oyun için çalışma yapan firmalar olduğu kulislerde dolaşıyor. Bunlardan birisi, hali hazırda kendi bünyesinde bir tür bulut servisine sahip olan Sony. Firma, PlayStation Now ile hali hazırda bulut üzerinden satın almış olduğunuz PS oyunlarını oynamanızı sağlıyor.
PlayStation Now daha geniş bir kitleye açılabilir mi?
Aslında bu servisin kökeni 2010 yılında kurulan OnLive platformuna dayanıyor. Henüz İnternet hızlarının yerlerde süründüğü o yıllarda OnLive, bulut oyun platformu kurmuş ama beklediği sonucu alamamıştı.
Sürekli takılan oyunlar, saatlerce bir oyun için sıra beklemek gibi sorunlar OnLive tarafından bir türlü çözülemedi. İşte tam da 2015 yılında bu platformu satın alan Sony, bu alt yapıyı PlayStation Now için kullandı.
Tahminler, Sony‘in bu platformu daha da yaygınlaştırmak için çalışmalar yaptığı yönünde. Bu açıdan belki de Sony, en büyük rakibi Microsoft‘un Project xCloud ile tam olarak nasıl bir pozisyon alacağını bekliyor olabilir.
Steam bulut oyun için ne planlıyor?
Tam da Stadia‘nın ortaya çıktığı ilk zamanlarda Steam‘in bulut oyun platformu geliştirmek için çalıştığı iddiaları ortaya çıktı. Ancak bu iddia henüz bir gerçekliğe kavuşmuş değil. Yine de Steam‘de bir şekilde bulut üzerinden çalışan bir altyapıya sahip.
Buna karşın Steam‘in bu hazırlığının NVIDIA GeForce Now için olduğu da iddia ediliyor. Platformun Steam hesapları ile bağlantılı çalıştığı düşünüldüğünde, Valve‘nin ayrı bir bulut oyun platformu için çalışması pek de olası görünmüyor.
Bu arada 2017 yılında arıkovanı kitle fonlama sitesi üzerinden 100 bin 518 TL toplayarak kurulan ve o dönemde büyük ilgi gören Türk bulut oyun girişimi GameHub‘tan bahsetmeden olmaz. OnLive hayal kırıklığı sonrası kimsenin cesaret edemediği bir alana yatırım yapan Türk girişimi, ne yazık ki, oyunculara yaşattığı kötü oyun deneyimleri sonrası piyasadan çekilmek zorunda kaldı.
Dileğimiz böyle bir Türk girişiminin de saydığımız platformlar arasında yer almasıydı. Umarız halen faaliyette olan şirket, projeyi yeniden hayata geçirmenin bir yolunu bulur.
Peki siz ne düşünüyorsunuz, bulut oyun gerçekten de oyun dünyasının geleceği olabilir mi? Özellikle 1 milyon abone sayısına sahip olan GeForce Now hakkında ne düşünüyorsunuz? Yorumlarınızı bekliyoruz.
{{user}} {{datetime}}
{{text}}