Şirketlerde çalışan kişilerin hastalanma oranları, önceki yıllara göre daha düşük. Birçok şirket çalışanların sağlık durumu ile yakından ilgileniyor. Değişik çözümler üretiliyor. Hatta bazı şirketler, çalışanlarını spora gitmeleri için teşvik ediyor. Yurt dışında buna Work-Life-Balance diyorlar. Oysa bu görüntüye aldanmamak gerek. Çünkü gerçekte durum çok farklı. Buz dağının görünen kısmı hoş görünebilir ama altına bakıldığında tablo bir hayli vahim.
Almaya’da tapılan bir araştırmada (DIWA-IT), IT endüstrisi için çalışan kişilerin sağlık durumlarının kırılma noktasına geldiği ve bu kişilerin her an ciddi derecede rahatsızlanabileceği sonucu ortaya çıktı.
Münih Sosyal Bilimler Enstitüsü ile birlikte yapılan araştırmada, IT endüstrisinde çalışan kişilerle röportajlar yapıldı. Bu kişilerin inanılmaz bir stres içinde çalıştıkları, iş yoğunluğunun çok olduğu, mesai sürelerin fazlalığı ve sürekli erişebilir olma zorunluluğunda oldukları tespit edildi.
Bu konudan en çok etkilenen kesimler, IT danışmanları, sürekli seyahatte olan kişiler ve birden çok proje yöneten insanlar. Toplantılar ve işlerin koordinasyonu çalışanlarda baskıyı yükseltiyor.
Dünyada yaşanan global ekonomik kriz bu durumu daha da kötü yapıyor. İşten çıkarmalar, şirket yapılarının değişimi ve işsizlik korkusu, IT çalışanlarının kendi işlerine yoğunlaşması ile birlikte farklı iş kollarına da bakmalarına neden oluyor.
Yapılan araştırmaya göre işleri yetiştirmek için hafta sonu çalışmak zorunda olan kişiler ve ailelerini bu yüzden hafta sonu göremeyen insanlar, büyük bir hayal kırıklığına ve hüsrana uğruyor. Bu kişilerde Tinnitus (Kulak çınlaması), depresyon ve Burnout (Biz buna sigortaların yanması diyoruz) gibi hastalıklar ortaya çıkıyor.
100.000 çalışana sahip olan Fransız Telekomda, 2008’in başından bu yana 35 kişi patronlarının mesai saatlerinin dışında kendilerini araması sebebiyle strese girerek intihar girişiminde bulundu. Bunların arasından 22 kişi hayatını kaybetti.
Birçok bilim adamı bu konu üzerinde çalışıyor. Hatta bazı araştırmalar özellikle IT endüstrisini baz alıyor.
Stres’i azaltmak için yapılan bir çalışma da, bu şikayetleri olan insanların rahat konuşmasını sağlamak için ortamlar yaratmak. Bu kişiler proje müdürlerinin de olduğu bir ortamda istediği şikayeti rahatlıkla dile getirebiliyor. Eskiden bu tür oturumlar yapılmazken, iş verimliliğini artırmak için bahsi geçen yöntemler, her geçen gün daha da çok tercih ediliyor.
Çalışanlardan daha yüksek verim alabilmek için mesai sürelerine özellikle dikkat edilmeye başlandı. Organizasyon şemaları yeniden çizildi. Öyle ki, hasta olan birinin yerine bakıldığında, iş yoğunluğu sadece bir kişiye aktarılmama kararı alındı. Motivasyonu artırmanın yanı sıra, kişilerin girip rahatlayabileceği sessiz odalar oluşturuldu.
Öğle tatiline denk gelen veya iş saatleri dışındaki toplantılar kabul edilmemeye başlandı. Müdürler, çalışanların kısa süreli dinlenmelerini desteklemeleri için uyarıldı. Yemek saatlerinde herkesin birlikte çıkmasına ve iş dışında halı saha maçı, sinema ve bovling gibi sosyal toplantılara özen gösterildi.
Kişilerin özel hayatları ve sosyal gelişimlerine dikkat edilmeye başlandı. Özellikle evli ve çocuk sahibi insanların, işlerinin özel hayatlarının önüne geçmemesi için çalışmalar yapıldı. Bu kişiler istedikleri zaman evden de çalışabilecek.
:: Bu konu hakkındaki görüşlerinizi bizimle paylaşın
{{user}} {{datetime}}
{{text}}