Teknoloji Haberleri - ShiftDelete.Net
Reklam
Reklam

Filmdi, gerçek oldu! Ölen sevdiklerinizle konuşmak ister misiniz?

Ana sayfa /

James Vlahos, 2017 yılında babası John’u kanserden kaybetti. Ancak onunla olan sohbetlerine hala devam ediyor. John, oğluna çocukluğunda sokağın karşısındaki kıza âşık olduğu ve çocukken sahip olduğu evcil tavşan Papa Demoskopoulos hakkında hikayeler anlatıyor. Onunla, Gilbert ve Sullivan operalarında şarkı söyleyip avukat oluşunun anılarını paylaşıyor. Hatta kendine özgü argo kelimelerini bile kullanmaktan çekinmiyor.

İnsan gibi düşünebilen yapay zeka üretildi!

Fujitsu ve MIT bilim insanları, tıpkı insan gibi düşünebilen bir yapay zeka teknolojisi üzerinde çalışıyor.

James Vlahos, yapay zekanın gücünden faydalanıyor!

John Vlahos, 2017 yılında akciğer kanseri sebebiyle hayata gözlerini yumdu. Fakat oğlunun oluşturduğu Dadbot adlı bir sohbet robotu sayesinde onunla konuşmaya devam ediyor. James Vlahos, aylarca süren bir çabayla ölmekte olan babasının hayat hikayelerini kaydetti. Ardından bu verileri, babasının sesiyle konuşan bir yapay zekaya dönüştürdü.

Reklam
Reklam

Eski bir teknoloji gazetecisi ve yapay zeka üzerine olan Talk To Me’nin yazarı ve HereAfter AI’ın kurucusu olan Vlahos konuyla alakalı şu sözleri söyledi:

Benim için güzel bir deneyimdi. Çünkü bana ve aileme büyük bir teselli verdi. Babamın yerine geçmedi. Fakat bize onu, sesini ve anılarımızı hatırlamamız için gerçekten eşsiz bir imkan tanıyor.

Dadbot, HereAfter AI’a geliyor

James Vlahos, yaptığı çalışmaların ardından dadbot teknolojisini HereAfter AI’a getirmeye karar verdi. Bu sayede platform, talep üzerine ölen kişinin kayıtlı sesiyle sohbet eden bir “Hayat Hikayesi Avatarı” olarak adlandırdığı şekilde ölülerin yaşamasına izin veriyor.

İnsanlar, ölen yakınlarıyla akıllı hoparlör, mobil veya masaüstü uygulaması aracılığıyla özelleştirilmiş ses avatarıyla etkileşime girecek. Alexa benzeri ses tanıma teknolojisi sayesinde önceden kaydedilmiş hikayeler, anılar, şakalar, şarkılar ve hatta tavsiyelerle yanıt verecek.

Sizinde bu haberi gördüğünüzde aklınıza bizim gibi Black Mirror’ın Be Right Back bölümü gelmiş olabilir. Dizinin bu bölümünde yas tutan genç bir kadın, sosyal medya gönderilerini ve diğer çevrimiçi iletişim kayıtlarını bir araya getirerek, ölen erkek arkadaşının yapay zeka versiyonunu oluşturan bir şirkete ödeme yapıyordu.

Abonelik sistemi üzerinden çalışan bu şirket, kadının erkek arkadaşının bilgilerini tıpkı ona benzeyen bir robotun içine yerleştirebiliyordu. Fakat müşterisi ürkmesin diye ilk önce tıpkı sevgilisiymiş gibi bu yapay zekayla mesajlaşmasını sağlıyor. Daha sonraysa büyük bir ödeme alarak androidi gönderiyordu.

Bazı insanlar, ölen ailelerinin ve arkadaşlarının sanal versiyonları ile iletişim kurma ihtimalinden hiç şüphesiz rahatsız olacaklardır. Örneğin bu HereAfter AI üzerinden yapılan bir sohbet yerine gündelik işleriniz için kullandığınız Siri veya Alexa aracılığıyla bunu yapmak işleri değiştirebilir.

HereAfter nasıl çalışıyor?

İlk olarak Hayat Hikayesi Avatarı olmak için kaydolmanız ve aktif olarak katılmanız gerekiyor. Daha sonra uygulamayı çalıştırıyorsunuz ve otomatik bir sohbet robotu görüşmeci size hayatınız hakkında sorular soruyor.

Ardından sesinizi ve anılarınızı yakalamak ve kişiliğinize dair bir duyguyu daha sonra iletebilmek için sözlü cevapları kaydediyor. Hatta dilerseniz foroğraf da yükleyebiliyorsunuz. Daha sonra, avatarınıza erişim için para ödeyen kullanıcılar, ona kayıtlı sesle cevaplanan sorular sorabiliyor.

Hikayelerinizi kaydetmek ücretsizdir. Ancak avatarları aile üyeleri ve arkadaşlarınızla paylaşma planlarının ücreti yıllık 49 dolardan başlıyor. Ayrıca kullanıcılar tüm ses kayıtlarını 95 dolar karşılığında indirme seçeneğine de sahip oluyorlar.

Bu teknoloji şu an için henüz emekleme aşamasında olsa da gerçekten gelecek vadediyor. Üstelik insanların ilgisini de oldukça hızlı bir şekilde üstüne toplamayı başardı. Tabii bu noktada sistemin gelişmesi ve daha inandırıcı olabilmesi için, bir kaç saatlik yada haftalık kayıtlar değil, bir kaç yıllık kayıtlar çok daha iyi olacaktır. Ancak sonunun nereye gittiğini hep birlikte göreceğiz.

Siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi yorumlarda bizlerle paylaşmayı unutmayın!

Reklam
Reklam

Yorum Ekleyin


Reklam
Reklam