Teknoloji Haberleri - ShiftDelete.Net
Reklam
Reklam

Gizlenmek Güzeldir

Ana sayfa /

Fazla konuşmayan, işlerini sessiz ve sakin şekilde halleden karakterler hep dikkat çekmiştir. Tek başına onlarca kişiyi öldüren Ninja‘lardan, sessizce düşmanlarını avlayan komandolara kadar bu kalıba uyan her karakter gayet karizmatik özelliklere sahiptir. Haliyle bu kadar ilgi çeken karakterler oyun dünyasında da yerini aldı.


Bu adamı örnek almak yerine gizlice öldürme isteklerinizi oyunlarla tatmin edin

Ancak gizlice adam öldürme sistemlerini bir oyuna uyarlamak çok zor. Kamera açıları, hareketler ve zamanlama kusursuz olmalı. Bu konuda onlarca yapım varken ancak bir avuç dolusu oyun en akılda kalıcı olabiliyor. İşte, komandolu, Ninjalı, kiralık katilli ve süper kahramanlı en iyi gizlilik sistemine sahip oyunlar.

Reklam
Reklam

Not: Bu liste en iyiden en kötüye sistemine göre değildir. Hepsi en iyi sıfatındadır.

{pagebreak:: Metall Gear Oyunları}

Metal Gear Serisi

Artık oyun klasiği olarak sayılan Metal Gear serisi, her teknolojik gelişimde gizlenme zevkini vermeyi başardı. Taktiksel gizlenme şansı veren oyunda duvarların arkasından saklanıp düşmanlarımızı gizlice öldürdük. Yeri geldi kutu ve bidonların içine girdik.

Ses çıkartıp askerleri tuzağa çektik. Teknolojiyle bile onların üstesinden gelmeyi başardık. Kılık değiştirip onları gafil avladık. Üniformamızı değiştirerek çamurda, suda ve çimenlerin içerisinde kamufle olduk. Snake ve klonları 20 yılı aşkın süredir gizleniyorlar. Önümüzdeki oyunlarda da gizlenme Japon tarzıyla devam edecek.

{pagebreak:: Splinter Cell}

Splinter Cell Usülü Gizlenme

Metal Gear’a kıyasla çok daha yeni olan bu oyunda, Snake’in Amerikan versiyonu sayılacak Sam Fisher’ı kontrol ediyoruz. Sam teknolojinin tüm nimetlerini kullanıp düşmanlarını gizlice avlıyor. Sabrın büyük oranda gerekli olduğu bu seride, duvarlarda ve uçurum kenarlarında gizlenip askerleri etkisiz hale getiriyorduk.

Ubisoft’un elinden çıkan yapım Metal Gear serisine kıyasla daha gerçekçi bir yapıya sahipti. Metal Gear’deki gibi, düşmanların üzerinde ünlem işaretleri çıkmıyordu. Ancak Sam Fisher ilerleyen oyunlarında istediği başarıyı bir türlü tutturamadı.

{pagebreak:: Thief Serisi}

Hırsızlık Uzmanlık İster

Eidos’un en popüler olduğu yıllarda bir oyun gelmişti ki, seveni kadar nefret edeni de oldu. Thief: Dark Project adlı bu oyun ilginç bir konuya sahip ama esas dikkat çekeni ise çok farklı bir oynanışı vardı. Hırsızı canlandırdığımız oyun, yarı fantastik bir dünyada geçiyordu. Karakterimizin üzerinde siyah bir cübbe vardı, kılıç, sopa ve ok kullanıyordu.

Ancak oyunda başarılı olmak için bu silahlara elimizi sürmemiz gerekiyordu. Bunun yerine karanlık ve tenha yerlerde bekleyip, düşman devriyelerinden sıyrılıyorduk. Çok sıkışırsak düşmana arkadan yaklaşıp sopayla bayıltabiliyorduk. Hiç karanlık yoksa sulu oklarla etraftaki meşaleleri söndürüyorduk. Oyun insanı hırsız yapacak kadar sürükleyici ve gerçekçiydi. İlerleyen yapımlarda sistem daha da gelişti ama ne yazık ki hiçbir zaman ilk Thief kadar başarılı olmadı.

{pagebreak:: Hitman}

Kiralığım Ama Gururluyum da

Hitman ismini duymayan bir oyuncu yoktur herhalde. Yıllarca filmlerde kiralık katillere gizliden sempati besledik. Onların sessiz ve ölümcül dünyası hep bizi kendisin çekti. 2000 yılında yine Eidos’un elinden çıkan bu oyun bizlere kiralık olma zevkini tattırmıştı. Kel, iri ve arkasında barkot olan karakterimiz aslında bir klondu, bu yüzden normal bir insana kıyasla yetenekleri de fazlaydı.

Her bölümde öldüreceğimiz kişiyi tanıtan bir video izliyorduk. Bu kişilere gizlice ulaşıp onları temizleyip sonrada kaçmamız gerekiyordu. Ancak bunu başarmak için kanlı yollar seçerseniz oyun hiçbir zaman bitmiyordu. Bunun yerine sokakta tuvaletini yapan birini öldürüp cesedini saklıyorduk. Daha sonra kıyafetimizi değiştirip o adam gibi içeri sızıyorduk. Gizlenip kılıp değiştirmek oyunun en büyük artısıydı. Ayrıca türev filmlerin ünlü boğma telini de kullanabiliyorduk. Devam yapımlarında gizlilik giderek azaldı yerine aksiyon ve katliam geldi. Hiçbir Hitman ilki kadar etkileyici değildi.

{pagebreak:: Riddick: Escape From Buther Bay }

Uzayda Nasıl Saklanırsın?

Riddick, ucuz bir aksiyon bilimkurgu filminden parlayan karakter. Vin Diesel’in canlandırdığı Riddick sinemada istediği başarıyı bulamayınca kendini oyun dünyasına vermişti. Riddick: Escape From Butcher Bay gibi tüm oyunu özetleyen bir isme sahip olan yapım pek fazla bilinmez. Ancak FPS gizlenme türünde devrim yarattığı kesin. Kel ve mor gözlü karakterimiz her hapishaneden kaçmasıyla ünlüdür.

Oyunda uzayın kaçılamaz unvanına sahip Butcher Bay cezaevinden kaçmaya çalışıyorduk. Riddick’in en büyük özelliği karanlıkta görebilmesiydi. Kaçış maceramızda karanlığı bir silah olarak kullanabiliyorduk. Etraftaki ışıkları kırıp düşmanları kör ediyorduk. Daha sonra ise onlar tek tek avlıyorduk. Karakter, yüksek yerlerden düşmanın üstüne atlayabiliyordu. Ayrıca, köşelerde gizlenip gardiyanları hazırlıksız yakalıyorduk. Riddick her azılı suçlu gibi, kesici aletlerle rakiplerine arkadan yaklaşıp onları öldürme konusunda çok başarılıydı. Doom 3 motorunu esas oyundan bile daha yaratıcı kullanan yapım, gizlenme unsurları kadar yumruk dövüşleri ve vücut hasarlarının gerçekçiliğiyle dikkat çekiyordu.

{pagebreak:: Commandos}

İkinci  Dünya Savaşı’nda Avlanma

Commandos 90’lı yıllarda oyunlarla ilgili olanların unutmayacağı bir isim. Başka hangi oyunda bir paket sigaraya onlarca asker öldürebiliyorduk ki? Elit askerlerden oluşan ve düşman hatlarına sızmış gizli bir grubu yönettiğimiz oyunda strateji kadar gizlilikte çok önemliydi.

Eğer gizlenmeyip çuvallarsak görevi kaybediyorduk. Her askerin kendine has özellikleri vardı ve onları belirli taktiklerde kullanabiliyorduk. Ancak hepsinin ortak bir amacı vardı, fark edilmeden Nazi’leri öldürüp görevleri başarmak. Sigara, para ve türevlerini kullanıp düşmanların dikkatini dağıtıyorduk. Daha sonra ise onları avlayıp yolumuza devam ediyorduk. Cesetleri saklamak ise işin püf noktasıydı. Commandos ilerleyen yıllarda, üç boyutlu olup büyük bir başarısızlığa uğradı.

{pagebreak:: Desperados}

Vahşi Vahşi Batı

Western ve gizlilik sevenlerin ilacı Desperados’du. Vahşi Batı’da geçen yapımda, Commandos’dan daha büyük haritalarda kötü kovboylarla çarpışıyorduk. Ortak bir amaç için birleşmiş farklı karakterlere yönetiyorduk. Bu oyunun en ilgi çekici yanı ise, ayna kullanıp düşmanın gözünü kamaştırmak, çeşitli ilaçlarla onları bayıltmak gibi özelliklerin bulunmasıydı.

Güzelliğiyle erkek oyuncuları büyüleyen bir karakter ise bacaklarını göstererek, düşmanların aklını çeliyordu. Böylece onları arkadan savunmasız hale getiriyorduk. Bayılttığımız düşmanları, bağlayıp etkisiz hale getirmek ise yapımın dikkat edilmesi gereken kısmıydı. Dans eden maymun ve müzik çalan saatle gizlice düşman öldürmek için kullandığımız yöntemlerden bazılarıydı. Bu yapımda devam oyunuyla hüsrana uğradı

{pagebreak:: Tenchu}

Uzak Doğu’nun Hediyesi

Ninjalar ve onların efsanevi yöntemlerini hep duymuşuzdur. Tek başlarına bir orduyu nasıl yok ettiklerine dair hikayeler hep anlatılır. Her çocuk hayatında bir kez Ninja olmak ister. Sonra da hangi ülkede olduğunu fark edip bu hayalinden vazgeçer.

En azından Ninja olmak için uğraşıp onların hareketlerini denerken, kendini ya da yakınlarını eğitim zayiatı yapmıştır. Tenchu adlı oyunda tüm bu efsanevi hareketleri gerçekten yapıyorduk. Japon Savaş Lortlarına suikast düzenlemeye çalıştığımız yapımda, sessiz olmazsak bir tabur asker tarafından katlediliyorduk.

Çivili ayakkabılarla duvara tırmanma, çeşitli gazlar ve patlayıcılarla dikkat dağıtma gibi özelliklerimiz vardı. Shuriken (Ninja Yıldızı) sayesinde düşmanları uzaktan etkisiz hale getiriyorduk. Listemizdeki insanları da karanlık sayesinde gizlenerek öldürüyorduk.

{pagebreak::Batman: Arkham Asylum}

Yarasa’nın Gölgesi

Süper gücü olmayan bir kahraman olarak Batman’in en büyük silahı gizliliktir. Ancak çok az oyunda bu silah ciddi anlamda yansıtılabildi. Kara Şövalye’ye layik şekilde gizlendiğimiz yegâne oyun Batman: Arkham Asylum. Yapımda önümüze geleni dövdüğümüz gibi, gizlenerek suya sabuna bulaşmadan bu işlerimizi halledebiliyoruz. Bunun içinde en büyük avantajımız karakterin teknolojik araçları.

Batman yüksek yerlerde bulunan heykellere tırmana biliyor. Buradan ters şekilde sarkarak düşmanları yukarı çekiyor. Daha sonra ise, yere patlayıcı sprey sıkıp arkadaşını aramaya gelen kötü adamları etkisiz hale getirebiliyorduk. Ayrıca Kara Şövalye yüksek yerlerden suçluların üzerine atlayıp onları bayıltabiliyor. Arkalarında sessiz ve gizli şekilde yaklaşıp onların elemine edebiliyor.  Ayrıca, havalandırma boşlukları ve ızgaralarda bu savaştaki en büyük yardımcımız. Batman Begins’in GBA ve PS2 oyunları da gizlilik ve korkutma olarak çok başarılı olsa da dövüş sistemleri nedeniyle ilgi çekmemişti.

:: Bizim listemiz bu peki ya sizinki?

Reklam
Reklam

Yorum Ekleyin


Reklam
Reklam