Son yıllarda enerji kaynağı ihtiyacı tüm dünyada kendini iyiden iyiye hissettirmeye başladı. Artan dünya nüfusu, gelişen teknoloji ve azalan enerji kaynakları gibi sorunlar büyük şirketleri ve bilim insanlarını farklı arayışlara sürüklüyor. Hal böyle olunca yenilenebilir enerji üzerine yapılan çalışmalar günden güne artıyor. Yenilenebilir enerji denilince hiç kuşkusuz güneş enerjisi akla ilk gelen kaynaklardan birisi oluyor. Bu kaynaktan maksimum enerji elde edebilmek için yapılan çalışmalara her geçen gün bir yenisi daha eklendi.
Güneş ışığına ihtiyaç duymayan güneş paneli üretildi
Ülkemizde ve tüm dünyada güneş enerjisi panelleri ile enerji üretimi günden güne daha popüler hale geliyor. Birçok ülkede güneş enerjisi artık bireysel kullanıma kadar inmiş durumda. Öyle ki ülkemizde bile güneş panelleri kurulumu tüm dünyada olduğu gibi artıyor. Tüm dünya güneşten elde edilen enerjiye sıcak bakıyor.
Güneşten elde edilen yenilenebilir enerji ile ilgili en büyük sorun, havanın kapalı olduğu zamanlarda üretim yapamaması. Öyle ki özellikle Avrupa’daki birçok ülke, yılın büyük bir dönemini kapalı hava koşullarında geçiriyor. Ancak ülkemiz bu açıdan oldukça şanslı bir konuma sahip. Öyle ki dört mevsim olabildiğince güneş gören Türkiye, elektrik kullanımından tarım işlerine kadar birçok alanda güneş enerjisinden yararlanıyor.
Fakat güneş enerjisinden daha fazla yararlanabilmek adına kapalı hava şartlarında bile üretim yapabilmek için gereken teknoloji çoktan geliştirildi. Filipinler’deki Mapua Üniversitesi’nde öğrenci olan Carvey Ehren Maigue, ilginç bir buluşa imza attı. Maigue, güneş enerjisi sisteminin temelinde yatan ultraviyole ışınlarının emilme fikrine odaklandı. Bunun içinse çok ilginç bir noktadan yola çıktı. Panelleri oluşturmak için meyve ve sebze atıklarını kullanan Maigue, bu atıkları Güneş’in ultraviyole ışınlarını emen ve onları görünür ışığa çeviren parçacıklar formuna dönüştürdü.
Daha önce de böylesine buluşlar gerçekleştirilse de bu konuda şimdiye kadar yapılan en verimli çalışma oldu. Maigue’nin buluşuyla üretilen bu güneş enerjisi panelleri, artık kapalı hava koşullarında da kullanılabilir düzeyde enerji üretebilecek. Prototip, ilk olarak sadece Maigue’nin dairesinin bir penceresine yerleştirilmiş yalnızca 90 x 60 santimetre boyutlarında bir panelden ibaretti.
Maigue’ye göre proje büyürse yüksek bir bina üzerine kurulan panel ile tüm binanın elektriği karşılanabilecekti. Fikir, daha önce 2020 yılında James Dyson Vakfı’ndan Sürdürülebilirlik Ödülü’nü kazandı. Pantentli ürün, daha sonra bir geliştirici tarafından alındı. Görünen o ki çok kısa bir süre içerisinde dünya genelinde üretime geçecek.
Yenilenebilir enerji konusunda ne düşünüyorsunuz? Lütfen görüşlerinizi yorumlar kısmından veya SDN Forum‘dan bizlerle paylaşabilirsiniz.
{{user}} {{datetime}}
{{text}}