Teknoloji dünyası, Amerika Birleşik Devletleri ile Çin arasında gerçekleşen ve yıllardır süren teknoloji savaşını izliyor. Bu savaşın en önemli figürlerinden olan Huawei, Amerikan teknolojisine erişim konusunda kısıtlamalarla karşı karşıya kaldı. Fakat Intel’in Huawei’ye yüz milyonlarca dolarlık çip satışını sürdürme başarısı, bu kısıtlı ortamda dahi işbirliği ve yenilikçi çözümlerin olduğunu gösteriyor.

Huawei ile Intel iş birliği devam edecek mi?

Intel, bir önceki ABD hükümeti (Trump yönetimi) tarafından verilen ve Huawei’ye laptoplar için işlemciler göndermesine izin veren lisans sayesinde, ağır yaptırımlara maruz kalan Çinli şirkete çip satışını sürdürebiliyor.

Fakat Intel’in rakibi olan AMD gibi diğer işlemci üreten şirketler benzer satış izinlerini alamıyor. Bu da Amerika Birleşik Devletleri’nin Pekin’e karşı teknoloji erişimini sınırlama çabalarında tutarsız ve adil olmayan bir rota çizdiğini gösteriyor.

Huawei’den yüzde 90 az güç tüketen OceanStor Arctic!

Huawei’den yüzde 90 az güç tüketen OceanStor Arctic!

Huawei, depolama alanında yenilikçi ürünü olan OceanStor Arctic serisini tanıttı. İşte daha az güç tüketen depolama cihazı...

Tabii yine de Intel’in bu başarısı şirketin sadece kendisi için değil, aynı zamanda Huawei için de önemli avantajlar sağlıyor. Zira Huawei, küresel laptop pazarında küçük ama giderek büyüyen bir paya sahip olmaya devam ediyor.

Hatta Huawei, Çin’de 2018’de yüzde 2,2 olan pazar payını 2023’te yüzde 9,7’ye çıkararak Dell’i geride bırakıp Çin’in üçüncü büyük laptop üreticisi oldu. Bu da Intel çipleri kullanılarak üretilen Huawei laptoplarının pazarın önemli bir payına sahip olduğunu gösteriyor.

Intel’in lisansının bu yıl sona ereceği ve Biden yönetiminin lisans yenilenmesine karşı çıkacağı şeklinde iddialar olsa da Huawei’nin laptoplarında hala büyük ölçüde Intel çiplerine bağımlı olması bu işbirliğinin önemini ve vazgeçilemeyecek durumda olduğunu gösteriyor.

Zira Huawei’nin engellenmesi, sahip olduğu pazar payını AMD’li rakiplerine kaptırmasına ve dolaylı olarak hem Intel hem de ABD’nin zarar etmesine yol açabilir. Bu da halktan gelen verginin yarısını borçlarının faizine ödemek durumda olan ABD’nin göze almak istemeyeceği bir durum. Dolayısıyla Biden yönetiminin, ABD’li bazı kaynakların iddialarının aksine olası lisans anlaşmalarını onaylaması bekleniyor.