Teknoloji Haberleri - ShiftDelete.Net

İnceleme: The Sims 3

Ana sayfa /

Yaşam simülasyonu fikriyle ortaya çıkan Maxis, The Sims fenomenini yaratarak, tüm dünyanın ilgi odağı oldu. Kısa süre sonra Maxis’i kendi oyun stüdyosuna katan EA, hem ek paketlerle, hem de devam oyunuyla Sims efsanesini gündemden düşürmemeyi başardı. Uzun zamandır bilgileri yayınlanan ve serinin müdavimlerinin merakla beklediği The Sims 3, nihayet Avrupa’da satışa sunuldu.  


Sunset Valley’de her cebe göre ev bulunuyor.

Oldukça keyifli bir giriş videosuyla start alan yapım, eğlenceli müzikleriyle dikkat çekiyor. Öyle ki, oyunun menüleri arasında dolaşırken değişen müzikleri dinlemek için, durup birkaç dakika daha oyalanmak isteyebilirsiniz. Zaten uzunca bir müddet, bir hayli detaylı olan karakter yaratma ekranında zaman geçireceksiniz.

{pagebreak::Ayar Yağmuru}

Ayar Yağmuru

Yöneteceğiniz sim’in yüz hatlarından (Saç tipleri çok kısıtlı) giyiminin en ince ayrıntısına kadar (Göreceksiniz ki, The Sims’in yapımcıları modayı geriden takip ediyor) ayarlayabileceğiniz oyunda, ayrıca karakteristik özelliklere de müdahale etmek zorundasınız. Zira, karakterinizin hangi alanlarda başarılı olacağı, sanata ne kadar yatkın olduğu, agresif olup olmadığı gibi birçok seçenek, henüz oyuna başladıktan 5 dakika sonra karşınıza çıkacak.


Mezarlık için güzel bir yer.

Ayar yağmurundan sıyrıldıktan sonra bu kez de evinizi seçmeniz gerekiyor. İster eşyalı olarak (Tabii fiyat da artıyor bu sayede) ister eşyasız olarak yaşayacağınız yeri satın alabiliyorsunuz. Bu noktadan sonra, sanal hayatınız başlamış oluyor.

{pagebreak::Sim İhtiyaçları Sonsuzdur}

Sim İhtiyaçları Sonsuzdur

Serinin önceki oyunlarında sim’leri başıboş bırakırsanız, kendilerini mutsuz edecek bir şeyler mutlaka buluyorlardı. Yeni yapımda bu problem en aza indirilmiş, zira karakter yaratma ekranında belirlediğiniz kişilik özellikleri gereği, boş kaldıklarında sanata ya da spora yönelebiliyorlar. Bu tür uygulamalar onların kişisel gelişimini de sağlıyor.


Oyuna arazi satın alarak da başlayabiliyorsunuz.

Eğer sportif özelliklerinizi artırırsanız, kasabanın stadyumuna gidip iş başvurusunda bulunmanız, iyi bir iş kapısı aralamanıza neden olabilir. Müzik, resim veya yazarlık gibi sanatsal faaliyetlerde de, Sunset Valley’in (Oyundaki bölgenin ismi) ilgili yerlerine iş başvurusu yaparak, para kazanmanıza yol açabilir.

{pagebreak::Stresli Sim’ler}

Stresli Sim’ler

Bunlardan hiçbirini yapamıyorsanız, gazeteyi açıp iş ilanlarına bakmalısınız. Kariyerinizde hızlı ilermek için ise, oyuna yeni eklenen, iş saatlerinde de karakterinizin neler yapabileceğine karar verebilme sistemi çok işe yarıyor. Karakteriniz işe gittikten sonra ekranın sol üst köşesinde beliren menü sayesinde, (Yoğun veya rahat gibi) nasıl bir iş günü geçireceğinize karar veriyorsunuz. Eğer yoğun çalışırsanız yükselişiniz hızlı oluyor fakat sim’iniz çok stresli olduğu için ruh hali bozuluyor. Bu anlarda onların düzelmeleri için epey uğraş verip keyiflerini yerine getirmelisiniz.


Create a Style özelliği sayesinde, seçenekleriniz epey genişliyor.

Ekranın sol alt tarafındaki menüde sim’lerin anlık istekleri de yer alıyor. Bunlardan bir defada en fazla dördünü seçerek, istekleri yerine getirmeye çalışıyorsunuz. Bu sayede puan kazanıyor ve oyun içi özel içeriklerden yararlanabiliyorsunuz. Bunların arasında kariyerde hızlı yükselme, hızlı öğrenme, teleport gibi özellikler mevcut. Böylelikle oyunun başında yarattığınız sim’inize ekstra avantajlar da sağlayabiliyorsunuz.

{pagebreak::Sunset Valley}

Sunset Valley

Oyunun haritası önceki yapımlardakilerden farklı olarak, her tarafı ulaşılabilir şekilde resmediliyor. Kapıdan çıktığınız andan itibaren, yandaki komşuya gidebileceğiniz gibi, taa tepelerin ardındaki kumsala da gidebiliyorsunuz. Eğer araç yolu varsa sim’iniz otomatikman taksi tutuyor (Tabii kendinize ait arabanız ya da bisikletiniz yoksa).


Sunset Valley oldukça büyük bir yerleşim yeri.

Harita üzerindeki bu serbestlik sayesinde, eve tıkılıp kalmanız gerekmiyor. İster yemeği dışarıda yiyorsunuz, ister sanat galerisine gidip geziyorsunuz, ister havuza, ister denize gidiyorsunuz… Gezerken göreceğiniz üzere, binaların katları ikiden fazlaya çıkarılmış. Bu sayede, kendinize ait bir köşk bile inşa edebilirsiniz.

{pagebreak::Başlarsanız Gerisi Gelir}

Başlarsanız Gerisi Gelir

Genel olarak bakıldığında, eşya seçeneklerinizin çok fazla olmadığını göreceksiniz. Özellikle de ilk etapta karşılaştığınız renk paleti bir hayli zayıf. Ancak ayarlardan daha geniş bir renk paleti açabiliyorsunuz. Asıl oyuna eklenen en değerli özelliklerden biri “Create a Style” seçeneği. Herhangi bir eşyayı, bu seçenek sayesinde kaplamalarını baştan yaratabiliyorsunuz. Yani hiç kimsede olmayan bir koltuk kılıfı tasarlamak sizin elinizde…


Odanızı tıklım tıklım doldurmak elinizde.

The Sims 3 ile yapımcılar adeta önceki iki oyundaki eksikleri kapatmış. Dolayısıyla geçmişte The Sims maceranız olduysa ve bir takım kusurlar bulduysanız, yeni oyuna göz atmanızı tavsiye ederim. Zira son derece başarılı bir yapım sizleri bekliyor. “Ben bu tür oyunları oynamam” diyenlerdenseniz bile, bir şans verin derim. Ancak şu uyarıyı da eklemem gerek: Geceleri ekran başında uykusuz saatler geçirmeye hazırsanız, The Sims 3’ü satın alın. Bir bakmışsınız, oyun sizi esir almış. Elinizde oyunun kutusuyla kasiyere doğru ilerlerken, bağımlılık yapacağının bilincinde olun.

:: The Sims 3 hakkinda ne düşünüyorsunuz?

Yorum Ekleyin