Teknolojinin gelişmesi ile birlikte insan sağlığı da ciddi bir tehlike altına girdi. Kullandığımız akıllı telefon, dizüstü bilgisayar ve televizyon gibi elektronik cihazlar, radyasyon başta olmak üzere yaydıkları çeşitli kötü enerjiler ile ciddi tehlike arz ediyor.
Özellikle dijital ekrana sahip cihazlar, mavi ışık adı verilen insan sağlığı için son derece zararlı bir ışık türü yayıyor. Maalesef ülkemiz de dahil olmak üzere tüm dünyada göz ardı edilen bu durum, uzun vadede ciddi sorunlara yol açıyor. Peki mavi ışık nedir? Korunma yöntemleri nelerdir? Sizler için anlattık.
Nanoteknoloji nedir? Nelerde kullanılır?
Mavi ışık nedir?
Mavi ışık insan gözünün görebildiği, görünür ışık spektrumunun bir parçasıdır. 380 ila 500 nanometre aralığında titreşen, en kısa dalga boyuna ve en yüksek enerjiye sahip olan bu ışık, görünür ışığın yaklaşık üçte birini oluşturur. Mavi ışığın yüksek enerjisi nedeni ile diğer görülebilen ışıklardan daha fazla zarar verme potansiyeli vardır.
Mavi ışık iki farklı türde karşımıza çıkmaktadır. Bunlardan ilki aslında oldukça faydalı olan güneşten gelmektedir. Bu türdeki mavi ışık, vücut hormonlarını dengeleyerek biyolojik ritme düzen getirmenin yanı sıra melatonin salımını da baskılayarak gün içinde odaklanma seviyesini artırır.
Mavi ışık dalga boyları her yerdedir ve yapısı itibariyle bizi çevreler. Diğer yandan gökyüzünün mavi görünmesinin nedeni de güneşten gelen mavi ışıklardır. Bu durumda dalga boyları hava molekülleri ile çarpışır, bu da mavi ışığın dağılmasına ve gökyüzünü mavi olarak işlememize neden olur.
İkincisi ise zararlı olan mavi ışıktır. Bu, elektronik cihazların yaygınlaşması ile evlerimizin içine kadar getirdiğimiz güneşten gelen doğal mavi ışığın aksine enerji düzeyi çok yüksek olan bir ışıktır. Genellikle TV, akıllı telefon, bilgisayar, dizüstü bilgisayarlar, tablet, LED ve floresan gibi cihazlarda bulunur.
Elektronik cihazlardan gelen yapay mavi ışığın zararları nelerdir?
Özellikle pandemi döneminde elektronik cihazlara karşı ilgi daha da arttı. Bu nedenle yapay mavi ışığın özellikle göz üzerinde ciddi negatif bir etkisi olduğu ifade ediliyor. Göz, mavi ışığı engellemede iyi olmadığından, görünür mavi ışığın neredeyse tamamı korneadan geçerek retinaya ulaşır.
Zamanla mavi ışığa sürekli maruz kalmak retina hücrelerine zarar verebilir ve yaşa bağlı ‘’Sarı nokta hastalığı’’ olarak da bilinen makula dejenerasyonu gibi görme sorunlarına neden olur. Diğer yandan katarakt, göz kanseri gibi ciddi göz rahatsızlıklarının yanı sıra baş ağrısı, boyun ve omuz ağrısı gibi fiziksel sorunlar da ortaya çıkmaktadır.
Peki mavi ışıktan nasıl korunuruz?
Alınacak çeşitli yöntemler ile zararlı olan mavi ışığa maruz kalma durumunu minimuma indirme imkanınız var. Bunun yanı sıra teknoloji şirketlerinin de aldığı bazı önlemler mevcut. İşte bu önlemlerden bazıları;
- Akıllı telefon, tablet ve bilgisayar ekranları için mavi ışık filtreleri edinmek. Diğer yandan bu filtreler yeni nesil cihazlarda bir özellik olarak kullanıcılara sunulurken, piyasada temperli cam mantığında mavi ışık filtreleri de mevcut.
- Mavi ışıktan koruyan gözlükler ve lensler tercih edin. Bunlar, gözlerinizi korumaya yardımcı olacak ve retinanıza ulaşan zararlı mavi ışık ışınlarının miktarını ciddi oranda azaltacaktır.
- Dijital göz yorgunluğunu azaltmak için 20-20-20 kuralına uyun. Her 20 dakikada bir 20 metre uzaktaki bir nesneye 20 saniye boyunca bakarak gözlerinizi dinlendirin.
- Ekrana bakarken daha sık göz kırpın
- Göz yorgunluğunu azaltmak için cihazın arka plan renklerini daha sıcak renkler ile değiştirin.
- Yakın zamanda bir göz muayenesi varsa, mavi ışık koruması hakkında göz doktorunuza danışın.