Bir otomobil satın almak istediğiniz zaman sıfır ve ikinci el pazarlarında, her bütçeye uyan binlerce model araç bulabilirsiniz. Araba satın alırken dikkat edilmesi gereken konfor, yol tutuşu, ivmelenmesi gibi pek çok kriter vardır ama herkesin seçimi kendine özel olacaktır.
Öte yandan bazı otomobiller markalar tarafından sürücüsüne özel hissettirmek için tasarlanıyor. Bir arabadan gerçekten ne istediğini bilen otomobil tutkunları, bu araçlardan kendine uygun olan modele bindiği zaman evinde gibi hissedecektir.
Otomobil tutkunları içinözel üretilen otomobiller
Markalar tarafından özel yapılan otomobillerin hem üretim hem de işletme masrafları normal bir arabaya göre çok daha pahalı oluyor. Otomobil sektöründe ise yedek parça seçerken iki şeye dikkat edilir. Uzun ömürlü olması ve parçaların vereceği performans.
Özel üretim araçlarda ise durum biraz daha farklı olabiliyor. Buna örnek olarak herkesin bildiği Formula yarışları verilebilir. Son teknoloji araçlar bir yarış içerisindeyken uzun süre yüksek performans sağlıyor. Ancak lastik gibi ek parçaların ömrü yalnızca bir kaç saat oluyor. Öte yandan bizler otomobilimize bir lastik aldığımız zaman 4-5 sene kullanabiliyoruz.
Bu sebeple markalar tarafından özel otomobiller üretilirken bu tip konularda oldukça titiz çalışmalar sağlanır. Zira en kaliteli freni ya da süspansiyon sistemini kullanmakla iş bitmiyor. Otomobilin aerodinamisi, soğutma kanalları ve daha sayısız pek çok özelliğinin üzerinde tek tek çalışılıyor.
Bir kaç senelik çalışmanın ardından ortaya özel bir araç çıksa bile emin olun benzin tüketimi ve yağ değişim aralıkları gibi yine de kullanıcıları masrafa sokacak bazı şeyler oluyor. Bunun en bariz sebebi de, teknolojimizin daha çok uzun seneler gelişime açık olmasıdır. İşte bize göre bu araçlardan bazıları…
Mazda RX-7
Mazda tarafından 1978 yılında piyasaya sürülen bu otomobil bir dönem pek çok kişinin hayallerini süsledi. FB,FC ve FD versiyonlarından hangisini aldığınızın bir önemi yok. Pist yarışlarındaki yeteneği ve 1.3 litrelik motor hacmi ile 200 beygirin üzerinde bir güce sahip olması gerçekten başarılı bir iş.
Ford Focus RS Mk3
Ford Mustang Ecoboost’un motorunu 5 kapılı bir hatchback içerisinde hayal edin. Kullanımı pratik, sürüş dinamikleri çok fonksyonel, viraj alırken yol tutuşunu destekleyen AWD ve hatta drift modu bile bulunuyor.
Focus RS şüphesiz ki 21. yüz yılda eğlenmeyi bilen otomobil tutkunlarının listelerinde bulunan bir isim. Üstelik rakiplerine kıyasla daha uygun bir fiyatla karşımıza gelen bu araç, biraz para harcamaya hazırsanız sizlere daha fazlasını sunabilir.
Dodge Viper GTS
Listemize Viper serisinin yalnızca ilk modelini ekliyoruz. Çünkü Lamborghini’nin 8.0 litrelik canavarından yola çıkılarak yapılan harika bir motora ve tasarıma sahip. Bu aracı gören herkes tasarımına hayran kalıyor. Ancak bilmedikleri şey, bir kez kontağı açınca aracı satın alsalar bile akıllarından çıkaramayacak olmalarıdır.
Jeep Wrangler Rubicon
Bu araç da Off-Road hayranları için özel üretilmiş bir model. Rakibi olan Toyota Land Cruiser ve Land Rover Range Rover’ın arazide yapabildiği her şeyi yapabiliyor. Ancak Jeep bu aracı üretirken, safkan bir arazi aracı olmasını istemiş. Bu yüzden karşılaşacağınız pek çok modelinde Klima, kapı, elektrikli cam, ısıtmalı koltuk, hız sabitleyici ve sürüş asistanları gibi yeni nesil otomobillerde bulunan hiç bir özellik yok.
Mitsubishi Lancer Evolution – Subaru Impreza WRX STi
Japon otomobil üreticileri olan Mitsubishi ve Subaru’nun 1990 yılından beri süren rekabetini bu araçların çıkan her bir modelinde görebiliriz. STi ile Evo arasındaki rekabet, Mitsubishi pes edene kadar uzun yıllar devam etti.
Impreza WRX STimodeli her zaman biraz daha konfor, sessizlik ve tasarım odaklı olmuştur. Lancer Evo ise rakibi kadar lüks olmasa da, sürüş dinamikleri ve araziye uyum sağlamanıza yardımcı olan S-AWC AWD sistemi ile aradaki farkı kapatıyor. Her iki araçta pist ve ralliye çıkmaya hazır ve tuning yapmaya elverişli modellerdir.
Porsche 911 GT3
Porsche’nin 911 serisi boşuna markanın reklam yüzü haline gelmedi. Üst düzey lüks, yüksek sürat ve dinamik sürüş mekanikleriyle, 911’leri sevmeyen yoktu. Fakat Alman mühendisler en iyisi bu mu yoksa daha iyisini yapabilir miyiz diyerek GT3 modelini geliştirdiler. 911 ailesinin tüm modelleri çok sevildiği ve sattığı için sokaklarda sıkça görebilirsiniz.
BMW E46 M3
Pist yarışlarına mı katılmak istiyorsunuz yoksa drift yarışlarına mı? BMW mühendisleri dışarıdan bakıldığında lüks ve zarafeti yansıtan bir otomobil ortaya koyuyor. Ancak içeriye geçtiğiniz zaman onun yalnızca bir süs arabası olmadığını ve Alman mühendisliğinin ne demek olduğunu hissedebilirsiniz.
BMW severlerin haricinde Porsche 911 almaya gücü yetmeyen insanların da bu otomobile yöneldiğini bilinen bir gerçek. Dışarıdan bakıldığında belki rakipleri gibi yarışa hazır gözükmeyebilir. Ancak piste çıktığınızda rakiplerine nasıl hırladığını kendiniz de duyabilirsiniz.
Ariel Atom
İngiliz motosiklet şirketi Ariel, tüm dünyayı şaşkına çeviren arabası Atom’u tanıttı. Bu arabadan sürüş için gerekli olmayan şeylerin hepsi çıkartılmış durumda. Kapı, klima, eğlence sistemi, ve sürüş asistanı. Hiç birisi yok. Bu araçta Honda’nın supercharged motoru ve sizden başka bir şeye yer yok. Arabayı kullanan herkes, otomobil tutkunlarının ölmeden önce muhakkak bu deneyimi yaşaması gerektiğini söylüyor.
Nissan Skyline GT-R R34
Nissan’ın baş yapıtı olarak da bilinen ve GT-R ailesinin göz bebeği olan Skyline GT-R R34. İki yüzyılı birbirine bağlayan bu araba, Japon mühendisleri tarafından vidasına kadar özenle yapıldı. Günümüzde ise bu araç üzerinde hala yazılım ve mekanik geliştirmeleri yapılıyor. Bu arabanın adeta kendi özel GT-R dünyası var.
İlerleyen yıllarda Nissan bünyesine dahil olan Nismo şirketi de bu otomobille birlikte var oldu diyebiliriz. Sayısız özelleştirilmiş yedek parçaya sahip olan arabanın, her bir motor ve mekanik aksamı geliştirmeye açık. Filmlere bile konu olan GT-R gerçekten de efsane olmayı hak ediyor.
Siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Yorumlarda bizlerle paylaşmayı unutmayın!
{{user}} {{datetime}}
{{text}}