Gelişen yapay zeka teknolojileri, kolluk kuvvetlerinin hizmet alanına hızla dahil oluyor. Uzun zamandır polis teşkilatlarında kullanılan yaka kameralarının ardından, artık akıllı gözlükler de sahaya iniyor. Çin’de başlatılan bir pilot proje kapsamında, trafik polisleri artık anlık sorgulama ve tarama işlemleri yapabilmek için yapay zeka destekli akıllı gözlükler kullanmaya başladı.
Akıllı gözlük devri başladı
Bu akıllı gözlükler, trafik polislerinin araç plakalarını taramasını ve sürücü verilerine anında erişmesini çok daha pratik hale getiriyor. Gözlüklerin üzerinde bulunan 12 megapiksel çözünürlüğündeki kamera sayesinde elde edilen sonuçlar, hemen gözlüğün üzerindeki mini projeksiyon ekranına yansıyor.
Bu teknolojik cihazlar, tek şarjla sekiz saate kadar kullanılabiliyor ve on farklı dile kadar anlık tercüme yapma, aynı zamanda video kaydı alma gibi ek yeteneklere de sahip. Gözlüğün kullanıldığı sistemin veri kaynağı olarak bir tablet veya akıllı telefonun kullanıldığı belirtiliyor, ancak bu bağlantı noktası tam olarak net değil.
Çin’de vatandaşların dijital takibi zaten en üst düzeyde bulunuyor. Kimlik taramasından yüz tanımaya kadar, vatandaşların sistemden kaçması neredeyse imkansız. Suç işleyenler veya mali sabıkası olanlar bu devasa veri tabanı sayesinde hızla kara listeye alınıyor.
OpenAI, Apple Music'in ChatGPT'ye entegre edileceğini duyurdu. Artık yapay zeka ile konuşarak saniyeler içinde çalma listeleri oluşturabileceksiniz.
Yeni devreye giren akıllı gözlükler, bu büyük veri tabanını kullanarak trafik kontrol uygulamalarını sadece on saniye gibi kısa bir süre içinde gerçekleştirebiliyor. Bu sayede kolluk kuvvetleri, şüpheli durumları saniyeler içinde tespit edebiliyor.
Elektrikli otomobil dünyasının öncü modellerinden biri olan Nissan Leaf, üçüncü nesliyle birlikte İngiltere’nin Sunderland kentindeki fabrikada seri üretim hattına girdi. Japon otomobil üreticisi, yeni nesil Leaf modelinin üretim hazırlıkları kapsamında bu tesise 500 milyon euronun üzerinde devasa bir yatırım yaptı.
Yeni nesil Nissan Leaf geliyor
Bu yatırımla birlikte fabrika altyapısı tamamen modernize edilerek, aracın üretimi için 42 farklı gövde parçasını şekillendiren 137 yeni pres kalıbı devreye alındı. Üretim sürecinde hassasiyeti artırmak amacıyla gövde atölyesine 78 yeni yüksek teknolojili robot eklenirken, 0,3 mm hassasiyetle çalışan tam otomatik lazer kaynak sistemi ve parçaları üretim hattına taşıyan 475 otonom araç operasyona dahil oldu.
Üçüncü nesil Leaf, tasarım ve segment bazında köklü bir değişim sergiliyor. Önceki nesillerin kompakt hatchback yapısını geride bırakan araç, Nissan’ın CMF-EV platformu üzerine inşa edilen modern bir elektrikli crossover olarak yeniden şekillendi.
Aracın teknik verileri, 75 kWsa kapasiteli batarya seçeneği ve 150 kW DC hızlı şarj desteği sunduğunu kanıtlıyor. Yeni batarya montaj hattındaki tam otomatik sistem, bir bataryanın araca yerleştirilip 26 cıvatanın sıkılması işlemini sadece 56 saniyede tamamlıyor. Ayrıca batarya tedarik zincirinin yerelleşmesi kapsamında, Sunderland’da kurulan AESC UK gigafabrikası hücre üretimini üstlenerek lojistik avantaj sağlıyor.
OpenAI, Apple Music'in ChatGPT'ye entegre edileceğini duyurdu. Artık yapay zeka ile konuşarak saniyeler içinde çalma listeleri oluşturabileceksiniz.
Avrupa pazarı için netleşen satış rakamları, giriş seviyesi modelin yaklaşık 37 bin eurodan başlayacağını, daha büyük bataryalı versiyonun ise 42 bin euro civarında bir fiyat etiketiyle kullanıcıya sunulacağını gösteriyor.
Nissan, Sunderland tesisini elektrikli araç üretim üssü haline getirirken, bu yeni modelle birlikte otomotiv pazarındaki payını artırmayı amaçlıyor. Fabrikadaki teknolojik dönüşüm, sadece üretim hızını değil, montaj kalitesini de en üst seviyeye taşıyor. Aracın Avrupa genelindeki bayilere sevkiyatı ve satış süreci, bu üretimin başlamasıyla birlikte resmi takvimine girmiş oldu.
Apple, geçtiğimiz Şubat ayında en uygun fiyatlı yeni cihazı olarak iPhone 16e modelini piyasaya sürmüştü. Ancak bu düşük fiyat etiketi, MagSafe desteğinin olmaması gibi pek çok tavizi de beraberinde getirmişti. iPhone 16e’de kablosuz şarj özelliği bulunsa da, mıknatıs yapısı olmadığı için kullanıcılar Android tarzı bir deneyimle yetinmek zorunda kalmıştı.
MagSafe Geri Dönüyor, Çerçeveler İnceliyor!
Eğer Apple’ın bu özelliğe yer vermeme kararı sizi şaşırttıysa, gelecek model için sevindirici bir haber var. Yayınlanan son raporlara göre, 2026’nın başlarında tanıtılması beklenen iPhone 17e, beraberinde MagSafe desteğini getirecek.
iPhone 17e sadece şarj yetenekleriyle değil, bağlantı teknolojisiyle de bir adım öne çıkacak:
İkinci Nesil Modem: iPhone 17e’nin, ilk olarak Eylül ayında iPhone Air modelinde görücüye çıkan Apple üretimi ikinci nesil C1X hücresel modemine sahip olacağı belirtiliyor (iPhone 16e’de eski nesil C1 modem bulunuyordu).
İşlemci: Cihazın, iPhone 17 serisinin diğer üyelerinde de bulunan güçlü A19 çipinden güç alması bekleniyor.
Xiaomi tarafından geliştirilen amiral gemisi Xiaomi 17 Ultra için geri sayım devem ederken kamera tarafında sızıntılar ortaya çıktı.
Tasarım ve fotoğrafçılık tarafında da “bütçe dostu” modelde önemli güncellemeler kapıda:
Daha İnce Çerçeveler: Geçmiş sızıntılar, iPhone 17e’nin ekran boyutunun selefiyle aynı kalacağını ancak çok daha ince çerçevelerle modern bir görünüm kazanacağını işaret ediyor.
Yüksek Çözünürlüklü Selfie: iPhone 17e’nin, tüm iPhone 17 ailesinde kullanılan 18 MP ön kamera ile donatılacağı söyleniyor. Arka tarafta ise muhtemelen iPhone 16e’den miras kalan tekli 48 MP ana kamera düzeni korunacak.
Apple’ın “ekonomik” modelinde MagSafe gibi temel bir ekosistem özelliğine geri dönmesi, cihazın bütçe odaklı kullanıcılar için çok daha cazip bir seçenek haline gelmesini sağlayabilir.
Nvidia’nın orta segment ekran kartı pazarında uzun süre ayakta kalan modellerinden GeForce RTX 3060’ın sıfır ürün stoğu tükeniyor ve kart piyasadan çekiliyor. Tüketici anketlerinde halen en popüler modeller arasında yer alan bu ekran kartının yeni fabrika çıkışlı ürünleri için yolun sonuna gelindi. Aktarılan bilgilere göre, kalan sıfır stokların tamamı Aralık ayı bitmeden tükenecek.
GeForce RTX 3060 için yolun sonu
Sektör analistleri, Board Channels tarafından paylaşılan verileri temel alarak, ekran kartı üreticilerinin elindeki son GeForce RTX 3060 ürünlerinin satışının sonuna gelindiğini ifade ediyor.
Nvidia, geçtiğimiz yıl Blackwell mimarisine sahip RTX 50 serisi kartları duyurmasına rağmen, mevcut Ampere serisine desteği sürdürüyordu. Ancak şirket, üretimi bir süre önce durdurdu; buna rağmen iş ortaklarının elinde bulunan sınırlı sayıdaki stok bugüne kadar satışta kaldı. Bu stoklar artık büyük ölçüde eritildi.
Şubat 2021’de piyasaya sürülen RTX 3060, özellikle uygun fiyat ve sunduğu performans dengesi sayesinde geniş bir kullanıcı kitlesine ulaştı. Kart, RTX 3060 Ti, LHR sürümleri ve yaklaşık üç yıl önce çıkan 8 GB bellekli varyantı gibi farklı konfigürasyonlarla raflarda uzun süre yer aldı.
OpenAI, Apple Music'in ChatGPT'ye entegre edileceğini duyurdu. Artık yapay zeka ile konuşarak saniyeler içinde çalma listeleri oluşturabileceksiniz.
Partner firmaların sıfır ürün stokları hızla tükendi. Colorful, Galax ve bazı Tayvanlı üreticiler Eylül ve Ekim aylarında stoklarını tamamen bitirdi. Kasım ayına gelindiğinde ise pazarda anlamlı bir sıfır stok hacmi tutan tek marka Zotac’tı ve bu ürünler de Kasım ayı içinde tüketildi.
Bu durumla birlikte, Aralık ayı itibarıyla piyasada satılan ve gerçekten sıfır olan RTX 3060 kartları kalmadı. Artık pazarda yer alan ürünlerin büyük çoğunluğu, kullanılmış, yenilenmiş veya kripto para madenciliğinden dönen kartlardan oluşuyor. Sıfır ürün listelemeleri kayboluyor ve pazarın tamamı ikinci el kartların hakimiyetine geçiyor.
Artan bellek fiyatları, siber dolandırıcıların yeni hedefi haline geldi ve son dönemde yaşanan bir DDR5 RAM dolandırıcılığı, e-ticaret platformlarındaki güvenlik açıklarını bir kez daha gözler önüne serdi. Dünyanın en büyük alışveriş sitelerinden biri olan Amazon üzerinden yapılan bir alışverişte, yeni nesil DDR5 RAM bekleyen bir kullanıcı, kutuyu açtığında büyük bir şok yaşadı: Paketin içinden yıllar öncesine ait DDR2 bellekler ve metal ağırlıklar çıktı.
Amazon’da Görülen DDR5 RAM Dolandırıcılığı Nasıl Yapıldı?
Olay, İspanya’da bir kullanıcının Amazon üzerinden XPG Caster marka 16 GB DDR5-6000 CL40 model bellek kitlerinden sipariş vermesiyle ortaya çıktı. Kullanıcı, teslim aldığı paketlerden birini açtığında, beklediği yüksek performanslı modüller yerine, ürünün ağırlığını taklit etmek için metal parçalara yapıştırılmış, son derece eski ve değersiz DDR2 RAM modülleriyle karşılaştı. Bu durum, özellikle pahalı bilgisayar bileşenleri alırken ne kadar dikkatli olunması gerektiğini gösteriyor.
Uzmanlar, bu tür olayların arkasında genellikle “iade dolandırıcılığı” olarak bilinen bir yöntemin yattığını belirtiyor. Dolandırıcılar, önce orijinal ürünü satın alıyor, ardından kutunun içindeki değerli ürünü alıp yerine benzer ağırlıkta sahte veya bozuk bir ürün yerleştiriyor. Daha sonra paketi yeniden dikkatlice kapatıp satıcıya iade ediyorlar. Satıcı firma ise iade edilen ürünün sahte olduğunu fark etmeden tekrar stoğa ekleyip başka bir müşteriye gönderiyor.
Bu Tür Dolandırıcılıklara Karşı Nasıl Önlem Alınır?
Bu ve benzeri dolandırıcılık vakalarından korunmak için tüketicilerin alabileceği bazı basit ama etkili önlemler bulunuyor. Özellikle yüksek meblağlı teknoloji alışverişlerinde bu adımları takip etmek, olası bir mağduriyet durumunda elinizi güçlendirecektir.
İşte dikkat etmeniz gerekenler:
Güvenilir Satıcılardan Alışveriş Yapın: Mümkünse doğrudan üreticinin veya yetkili distribütörlerin kendi mağazalarından alışveriş yapın. Pazar yerlerinde ise satıcının puanını ve yorumlarını mutlaka kontrol edin.
Kutu Açılışını Kaydedin: Satın aldığınız pahalı ürünlerin paketini açarken baştan sona video kaydı alın. Kargonun dış ambalajının, ürünün jelatininin ve seri numaralarının net bir şekilde göründüğünden emin olun. Bu kayıt, olası bir sahtekarlık durumunda en önemli kanıtınız olacaktır.
Ürünü Hemen Kontrol Edin: Ürünü teslim alır almaz çalışıp çalışmadığını ve fiziksel olarak orijinal olup olmadığını kontrol edin. İade süresini geçirmemek önemlidir.
Bu olay, online alışverişin getirdiği kolaylıkların yanı sıra riskleri de barındırdığını bir kez daha hatırlatıyor. Bilinçli bir tüketici olarak hareket etmek, bu tür tuzaklara düşme olasılığını en aza indirecektir.
Türk savunma sanayiinin göz bebeği olan milli ana muharebe tankı, yeni bir güçle donatıldı. Stratejik öneme sahip olan Altay Tankı SAR 127 MT ağır makineli tüfek entegrasyonu ile sahada çok daha caydırıcı bir kimliğe büründü. Sarsılmaz tarafından tamamen yerli ve milli imkanlarla geliştirilen bu silah sistemi, Altay’ın ateş gücünü önemli ölçüde artırıyor.
Altay Tankı SAR 127 MT Entegrasyonu Tamamlandı
Türkiye’nin zırhlı birlik kabiliyetlerini en üst seviyeye taşıyan Altay tankları, yakın zamanda düzenlenen bir törenle Kara Kuvvetleri Komutanlığı envanterine katıldı. Teslim edilen tankların tamamında, Sarsılmaz üretimi olan SAR 127 MT ağır makineli tüfeklerin kullanıldığı açıklandı. Bu entegrasyon, tank üzerindeki Uzaktan Komutalı Silah Sistemleri (UKSS) aracılığıyla gerçekleştirildi. Böylece, tüm kalifikasyon süreçlerini başarıyla tamamlayan silah sistemi, envanterdeki en modern platformlardan birinde aktif göreve başlamış oldu.
Bu gelişme, Türk mühendisliğinin ulaştığı seviyeyi göstermesi açısından büyük bir önem taşıyor. 80’den fazla ülkeye ihracat yapan Sarsılmaz’ın tecrübesiyle üretilen SAR 127 MT, Altay tankı projesinde kritik bir rol üstlenerek yerli savunma sanayiinin gücünü bir kez daha kanıtladı.
SAR 127 MT’nin Teknik Özellikleri Neler?
SAR 127 MT, sahip olduğu üstün teknik özelliklerle dikkat çekiyor. Yalnızca Altay tankında değil, farklı kara, deniz ve hava platformlarında da etkin bir şekilde kullanılabilecek şekilde tasarlandı. Sistemin öne çıkan bazı özellikleri şunlardır:
Kalibre: 12.7×99 mm
Atış Modları: Tam ve yarı otomatik atış yeteneği
Besleme: Sağ ve sol taraftan mühimmat besleme imkanı
Namlu Değişimi: Sahada hızlı namlu değişimi (QCB) özelliği
Uyumluluk: Tüm Uzaktan Komutalı Silah Sistemleri (UKSS) ile tam uyumlu çalışma
Bu özellikler, SAR 127 MT’yi sadece Türkiye için değil, aynı zamanda dost ve müttefik ülkeler için de güçlü bir ihracat potansiyeli taşıyan stratejik bir ürün haline getiriyor. Sarsılmaz, ileri teknoloji ve mühendislik gücünü birleştirerek geleceğin savunma ihtiyaçlarına yönelik çözümler üretmeye devam ediyor.
Porsche her zaman sürücü odaklı bir marka olmuştur, ancak tamamen yeni Cayenne Electric ile bu felsefe analog dünyadan kopup dijital bir boyuta taşınıyor. Alman otomobil devi, “Sürücü Deneyimi” (Driver Experience) adını verdiği, yeni bir dijital etkileşim sistemiyle donatılmış tamamen yeniden tasarlanmış bir iç mekân konseptini görücüye çıkardı.
Küresel İhtiyaçlara Tek Çözüm: “Deneyim Bölgesi”
Sadece birkaç yeni ekran eklemekle kalmayan bu değişim, modern elektrikli araçlarda yazılımın yakında beygir gücünden daha önemli hale gelebileceğinin en somut kanıtı. Porsche’nin bu kapsamlı değişikliğe gitme sebebi aslında çok basit: Dünyanın farklı yerlerindeki sürücülerin beklentileri birbirinden tamamen farklı. Avrupalı kullanıcılar dikkati dağıtmayan, sportif bir sürüşü tercih ederken; Asya’nın kalabalık metropollerinde trafiğe takılan yolcular, araçtaki zamanlarını eğlence ve kişiselleştirilmiş özelliklerle geçirmek istiyor.
Porsche’nin çözümü, kabini bir “deneyim bölgesine” dönüştürmek oldu. Şirketin Car-IT Yönetim Kurulu Üyesi Sajjad Khan, “Porsche Dijital Etkileşim ile akıllı yazılımı ve ileri donanımı birbirine bağlayarak kesintisiz ve kişiselleştirilmiş bir sürüş deneyimi yaratıyoruz,” sözleriyle hedeflerini özetliyor.
Yeni Toyota Corolla karşımıza çıkıyor. Araç, yenilikçi tasarımı ile dikkat çekiyor.
Yeni konseptin en dikkat çekici yanı, geleneksel gösterge düzeninin yerini alan ve dört adede kadar çıkabilen ekranlı dijital kokpit:
Sürücü Ekranı: Sürücünün tam karşısında 14,25 inçlik kavisli bir OLED panel bulunuyor. Nostalji sevenler için eski hava soğutmalı modellerin yuvarlak göstergelerini taklit eden bir “İmza Ekranı” modu da mevcut.
Akış Ekranı (Flow Display): Dashboard ve orta konsola kusursuzca entegre edilen bu kavisli ekran, ana giriş ünitesini oluşturuyor. Dinamik sürüşlerde kontrolü kolaylaştırmak için Porsche, analog ve dijital tuşlar için stabil bir nokta sağlayan yeni bir bilek desteği de ekledi.
Yolcu Ekranı: Opsiyonel olarak sunulan 14,9 inçlik ekran, co-pilot için video akışı ve uygulama kontrolü sunuyor.
Artırılmış Gerçeklik (AR): Opsiyonel olarak sunulan AR head-up display, tam 87 inçlik bir alanı kaplıyor ve navigasyon bilgilerini aracın 10 metre önüne, sanki yola yansıtılmış gibi projekte ediyor.
Yazılım tarafında ise yeni sesli asistan Porsche Voice Pilot, sadece komut alan basit bir makine gibi değil, yüksek performanslı geniş dil modelleri (LLM) kullanarak gerçek bir sohbet ortağı gibi davranıyor. Khan, sistemin sadece söylediklerinizi değil, ne demek istediğinizi de anladığını belirtiyor. Örneğin; “New York’taki en iyi restoran neresi, hangi yemeği önerirsin ve yakınlarda nereye park edebilirim?” gibi karmaşık ve bağlantılı sorulara tek seferde yanıt verebiliyor.
Cayenne Electric, akıllı telefonlar gibi OTA (uzaktan güncelleme) ile yeni fonksiyonlar indirebiliyor. “Temalar” uygulamasıyla iç mekanın ambiyans aydınlatması, ekran renkleri ve gösterge tasarımleri tek dokunuşla beş farklı şemaya göre değiştirilebiliyor. Ayrıca dijital anahtar özelliği sayesinde akıllı saatinizle aracın kilidini açabilir, bu yetkiyi yedi farklı kişiyle paylaşabilirsiniz.
Dijital dünya bu kadar baskınken Porsche, sürücülerin en çok kullandığı fonksiyonlar olan radyo, telefon ve klima için fiziksel tuşları (analog ve kapasitif) korumayı seçti. Direksiyon üzerinde ve konsolda yer alan bu butonlar, sürüş sırasında dikkatin dağılmasını minimuma indiriyor.
Porsche, teknolojiyi entegre ederken sürücünün odak noktası kalmasını sağlama konusundaki iddiasını Cayenne Electric ile kanıtlamaya çalışıyor. Geleneksel Porsche ruhunun dijital dünyada nasıl bir karşılık bulacağını ise aracı yollarda gördüğümüzde anlayacağız.
Türkiye’deki ikinci el otomobil fiyatları hakkında merakla beklenen Kasım ayı raporu yayımlandı. Bahçeşehir Üniversitesi Ekonomik ve Toplumsal Araştırmalar Merkezi (BETAM) tarafından hazırlanan rapor, piyasadaki ilginç bir dinamiği gözler önüne seriyor: Fiyat etiketleri artsa da, enflasyondan arındırıldığında aslında bir düşüş yaşanıyor. Peki, bu durum araç alıcıları için ne anlama geliyor?
İkinci El Otomobil Fiyatları: Reel Düşüş Devam Ediyor
Kasım ayı verilerine göre, otomobil piyasasında talep bir önceki aya kıyasla yüzde 7,1 oranında azaldı. Bu durum, satılık ilanların yayında kalma süresini de 20,7 güne çıkardı. Raporun en dikkat çekici bulgusu ise fiyatlar üzerine oldu. Ortalama satılık otomobilin liste fiyatı geçen yıla göre yüzde 22,4 artarak 1 milyon 101 bin TL seviyesine ulaşsa da, bu artış aldatıcı olabilir. Çünkü enflasyonun etkisinden arındırılmış (reel) fiyatlar incelendiğinde, yıllık bazda yüzde 6,6 oranında bir düşüş yaşandığı görülüyor. Bu durum, otomobil fiyatlarının genel enflasyonun gerisinde kaldığını gösteriyor.
Bununla birlikte, fiyat artışları araç sınıflarına göre farklılık gösteriyor. Yıllık bazda en yüksek nominal fiyat artışı yüzde 26,6 ile B sınıfı (küçük ve ekonomik) araçlarda gerçekleşti. Onu sırasıyla D ve C segmenti araçlar takip etti. En düşük artış ise yüzde 21,7 ile E sınıfı (lüks) araçlarda görüldü.
Model Yılı ve Yakıt Türü Fiyatları Nasıl Etkiledi?
Raporda model yıllarına göre fiyat değişimleri de dikkat çekiyor. Özellikle ikinci el piyasasının en yeni grubu olan 2024 model araçların fiyatı, bir önceki aya göre yüzde 1,1 azalarak 2 milyon 23 bin TL seviyesine geriledi. Bu durum, sıfır kilometre araç kampanyalarının ikinci el piyasasını etkilediğinin bir işareti olabilir.
Yakıt türü bazında ise en yüksek yıllık artış yüzde 20,4 ile benzinli araçlarda yaşandı. Dizel ve hibrit araçlar da benzer oranlarda artış gösterdi. Ancak en ilginç veri elektrikli otomobillerden geldi. Elektrikli otomobiller, yıllık yüzde 6’lık artışla fiyatı en az yükselen grup oldu. Bu da elektrikli araç pazarındaki arz artışının fiyatları dengelediğini düşündürüyor.
Peki, ikinci el otomobil piyasasındaki bu gelişmeler hakkındaki sizin görüşleriniz neler? Düşüncelerinizi yorumlarda bizimle paylaşın!
Samsung, uzun zamandır beklenen One UI 8 Watch güncellemesini Galaxy Watch 4 ve Galaxy Watch 4 Classic modellerine sunmaya başladı. Güney Kore’de bugün başlayan dağıtımın önümüzdeki günlerde ve haftalarda küresel çapta yayılması bekleniyor. Bu, Watch 4 serisinin aldığı son büyük işletim sistemi yükseltmesi olarak kayıtlara geçiyor.
Galaxy Watch 4 yenileniyor
Bu dağıtımın özel bir önemi var, çünkü Galaxy Watch 4 serisi, Samsung’un Google ile ortaklık kurarak Wear OS ile çalışan ilk akıllı saat serisiydi. Dört yıl sonra, bu cihazlar artık Wear OS 6 temelinde çalışan One UI 8 Watch formundaki son özellik güncellemesini alıyor. Koreli kullanıcılar güncellemeyi, JYK4 yazılım sürüm numarasıyla ve 1 GB’ın üzerinde bir indirme boyutuyla yüklüyor.
One UI 8 Watch, deneyimi kökten değiştirmek yerine genel olarak iyileştirmeye odaklanıyor. Kullanıcılar, daha akıcı animasyonlar, gelişmiş sistem tepkiselliği ve Samsung’un akıllı saat ekosisteminde daha iyi bir tutarlılık bekleyebilir.
Güncelleme, Samsung’un sağlık ve zindelik entegrasyonunu daha da derinleştirme çabasını sürdürüyor. Uyku takibi, egzersiz bilgileri ve sağlık görselleri gibi özellikler artık daha cilalanmış ve uyumlu bir his veriyor.
OpenAI, Apple Music'in ChatGPT'ye entegre edileceğini duyurdu. Artık yapay zeka ile konuşarak saniyeler içinde çalma listeleri oluşturabileceksiniz.
Galaxy Watch 4 sahipleri için One UI 8 Watch, artık en yeni donanım sayılmayan cihazlara yeni bir soluk getiriyor. Daha yeni modeller daha hızlı çipler ve ek sensörlerden faydalansa da, bu güncelleme 2021 serisinin Samsung’un en güncel yazılım ekosistemiyle uyumlu, güvenli ve geçerliliğini korumasını sağlıyor.
Bu sürümle birlikte Samsung, One UI 8 Watch‘ı uygun olan tüm giyilebilir cihazlarına dağıtmış oldu. Bir Galaxy Watch 4 veya daha yeni bir saate sahipseniz, güncellemeyi eşleştirilmiş telefonunuzdaki Galaxy Wearable uygulamasını açıp Saat ayarları > Saat yazılım güncellemesi yolunu izleyerek kontrol edebilirsiniz. Tabi ki, bazı modeller için küresel dağıtım henüz başlamadı, bu yüzden Kore dışındaki kullanıcıların biraz daha beklemesi gerekiyor.
Teknoloji ve modayı bir araya getiren yenilikçi ürünleriyle tanınan Huawei, küpe tasarımlı yeni kablosuz kulaklığı HUAWEI FreeClip 2 Türkiye pazarında resmen satışa sundu. Paris Moda Haftası’nda tanıtıldıktan sonra büyük merak uyandıran cihaz, standart kulaklık tasarımlarının dışına çıkarak kullanıcılara hem bir teknoloji ürünü hem de şık bir aksesuar vadediyor.
HUAWEI FreeClip 2 Türkiye Fiyatı ve Satış Detayları
Huawei’nin açık kulak (Open-ear) tasarımlı en yeni inovasyonu olan FreeClip 2, ön satış döneminin ardından genel satışa açıldı. Cihaz, 9.899 TL‘lik tavsiye edilen satış fiyatıyla raflardaki yerini aldı. Ancak Huawei, lansmana özel bir kampanya sunuyor. Kullanıcılar, 800 TL’lik kupon indirimiyle bu şık kulaklığa 9.099 TL‘ye sahip olabiliyor. Bununla birlikte, satın alan tüm müşterilere 1 Yıl Kayıp Kulaklık Desteği de hediye ediliyor.
Teknoloji ve Konfor Bir Arada: Öne Çıkan Özellikler
HUAWEI FreeClip 2, sadece tasarımıyla değil, sunduğu teknik özelliklerle de dikkat çekiyor. Kulağı tıkamayan yapısı sayesinde çevrenizdeki sesleri duymanıza olanak tanıyarak özellikle şehir içi kullanımda güvenliği artırıyor. Sadece 5,1 gram ağırlığındaki kulaklıklar, Huawei’nin 10.000’den fazla kulak verisiyle geliştirdiği patentli “C-Bridge” tasarımı sayesinde gün boyu konforlu bir kullanım sunuyor. Ayrıca, IP57 sertifikası ile ter, yağmur ve suya daldırmaya karşı dayanıklılık göstererek sporcular için de ideal bir seçenek haline geliyor.
Açık kulak tasarımlarda en büyük endişelerden biri olan ses sızıntısı ise “Ters Ses Alanı” teknolojisi ile çözülüyor. Bu teknoloji, sesi doğrudan kulak kanalına yönlendirerek dışarıya ses kaçmasını engelliyor ve kişisel gizliliği koruyor.
Tasarım: İkonik C-Bridge yapısı ve yeni “Denim Blue” renk seçeneği.
Suya Dayanıklılık: IP57 sertifikası ile suya ve tere karşı tam koruma.
Ses: Güçlü bas performansı sunan çift diyaframlı sürücü.
Pil Ömrü: Tek şarjla 9 saat, şarj kutusuyla birlikte toplam 38 saate varan kullanım.
Hızlı Şarj: 10 dakikalık şarj ile 3 saatlik müzik dinleme imkanı.
Uyumluluk: Windows, iOS ve Android ile tam uyum ve çift cihaz bağlantı desteği.
Peki, HUAWEI FreeClip 2 hakkındaki sizin görüşleriniz neler? Düşüncelerinizi yorumlarda bizimle paylaşın!
Xiaomi’nin merakla beklenen yeni amiral gemisi Xiaomi 17 Ultra’ya ait olduğu iddia edilen kamera filigranı (watermark) sızıntıları, teknoloji dünyasında büyük yankı uyandırdı. Dahili test yazılımlarından elde edilen bu veriler, hem cihazın isimlendirmesinde hem de kamera donanımında radikal değişikliklere işaret ediyor.
Küresel Pazarda İsim Sürprizi: “Leitzphone” mu Geliyor?
Sızıntılardaki en dikkat çekici detaylardan biri isimlendirme stratejisi. Çin pazarında cihazın beklendiği gibi “Xiaomi 17 Ultra by Leica” adıyla satışa sunulması öngörülüyor. Ancak asıl sürpriz küresel pazar için saklanmış olabilir. Sızan filigranlarda, uluslararası modeller için “Leitzphone powered by Xiaomi” ifadesi göze çarpıyor.
Bu durum, Xiaomi’nin küresel pazarda Leica’nın köklü mirasına daha fazla vurgu yapan farklı bir kimlik kullanabileceğini gösteriyor. Model numaraları da bu ayrımı destekliyor; Çin ve global varyantlar farklı kodlarla (2512BPNDAG, 25128PNA1G vb.) listelenmiş durumda.
Önceki sızıntıların aksine, yeni veriler Xiaomi’nin üçlü bir kamera sistemine geçiş yapabileceğini gösteriyor. İşte sızan kamera kurulumunun detayları:
Ultra Geniş Açı: 50 MP çözünürlüklü Samsung S5KJN5 sensör.
Telefoto: Samsung S5KHPE tabanlı, tam 200 MP çözünürlüğünde dev bir telefoto lens.
Hatırlatmak gerekirse, bir önceki model olan Xiaomi 15 Ultra’da iki farklı telefoto lens (50 MP + 200 MP) bulunuyordu. Xiaomi’nin bu yeni modelde 70 mm’lik telefoto lensin eksikliğini, 200 MP’lik devasa sensörün yüksek kayıpsız dijital zoom yetenekleriyle mi yoksa farklı bir teknolojiyle mi telafi edeceği henüz merak konusu.
Ön tarafta da ciddi bir iyileştirme göze çarpıyor. Özçekim kamerasının 32 MP’den 50 MP’ye yükseltilmesi planlanıyor. Cihazın kalbinde ise Qualcomm’un yeni nesil Snapdragon 8 Elite Gen 5 işlemcisinin yer alacağı tahmin ediliyor. Bu güçlü çip, özellikle yapay zekâ destekli görüntü işleme süreçlerinde telefona çok daha geniş bir hareket alanı sağlayacak.
Sızıntılar heyecan verici olsa da, Xiaomi 17 Ultra resmiyet kazanana kadar donanım tercihlerinin değişebileceğini unutmamak gerekiyor. Ancak şimdilik tüm işaretler, Xiaomi’nin mobil fotoğrafçılıkta çıtayı bir kez daha çok yukarı taşıyacağını gösteriyor.
Çinli geliştirici Everstone Studio tarafından geliştirilen ve NetEase tarafından yayınlanan aksiyon-macera rol yapma oyunu (RYO) Where Winds Meet, küresel pazara çıkışının üzerinden henüz bir ay geçmesine rağmen 15 milyon oyuncu sayısına ulaşarak büyük bir başarı yakaladı. Oyunun dövüş mekanikleri ve kurduğu zengin dünya, hayranlarından tam not aldı.
Where Winds Meet büyük ilgi gördü
İlk oyunu olan Where Winds Meet ile büyük bir çıkış yapan Everstone Studio, oyunun küresel sürümünün piyasaya sürülmesinden sadece bir gün sonra iki milyondan fazla oyuncuyu ağırladı. Oyun, Steam platformunda da etkileyici rakamlara imza attı; çıkışının üzerinden bir hafta geçtiğinde eş zamanlı anlık oyuncu sayısı 250 bine yükseldi.
15 Million Wanderers have joined the Jianghu!
You followed the winds, tested your blades, and proved that the best stories are the ones we tell together.
Bu şaşırtıcı performans, oyunun bir aylık süreçte tüm platformlarda, yani konsol, PC ve mobil versiyonlarında toplam 15 milyon oyuncu tarafından deneyimlendiği müjdesiyle taçlandı. Oyun, daha önce erken erişimle Çin pazarında yer almıştı ve aynı başarı seviyesine ulaşması iki ay sürmüştü.
Bu kilometre taşını kutlamak amacıyla Where Winds Meet, oyuna yeni içerikler ekledi. Son yama olan 1.1 Sürümü ile birlikte oyunun mevcut haritasının üçte biri büyüklüğünde olduğu belirtilen Roaring Sands haritası eklendi.
OpenAI, Apple Music'in ChatGPT'ye entegre edileceğini duyurdu. Artık yapay zeka ile konuşarak saniyeler içinde çalma listeleri oluşturabileceksiniz.
Bu büyük güncelleme, oyuncuların mücadele edeceği yeni bir patron olan Feng Ruzhi’yi ve kudretli Nehir Ustası çevresinde dönen yepyeni bir Hikaye Görevini getiriyor. Ayrıca, 1.1 Sürümü ile karakter seviye sınırı yükseldi ve oyuncular artık oyun içi karakterlerini 65. seviyeye kadar çıkarabiliyor. Kutlamalara özel olarak oyuna, Bahar Şemsiyesi silahı için yeni yetenekler sunan Velvet Shade tarikatı da eklendi.
Where Winds Meet‘in bu erken başarısı, son yıllarda Çin merkezli stüdyolar tarafından geliştirilen popüler oyunların yükselen trendinin bir parçası olarak görülüyor. HoYoverse’ün Genshin Impact ve Honkai: Star Rail gibi dev yapımlarının küresel popülaritesi, Çin’in oyun endüstrisindeki etkisini gösteriyor. mak amacıyla 30 Aralık’ta başlayacak bir Havai Fişek Festivali de oyuncuları bekliyor.
