Nothing, ürün yelpazesini genişletmeye hazırlanıyor. Ortaya çıkan yeni sızıntılar, şirketin daha geniş bir kitleye ulaşmak için bütçe dostu bir Nothing Phone 3a Lite modeli üzerinde çalıştığını gösteriyor. Bu hamle, markanın rekabetçi akıllı telefon pazarındaki konumunu güçlendirebilir.
Nothing Phone 3a Lite modeli neler sunacak?
Sızıntılara göre, “PacManLite” kod adıyla geliştirilen bu yeni cihaz, Phone (3a) serisinin daha ekonomik bir versiyonu olacak. “Lite” takısı, genellikle bazı özelliklerden feragat edilerek fiyatın aşağı çekildiği anlamına gelir. Bu nedenle, telefonun daha mütevazı bir işlemci veya kamera kurulumuyla gelmesi bekleniyor. Ayrıca, tasarımın Nothing’in ikonik şeffaf yapısını daha basit bir şekilde yansıtacağı tahmin ediliyor.
Bütçe dostu pazarda yeni bir rekabet
Nothing, bu yeni modeliyle özellikle Hindistan gibi fiyatın önemli bir kriter olduğu pazarları hedefliyor olabilir. Şirket, bu stratejiyle Xiaomi ve Realme gibi markaların hakim olduğu segmentte kendine yer açmayı amaçlıyor. En önemlisi, Nothing Phone (3a) Lite, markanın benzersiz yazılım deneyimini ve tasarım anlayışını daha uygun bir fiyata sunarak yeni kullanıcılar kazanmasını sağlayabilir.
Xiaomi, Ulusal Gün tatilinde Çin akıllı telefon pazarında Apple'ı geride bırakarak zirveye oturdu. İşte başarının detayları.
Resmi açıklama bekleniyor
Şu an için tüm bu bilgilerin sızıntılara dayandığını unutmamak gerekir. Nothing, konuyla ilgili henüz resmi bir açıklama yapmadı. Ancak teknoloji kulislerinde dolaşan bu bilgiler, şirketin gelecekteki ürün stratejisi hakkında önemli ipuçları veriyor. Önümüzdeki haftalarda şirketten resmi bir duyuru gelmesi muhtemel görünüyor.
Peki, Nothing’in bütçe dostu bir telefon çıkarması hakkındaki sizin görüşleriniz neler? Düşüncelerinizi yorumlarda bizimle paylaşın!
Anayasa Mahkemesi (AYM), Türkiye Futbol Federasyonu’na (TFF) verilen korsan maç yayını yapan sitelere erişim engeli getirme yetkisini iptal etti. Yüksek Mahkeme, bu yetkinin temel hak ve özgürlükleri kısıtladığına hükmederek önemli bir karara imza attı. İşte, bu önemli Anayasa Mahkemesi TFF kararı ile ilgili tüm detaylar.
Anayasa Mahkemesi TFF kararı ve gerekçeleri
Yüksek Mahkeme, TFF’ye tanınan erişim engelleme yetkisinin kanunla değil, bir yönetmelikle düzenlenmiş olmasını hukuka aykırı buldu. En önemlisi, bu durumun ifade ve basın özgürlüğünü sınırlayan bir nitelik taşıdığını vurguladı. Ayrıca, kararın alınma sürecinde yeterli yargısal denetim mekanizmalarının bulunmaması da iptal gerekçeleri arasında yer aldı.
İfade özgürlüğü vurgusu
AYM, kararında internetin modern toplumdaki önemine dikkat çekti. İnternetin, bilgiye erişim ve fikirlerin yayılması için vazgeçilmez bir platform olduğunu belirtti. Bu nedenle, TFF gibi bir kurumun doğrudan erişim engeli kararı almasının temel hakları orantısız bir şekilde kısıtladığını ifade etti. Üstelik, yargı kararı olmaksızın bu yetkinin kullanılması kabul edilemez bulundu.
Tesla'nın fütüristik tasarımlı elektrikli pikabı Cybertruck, satış rakamlarında büyük bir hayal kırıklığı yaşıyor.
Kararın sonuçları ne olacak?
Bu iptal kararıyla birlikte, TFF artık korsan yayın yaptığı iddia edilen internet sitelerine doğrudan erişim engeli getiremeyecek. Erişimin engellenmesi için artık genel usullere göre bir mahkeme kararı gerekecek. Bu gelişme, internet üzerindeki içerik engelleme yetkilerinin kullanımında yargı denetiminin önemini bir kez daha ortaya koydu.
Peki, Anayasa Mahkemesi’nin TFF hakkındaki bu kararı hakkında sizin görüşleriniz neler? Düşüncelerinizi yorumlarda bizimle paylaşın!
Tesla, genel elektrikli araç satışlarında hareketli bir dönem geçirse de, şirketin en iddialı modellerinden biri olan Cybertruck için işler pek de yolunda gitmiyor. Gelen son veriler, fütüristik tasarımlı bu elektrikli pikabın satışlarının ciddi bir düşüş yaşadığını gözler önüne seriyor. Pazardaki genel yükselişin aksine, tüketicilerin Cybertruck’a olan ilgisinin giderek azaldığı görülüyor.
Satılmayan Tesla Cybertruck’ları Elon Musk satın alıyor
Kelley Blue Book tarafından yayımlanan ve Business Insider tarafından haberleştirilen rakamlara göre Tesla, 2025 yılının üçüncü çeyreğinde yalnızca 5.385 adet Cybertruck satışı gerçekleştirebildi. Bu rakam, şirketin 14.000’den fazla teslimat yaptığı 2024’ün aynı dönemine kıyasla %63’lük şok edici bir düşüş anlamına geliyor. Elon Musk’ın yıllık 250.000 adetlik satış hedefine kıyasla, 2025’te şu ana kadar satılan toplam Cybertruck sayısı sadece 16.000 civarında kaldı. Bu gidişatla, yıl sonu toplam satış beklentisi 20.000 adede kadar gerilemiş durumda.
İlginç bir şekilde, Cybertruck’ın bu başarısızlığı, elektrikli araç pazarının genelinde bir büyüme yaşanırken meydana geldi. Vergi indirimlerinin sona erecek olmasıyla birlikte üçüncü çeyrekte toplam elektrikli araç satışları bir önceki çeyreğe göre %40,7 artış gösterdi. Ancak bu olumlu hava Cybertruck’a yansımadı. Hatta rakipleri bu dönemde önemli başarılar elde etti. Rivian R1T satışlarını %13, Ford F-150 Lightning ise %39,7 artırırken, GMC Hummer EV %21,9’luk bir büyüme kaydetti.
Tesla tarafından Çin'de Model Y'nin yenilenmiş versiyonu olarak 800 km menzil sunacak Model Y+ tanıtılabilir.
Satışlardaki bu dramatik düşüşün yanı sıra, Cybertruck’ın imajını olumsuz etkileyen başka gelişmeler de yaşanıyor. Geçmişte yaşanan ve iki gencin hayatını kaybettiği bir kazanın ardından, ailelerin Tesla’ya dava açtığı biliniyor. Davanın temelinde, kaza anında kaçışı engellediği iddia edilen kapı kollarının hatalı tasarımı yer alıyor. Electrek’in haberine göre ise Elon Musk, satılamayan Cybertruck’ları kendi şirketleri olan SpaceX ve xAI’ye yönlendirerek bir çözüm bulmaya çalışıyor. Özellikle SpaceX’e gönderilen araçların, şirketin içten yanmalı motorlu filosunun yerini alması planlanıyor.
Tüm bu gelişmeler, Cybertruck’ın pazardaki geleceği hakkında ciddi soru işaretleri doğuruyor. Peki, siz Tesla Cybertruck’ın tasarımı ve yaşadığı bu satış sorunları hakkında ne düşünüyorsunuz? Sizce bu model ilerleyen zamanlarda başarılı olabilir mi? Yorumlarınızı bizimle paylaşın.
Teknoloji dünyasının merakla beklediği an geldi çattı. Güvenilir kaynaklardan gelen bilgilere göre Apple, bu hafta içerisinde birden fazla kategoride sahneye çıkarak kullanıcılarını heyecanlandıracak. Tanıtılması beklenen yeni Apple ürünleri arasında özellikle M5 çipli modellerin yer alması dikkat çekiyor.
Beklenen yeni Apple ürünleri ve ilk detaylar
Apple’ın bu haftaki lansmanında üç ana ürün grubuna odaklanması bekleniyor. Tablet, giyilebilir teknoloji, ve dizüstü bilgisayar segmentlerini hedefleyen bu cihazlar özellikle performans artışlarıyla ön plana çıkacak gibi görünüyor. İşte sızdırılan ilk bilgiler ve o ürünler.
M5 çipli yeni iPad Pro
Gelen bilgilere göre en büyük güncellemelerden biri iPad Pro serisinde yaşanacak. Apple’ın yeni nesil M5 işlemcisinden güç alacak olan yeni iPad Pro, profesyoneller için performansı bambaşka bir seviyeye taşıyacak. Bu nedenle, tabletin hem hız hem de grafik işleme kapasitesinde önemli bir artış sunması bekleniyor.
Geliştirilmiş Vision Pro
Apple’ın karma gerçeklik başlığı Vision Pro da yenileniyor. Yeni modelin daha hızlı bir çipe ve kullanıcı deneyimini iyileştirecek yeni bir kayış tasarımına sahip olacağı konuşuluyor. Bu küçük ama önemli dokunuşlar, Vision Pro’nun kullanımını daha konforlu ve akıcı hale getirebilir. Burada en dikkat çekici taraf fiyat olacak. Bakalım Apple Vision Pro’nun fiyatında indirime gidecek mi?
Apple, yayın servisi Apple TV+'ın ismini sadeleştirerek "Apple TV" olarak değiştirdi. Değişiklik, Apple TV 2025'in tanıtımından önce yapıldı.
Giriş seviyesi 14 inç MacBook Pro
Son olarak, dizüstü bilgisayar tarafında da bir yenilik var. Apple, M5 işlemciye sahip giriş seviyesi bir 14 inç MacBook Pro modeli tanıtacak. Bu model, güçlü bir MacBook Pro deneyimini daha erişilebilir bir fiyat noktasından sunmayı hedefleyerek geniş bir kullanıcı kitlesine hitap edecek.
Peki, bu hafta tanıtılacak ürünler arasında sizi en çok hangisi heyecanlandırıyor? Düşüncelerinizi yorumlarda bizimle paylaşın!
Telegram, iOS kullanıcıları için yayınladığı son güncellemeyle arayüz tarafında dikkat çekici bir değişime gitti. Uygulama, Apple’ın iOS 26 ile tanıttığı Liquid Glass (sıvı cam) tasarımından ilham alan yeni bir görünüm kazandı.
Yeni tasarım, Telegram’ın görsel dilini çok daha dinamik, akıcı ve modern hale getiriyor. Ancak en dikkat çekici detay, bu özelliğin yalnızca iOS 26’ya özel olmaması. Telegram, kendi geliştirdiği özel altyapı sayesinde Liquid Glass benzeri bu şeffaf tasarımı eski iOS sürümlerinde de sorunsuz şekilde çalıştırabiliyor.
Yeni tasarımla birlikte Telegram’ın arayüzü daha şeffaf ve akıcı bir görünüme kavuştu. Ekranın altındaki gezinme çubuğu, çıkartma paneli ve klavye bölümlerine yarı saydamlık ile kırılma efektleri eklendi. Kaydırma sırasında arka plandaki dinamik yansımalar, uygulamaya derinlik hissi katıyor.
Liquid Glass tarzı bu tasarım, Apple’ın sistem düzeyindeki efektine oldukça yakın bir deneyim sunuyor. Üstelik Telegram, bu estetiği performanstan ödün vermeden kullanıcılara ulaştırmayı başarmış durumda.
Telegram, Yeni Arayüzüyle iOS 26 Gereksinimini Ortadan Kaldırdı
Telegram, son güncellemesiyle yalnızca tasarım anlamında değil, işlevsellik açısından da önemli yenilikler sundu. Uygulama artık grup aramalarında daha etkileşimli bir deneyim sağlıyor.
Kullanıcılar, grup sohbetleri sırasında doğrudan yorum yapabiliyor veya emojiyle anında tepki verebiliyor. Böylece mikrofonu açmadan duygu ve fikir paylaşımı yapmak mümkün hale geliyor. Bu özellik, özellikle kalabalık toplantılarda iletişimi hem daha düzenli hem de daha akıcı hale getiriyor.
Telegram, bu güncellemeyle birlikte kullanıcı etkileşimini güçlendirirken, iOS 26’ya özgü görünen Liquid Glass tarzı arayüzü eski sürümlere de uyarlayarak dikkat çekici bir teknik başarıya imza atmış durumda.
Kişisel Not Özelliği ile Hafızanı Güçlendir
Telegram, artık kişilerle ilgili özel notlar eklemeye imkân tanıyor. Kullanıcılar, bir kişiyle nerede tanıştığını ya da hangi alanda çalıştığını belirten kişisel notlar oluşturabiliyor. Bu bilgiler yalnızca notu ekleyen kişiye özel kalıyor ve dijital hafızayı destekliyor. Ayrıca, yeni doğum günü ekleme özelliği sayesinde rehberdeki kişilerin özel günleri kolayca takip edilebiliyor.
Daha Fazla Profil Kişiselleştirme Seçeneği
Telegram, profil temalarını da elden geçirdi. Artık kullanıcılar ayarlar menüsünden doğrudan tema ve renk düzenini değiştirebiliyor. Dileyenler, Telegram hediye mağazasından satın aldıkları temaları da profillerine uygulayabiliyor. Bu sayede kullanıcılar uygulamadaki tarzlarını kişiselleştirirken, platformun görsel çeşitliliği de artıyor.
Yapay Zeka Destekli Botlar Artık Daha Akıllı
Yeni güncellemeyle birlikte Telegram botları artık konu başlıkları altında yanıt verebiliyor. Böylece birden fazla konudaki konuşmalar karışmadan ilerliyor. Bu yapı, özellikle destek veya bilgi paylaşımı yapan botlarda büyük kolaylık sağlıyor. Kullanıcılar geçmiş konuşmalara dönüp kaldıkları yerden devam edebiliyor.
Hediye Pazarı ve Hata Bildirimi Yenilendi
Uygulama içi hediye gönderme ekranı sadeleştirildi. Artık kullanıcılar daha güvenli ve pratik şekilde hediye gönderimi yapabiliyor. Bunun yanında hata bildirim sistemi de yenilendi. Artık bu işlev mini bir uygulama olarak çalışıyor ve yaşanan sorunların daha hızlı raporlanmasını sağlıyor.
Google yeni tanıttığı CodeMender adlı güvenlik aracını duyurdu. Şirket açık bulabilene 20 bin dolara kadar ödül verecek. İşte detaylar..
Yayınlanan bu büyük güncelleme, Telegram’ı yalnızca bir mesajlaşma uygulaması olmaktan çıkarıyor. Görsel yenilikler, kişiselleştirme seçenekleri ve yapay zeka destekli özellikler bir araya gelerek çok yönlü bir kullanıcı deneyimi sunuyor.
Apple, henüz Eylül 2025’te piyasaya sürdüğü AirPods Pro 3 modelinin ardından şimdiden bir sonraki sürüm için çalışmalara başlamış görünüyor. Teknoloji dünyasından güvenilir kaynaklardan biri olan Bloomberg yazarı Mark Gurman’a göre, Apple’ın geliştirmekte olduğu yeni nesil AirPods Pro, üzerinde entegre kameralar barındırabilir. Bu iddia, şirketin kablosuz kulaklık serisinde devrim niteliğinde bir değişime işaret ediyor.
AirPods Pro’da hareketle kontrol dönemi başlıyor
Bu kameraların, standart fotoğraf çekme amaçlı olmayacağı düşünülüyor. Sektörün bir diğer önemli analisti Ming-Chi Kuo’nun Haziran 2024’teki öngörüsüyle de örtüşen bu iddiaya göre, kulaklıklara kızılötesi (infrared) kameralar eklenecek. Bu teknoloji, iPhone modellerindeki Face ID sisteminde kullanılan alıcılara benzer bir yapıda olacak. Temel amacı ise kullanıcıların kulaklık fonksiyonlarını havada yapacakları el hareketleriyle kontrol etmesini sağlamak. Örneğin, bir sonraki şarkıya geçmek veya sesi ayarlamak gibi işlemler basit bir el hareketiyle gerçekleştirilebilir.
Yeni AirPods Pro’daki tek yeniliğin kamera olması beklenmiyor. Rapora göre Apple, yeni modelde H3 ses çipine de yer verecek. Bu yeni nesil işlemci, ses aktarımındaki gecikme süresini önemli ölçüde azaltmayı ve genel ses kalitesini daha da iyileştirmeyi hedefliyor. Bu sayede kullanıcılar, özellikle oyun oynarken veya film izlerken daha senkronize ve pürüzsüz bir ses deneyimi yaşayacak.
Apple’ın yeni kameralı AirPods Pro modelini 2026 yılı civarında piyasaya sürmesi bekleniyor. Ancak ürünün isimlendirmesi konusunda henüz bir netlik bulunmuyor. Cihazın AirPods Pro 4 olarak mı, yoksa mevcut modelin geliştirilmiş bir versiyonu olarak mı adlandırılacağı belirsizliğini koruyor. Mark Gurman, Apple’ın aynı zamanda standart AirPods serisinin beşinci nesli olan AirPods 5 üzerinde de çalıştığını ve bu modelin de muhtemelen 2026’da tanıtılacağını belirtiyor.
Apple'ın ANC özelliği ile dikkatleri üzerine çeken AirPods Pro 3 kulaklık modelini detaylı bir şekilde inceledik.
Kulaklıklara kamera eklenmesi ve hareketle kontrol özelliği, teknoloji dünyasında bazı soru işaretlerini de beraberinde getiriyor. Bazı uzmanlar, telefon zaten elimizin altındayken bu tür bir kontrol yönteminin ne kadar gerekli olduğunu sorguluyor. Ancak Apple, kulaklık pazarındaki liderliğini korumak ve pandemi sonrası düşüşe geçen satışlarını yeniden canlandırmak için bu tür yenilikçi adımlar atmaya kararlı görünüyor.
Peki, siz bir kablosuz kulaklıkta kamera ve hareketle kontrol özelliğinin bulunması hakkında ne düşünüyorsunuz? Bu teknolojinin günlük hayatı kolaylaştıracağına inanıyor musunuz? Yorumlarda görüşlerinizi bizimle paylaşın.
Microsoft, teknoloji dünyasında önemli bir dönemi kapatacak kararı resmen duyurdu. Milyonlarca bilgisayarda hala aktif olarak kullanılan efsanevi işletim sistemi için yolun sonu göründü. Şirket, Windows 10 desteği bitiyor dedi. 2015 yılından bu yana hayatımızda olan bu işletim sistemi için belirlenen son tarih, kullanıcıları önemli kararlar almaya yönlendiriyor.
Windows 10 desteği bitiyor: Peki şimdi ne olacak?
Microsoft tarafından yapılan resmi açıklamaya göre, Windows 10 için sunulan resmi destek 14 Ekim 2025 tarihinde tamamen sona erecek. Bu tarihten itibaren işletim sistemi artık herhangi bir güvenlik güncellemesi, hata düzeltmesi veya yeni özellik almayacak. En önemlisi, bu durum Windows 10 kullanıcılarını siber saldırılara karşı çok daha savunmasız hale getirecek.
Kullanıcıları bekleyen riskler neler?
Destek kesildikten sonra Windows 10 kullanmaya devam etmek mümkün olacak. Ancak bu durum ciddi güvenlik riskleri taşıyor. Yeni keşfedilen güvenlik açıkları için herhangi bir yama yayınlanmayacak. Bu nedenle, kişisel veriler ve finansal bilgiler kötü niyetli yazılımların hedefi haline gelebilir. Ayrıca, zamanla yeni çıkan programlar ve donanımlar Windows 10 ile uyumlu çalışmayabilir.
NVIDIA, geliştiriciler için dünyanın en küçük yapay zeka süper bilgisayarı olarak tanımlanan NVIDIA DGX Spark modelini duyurdu.
Geçiş için hangi seçenekler mevcut?
Microsoft, tüm kullanıcılarına daha güvenli ve modern bir deneyim için Windows 11’e ücretsiz olarak geçiş yapmalarını tavsiye ediyor. Bilgisayarınızın donanımı Windows 11 için yeterli değilse, yeni bir bilgisayar satın almak en güvenli seçenek olarak öne çıkıyor. Kurumsal kullanıcılar için ise belirli bir ücret karşılığında ek güvenlik güncellemesi (ESU) programı sunulacak. Fakat bu da geçici bir çözüm olacak.
Peki, siz Windows 10 desteğinin sona ermesi hakkında ne düşünüyorsunuz? Windows 11’e geçiş yapmayı planlıyor musunuz? Görüşlerinizi yorumlarda bizimle paylaşın!
Yeni eğitim yılı ile öğrenciler için doğru dizüstü bilgisayarı bulma telaşı da başladı. Özellikle fiyat performans laptopları 2025 yılı itibarıyla hem bütçeyi zorlamayan modellerle dikkat çekiyor. Ayrıca, dersler, projeler ve hatta oyun için yeterli gücü sunuyor. Hepsiburada olarak, öğrencilerin tüm ihtiyaçlarını karşılayabilecek en iyi beş laptop modelini bir araya getirdik. Bu modeller güncel donanımlara sahip ve bütçe dostu. Liste, okul hayatınız boyunca size en iyi şekilde eşlik edecek yol arkadaşını bulmanıza yardımcı olacak.
Fiyat performans laptopları 2025 listesi
Piyasada sayısız seçenek arasında kaybolmak oldukça kolay. Bu nedenle, Hepsiburada’da öne çıkan modelleri mercek altına aldık. Kullanıcı yorumlarıyla kendini kanıtlamış ve teknik özellikleriyle göz dolduran bu laptopları inceledik. İşte hem derslerinizde hem de boş zamanlarınızda yanınızdan ayırmak istemeyeceğiniz o laptoplar.
Lenovo’nun Ideapad Slim 3 serisi, şık ve hafif tasarımıyla dikkat çekiyor. Mobiliteyi ön planda tutan öğrenciler için biçilmiş kaftan. Intel’in güçlü H serisi işlemcileri ve hızlı DDR5 RAM seçenekleriyle donatılmış. Bu model, günlük ofis uygulamaları, internet gezintisi ve sunum hazırlama gibi görevlerde akıcı bir deneyim sunuyor. İnce çerçeveli Full HD IPS ekranı ise hem ders çalışırken hem de dizi veya film izlerken canlı ve net görüntüler sağlıyor. Ayrıca, hafifliği sayesinde kütüphane ve kampüs arasında kolayca taşınabiliyor.
Öğrenciler için en önemli konulardan biri de bağlantı seçenekleri ve kullanım kolaylığıdır. Ideapad Slim 3, üzerinde barındırdığı güncel USB portları ve HDMI çıkışıyla beklentileri karşılıyor. Her ne kadar bazı kullanıcılar hoparlör performansını ortalama bulsa da, genel paketiyle öne çıkıyor. Sunduğu performans ve premium hissi veren malzeme kalitesiyle dikkat çekiyor. Freedos olarak gelmesi, öğrencilere istedikleri işletim sistemini kurma özgürlüğü tanıyor.
Derslerden arta kalan zamanlarda oyun oynamayı seven öğrenciler için MSI Thin GF63 ön planda. Harika bir fiyat/performans canavarı olarak karşımıza çıkıyor. Intel Core i5’in 12. nesil işlemcisi var. Ayrıca, NVIDIA’nın RTX 2050 ekran kartı bulunduruyor. Bu donanım, güncel oyunları akıcı oynamanızı sağlar. 144Hz yenileme hızına sahip Full HD ekran özellikle rekabetçi oyunlarda avantaj sağlar. Mühendislik veya mimarlık gibi grafik yoğun programları kullanan öğrenciler için de yeterli gücü sunar.
MSI, bu modelde hafif ve ince bir kasa kullanarak dikkat çekiyor. Oyuncu laptoplarının hantal olduğu algısını yıkıyor. Sadece 1.86 kg ağırlığıyla kolayca taşınabilen Thin GF63, kırmızı aydınlatmalı klavyesiyle atmosferi tamamlıyor. Wi-Fi 6 desteği sayesinde hızlı internet bağlantısı sunar. Zengin port seçenekleri harici donanımlarınızı rahatça bağlamanızı sağlar. Pil ömrü yoğun kullanımda beklentilerin altında kalabilse de, sunduğu performansla bu açığını kapatıyor.
Asus TUF Gaming A15: Dayanıklılık ve performans bir arada
Asus’un TUF serisi dayanıklılığı ve yüksek performansıyla biliniyor. TUF Gaming A15, AMD’nin güçlü Ryzen 5 serisi işlemcisi ile dikkat çekiyor. Ayrıca, NVIDIA GeForce RTX 3050 ekran kartı bulunduruyor. Performanstan ödün vermek istemeyen öğrenciler için ideal. Bu güçlü ikili, ders projelerinden yeni oyunlara kadar her görevin üstesinden gelir. DDR5 RAM ve yüksek hızlı SSD ise uygulamaların hızla açılmasını sağlar.
Cihazın en dikkat çekici özelliklerinden biri de verimli soğutma sistemi. Uzun süren oyun veya render seanslarında bile soğutmayı başarıyor. Ergonomik ve RGB aydınlatmalı klavyesi konfor sunuyor. Bu özellik, hem yazı yazma hem de oyun oynama anlarında avantaj sağlar. Asus TUF Gaming A15, Hepsiburada’da öne çıkan modeller arasında yer alıyor. Güçlü bir oyun makinesi ve güvenilir bir okul asistanı arayanlar için ideal bir seçimdir.
Casper Excalibur G770: Yerli gücün fiyat/performans şampiyonu
Casper Excalibur G770, özelleştirme seçenekleri ve rekabetçi fiyatıyla dikkat çekiyor. Intel’in 12. nesil işlemcileri ile geliyor. Ayrıca NVIDIA’nın RTX 3050 ekran kartlarıyla donatılmış. G770, öğrencilerin ders ve oyun ihtiyaçlarına rahatlıkla cevap veriyor. Kullanıcılar tarafından özellikle performansı ve şık tasarımı beğeniliyor. RGB klavyesi ve modern hatları cihaza dinamik bir görünüm kazandırıyor.
Excalibur G770’in en büyük avantajlarından biri Casper’ın sunduğu hizmetlerdir. Teknik servis ve satış sonrası destek konularında öne çıkıyor. Bazı kullanıcılar yoğun kullanımda ısınma ve fan sesi bildirse de, Casper durumu açıklıyor. Bu durumun yüksek performanslı ve yoğun soğutmalı tasarımdan kaynaklandığını belirtiyorlar. Bütçenizi zorlamadan güçlü bir “oyun ve ödev” bilgisayarı arıyorsanız değerlendirmelisiniz. Yerli üretim Casper Excalibur G770 modeli, Hepsiburada’da öne çıkanlardan biridir.
Huawei MateBook D 16: Geniş ekran ve yüksek verimlilik
Huawei MateBook D 16, geniş ekranı ve şık tasarımıyla dikkat çekiyor. Çoklu görevlerle uğraşan öğrenciler için ideal bir çalışma alanı sunuyor. 16 inçlik büyük ekrana sahip olmasına rağmen taşınabilirlikten ödün vermiyor. Sadece 1.68 kg ağırlığında olup metal kasası sağlamlık hissi verir. İnce çerçeveleri ise modern bir görünüm sunuyor. Güç tuşuna entegre parmak izi okuyucu ise güvenli ve hızlı erişim sağlar.
Bu model, güçlü Intel işlemcileri sayesinde günlük görevler için yeterli performans sunuyor. Ofis programları ve başlangıç seviyesi video düzenleme işleri için uygundur. Numerik tuş takımına sahip tam boy klavyesi büyük kolaylık sağlar. Özellikle sayısal bölümlerde okuyan öğrenciler için idealdir. Uzun pil ömrü ve HUAWEI Metaline Anten teknolojisi sunuyor. Bu özellikler, MateBook D 16’yı ders çalışmak ve üretken olmak için güvenilir kılar.
Büyük şehirlerdeki yüksek binaların arasında yolunu bulmaya çalışan herkesin karşılaştığı can sıkıcı bir durum vardır: GPS sinyalinin bir anda yanlış bir konum göstermesi. Bilim insanları, bu yaygın hatalı GPS sorununa çözüm getiren bir teknoloji geliştirdi. Ayrıca, konum doğruluğunu önemli ölçüde iyileştiren yenilikçi bir teknoloji sunuyor.
Hatalı GPS sorununa çözüm getiren teknoloji: FPS
Kaliforniya Üniversitesi, Riverside’daki araştırmacılar, “Fused Positioning System” (Birleştirilmiş Konumlandırma Sistemi) veya kısaca FPS adını verdikleri bir sistem ortaya koydu. Bu sistem, yalnızca GPS uydularından gelen sinyallere bağımlı kalmıyor. Bunun yerine, birden fazla kaynaktan gelen veriyi akıllıca birleştirerek çalışıyor. En önemlisi, bu sayede konumunuzu çok daha hassas bir şekilde belirleyebiliyor.
Kentsel kanyon etkisi nedir?
Şehir merkezlerindeki yüksek binalar, GPS sinyallerinin zayıflamasına veya binalardan yansıyarak cihaza gecikmeli ulaşmasına neden olur. “Kentsel kanyon” olarak adlandırılan bu etki, navigasyon uygulamalarının konumunuzu yanlış hesaplamasına yol açar. Bu nedenle, aniden kendinizi paralel bir sokakta veya bir binanın içinde görebilirsiniz.
Apple, geliştiriciler için iOS 26.1 beta 3 sürümünü yayınladı. Bu yeni beta, pil performansı ve Dinamik Ada özellikleri getiriyor.
Yeni sistem nasıl daha doğru sonuç veriyor?
FPS teknolojisi, bu sorunu aşmak için çok katmanlı bir yaklaşım benimsiyor. Sistem, standart GPS verilerine ek olarak, akıllı telefonlarda bulunan ivmeölçer ve jiroskop gibi ataletsel sensörlerden gelen bilgileri de kullanıyor. Ayrıca, cihazın kamerasından alınan görüntülerle binaları ve çevresel özellikleri tanıyarak konumu doğruluyor. Bu verilerin birleşimi, sinyallerin zayıf olduğu anlarda bile kesintisiz ve doğru bir navigasyon deneyimi sağlıyor.
Peki, siz şehir içinde navigasyon kullanırken sık sık GPS sorunu yaşıyor musunuz? Bu yeni teknoloji hakkındaki görüşlerinizi yorumlarda bizimle paylaşın!
Akıllı telefon pazarının iddialı oyuncularından Vivo, yeni amiral gemisi modelini teknoloji meraklılarının beğenisine sundu. Düzenlenen etkinlikte tanıtılan cihaz, özellikle kamera yetenekleri ve güçlü işlemcisiyle dikkat çekiyor. İşte merakla beklenen Vivo X300 Pro özellikleri ve tasarımı hakkındaki tüm detaylar.
Vivo X300 Pro özellikleri neler sunuyor?
Yeni model, gücünü MediaTek’in en yeni ve en güçlü işlemcilerinden biri olan Dimensity 9500 yonga setinden alıyor. Bu işlemci, yüksek performans ve verimlilik vaat ederek kullanıcıların beklentilerini karşılıyor. Ayrıca telefon, 6.78 inç boyutunda, 1.5K çözünürlüğe ve 144Hz yenileme hızına sahip kavisli bir OLED ekranla geliyor. Bu ekran, hem akıcı bir kullanım hem de canlı renkler sunarak görsel bir şölen vaat ediyor.
Kamera yetenekleri ön planda
Vivo, yeni modelinde kamera konusunda oldukça iddialı bir adım atmış. Cihazın arkasında, Alman optik devi Zeiss ile geliştirilmiş üçlü bir kamera kurulumu bulunuyor. Bu kurulumda 50 megapiksel ana kamera ve 50 megapiksel ultra geniş açılı lens yer alıyor. Ayrıca 64 megapiksel periskop telefoto lens yer alıyor. Bu kameralar, özellikle düşük ışık performansı ve portre çekimleriyle öne çıkıyor.
Apple, geliştiriciler için iOS 26.1 beta 3 sürümünü yayınladı. Bu yeni beta, pil performansı ve Dinamik Ada özellikleri getiriyor.
Batarya ve diğer donanım detayları
Telefon, 5.500 mAh kapasiteli büyük bir bataryadan besleniyor. En önemlisi, bu batarya 120W kablolu ve 50W kablosuz hızlı şarj desteğine sahip. Bu sayede cihazın çok kısa sürelerde tamamen şarj olması mümkün hale geliyor. 16 GB’a kadar RAM ve 1 TB’a kadar depolama seçenekleri sunan Vivo X300 Pro, IP68 sertifikasıyla suya ve toza karşı da dayanıklılık gösteriyor.
Teknoloji devi Microsoft, yapay zeka alanındaki iddiasını bir üst seviyeye taşıyan önemli bir duyuru yaptı. Şirket, metin tabanlı komutlardan son derece gerçekçi görseller üretebilen kendi geliştirdiği Microsoft yapay zeka modeli MAI-Image-1’i teknoloji dünyasına tanıttı. Bu hamle, Microsoft’un rekabette ne kadar ciddi olduğunun bir kanıtı niteliğinde.
Yeni Microsoft yapay zeka modeli neler sunuyor?
MAI-Image-1, yazılanları adeta bir sanatçı gibi görselleştirebilen bir teknoloji olarak öne çıkıyor. Yapılan testlerde, modelin fotoğraf kalitesinde ve oldukça gerçekçi çıktılar üretebildiği görülüyor. En önemlisi, birçok benzerine kıyasla daha hızlı çalışması dikkat çekiyor. Bu durum, onu rakiplerinden ayıran en büyük avantajlardan biri olarak gösteriliyor. Zaten bu başarısı, LMArena gibi platformların liderlik listesine üst sıralardan giriş yapmasıyla da kanıtlanmış durumda.
Rakiplerine karşı güçlü bir alternatif
Microsoft’un bu yeni modeli, doğrudan OpenAI’nin DALL-E’si ve Google’ın Imagen’i gibi popüler görsel üretim araçlarına rakip oluyor. Şirketin kendi modelini geliştirmesi önem taşıyor. Bu, alandaki dışa bağımlılığını azaltarak daha esnek ve hızlı hareket etmesini sağlayacaktır. Bu nedenle, yapay zeka pazarındaki rekabetin daha da kızışacağı tahmin ediliyor.
NVIDIA, geliştiriciler için dünyanın en küçük yapay zeka süper bilgisayarı olarak tanımlanan NVIDIA DGX Spark modelini duyurdu.
Yakında Copilot ve Bing’de olacak
Kullanıcıları en çok heyecanlandıran haber ise bu teknolojinin yakın zamanda yaygın olarak kullanılacak olmasıdır. Microsoft, MAI-Image-1 modelini çok yakında Copilot ve Bing Image Creator gibi popüler hizmetlerine entegre etmeyi planlıyor. Bu entegrasyon, milyonlarca kullanıcının metinden görsel üretme deneyimini kökten değiştirebilir.
Peki, Microsoft’un bu yeni yapay zeka hamlesi, görsel üretim alanındaki rekabeti nasıl şekillendirir? Görüşlerinizi yorumlarda bizimle paylaşın!
Dünya genelinde milyonlarca abonesi bulunan Amazon Prime hizmeti, Türkiye’deki kullanıcılarını üzecek bir haberle gündeme geldi. Şirket, popüler abonelik servisinin aylık ücretinde artışa gittiğini duyurdu. Alınan bu Amazon Prime zam kararı, dijital platform aboneliklerine bir yenisini daha ekledi.
Yeni Amazon Prime zam kararı ve detayları
Amazon Türkiye, abonelerine gönderdiği bir e-posta ile fiyat değişikliğini resmi olarak bildirdi. Yapılan açıklamaya göre, şimdiye kadar aylık 49.90 TL olan abonelik ücreti, yüzde 40 bir artışla 69.90 TL‘ye yükseltildi. Bu yeni fiyat, mevcut üyeler için bir sonraki fatura döneminden itibaren geçerli olacak.
Kullanıcılar artışa nasıl tepki gösterdi?
Fiyat artışı haberi, sosyal medyada ve teknoloji forumlarında hızla yayıldı. Kullanıcılar, küresel ekonomik koşullar ve artan maliyetler nedeniyle zammı bir ölçüde bekleseler de, artış oranının yüksekliği konusunda eleştirilerini dile getirdiler. En önemlisi, bu artışın Prime servisinin sunduğu avantajlara değip değmeyeceği tartışılmaya başlandı.
Apple, yayın servisi Apple TV+'ın ismini sadeleştirerek "Apple TV" olarak değiştirdi. Değişiklik, Apple TV 2025'in tanıtımından önce yapıldı.
Prime aboneliği neleri kapsıyor?
Fiyat artışına rağmen Amazon Prime aboneliği, sunduğu geniş hizmet yelpazesiyle hala dikkat çekiyor. Aboneler, ek ücret ödemeden Prime Video üzerinden binlerce dizi ve filme erişebiliyor. Ayrıca, Prime Gaming ile her ay ücretsiz oyunlar ve oyun içi içerikler kazanıyorlar. Bu hizmetlere ek olarak, Amazon.com.tr üzerinden yapılan alışverişlerde geçerli ücretsiz ve hızlı kargo seçenekleri de paketin en önemli avantajları arasında yer alıyor.
Peki, siz bu zam kararı hakkında ne düşünüyorsunuz? Amazon Prime aboneliğinizi devam ettirecek misiniz? Görüşlerinizi yorumlarda bizimle paylaşın!