Koç Holding ile Ford’un eş hissedar olarak 1997 yılında kurduğu Ford Otosan, hem Türkiye hem de Avrupa pazarı için ticari araç üretiyor. Bugün ise Kocaeli Gölcük fabrikalarında üretilecek olan ilk elektrikli modeli Ford E-Transit Custom tanıtıldı. İşte E-Transit Custom özellikleri…
Ford E-Transit Custom özellikleri!
Ford Avrupa tarafından Londra’da gerçekleştirilen etkinlikte Ford Otosan tarafından Kocaeli Gölcük’te üretilecek ve E-Transit’in ardından tam elektrikli ikinci ticari olacak yeni E-Transit Custom modelinin özellikleri açıklandı.
E-Transit Custom modelinin önde gelen özellikleri arasında 380 kilometreye varan menzili ve DC üzerinden 125 kW hızlı şarj ile dolum yapılan bataryaları dikkat çekiyor. Aracın 2 ton çekiş ve 1.1 ton yük taşıma kapasitesi bulunuyor. Şirket bu alanda sınıfının lideri olduğunu belirtiyor.
Oldukça başarılı rakamlara ulaşan Ford F-150 Lightning, artık Tesla imzalı modellerle yarışır hâle gelmiş durumda.
Kaputun altında ise 415 Nm tork üretebilen 100 kW (135 HP) veya bir üst pakette bulunan 160 kW’lık (217 HP) motorlar bulunuyor. Bu motorlar aracın arka zeminine yerleştirildiği için de özel şasi ihtiyacının ortadan kalktığı ve 10 cm daha düşük yükleme alanı sunulduğu söyleniyor.
Aracı eğer hızlı şarj istasyonlarında 125 kW DC üzerinden şarj etmek istemiyorsanız, Ford tarafından kullanıcılara sunulan çözümler sayesinde özel istasyon kurulumu yapmadan 11 kW AC üzerinden boş bataryayı 7.2 saatte tam dolu hale getirebiliyorsunuz.
E-Transit Custom güvenlik özellikleri arasında Çarpışma Önleme Asistanı, Şerit Koruma Sistemi, Yorgunluk Uyarısı, Ayarlanabilir Hız Sınırlayıcılı Hız Kontrolü, Trafik Tabelası Tanıma, Akıllı Hız Asistanı, Hatalı Yön Uyarısı, ön ve arka park sensörleri ve geri görüş kamerası yer alıyor. Aracın üretimine 2023 yılının son çeyreğinde başlanması bekleniyor.
Konuyla ilgili açıklama yapan Ford Motor Company Başkanı ve CEO’su Jim Farley şunları söyledi:
Ford Pro ve E-Transit Custom, ticari bir aracın neler yapabileceğini yeniden tanımlıyor ve ticari hayatı yeni bir dijital çağa taşıyor. 50 yılı aşkın süredir müşterilerimizle yakın ilişkide olup ihtiyaçlarını dinlememiz Transit Custom’ın Avrupa’nın en popüler ticari aracı olmasına en büyük katkıyı sağladı. Yeni E-Transit Custom, yeni dijital çağda da onların tüm ihtiyaçlarını karşılamak üzere yeniden tasarlandı ve geliştirildi.
Siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi yorumlarda bizlerle paylaşmayı unutmayın!
Popüler sosyal medya platformu Twitter, tweet’leri paylaşmayı daha kolay hale getiriyor. Şirket, WhatsApp için yeni bir buton eklediğini duyurdu. “WhatsApp’ta paylaş” özelliği sayesinde tek tıkla mesajlaşma platformuna tweet göndermek mümkün olacak.
Twitter’a WhatsApp’ta paylaş özelliği ekleniyor
Twitter, platforma WhatsApp odaklı yeni bir buton eklemeye hazırlanıyor. Şu anda tweet’lerin altında yorum atma, retweet etme, beğenme ve paylaşma seçenekleri sunuluyor. Fakat yeni buton sayesinde tweet’i doğrudan WhatsApp’ta paylaşma fırsatı sunulacak.
İlk aşamada sadece Hindistan’daki kullanıcılara verilen WhatsApp’ta paylaş özelliği, kişilere veya gruplara tweet yollamayı kolaylaştıracak. Twitter DM hariç tweet’lerin en çok WhatsApp’a gönderildiğini düşünürsek, bu özellik kullanışlı olacak gibi duruyor.
Twitter, uzun zamandır kullanıcılarının beklediği atılan Tweet'leri düzenlemeye yarayan bir özelliği test ediyor.
Twitter Hindistan hesabından paylaşılan fotoğraf, yeni tasarımın nasıl göründüğünü ortaya koydu. Fotoğrafta WhatsApp logosunu görüyor olsak da, tweet’i paylaşma butonu kaybolmuş durumda. Bu, tweet’i diğer platformla veya DM ile nasıl paylaşılacağı konusunda soru işaretleri yaratıyor.
Özelliği test eden bazı kullanıcılar, WhatsApp logosuna dokunduktan sonra WhatsApp veya farklı bir platformla paylaşma seçeneğini gördüklerini söyledi. Yani tweet’leri mesajlaşma uygulamasına göndermek için yine iki adımlı bir işleme (WhatsApp’ta paylaş butonu > WhatsApp) ihtiyaç duyuluyor.
Twitter’ın Hindistan’da 400 milyondanfazla kullanıcıya sahip olduğunu göz önünde bulundurursak, yeni özelliğin sadece bu ülkede paylaşılması şaşırtıcı değil. Ancak yakın zamanda küresel olarak erişime açılacağını düşünüyoruz.
Peki siz WhatsApp ile tweet paylaşma hakkında ne düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi yorumlar kısmından bizlerle paylaşmayı unutmayın!
Tesla rakibi Rivian, Mercedes ile yeni bir anlaşma imzaladı. Elektrikli minibüs üretmek için güçlerini birleştiren iki şirket, Avrupa’da çeşitli operasyonlar yürütecek. Mercedes ve Rivian’ın yeni bir girişim de başlatacağı belirtildi.
Mercedes ve Rivian’dan elektrikli hafif ticari araç ortaklığı
ABD merkezli Rivian ve Alman otomobil devi Mercedes, elektrikli araba için yeni bir ortaklık kurdu. Avrupa’da oluşturulacak yeni strateji kapsamında başlıca hafif ticari araç üretimi gerçekleştirilecek. Operasyonda hem Mercedes-Benz VAN hem de Rivian Light Van platformunun kullanılacağı belirtildi.
Ortaklık hakkındaki detaylar gizli tutulsa da, elektrikli hafif ticari araç üretiminin birkaç yıl içerisinde başlayacağı belirtildi. Yeni fabrikanın ise Orta veya Doğu Avrupa’da kurulacağı söylendi. Bu üretim bölgesinin halihazırda kullanılan bir Mercedes fabrikası olabileceğini de göz ardı etmemek lazım.
Mercedes-Benz G serisi, bugüne kadar üretilmiş en iyi otomobiller arasında yer alıyor. Gelin hep birlikte muhteşem SUV'un hikayesine bakalım.
Mercedes ve Rivian, elektrikli minibüs üretme konusunda tecrübesiz değil. Örneğin Rivian, Amazon‘a ile 100 bin hafif ticari araç sipariş edecek. Ayrıca ABD’de 2024 yılında tamamlanacak bir fabrikanın inşasına başladı.
Rivian CEO’su RJ Scaringe yaptığı açıklamada, “Dünyanın en tanınmış ve saygın otomotiv şirketlerinden biri ile ortaklık kurmaktan mutluluk duyuyoruz. Sadece müşterilerimize değil, gezegenimize de fayda sağlayacak olağanüstü elektrikli minibüsler üreteceğiz” dedi.
Mercedes ve Rivian’ın ortak bir üretim hattı oluşturması, elektrikli hafif ticari araç sektöründeki ilerlemeyi hızlandırabilir. Ortaklığın diğer araç kategorilerine sıçrayıp sıçramayacağı ise şimdilik belirsiz.
Peki siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi yorumlar kısmından bizlerle paylaşmayı unutmayın!
Tasarımı ve donanımı ile dikkat çekmeyi başaran düşük gecikmeli HAKII ICE kablosuz TWS kulaklık inceleme videosu ile sizlerleyiz.
HAKII ICE kablosuz TWS kulaklık inceleme!
HAKII ICE tasarımının buz sporlarından ilham aldığı söyleniyor. Hem şarj kutusu hem de kulaklıklar benzersiz bir görünüme ve hislere sahip. HAKII web sitesine göre, kulaklığın konsept aşamasından seri üretime geçmesi 10 ay sürdü.
Tasarımcılar, kasayı bir buz bloğuyla kaplanmış gibi göstermek istedi. Bunu çift vuruşlu kalıplama ve şeffaf malzemeler kullanarak başardılar.
Yüksek geçirgenliğe sahip, buzla kapatılmış aerodinamik dokuya sahip taşınabilir şarj kutusu, sektördeki geleneksel tek malzeme standardı dışında şeffaf buzla yalıtılmış görünüm oluşturmak için yüksek geçirgen ve yüksek sıcaklığa dayanıklı iki tonolu renkli kompozit malzemesinden üretilmiş.
Yeni nesil Bluetooth 5.2 kablosuz teknolojisine sahip kulaklık 50 ms gecikme oranı ile önemli ölçüde optimize bir performans sunuyor.
HAKII Ice TWS kulaklık teknik özellikleri:
Bluetooth 5.2
Menzil: 10 metre
Ses kodeği: AAC/SBC
Hoparlör: 13 mm dinamik sürücüler
Çalma süresi: 7 saat (kulaklık) – 24 saat (şarj kutusu ile)
Şarj süresi: 1,5 saat (kulaklık) – 2 saat (kasa)
Su geçirmezlik: IPX4 (sadece kulaklıklar)
Bağlantı noktası: Type-C
Ağırlık: 4 gr (her bir kulaklık), 72 gr (şarj kutusu ile)
Dünyanın en popüler internet tarayıcısı Google Chrome, reklam engelleyici ve gizlilik odaklı uzantıları etkileyecek bir değişiklikte bulunuyor. Önümüzdeki yıldan itibaren paylaşılacak güncelleme sonrasında çeşitli uzantılar kullanılamaz hale gelecek.
Google Chrome reklam engelleyici uzantıların önünü kesecek
Chrome’un geliştirici sayfasında yer alan bilgilendirmeye göre, önümüzdeki Ocak ayından sonra Manifest v2 (MV2) isimli API için destek sonlanacak. Google, MV2 ile çalışan uzantıların tarayıcıda çok fazla kontrole ve erişime sahip olduğunu düşünüyor. Uzantıların Manifest v3’e geçmesi gerekiyor, ancak bu da çözüm olmayacak.
Aslında yazılım devinin yeni API ile amacı, kullanıcıları istismar eden uzantıları engellemek. Fakat reklam engelleyiciler dahil olmak üzere birçok popüler uzantının tarayıcı sayfalarında çeşitli görevler çalıştırdığı biliniyor. Yani yeni API’dan, bu uzantılar da etkilenecek.
Uzun süredir Meta bünyesinde çalışan iki mühendise, şirketin kullanıcı verilerini nasıl sakladığı ve takip ettiği konusunda sorular soruldu.
Google, MV3 ile sayfa isteklerini engelleme gibi uzantıların istismar edebileceği özelliklerin önüne geçecek. Yazılım devi, MV3’ün kötü amaçlı yazılımlara veya reklamlara yapılan istekleri engelleyeceğini ve kullanıcı gizliliğini koruyacağını düşünüyor.
Chrome için geliştirilen yeni API, bir süredir gizlilik odaklı geliştirici ve araştırmacıların hedefinde. Uzmanlar, Google’ın gizliliği teşvik etme yönündeki çabalarının uzantılara ve dolayısıyla kullanıcılara zarar vereceğine inanıyor.
Reklam engelleyici veya gizlilik odaklı çalışan uygulamaların şu anda ne yapacağı belirsiz. Geliştiriciler, uygulamalarına MV3 desteği kazandırsa bile sayfada tam yetkiye sahip olamayacak. Yani uzantı performansı düşecek. Google ise “çoğu kullanıcının farkı hissetmeyeceğini” düşünüyor.
Peki siz Chrome reklam engelleme hakkında ne düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi yorumlar kısmından bizlerle paylaşmayı unutmayın!
İki Facebook mühendisi, 2018 Cambridge Analytica skandalı sonrasında tüketici mahremiyeti davası kapsamında mahkemede ifade verdi. Mart ayında mahkemeye çıkan mühendislerin verdiği cevaplar ise duruşmanın tutanağının halka açılması ile ortaya çıktı.
Facebook çalışanları, kullanıcı verilerine ulaşmanın mümkün olmadığına inanıyor
Uzun süredir Meta bünyesinde çalışan iki mühendise, şirketin kullanıcı verilerini nasıl sakladığı ve takip ettiği konusunda sorular soruldu. Sorgulama, Facebook’un kullanıcılar hakkında tam olarak hangi bilgileri sakladığını ve bunların nerede tutulduğunu belirlemeye çalışan mahkeme tarafından atanan bir teknik uzman tarafından yönetildi.
Meta'nın Facebook, Instagram ve WhatsApp'da yeni ücretli özellikler belirlemek ve oluşturmak için bir organizasyon ekibi kurduğu belirtiliyor.
Mühendislerden birinin LinkedIn profiline göre Meta’da mühendislik direktörü olan ve neredeyse dokuz yıldır orada çalışan Eugene Zarashaw olduğu belirtiliyor. Diğer mühendisin ise yine LinkedIn profiline göre Facebook’ta 11. yılını geçiren ve yazılım mühendisi yöneticisi olan Steven Elia olduğu belirlendi.
Mahkeme, Facebook’un daha önce de kullanıcılar hakkında hangi bilgileri tuttuğunu araştırmıştı. Facebook ise mahkemeye bunun cevabı olarak “Bilgilerinizi İndirin” özelliğini öne sürmüştü. Ancak Facebook’un sunduğu bu özelliğin mahkemenin incelemek istediği tüm bilgileri içermediği tespit edildi.
Mühendisler mahkemede karşılarına çıkan sorular üzerine, şirketteki hiç kimsenin tek bir kullanıcıya ait tüm verileri derlemesinin mümkün olmadığı cevabını verdi. Kullanıcıyla bilgilerinin nerede saklandığına dair gelen soru üzerine mühedislerden Zarashaw şu ifadeleri kullandı:
“Bu soruya cevap verebilecek tek bir kişinin var olduğuna inanmıyorum. Bu soruya cevap verebilmek için bile önemli bir ekip çalışması gerekir“
Kullanıcı verilerinin ve etkinliğinin reklam sistemlerinde depolanıp depolanmadığı konusu da mahkemenin diğer bir konusuydu. Tıpkı Zarashaw’ın kullanıcı verilerinin nerede saklandığına verdiği cevap gibi, Steven Elia da mahkeyeme net bir yanıt vermedi:
“Tüm bunları tanıyabilecek veya tüm bunlara yeterince aşina olabilecek tek bir kişi olmadığını düşünüyorum”
Bir Meta sözcüsü de mühendislerin doğrular yönde bir açıklama yaptı. Sözcü, bireysel mühendislerin tek bir kullanıcıya ait tüm verilerin şirket sistemlerinde nerede saklandığını belirleyememesinin şaşırtıcı olmadığını ifade etti. Meta sözcüsü, kullanıcı verilerine büyük önem verdiklerini ifade ederken şu ifadeleri kullandı:
“Gizlilik taahhütlerimizi ve yükümlülüklerimizi yerine getirmek için kapsamlı veri kontrolleri de dahil olmak üzere önemli yatırımlar yaptık ve yapmaya devam ediyoruz”
Peki siz Facebook’un bilgilerinizi kullanarak bundan yarar sağladığını düşünüyor musunuz? Görüşlerinizi yorumlar kısmında bizimle paylaşabilirsiniz.
Teknoloji devi Apple CEO’su Tim Cook, dün akşam Vox Media’nın gerçekleştirdiği ‘Code 2022’ etkinliğine katıldı. Bu sırada kendisine sorulan soruları yanıtlayan Cook, gündemle ilgili açıklamalarda yaptı. Bu açıklamalarda en dikkat çekeni ise bir Android kullanıcısının Tim Cook’a ettiği şikayet üzerine aldığı yanıt oldu.
Tim Cook: Annene bir iPhone al!
Dün akşam gerçekleşen Apple etkinliğinin ardından Apple CEO’su Tim Cook, şirketin eski tasarım şefi Johny Ive ve Apple’ın kurucusu Steve Jobs’un eşi Laurene Powell Jobs Code 2022 etkinliğinde bir araya geldi. Üç önemli isim, etkinlik kapsamında yöneltilen soruları yanıtladı.
Bu sorulardan birisi de iMessage odaklı bir soru oldu. Vox Media’dan LiQuan Hunt, CEO’ya RCS ile ilgili şikayetlerini yöneltti ve annesinin telefonu ile kendi telefonu arasında video gönderimi yaparken kalitenin düştüğünden bahsetti. Bunun üzerine Cook, “Annene bir iPhone al!” yanıtını verdi.
Kripto dolandırıcıları bu kez dün akşam gerçekleşen Apple etkinliğini koz olarak kullandı. Yayını ise on binlerce kişi izledi.
Tim Cook’un verdiği bu yanıtın üzerine Google’ın Android kıdemli başkan yardımcısı Hiroshi Lockheimer açıklama yaptı. “Apple’ın birlikte çalışabilirliğe neden karşı olduğu açık. Ancak insanlar annelerine yeni bir telefon almak zorunda kalmadan yüksek kaliteli videolar ve fotoğraflar gönderebilmelidir.”
Google, 2019 Mobile World Congress etkinlikleriyle birlikte RSC adlı mesajlaşma standardının üzerine düştü ve Apple’a bu konuda çağrıda bulundu. Bu mesajlaşma standardı sayesinde bugüne kadar alışık olduğumuz SMS ve MMS deneyimini üst seviyeye çıkardı.
Buna rağmen Apple, bu standardı kullanmayı tercih etmiyor. Bunun yerine iMessage kullanıyor. Ayrıca bu mesajlaşmanın alt yapısı sayesinde kişiler kullandıkları cihaza göre farklı renklerde sınıflandırılıyor. Bir iPhone kullanıcısına gelen mesaj mavi renkliyse iPhone’dan, yeşil renkli ise Android’den geldiği anlamına geliyor. Google, bu durumu fazlasıyla eleştiriyor. Özellikle gençler üzerinde bir ‘iPhone satın alma zorunluluğu’ yarattığını iddia ediyor.
Peki, siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi yorumlar kısmından bizlerle paylaşmayı unutmayın!
Apple, uzun süredir beklenen ve bugün düzenlediği etkinlikte iPhone 14 ailesi, Apple Watch 8, SE 2, Ultra ve AirPods Pro 2022 modelini tanıttı. Lansmanda tanıtılan tüm cihazlar ne sunuyor? Apple etkinlik özetimiz sizlerle.
iPhone 14 serisinin özellikleri!
Geçen yıl iPhone 13 serisine gücünü veren ve bu yıl yenilenen Apple A15 Bionic işlemcisi, bu yıl iPhone 14 ve iPhone 14 Plus modellerine gücünü veriyor. Geçtiğimiz yıl 128 GB depolama alanına sahip olan iPhone, bu yıl da 128 GB alanla geldi.
5 nm fabrikasyon süreci ile üretilen A15 Bionic işlemcisi, iPhone 14 ve iPhone 14 Plus ailesinin tüm üyelerine güç veriyor. 15 milyar transistörden oluşan işlemci, ikisi yüksek frekanslı olmak üzere 6 çekirdekten oluşuyor. Bununla birlikte cihazda 5G bağlantısı ve WiFi 6 teknolojisi yer alıyor.
Apple, rakiplerinden yüzde 50’ye kadar daha hızlı “bir akıllı telefondaki en hızlı işlemci” olduğunu, ayrıca grafiklerin rakiplerinden yüzde 30’a kadar daha hızlı olduğunu söyledi.
16 çekirdekli Neural Engine ile geliştirilmiş görüntü sinyal işlemcisi, A15 Bionic’i rakiplerinden ayırıyor. iPhone 14’ün bu versiyonu çoğu kullanıcının beğenisini kazanacak gibi görünüyor. Ayrıca bugüne kadar ortaya çıkan sızıntıların büyük bir bölümü de doğru çıktı.
Pro iPhone’lar, Pro olmayan kardeşlerine göre önemli yükseltmeler sunuyor. 120 Hz ProMotion ekran teknolojisi en büyük farklardan birisi olmaya devam ederken dikkat çeken ilk detaylar şu şekilde;
– Çentik yerine Dynamic Island (Pro’ya Özel) – Her zaman açık ekran (Pro’ya Özel) – 48 MP ana kamera sensörü (Pro’ya Özel) – Süper akıcı ve titremeyen videolar için Aksiyon Modu (Tüm iPhone 14’ler) – Otomatik odaklamalı ön kamera (Tüm iPhone 14’ler) – Apple A16 Bionic işlemci (Pro’ya Özel)
2017 yılında piyasaya sürülen iPhone X modeli ile çentikli ekran tasarımına geçiş yapan Apple aradan geçen 5 yılın ardından Pro modellerinde çentiğe veda etti.
Önceki model ile benzer şekilde 6.7 inç büyüklüğünde ekrana sahip olan iPhone 14 Pro Max, Android telefonları akıllara getiren ve Apple tarafından Dynamic Island olarak adlandırılan hap şeklindeki oyuk ile karşımıza çıktı. Kameraların yüzde 30 daha küçülmesiyle bu yapıya geçiş mümkün oldu ve yakınlık sensörü ekranın altına taşındı.
Apple, yaptığı etkinlik ile birlikte yeni nesil iPhone modellerini tanıttı. iPhone 14 ve iPhone 14 Plus modelleri Pro versiyonlar kadar dikkat çekmemiş olsa da bazı yeni özellikleri ile ilgiyi hak ediyor. Bizler de bu gölgede kalan özellikleri bir araya getirmek istedik.
iPhone 14 modellerinde geri planda kalan 5 özellik
Apple, yeni nesil akıllı telefonlarında standart iPhone 14’ler ile Pro takısı alan versiyonlar arasındaki çizgiyi netleştiriyor. Daha yeni bir işlemci ile karşımıza çıkan Pro versiyonlar aynı zamanda çentik yerine kullanılan ‘hap’ formlu kamera ve sensör yuvasıyla da kardeşlerinden ayrılıyor.
Canlı yayınımızda Apple Park'tan bağlanan SDN Kurucusu Hakkı Alkan, ABD'den iPhone 14 ön inceleme videosu ile karşınızda.
Sahip olduğu işlemci, kamera ve tasarım avantajları ile birlikte iPhone 14 Pro ve iPhone 14 Pro Max standart versiyonları biraz daha geri planda bırakıyor. Her ne kadar durum böyle olsa da iPhone 14 ve iPhone 14 Plus modellerinde yer alan ve dikkat çekici olduğunu düşündüğümüz 5 özelliği bir araya getirdik.
iPhone 14 artık daha az ısınacak
iPhone 14 ve iPhone 14 Plus, iPhone 13 Pro ve iPhone 13 Pro Max’e güç sağlayan aynı işlemciden gücünü alacak. Ancak her ne kadar A15 olarak adlandırılmış olsa da yeni modellerin işlemcilerinde 4 yerine 5 GPU çekirdeğine yer veriliyor. Eklenen çekirdek sayesinde iPhone 14 daha yüksek performans seviyelerine çıkabilecek.
Daha güçlü işlemci ise ısınma konusunda bazı soru işaretlerini de beraberinde getiriyor. Bu sorunu çözmek için Apple, iPhone 14 ve iPhone 14 Plus’ı elden geçirdiğini açıkladı. Yapılan değişiklikler ile iPhone 14 ve iPhone 14 Plus kullanıcıları, telefonları ısınmadan daha uzun pil ömrü elde edebilecekler.
Daha parlak flaş ışığı
Yeni kamera özelliklerinin yanı sıra Apple, iPhone 14 ve iPhone 14 Plus’taki True Tone flaşını daha parlak hale getirdi. Belirli koşullarda iki kata kadar daha parlak ışık sunan flaş, düşük ışık koşullarında kullanıcısına yardımcı olacaktır. Yeni flaşın yanı sıra geliştirilmiş lens ve güncellenmiş görüntü sinyali işleme ile özellikleri ile Apple, iPhone 14 ve iPhone 14 Plus’ın ana Geniş ve Ultra Geniş kamerada 2,5 kat daha iyi düşük ışık performansı sunduğunu belirtiyor.
iPhone 14 Plus’ta uzun batarya ömrü
Apple yeni iPhone 14 Plus modelinde şimdiye kadarki en uzun batarya ömrünü sunduklarını açıkladı. Daha büyük boyutu sayesinde iPhone 14 Plus, iPhone 14’ten daha büyük bir bataryaya ev sahipliği yapabiliyor. iPhone 14 Plus ayrıca iPhone 13 Pro Max ve iPhone 14 Pro Max’in aksine, ProMotion ekranı gibi gelişmiş ve batarya tüketen özelliklere de sahip değil.
Gelişmiş özelliklerin olmaması, daha büyük batarya ve dahili tasarımdaki güncellemeler ile iPhone 14 Plus’ın uzun kullanımlar için en iyi iPhone olduğunu söyleyebiliriz. Apple, iPhone 14 Plus kullanıcılarının standart iPhone 14’te sunulan 20 saate kıyasla 26 saate kadar video oynatabileceğini ifade ediyor.
Autofocus özelliğine sahip selfie kamerası
iPhone 14 ve iPhone 14 Plus’taki ön kamera artık ilk kez otomatik netlemeyi destekliyor. Otomatik odaklama, görüntüleri daha keskin ve ayrıntılı hale getirmek için ana ögenin her zaman çerçeve içinde olmasını sağlıyor. iPhone 14 ve iPhone 14 Plus’taki ön kamera, otomatik odaklamanın yanı sıra artık düşük ışık performansında 2 kat iyileştirme sağlayan daha geniş bir diyafram açıklığına da sahip.
Yenilenen renk seçenekleri
iPhone 14 ve iPhone 14 Plus, mavi, mor, gece yarısı, yıldız ışığı ve (PRODUCT) kırmızı renkleri ile karşımıza çıkıyor. Ancak tüm renklerin az da olsa değiştiğini belirtmek gerekiyor. Kırmızı renk öncekine göre daha parlak hâle getirilirken, mavi ise daha açık bir tonla karşımıza çıkıyor.
Diğer yandan Apple, iPhone 14 serisi ile birlikte yeni mor renk seçeneğini de renk paletine eklemiş durumda. iPhone 13’ten hatırladığımız yeşil renk ise yeni nesil ile birlikte yerini kaybetmiş gibi görünüyor. Akıllı telefonlarda sunulan Gece Yarısı ve Yıldız Işığı renkleri ise değişmeden yoluna devam ediyor.
iPhone 14 ve iPhone 14 Plus modellerinde gözden kaçabileceğiniz düşündüğümüz özellikler bu şekilde sıralanıyor. Peki siz yeni iPhone 14 modellerinde sunulan özellikler arasında en çok hangisini beğendiniz? Görüşlerinizi yorumlar kısmında bizimle paylaşabilirsiniz.
PepsiCo’nun önde gelen atıştırmalık markası Cheetos, sokak hayvanlarının yaşam koşullarını iyileştirmek için çalışmalarını sürdürüyor. Hayvan Hakları Federasyonu HAYTAP iş birliği ile yepyeni bir kampanya başlatan Cheetos, yaklaşık 500 hayvanın kalıcı yuvalarını bulmalarına destek oluyor. Proje kapsamında, Türkiye genelinde 37 şehirden toplanan yaklaşık 500 sokak hayvanının bilgileri Cheetos’un resmi web sitesi olan www.cheetos.com.tr adresine yüklendi.
Sahiplenmeyi bekleyen yaklaşık 500 sokak hayvanı Pati Haritası’nda!
Sokaklarda yaşayan dostlarımız için en iyi koşullarda bakıldıkları merkezler bile sıcak bir yuvanın yerini tutmaz. Ancak bu tablonun değişmesi yönünde önemli bir adım atıldı. Sokak hayvanlarının yaşam koşullarını iyileştirmek için çalışmalar yürüten, PepsiCo’nun önde gelen atıştırmalık markalarından Cheetos, Hayvan Hakları Federasyonu HAYTAP iş birliğiyle yeni bir proje başlattı. Bu çalışma yaklaşık 500 sokak hayvanını yeni sahipleriyle buluşturmayı hedefliyor.
Hayvanseverler, www.cheetos.com.tr sitesinde bulunan Pati Haritası’na tıklandığında hem bakımevlerinin adreslerini hem de Türkiye genelindeki farklı illerde sahiplenilmeyi bekleyen sokak hayvanları ile ilgili detaylı bilgilere ulaşarak sahiplendirme sürecini başlatabiliyor. Sahiplendirme sürecinin ilk adımı ise iletişim bilgilerini içeren bir form doldurarak başvurularını tamamlamaktan geçiyor. Sahiplenme süreci Cheetos desteğiyle HAYTAP görevlileri tarafından koordine ediliyor ve Cheetos, sıcak bir yuva bulan tüm hayvanların mama ve aşı gibi ilk ihtiyaçlarına destek oluyor.
New York Üniversitesi genetiği değiştirilmiş domuz kalplerini yakın zamanda ölen iki kişiye başarıyla naklettiklerini duyurdu.
Proje kapsamında, HAYTAP işbirliğiyle, 37 şehirdeki merkezlerde bulunan 500 ‘’patili dost’’un bilgileri Cheetos web sitesine yüklendi. Sitede bulunan Pati Haritası’na tıklandığında o bölgedeki hayvanların fotoğrafları görülüyor ve hayvan severler patili dostlarını tanıyarak onlara sıcak bir yuva olma yolculuğuna başlayabiliyor. Web sitesindeki harita patili dostların; cinsi, yaşı ve cinsiyeti gibi bilgileri de içeriyor.
Cheetos sahiplendirme projesi konusunda farkındalık yaratabilmek için dört farklı şehirde etkinlikler gerçekleşiyor. İlk olarak Ağustos ayında İstanbul’da gerçekleşen etkinlikte, evcil hayvan sahiplenme yolculuğu Cheetos tarafından kurulan deneyim koridorunda hayvan severlere gösterildi. Sahiplenme sürecinin duygusal boyutunu anlatmak adına keyifli görsellerle interaktif bir alan yaratıldı. Kurulan sahiplendirme standında ise HAYTAP yetkilileri tarafından sahiplenme süreciyle ilgili detaylı bilgiler hayvan severlere aktarıldı. Cheetos sahiplendirme standı önümüzdeki günlerde Bursa, Ankara ve İzmir’de olacak.
Sahiplendirme sürecinin kontrolü HAYTAP tarafından gerçekleştiriliyor…
Proje dahilinde sahiplendirme çalışmalarının takibi Cheetos desteği ve HAYTAP aracılığı ile gerçekleştiriliyor. Yaklaşık bir yıllık bir takip prosedürü uygulanıyor. Sahiplenme başvurusuyla birlikte sahiplenmeyi yapacak kişilerin tanınması, bazı koşul ve şartların sağlanması, bilgilendirme gibi HAYTAP üzerinden sağlanacak bir yıllık takip sözleşmesi düzenleniyor. Bir yıl boyunca HAYTAP tarafından görevlendirilmiş görevliler, sahiplenen hayvanseveri kimi zaman arayarak, kimi zaman ziyaret ederek, sahiplendirilmiş hayvanların sağlıkları ve barınma ortamları hakkında bilgi alma, inceleme ve takip etme faaliyetlerini gerçekleştirecek.
“Patili dostlarımızın refahı için çalışmalarımıza devam edeceğiz”
PepsiCo Türkiye Yiyecek Kategorisi Pazarlama Kıdemli Direktörü Seren Çankırı konuyla ilgili olarak şu açıklamada bulundu:“Hayvanların refahı ve yaşam koşullarının iyileştirilmesi de bizim sürdürülebilirlik felsefemizin temel koşullarından birini oluşturuyor. Bu kapsamda Cheetos olarak uzun dönemdir kapsamlı projeler gerçekleştiriyoruz. Geçtiğimiz dönemde öncelikle Türkiye’de evcil hayvanlara bakış açısını ortaya koyan bir araştırmayı hayata geçirdik.
Ardından sokak hayvanlarının en büyük problemlerinden biri olan sağlıklarını korumak için 7 farklı bölgede ameliyathanelerin kurulmasına destek olduk. Eş zamanlı olarak Türkiye’nin ilk online sevgi haritasını da birlikte hayata geçirdik. Hayvanseverler kendi bulundukları bölgedeki barınaklara bireysel yardımlarını böylelikle gerçekleştirebildiler. Şimdi de HAYTAP işbirliği ile patili dostlarımızın sevgi dolu bir yuvaya kavuşmalarını sağlamayı hedefliyoruz. Hedefimiz 500 dostumuzu yeni yuvalarıyla buluşturabilmek.”
“Amaç farkındalığı artırmak, sahiplenmeyi teşvik etmek”
HAYTAP Başkanı Avukat Ahmet Şenpolat ise: “Cheetos iş birliği ile önemli ve anlamlı bir kampanya başlattık. Bu kapsamda 37 ilimizden yaklaşık 500 patili dostumuzun birer yuvaya kavuşmasını hedefliyoruz. Bugün HAYTAP olarak yürüttüğümüz bu mücadelede paydaşlarımızın desteği büyük önem taşıyor.
Cheetos gibi hayvan dostu ve bu konuda bir şeyler yapmaya hazır olan markalar sayesinde hayvan haklarını korumak ve onların yaşam kalitelerini yükseltmek için önemli mesafeler kat ediyoruz. Bu yıl da sokak hayvanlarının sahiplendirilmesi konusunda farkındalık uyandıran yine güzel bir kampanya başlattık. Sadece barınma, beslenme değil, sevgi de sokak hayvanları için önemli bir temel ihtiyaç, hata en önemli etken diyebiliriz.
Onları yaşama bağlayan, geliştiren ve mutlu eden etken sevgidir. Dolayısıyla hayvan dostlarının bu konuya ilgisini çekmek, onların farkındalıklarını artırmak ve barınaklardaki hayvanlara sahip çıkmaya teşvik etmek istiyoruz. İş dünyasının desteği bizim gibi STK’lar ve elbette patili dostlarımız için çok çok önemli. Çheetos’a bu destek için teşekkür ediyor, Cheetos gibi örneklerin iş dünyamızda çoğalmasını diliyoruz” açıklamasında bulundu.
Cheetos geçen yıl sokak hayvanlarına ameliyathaneler yaptı
Cheetos geçen yıl da HAYTAP iş birliği ile “Patilere desteğin Cheetos şekli” kampanyasını yürüttü. 7 bölgeden 7 ilde hayvan bakımevlerine ameliyathaneler kurulmasını hedefleyen proje Ipsos tarafından gerçekleştirilen “Türkiye’de Sokak Hayvanları ve Evcil Hayvanlar Algısı” başlıklı araştırmanın sonuçlarına göre şekillendirildi.
Kampanyanın önemli bir ayağını da bakımevlerindeki sokak hayvanları için hayvan severler nezdinde farkındalık yaratmak ve onların sahiplendirilmesini kolaylaştırmak oluşturdu. Cheetos buradan hareketle “Cheetos Pati Haritası” adıyla Türkiye’nin ilk hayvan sevgi haritasını oluşturdu. Daha sonra Getir’in iş birliğiyle projeye bir ameliyathane daha ekleyerek ameliyathane sayısını 8’e çıkardı.
Kripto sektörü, kullanıcılar tarafından adeta bir fırsat kapısı haline geldi. Bu nedenle de yatırımcılar bu fırsatları değerlendirmek amacıyla dikkatsiz adımlar atabiliyor. Kripto dolandırıcıları ise bu adımları kaçırmıyor. Son kripto dolandırıcılığı ise dün akşam gerçekleşen Apple etkinliğinde meydana geldi. Dolandırıcılar bunun için sahte Apple yayını yaptı. İşte detaylar!
Yayında, kripto sitesine yönlendiren bağlantı mesajları yer aldı
Teknoloji devi Apple, Far Out etkinliğini dün akşam resmen gerçekleştirdi. Bu etkinlikte şirket, iPhone 14 serisiyle birlikte en yeni ürünlerini de tanıttı. Ancak tüm gözler bu etkinlikteyken dolandırıcılar yine iş başındaydı. Bunun için de sahte bir Apple etkinliği kurdular.
Bir YouTube kullanıcısı, Apple CEO’su Tim Cook’un 2018 yılında CNN’e verdiği röportajını canlı bir şekilde yayınladı. O dönemdeki röportajın konusu ise kripto dolandırıcılığı ile ilgiliydi. Söz konusu bu yayının izleyici sayısı ise on binlere ulaştı. Videonun açıklamasında ve başlığında, daha fazla izleyiciye ulaşmak için Apple ile ilgili pek çok anahtar kelime yer alıyor. “Apple Event Live. Ceo of Apple Tim Cook: Apple & Metaverse in 2022”
Sahte canlı yayında, kullanıcıları dolandırıcılık faaliyetleri gerçekleştiren bir kripto sitesine yönlendiren çeşitli bağlantı mesajları olduğu ortaya çıktı. Ayrıca yayıncı videoya Ethereum ve Bitcoin logoları da ekleyerek CNN Money logosunu yeni başlıkla kapattı. Videonun alt kısmında ise ‘Acil Haber’ yazan bir metin alanı ekledi.
Bu olayla ilgili YouTube, soruları yanıtsız bıraktı. Olayın sosyal medyada gündeme gelmesinin hemen ardından yayın, YouTube’un platform politikalarını ihlal ettiği gerekçesiyle kaldırıldı. Bu canlı yayının dışında YouTube’da ‘Apple Inc.’ adlı bir kanalın da sahte yayın yaptığı ortaya çıktı.
Diğer yayının dışında bu video, Tim Cook ve Tesla CEO’su Elon Musk’ın Apple ve metaverse hakkında konuştuğu bir canlı yayın. Ancak videoda, Musk ve Block CEO’su Jack Dorsey’in Bitcoin hakkında verdikleri eski bir röportaj tekrarlanıyordu. Sohbet kısmında ise izleyiciler sahte bir kripto sitesine yönlendiriliyor. Bu yayın da aynı şekilde 10 binin üzerinde izleyiciye ulaştı.
Peki, sahte Apple yayını hakkında ne düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi yorumlar kısmından bizlerle paylaşmayı unutmayın!
Apple dün gerçekleştirilen etkinlik ile birlikte yeni iPhone 14 modellerini tanıttı. Şirketin yeni akıllı telefon modelleri arasında en çok dikkat çeken ise kuşkusuz Pro versiyonlar oldu. A16 işlemci ile birlikte sunulan iPhone 14 Pro ve iPhone 14 Pro Max, performans anlamında oldukça iddialı.
A16 Bionic Geekbench testinde
Apple, yeni A16 Bionic işlemcisini “bir akıllı telefondaki şimdiye kadarki en hızlı çip” olarak nitelendiriyor. 4 nm teknolojisiyle üretilen yeni A16 Bionic işlemciler, önceki nesile göre ne kadar hızlı? Yeni modeller iPhone 13 Pro ve iPhone 13 Pro Max’e göre fazladan ne kadar performans sunuyor? Tüm bu soruların cevapları yeni işlemcinin Geekbench testlerinde yanıt buluyor.
iPhone 14 Pro Max özellikleri ve tasarımı ile dikkat çekiyor. İşte iPhone 14 Pro Max ön inceleme videosu! Özellikleri neler?
A16 Bionic çip, iki yüksek performanslı çekirdeğe ve dört yüksek verimli çekirdeğe sahip. CPU aynı zamanda yüzde 50 daha fazla bellek bant genişliğine sahip hızlandırılmış 5 çekirdekli bir GPU’ya ve saniyede yaklaşık 17 trilyon işlem gerçekleştirebilen yeni bir 16 çekirdekli Neural Engine’e ev sahipliği yapıyor.
Apple bu işlemcinin en yakın rakiplerinden yüzde 40 daha hızlı olduğu iddiasında. Şirket tüm bu özelliklerle ile birlikte yeni A16 Bionic işlemcinin rakiplerine kıyasla çok daha az güçle daha fazla performans sunduğunu ifade ediyor.
ShrimpAppl,ePro iPhone 14 Pro için Geekbench puanları yayınladı. Ortaya çıkan sonuçlar ise beklenildiği gibi değil. iPhone 14 Pro, tek çekirdekli testte 1.879 ve çok çekirdekli testte 4.664 puan almış durumda. Karşılaştırmak gerekirse iPhone 13 Pro Max aynı testte sırasıyla 1.734 ve 4.818 puan almıştı.
Samsung’un en yeni katlanabilir amiral gemisi, Qualcomm’un birinci sınıf Snapdragon 8 Plus Gen 1 işlemcisine sahip Galaxy Z Fold 4, tek çekirdekli ve çok çekirdekli testlerde 1.304 ve 3.782 puanları ile karşımıza çıktı. Görünen o ki A16 işlemci beklendiği kadar iyi bir performans gösteremiyor.
Ancak iPhone 14 Pro bu testlere büyük ihtimalle bir test sürümü ile çıktı. Bu nedenle A16 işlemcinin bu skorlardan çok daha iyisini alması muhtemel görünüyor. Bu hâlde bile A15 ile yarışan ve Samsung’un önünde yer alan A16’nın resmi versiyonunda nasıl bir performans göstereceği ise şimdiden merak konusu.
Apple yeni iPhone 14 modellerini 9 Eylül’den itibaren ön siparişe açacak. Yeni akıllı telefonlar 16 Eylül’den itibaren ise resmi olarak satışa çıkacak. Peki siz yeni iPhone 14 Pro ve 16 Bionic işlemci hakkında ne düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi yorumlar kısmında bizimle paylaşabilirsiniz.