Dreame IFA 2025 etkinliğinde sahne alacak

0

Akıllı temizlik teknolojileriyle tanınan Dreame Technology, Berlin’de düzenlenen IFA 2025 fuarında vizyonunu tek bir ürün kategorisinin ötesine taşıyarak bütüncül bir akıllı ev ekosistemini görücüye çıkardı. Fuarın en çok konuşulan inovasyonlarından biri olan dünyanın ilk merdiven çıkabilen robot süpürgesi konsepti Cyber X’i tanıtan şirket, artık temizlikten mutfağa, iklimlendirmeden çamaşır yıkamaya kadar modern yaşamın her alanına dokunan çözümler sunacağını ilan etti.

Fuarın Yıldızı: Merdivenleri Engel Olarak Görmeyen Robot Süpürge

Dreame, fuardaki sunumunun merkezine yeni nesil robotik temizlik vizyonunu yerleştirdi. Bu vizyonun en somut örneği, dünyanın ilk biyonik QuadTrack teknolojisine sahip, merdiven çıkabilen robot süpürgesi konsepti Cyber X oldu. Çok katlı evlerde kesintisiz ve otonom temizliğin geleceğini gözler önüne seren bu konsept, şirketin Ar-Ge ve mühendislik alanındaki gücünü kanıtladı.

Tek Üründen Ekosisteme: Dreame Evreni Genişliyor

Dreame, IFA 2025’te 15’i tamamen yeni kategorilerden oluşan toplam 22 ürün serisi tanıtarak akıllı ev pazarındaki iddiasını ortaya koydu. Şirket, artık tüm cihazların tek bir Dreame uygulaması üzerinden yönetilebildiği, birbiriyle bağlantılı bir ekosistem sunuyor. Bu ekosistemdeki yeni ürünlerden bazıları şunlar:

  • X-Wind Klimalar: 126° robotik hava akışıyla odanın her köşesine eşit konfor ulaştırıyor.
  • Z6000 Pro Bulaşık Makinesi: 360° HydraFlow temizliğiyle kusursuz hijyen sağlıyor.
  • FizzFresh™ Buzdolapları: Anında sodalı su hazırlama özelliği sunarken, yiyeceklerin tazeliğini de uzun süre koruyor.

Dreame Türkiye Ülke Müdürü Engin Cesurer, bu dönüşümü şu sözlerle özetledi: “Misyonumuz, kullanıcıların günlük ihtiyaçlarını karşılayan ve ev yaşamını iyileştiren teknolojiler sunmak. Kullanıcılarımızın ihtiyaçlarını dinliyor ve zorlukları zahmetsiz çözümlerle buluşturuyoruz. İster merdiven çıkmak, ister çok alanlı bir bahçeyi düzenlemek olsun; Dreame’nin inovasyonları hayatı daha kolay, daha temiz ve daha akıllı hale getiriyor.”

İnovasyonun Arkasındaki Güç: Ar-Ge ve Küresel Strateji

Dreame’nin bu hızlı büyümesinin ve ürün çeşitliliğinin arkasında Ar-Ge’ye yaptığı dev yatırımlar yatıyor. Şirket, çalışanlarının %60’ından fazlasını Ar-Ge’ye odaklamış durumda ve dünya genelinde 6.300’den fazla patente sahip.

Avrupa ve Türkiye’yi küresel stratejisinin merkezine koyan Dreame, IFA 2025’te tüm ürün ekosistemine özel bir salon ayırarak bu pazara verdiği önemi bir kez daha gösterdi. Şirket, Almanya ve Fransa gibi büyük pazarlardaki mevcut liderliğini, yeni akıllı ev ekosistemiyle daha da güçlendirmeyi hedefliyor.

Elon Musk’ın xAI şirketinde istifa depremi

Elon Musk’ın yapay zeka şirketi xAI, üst düzey yöneticilerini kaybetmeye devam ediyor. Şirketteki son ayrılık, Finans Müdürü (CFO) Mike Liberatore oldu. Liberatore, Nisan ayında başladığı görevinden Temmuz sonunda ayrıldı.

xAI yönetiminde yaprak dökümü

Wall Street Journal’ın haberine göre, Mike Liberatore, xAI’da geçirdiği kısa süreye rağmen önemli projelere imza attı. Şirketin 5 milyar dolarlık borç finansmanını yönetti ve 5 milyar dolarlık öz sermaye artırımında kilit rol oynadı. Bu yatırımların neredeyse yarısı Elon Musk’ın SpaceX şirketinden geldi. Liberatore ayrıca, xAI’ın Memphis’teki veri merkezi genişletme çalışmalarını da yönetti.

Liberatore’nin ayrılışı, xAI’daki üst düzey istifa dalgasının son halkası. Ağustos ayında, bir yıldan fazla süredir şirkette bulunan genel danışman Robert Keele istifa etti. Aynı ay içinde kıdemli avukat Raghu Rao da şirketten ayrıldı. Daha önceki aylarda ise xAI’ın kurucu ortaklarından Igor Babuschkin, kendi yapay zeka güvenliği araştırma firmasını kurmak için görevinden ayrıldığını duyurmuştu.

Bu ayrılıklar zincirine, xAI’ın mart ayında devraldığı X’in CEO’su Linda Yaccarino da katıldı. Yaccarino, temmuz ayında görevini bıraktı. Bu kararın, şirketin sohbet robotu Grok’un sergilediği bazı rahatsız edici davranışların ardından alındığı belirtiliyor.

E-Sporcular Ne Kadar Kazanıyor?

E-Sporcular Ne Kadar Kazanıyor?

E-spor oyuncularının ne kadar kazandığını hiç merak ettiniz mi? Bu haberimizde E-spor oyuncularının gelirlerine değiniyoruz.

Son ayrılıkların, şirketin finansal yapısını ve üst düzey liderlik kadrosunu zayıflattığı belirtiliyor. xAI, yapay zeka alanında hızla büyüyen bir şirket olsa da, bu istifa dalgası şirketin geleceği hakkında soru işaretleri yaratıyor. Sektör uzmanları, bu durumun şirketin operasyonel istikrarını ve yatırımcı güvenini olumsuz etkileyebileceği yorumunu yapıyor.

Belkin IFA 2025’te yeni ürünlerini tanıttı

40 yılı aşkın süredir tüketici elektroniği lideri olan Belkin, Berlin’de düzenlenen IFA 2025 fuarında en yeni şarj ve ses çözümlerini duyurdu. Şirket, mobil güç portföyünü genişleten üç yeni şarj cihazı ve SoundForm ses serisine eklenen dört yeni kulaklık modelini tanıttı. Tanıtılan tüm ürünlerde, Belkin’in performans, güvenlik ve sürdürülebilirlik taahhüdü ön plana çıkıyor.

Yeni ürünler, %85’e varan oranda tüketici sonrası geri dönüştürülmüş plastik malzeme kullanımı ve %100 plastik içermeyen ambalajlarıyla dikkat çekiyor.

Belkin yeni ürünleri ile karşımızda

Belkin, fuarda üç farklı ihtiyaca yönelik geliştirdiği yeni şarj cihazlarını sergiledi:

UltraCharge Magnetic Charger 25W: En yeni Qi2 25W standardını destekleyen bu yeni kablosuz şarj cihazı, bir iPhone’u sadece 30 dakikada %0’dan %50’ye kadar şarj edebiliyor. Cihaz, optimum performans ve batarya koruması için pasif soğutma sağlayan ChillBoost™ teknolojisine sahip. Entegre standı ve uzun USB-C kablosuyla kullanım kolaylığı sunan şarj cihazı, %75 oranında geri dönüştürülmüş malzemeden üretilmiştir. Ürün, Ekim 2025’ten itibaren 34,99 € fiyatla satışa sunulacak. 

BoostCharge Pro Dual USB-C GaN Duvar Şarj Cihazı (50W ve 67W): Ultra kompakt bir tasarıma sahip olan bu GaN şarj cihazları, güçlü bir performans sunuyor. Tek bir USB-C portu kullanıldığında 50W veya 67W’a kadar optimize edilmiş hızlı şarj sağlayarak MacBook Pro gibi cihazları rahatlıkla şarj edebiliyor. İki USB-C portu sayesinde aynı anda iki cihazı şarj etme imkanı sunuyor. Cihazlar, Eylül 2025’ten itibaren 50W’lık model için 34,99 € ve 67W’lık model için 39,99 € fiyat etiketleriyle raflarda olacak.

BoostCharge Geri Sarılabilir Araç Şarj Cihazı 75W: Yolda yüksek hızlı şarj için tasarlanan bu cihaz, aynı anda üç cihazı şarj etme kapasitesine sahip. 75 cm’lik geri sarılabilir USB-C kablosu 60W’a kadar güç sağlayarak çoğu dizüstü bilgisayarı şarj etmek için idealdir. Ek olarak bir USB-C ve bir USB-A portu daha bulunmaktadır. Akıllı Güç Tahsisi (IPA) teknolojisi ile her cihaza en uygun şarjı sunar. Bu ürün de Eylül 2025’ten itibaren 34,99 € fiyatla alınabilecek.

Her Yaşam Tarzına Uygun Yeni SoundForm Kulaklıklar

Belkin, farklı kullanıcı profillerine hitap eden dört yeni kulaklık modelini de tanıttı:

SoundForm Anywhere: Gün boyu konfor için tasarlanan bu yarı açık kulaklıklar, antrenman sırasında veya uzanırken bile kulağa tam oturur. Tek şarjla 6 saate, kutusuyla birlikte toplam 26 saate varan pil ömrü sunar. Eylül 2025’te 34,99 € fiyatla piyasaya sürülecek.

SoundForm ActiveFit: Ergonomik silikon kulak kancaları sayesinde hareketli anlar için tasarlanmıştır. Tek şarjla 9 saate, kutusuyla birlikte toplam 36 saate varan bir kullanım süresi vaat ediyor. IP54 tere ve suya karşı dayanıklılık sertifikası bulunmaktadır. Bu model de Eylül 2025’te 34,99 €’dan satışa çıkacak.

SoundForm Rhythm ANC: Uygun fiyata premium performans arayanlar için aktif gürültü engelleme (ANC) özelliği sunar. 10mm sürücülerle güçlendirilen kulaklık, ANC, Şeffaf ve Standart olmak üzere üç dinleme moduna sahiptir. Tek şarjla 8 saate, kutusuyla 28 saate kadar pil ömrü sunar ve IPX5 suya dayanıklılık derecesine sahiptir. Eylül 2025’ten itibaren 39,99 € fiyatla kullanıcılarla buluşacak.

SoundForm USB-C Kablolu Kulaklık (ANC’li): Kablolu çözümlerin pratikliğini arayanlar için geliştirilen bu model, aktif gürültü engelleme özelliğine sahip. Şarj gerektirmeyen yapısı, dolaşmayan yassı kablosu ve IPX5 suya dayanıklılığı ile öne çıkıyor. 12mm sürücüleri zengin bir ses deneyimi sunar. Bu kulaklık, Ekim 2025’te 27,99 € fiyatla satışa sunulacak.

Togg Almanya’ya Kenan İmirzalıoğlu ile Biz Geldik! mesajı verdi!

Türkiye’nin küresel otomobil markası Togg, Avrupa pazarındaki büyüme hedefleri doğrultusunda ilk büyük adımını Almanya’da attı. Markanın yeni fastback modeli T10F için çekilen ve başrolünde ünlü oyuncu Kenan İmirzalıoğlu’nun yer aldığı reklam filmi, Alman kamuoyuyla buluştu.

Hamburg Sokaklarında Togg T10F Rüzgarı

Çekimleri Hamburg’un ikonik caddelerinde gerçekleştirilen reklam filmi, Togg’un Avrupa’daki iddialı başlangıcını simgeliyor. Filmde Kenan İmirzalıoğlu’nun kullandığı T10F modeli, dinamik tasarımı ve teknolojik özellikleriyle ön plana çıkarılıyor. Togg, bu reklam kampanyasıyla Almanya’daki potansiyel kullanıcılara “Biz geldik!” mesajını güçlü bir şekilde iletirken, markanın sadece bir otomobil üreticisi değil, aynı zamanda bir teknoloji ve mobilite çözümü olduğunu vurguluyor.

Avrupa Stratejisinde Kilit Adım

Türkiye’de yakaladığı başarıyı uluslararası arenaya taşımayı hedefleyen Togg için Almanya lansmanı büyük önem taşıyor. Şirket, bu adımıyla Avrupa’daki kullanıcılarla duygusal bir bağ kurmayı ve marka bilinirliğini en üst seviyeye çıkarmayı amaçlıyor.

Mercedes-Benz Yeni Elektrikli GLC’nin İç Mekanını Tanıttı

Mercedes-Benz Yeni Elektrikli GLC’nin İç Mekanını Tanıttı

Mercedes-Benz merakla beklenen Yeni Elektrikli GLC modelinin iç tasarımını gösterdi. Bu araç gelecekten geliyor.

T10F modelinin, rekabetin yoğun olduğu Avrupa elektrikli otomobil pazarında fark yaratması ve markanın küresel hedeflerine ulaşmasında kilit bir rol oynaması bekleniyor.

Street Fighter Beyaz Perdeye Dönüyor

Oyun dünyasının unutulmaz dövüş serisi Street Fighter, Legendary Pictures ve Capcom iş birliğiyle yeniden sinemaseverlerle buluşmaya hazırlanıyor. Merakla beklenen canlı aksiyon filminin Ekim 2026’da ve IMAX formatında vizyona gireceği duyuruldu. Yapım, aynı zamanda Legendary’nin Paramount Pictures ile yaptığı yeni küresel dağıtım anlaşmasının ilk filmi olacak.

Street Fighter Nostalji ve Aksiyon Bir Arada

1993 yılında geçecek olan hikâye, bir zamanlar yolları ayrılmış olan iki efsanevi dövüşçü Ryu ve Ken Masters’ın, gizemli Chun-Li tarafından bir sonraki “World Warrior” turnuvasına davet edilmesiyle başlıyor. Ancak bu turnuva, sadece en iyi dövüşçüyü belirlemekle kalmayacak, aynı zamanda kahramanlarımızı geçmişin hayaletleriyle ve ölümcül bir komployla yüzleşmek zorunda bırakacak. Film, 90’ların atari salonu ruhunu onurlandırırken, hikayeyi yeni nesil izleyiciler için modern bir dille anlatmayı hedefliyor.

Filmin başrollerinde önemli isimler yer alıyor. Efsanevi karakter Ryu‘ya Andrew Koji hayat verirken, onun kadim dostu ve rakibi Ken Masters‘ı Noah Centineo canlandıracak. Chun-Li rolünde ise Callina Liang‘ı izleyeceğiz.

Wednesday 3. sezonu gecikebilir! Peki neden?

Wednesday 3. sezonu gecikebilir! Peki neden?

Wednesday dizisinin 3. sezonu gecikecek gibi görünüyor. Bu durum, izleyiciler arasında hayal kırıklığı yarattı.

Yönetmen koltuğunda Kitao Sakurai’nin oturduğu yapım, hadouken’ler, tekmeler ve serinin tüm favori karakterleriyle dolu destansı bir dövüş şöleni vaat ediyor.

Kiralamada Elektrikli ve Hibritte Yükseliş Sürüyor!

Araç kiralama sektörünün çatı kuruluşu Tüm Oto Kiralama ve Mobilite Kuruluşları Derneği (TOKKDER), bağımsız araştırma şirketi NielsenIQ iş birliği ile hazırladığı, 2025 yılı ilk yarı sonuçlarını içeren “TOKKDER Operasyonel Kiralama Sektör Raporu”nu açıkladı. Rapora göre, operasyonel araç kiralama sektörü 2025 yılının ilk 6 ayında 2024 yılı sonuna göre yüzde 6,5 daraldı. Sektörün filosunda bulunan araç adedi 235 bin 400’e gerilerken aynı dönemde sektörün aktif büyüklüğü ise 302 milyar TL oldu.  2024 yılı sonunda sektörün araç parkı 252 bin adet seviyesindeydi. 

Rapora göre, Renault yüzde 18,6 pay ile Türkiye operasyonel araç kiralama sektörünün en çok tercih edilen markası olmayı sürdürdü. Renault’yu yüzde 16,0 ile Fiat, yüzde 9,0 ile Toyota, yüzde 8,8 ile Volkswagen ve yüzde 8,0 ile Ford takip etti. Sektörün araç parkının yüzde 46,6’sı kompakt sınıf araçlardan oluşurken, küçük sınıf araçlar yüzde 31,4 ve üst-orta sınıf araçlar yüzde 10 pay aldı. 2025’in ikinci çeyreğinde operasyonel araç kiralama sektörünün filosundaki hafif ticari araçların payı yüzde 7,0 olarak gerçekleşti. Raporda sektörün araç parkında yer alan hibrit ve elektrikli araçların payının artmaya devam etmesi dikkat çekti. Buna göre, sektörün araç parkının yüzde 59’luk bölümünü benzinli araçlar oluştururken, dizel araçların payı yüzde 29,2’ye yükseldi. Hibrit ve elektrikli araçların payı ise yüzde 11,8’e yükseldi.

Karoser tipinde sedan açık ara lider! 

TOKKDER raporunda yer alan bir başka veri ise operasyonel araç kiralama sektöründeki gövde tipine göre araç tercih sıralamasında sedan birinciliğinin devam etmesi oldu. Bu kapsamda, sedan gövde tipine sahip araçlar yüzde 42,4 ile birinci sırada, hatchback gövde tipine sahip araçlar ise yüzde 25,9 ile ikinci sırada yer aldı. SUV araçlar ise yüzde 23 ile üçüncü sırada yer aldı. Bu araçları yüzde 0,8 ile station wagon gövde tipine sahip araçlar takip etti. Sektörün toplam araç parkının yüzde 84,4’ünü otomatik vitese sahip araçlar oluştururken, manuel vitesli araçların payı ise yüzde 15,6 olarak gerçekleşti.

Mercedes-Benz Yeni Elektrikli GLC’nin İç Mekanını Tanıttı

Mercedes-Benz Yeni Elektrikli GLC’nin İç Mekanını Tanıttı

Mercedes-Benz merakla beklenen Yeni Elektrikli GLC modelinin iç tasarımını gösterdi. Bu araç gelecekten geliyor.

Sektör ekonomiye katkı sağlamaya devam ediyor!

Operasyonel kiralama sektörü 2025 yılında da ekonomiye önemli oranda vergi girdisi sağlamaya devam etti. Sektörün yılın ilk yarısında ödediği vergi tutarı toplamda 24,5 milyar TL’yi buldu. Sektör, yılın ilk yarısında 50,7 milyar TL tutarında araç alımı gerçekleştirdi. Bu tutar, 2024 yılı genelinde 95,8 milyar TL seviyesindeydi. Yılın ilk yarısında operasyonel kiralama ve filo yönetiminde toplam müşteri sayısı 2024 yılı sonuna göre yüze 12 civarında azalarak 24 bin 400 adede düştü. 2024 yılının aynı döneminde   bu rakam 29 bin 200 müşteriydi. Müşteri başına düşen araç sayısı ise yılın ilk yarısında 9,0 adet olarak gerçekleşerek 2024 toplamındaki 8,3 adedi geride bıraktı. 

Raporu değerlendiren TOKKDER Yönetim Kurulu Başkanı Özarslan A. Tangün, “Günümüzde kaynaklar, mevcut koşullar nedeniyle, sınırlı hale geldi. Bu sebeple, kaynakları mümkün olduğunca verimli kullanmak sürdürülebilirlik açısından büyük önem taşıyor. Kaynaklarını verimli kullanmak isteyen şirketler, ticari faaliyetlerinde ihtiyaç duydukları araçları temin etmek için satın alma alternatifi yerine artan oranda operasyonel kiralamayı tercih ediyor. Bu sayede öz kaynaklarını ve kredi limitlerini ana faaliyet alanlarında değerlendirme imkânı bulurken araç sahipliğinden kaynaklanan birçok maliyet kalemini ve riski de bertaraf etme imkânı elde etmiş oluyorlar.  Sağlıklı analiz yapan her şirketin kiralamayı tercih etmesi lazım. Kiralama dünyada da büyüyor, bizde de büyümeye devam edecektir. Şirketlerin araç parkı dikkate alındığında, kiralamanın büyümesi konusunda yüksek potansiyeli görebiliyoruz. Verimlilik, tasarruf ve risk yönetimi açısından sunduğu birçok avantaja rağmen, ülkemizde iş amaçlı kullanılan araçların ancak yaklaşık yüzde 10’u operasyonel kiralama yöntemiyle finanse edilmiş durumda. Avrupa Birliği ülkelerinde ise şirket araçlarının finansmanında operasyonel kiralamanın payı son 7 yıl içinde yüzde 48’den yüzde 57’ye çıktı. Sektörümüzün büyüklüğünü olması gereken noktaya taşımak için, operasyonel kiralamanın faydalarını anlatarak uluslararası ve büyük ölçekli yerel şirketlerin yanı sıra KOBİ’lerin de şirket araçlarının finansmanında artan oranda operasyonel kiralama yöntemini tercih etmesini sağlamamız gerekiyor” dedi. 

Türkiye’nin Enerjisine 2.000 MW’lık Dev Yatırım

1

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Türkiye’nin enerji dönüşümünde vites yükselttiğini belirterek, 2025 yılının Kasım ve Aralık aylarında gerçekleştirilecek yeni YEKA yarışmalarının takvimini ve detaylarını paylaştı. Bu hamle, Türkiye’nin hem enerji arz güvenliğini artırma hem de temiz enerji hedeflerine ulaşma konusundaki kararlılığını bir kez daha gözler önüne seriyor.

Rüzgar Enerjisi İçin Belirlenen Stratejik İller

Rüzgar enerjisi potansiyelini harekete geçirecek 1.150 MW’lık dev kapasite için Sivas, Balıkesir, Aydın, Denizli ve Kütahya illeri seçildi. Bu illerde, büyüklükleri 110 MW ile 500 MW arasında değişen toplam altı büyük rüzgar enerji santrali projesi hayata geçirilecek.

Güneş Enerjisi Yatırımları Doğu’dan Batı’ya Yayılıyor

Güneş enerjisi alanında ise 850 MW’lık kapasite için Elazığ, Kahramanmaraş, Erzurum, Bolu, Eskişehir, Mardin ve Van olmak üzere yedi ilde dokuz farklı yarışma yapılacak. 40 MW’tan 260 MW’a kadar farklı büyüklüklerdeki bu projelerle, güneşin gücü Türkiye’nin dört bir yanına yayılacak.

NASA Çin’e boyun eğebilir! Büyük tehlike

NASA Çin’e boyun eğebilir! Büyük tehlike

ABD, uzay rekabetinde Çin'in gerisinde kalacak gibi görünüyor. Bu durum, ülke yönetiminde büyük panik yarattı.

Türkiye’de Bir İlk: Yüzer Güneş Santrali Kuruluyor

Bakan Bayraktar’ın duyurduğu en heyecan verici yeniliklerden biri de Türkiye’nin ilk yüzer güneş enerji santrali (GES) projesi oldu. Geçen yıl Kıyı Kanunu’nda yapılan değişiklikle önü açılan bu teknoloji için ilk adım Manisa’da atılıyor. Demirköprü Barajı rezervuar alanında 35 MW gücünde bir yüzer GES kurulumu amacıyla ihale gerçekleştirilecek.

Yatırımcılar İçin Cazip Şartlar ve Alım Garantisi

Yatırımcıları teşvik etmek amacıyla tasarlanan yarışma modelinin finansal detayları da netleşti:

  • Tavan Fiyat: Birim elektrik enerjisi alım fiyatı için teklif edilebilecek en yüksek bedel 5,50 Euro-cent/kWh olacak.
  • Açık Eksiltme: Rüzgar enerjisi yarışmaları için 3,50 Euro-cent/kWh, güneş enerjisi için ise 3,25 Euro-cent/kWh taban fiyata ulaşılana kadar açık eksiltme yöntemi uygulanacak.
  • Katkı Payı: Taban fiyata ulaşılması durumunda, yatırımcılar arasında minimum 10.000 Euro/MW başlangıç bedeli üzerinden katkı payı artırma yarışına geçilecek.
  • Devlet Güvencesi: Kazanan firmalar, rüzgar santralleri için 72 ay (6 yıl), güneş santralleri için ise 60 ay (5 yıl) boyunca ürettikleri elektriği serbest piyasada satabilecek. Bu sürenin sonunda ise devlet, 20 yıl boyunca ihalede oluşan bedel üzerinden alım garantisi sunacak.

Bakan Bayraktar, projelerde kullanılacak ekipmanlar için daha önceki YEKA ihalelerinde olduğu gibi asgari yerlilik oranı şartının aranmaya devam edeceğini vurguladı. Bu yeni ihalelerin, Türkiye’nin yerli ve milli kaynaklarla enerji bağımsızlığına ulaşma yolunda kritik bir rol oynaması bekleniyor.

NASA Çin’e boyun eğebilir! Büyük tehlike

Uluslararası bir rekabetin yeni adresi Ay oldu. Bir yanda ABD, diğer yanda ise Çin, Ay’a insanlı görevler düzenlemek için adeta bir zaman yarışına girdi. Bu rekabet, her iki ülkenin de Ay’da kalıcı üsler kurma planlarıyla daha da kızışırken, ABD’nin bu yarışı kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya olduğu belirtiliyor. Eski NASA Başkanı Jim Bridenstine, yaptığı açıklamalarda, mevcut şartların değişmemesi durumunda ABD’nin Çin’e geçileceğini savunuyor.

Çin, uzay yarışında öne geçebilir

Bir zamanlar ABD ile Sovyetler Birliği arasında yaşanan uzay yarışının benzeri, bugün ABD ile Çin arasında Ay’a ulaşma çabalarıyla devam ediyor. Her iki ülke de insanlı Ay görevlerinin yanı sıra, Ay’da nükleer reaktörler kurma planları yapıyor.

Bu konuda ilk olmak büyük bir stratejik önem taşıyor; çünkü Ay’a ilk önce inen ve üssünü kuran taraf, diğer ülkeleri o bölgelerden uzak tutma hakkına sahip olacak. Bu durum, ABD’nin Çin’den önce Ay’a ayak basmak için çalışmalarını hızlandırmasına neden oluyor.

Ancak eski NASA Başkanı Jim Bridenstine’a göre bu çaba tek başına yeterli değil. ABD Senatosu’na davet edilerek görüşleri alınan Bridenstine, “Eğer bir şeyler değişmezse, Çin bizden önce Ay’a ulaşacak” dedi.

NASA’nın Artemis Görevi’nin mimarlarından olan Bridenstine, bu görevin karşılaştığı zorluklara işaret ediyor. Eski başkan, Donald Trump döneminde NASA bütçesinin kısıtlanmasının yanı sıra, SpaceX’in bu görev için kullandığı tasarımın da sorunlu olduğunu belirtti.

E-Sporcular Ne Kadar Kazanıyor?

E-Sporcular Ne Kadar Kazanıyor?

E-spor oyuncularının ne kadar kazandığını hiç merak ettiniz mi? Bu haberimizde E-spor oyuncularının gelirlerine değiniyoruz.

SpaceX’in Artemis görevi için geliştirdiği roketin alçak Dünya yörüngesinde yakıt ikmali yapması gerekiyor. Bridenstine, SpaceX’in bu yaklaşımını “oldukça sorunlu” ve “pek mantıklı değil” olarak nitelendiriyor.

Bridenstine ayrıca, Beyaz Saray’ın bir dönem iptal etmeyi düşündüğü Gateway Projesi’nin mutlaka devam etmesi gerektiğini söylüyor. Bu proje, Ay’ın yörüngesinde küçük bir uzay istasyonu kurulmasını ve bu istasyonun Ay’a insanlı görevler düzenleyecek ülkeler tarafından kullanılmasını hedefliyor.

ABD, Artemis II göreviyle SLS (Space Launch System) fırlatma sistemi ve Orion uzay aracını mürettebatlı olarak test edecek. Bu testin başarılı olması durumunda, 2027 ortalarında Artemis III göreviyle astronotların Ay’a inmesi bekleniyor. Gateway istasyonunun ise 2028’de devreye girmesi planlanıyor.

Mercedes-Benz Yeni Elektrikli GLC’nin İç Mekanını Tanıttı

Mercedes-Benz, 7 Eylül’de Münih’teki IAA MOBILITY 2025 fuarında dünya prömiyerini yapacağı tamamen yeni elektrikli GLC modelinin iç mekanına dair ilk bilgileri paylaştı. Markanın “Duyusal Saflık” tasarım dilinin bir sonraki aşamasını seri üretimde sergileyen ilk model olan elektrikli GLC, özellikle MB.OS işletim sistemiyle güçlendirilmiş devrimsel iç mekanıyla dikkat çekiyor. Sürücü ve yolculara kişisel, zahmetsiz ve bağlantılı bir alan sunmayı hedefleyen tasarımın merkezinde ise bugüne kadar bir Mercedes-Benz’e takılan en büyük ekran olan yeni MBUX HYPERSCREEN yer alıyor.

Yeni Elektrikli GLC ile Otomotiv Dünyasında Bir İlk: 99,3 cm’lik MBUX HYPERSCREEN

Yeni GLC’nin iç mekan deneyimini daha önce hiç görülmemiş bir seviyeye taşıyan en önemli unsur, bir sütundan diğerine kesintisiz bir şekilde uzanan MBUX HYPERSCREEN. 99,3 santimetrelik (39,1 inç) boyutuyla bugüne kadarki en büyük Mercedes-Benz ekranı olan bu panel, markanın “Evinize Hoş Geldiniz” hissini tam anlamıyla yaşatmayı amaçlıyor. Yüksek çözünürlük ve 1.000’den fazla ayrı LED’e sahip yenilikçi matris arka aydınlatma teknolojisi sayesinde olağanüstü netlik ve canlı renkler sunuyor. Akıllı bölge karartma (zone dimming) özelliği ise iki ekran alanının aynı anda ayarlanmasına olanak tanıyarak önemli bilgilerin her zaman net ve erişilebilir olmasını sağlıyor, böylece dikkat dağınıklığını azaltıyor. Mercedes-Benz, bu çığır açan teknoloji için bir patent başvurusunda bulunduğunu da açıkladı.

Akıcı Tasarım ve Dijital Sofistikasyon Bir Arada

İç mekan tasarımı, orta konsol ile gösterge panelini birleştiren büyük bir dekoratif heykelle tanımlanıyor. Tek ve akıcı bir kaplama elemanı, bu iki bölümü görsel olarak birleştirerek heykelsi bir yüzey oluşturuyor ve alt kenarındaki ambiyans aydınlatmasıyla şık bir şekilde vurgulanıyor. Konsol, seçilen donanıma bağlı olarak akıllı telefonlar için iki adede kadar kablosuz ve hızlı şarj tepsisi ile yeni bir fiziksel tuş kontrol şeridini (dörtlü flaşör düğmesi dahil) entegre ediyor. Ayrı ve şık bardak tutucular kullanılabilirliği artırırken, galvanizli havalandırma menfezleri rafine bir teknolojik estetik sunuyor. Klima ayarları yapıldığında, ortam ve havalandırma aydınlatmasının rengi anlık olarak değişerek yapılan seçimi onaylıyor.

Kapı panelleri, dikkat çekici metalik hoparlör ızgaraları ve kaplamalarıyla sade bir tasarıma sahipken, deri koltukların tasarımı da benzer şekilde temiz ve minimalist bir çizgide ilerliyor. Tüm bu unsurlar, yeni MBUX HYPERSCREEN ve etkileyici yeni ambiyans stilleriyle birleşerek dijital bir sofistike hissi yaratıyor ve büyüleyici, sürükleyici bir iç mekan deneyimi sunuyor.

Kişiselleştirilmiş Atmosfer: Yüksek Çözünürlüklü Ortam Stilleri

Mercedes-Benz İşletim Sistemi (MB.OS) sayesinde fiziksel ve dijital dünyalar kusursuz bir şekilde harmanlanıyor. Kullanıcılar, ekran arka planı olarak yüksek çözünürlüklü ve atmosferik ortam stilleri seçebiliyor. Bu stiller, sakinlikten yoğunluğa, soğuktan sıcağa, teknikten duygusala kadar geniş bir ruh hali yelpazesi sunuyor. Gösterge panelinin, kontrol elemanlarının ve ortam aydınlatmasının renkleri bu duygusal motiflerle koordine edilerek kullanıcıların araç içinde tamamen kişiselleştirilmiş bir atmosfer yaratmasına olanak tanıyor. Ambiyans aydınlatması, göz alıcı hatlar, zarif dekoratif unsurlar ve nefes kesici MBUX HYPERSCREEN ile yeni GLC, iç mekan zarafeti ve dijital rahatlık sanatını yeniden tanımlıyor.

Wednesday 3. sezonu gecikebilir! Peki neden?

Hayranlarının merakla beklediği Wednesday dizisinin yeni sezonu için bekleyişin uzun süreceği ortaya çıktı. İlk iki sezon arasında izleyicileri neredeyse üç yıl bekleten dizi, üçüncü sezon için de benzer bir ara veriyor.

Wednesday 3. sezonu gecikecek

Netflix’in popüler yapımlarından Wednesday, bu hafta ikinci sezonun ikinci kısmının yayınlanmasıyla tamamlandı. Netflix, ikinci sezon bitmeden üçüncü sezon onayını vermişti. Ancak paylaşılan bilgilere göre, yeni sezon için izleyicilerin yine uzun bir süre beklemesi gerekiyor.

What’s On Netflix’in yayınladığı bilgilere göre, Wednesday’in üçüncü sezonunun 2027 yazında yayınlanması planlanıyor. Bu durum, yeni sezon için iki yıl daha bekleyeceğimiz anlamına geliyor. Çekimlerin ise 2026 baharında başlaması bekleniyor.

Tim Burton’ın yönettiği ve Jenna Ortega’nın Wednesday Addams karakterine hayat verdiği dizi, Addams Ailesi’nden esinleniyor. Dizinin yapımcısı Alfred Gough, üçüncü sezonda hikâyenin daha karanlık bir tona bürüneceğini belirtiyor. Yeni sezonda Lady Gaga’nın canlandırdığı Ophelia karakteri de önemli bir rol oynayacak.

E-Sporcular Ne Kadar Kazanıyor?

E-Sporcular Ne Kadar Kazanıyor?

E-spor oyuncularının ne kadar kazandığını hiç merak ettiniz mi? Bu haberimizde E-spor oyuncularının gelirlerine değiniyoruz.

Diziyle ilgili merak edilen bir diğer konu da, üçüncü sezonun yayınlanmasıyla birlikte Wednesday’in evreninin nasıl genişleyeceği. Hayranlar, yeni karakterlerin hikayeye nasıl entegre olacağını ve Addams Ailesi’nin diğer üyelerinin bu sezonda daha fazla yer alıp almayacağını merak ediyor.

Yaratıcı ekip, dizinin temel dinamiklerini korurken, hikayeyi daha karmaşık hale getirecek yeni unsurlar ekleyeceklerini belirtiyor. Peki siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi aşağıdaki yorumlar kısmından bizimle paylaşabilirsiniz.

vivo X300 Ultra kamerası ile ilke imza atacak

Telefon pazarında rekabet kızışırken, vivo mobil fotoğrafçılıkta ezberleri bozacak bir hamle yapmaya hazırlanıyor. Sektörden gelen son sızıntılara göre, markanın yakında tanıtacağı amiral gemisi vivo X300 Ultra, arka kamera kurulumunda iki adet 200 Megapiksel sensöre yer veren dünyanın ilk akıllı telefonu olacak.

vivo X300 Ultra 200MP Ana ve 200MP Periskop Kamera ile Gelecek

Sızıntılara göre bu devrim niteliğindeki kurulum, hem ana kamerada hem de periskop telefoto kamerada 200MP çözünürlük sunarak her mesafede olağanüstü detay vaat ediyor. Özellikle 85mm odak uzaklığına sahip 200MP periskop kameranın, kayıpsız zoom ve portre çekimlerinde yeni bir standart belirlemesi bekleniyor. Bu iki güçlü sensöre, 50 Megapiksellik bir ultra geniş açılı kameranın eşlik edeceği de gelen bilgiler arasında.

Kamera sisteminin kalbinde ise vivo için özel olarak geliştirilen, 1/1.4 inç boyutundaki yeni Samsung ISOCELL HPB sensörünün yer alacağı konuşuluyor. Görüntü kalitesini en üst seviyeye taşımak için vivo’nun kendi geliştirdiği görüntüleme ve video çipleri ile lens parlamalarını ve yansımaları en aza indiren efsanevi Zeiss T kaplaması* da donanımın kilit parçaları olacak.

vivo X300 Ultra, sadece arka kamerasıyla değil, diğer özellikleriyle de amiral gemisi segmentine yakışır bir donanım sunacak. Tıpkı serinin diğer modelleri X300 ve X300 Pro gibi, bu modelde de otomatik odaklama (autofocus)özelliğine sahip 50 Megapiksel çözünürlüğünde ve 92 derecelik geniş bir görüş alanı sunan bir ön kamera bulunacak.

iPhone 17 fiyatı belli oldu

iPhone 17 fiyatı belli oldu

Merakla beklenen iPhone 17 fiyatı hakkında yeni iddialar ortaya atıldı. Buna göre iPhone 17 fiyatı 799 dolardan başlayacak.

Telefonun performans merkezi ise Qualcomm’un henüz duyurmadığı, Snapdragon 8 Elite’in halefi olması beklenen yeni nesil yonga seti olacak. Muhtemelen Snapdragon 8 Gen 5 olarak isimlendirilecek bu işlemci, X300 Ultra’yı performans liginin zirvesine taşıyacak. Bu iddialı özelliklerle vivo X300 Ultra, 2025’in sonları ve 2026’nın başlarında mobil teknoloji dünyasının en çok konuşulan cihazlarından biri olmaya aday görünüyor.

Samsung iPhone 17 Pro’yu kopyaladı mı?

Teknoloji dünyası, Samsung’un 2026’nın başlarında tanıtması beklenen yeni amiral gemisi Galaxy S26 serisine ait olduğu iddia edilen ilk tasarım maketlerinin sızdırılmasıyla çalkalanıyor. Güvenilir sızıntılarıyla tanınan Sonny Dickson tarafından paylaşılan görüntü, Samsung’un yeni tasarım dili hakkında önemli ipuçları verirken, ortalığı karıştıracak bir esinlenme iddiasını da beraberinde getirdi.

En Büyük Tartışma: Samsung Galaxy S26 Edge ve iPhone 17 Pro Benzerliği

Sızdırılan görsellerdeki en çarpıcı detay, serinin ortanca modeli olması beklenen Galaxy S26 Edge’in, Apple’ın önümüzdeki hafta tanıtacağı iPhone 17 Pro’nun tasarımını andıran bir kamera modülüne sahip olması. Arka panelin neredeyse tamamını kaplayan geniş ve dikdörtgen kamera bloğu, Apple’ın yeni tasarım diline oldukça benziyor.

iPhone 17 fiyatı belli oldu

iPhone 17 fiyatı belli oldu

Merakla beklenen iPhone 17 fiyatı hakkında yeni iddialar ortaya atıldı. Buna göre iPhone 17 fiyatı 799 dolardan başlayacak.

Apple’ın lansmanının çok yakın, Samsung’un ise aylar sonra olması, tasarım fikrinin aynı anda akla gelmesi ihtimalini zayıflatıyor. Bu durum, Samsung’un henüz piyasaya çıkmamış bir rakip modeli kopyaladığı yönündeki eleştirilere ve intihal suçlamalarına maruz kalabileceği yorumlarına neden oldu.

Galaxy S26 Ultra’da Dev Kamera Bloğu Geri Dönüyor

Sızıntı, serinin en güçlü modeli olacak Galaxy S26 Ultra hakkında da önemli bilgiler içeriyor. Daha önce bir başka ünlü sızıntı kaynağı Ice Universe’ün de belirttiği gibi, Samsung’un Galaxy S21 Ultra’da kullandığı gibi büyük ve tek parça bir kamera adasına geri döneceği doğrulanmış görünüyor.

Ancak yeni görüntüye göre, tüm sensörler bu büyük çıkıntının içinde dağınık olmak yerine, üç ana sensörün bir arada gruplandığı bir yapıda olacak. Bu tasarımın, daha büyük lens ve sensörlerin kullanımına olanak tanıyarak fotoğraf ve video kalitesini önemli ölçüde artırması hedefleniyor. Serinin temel modeli Galaxy S26 Pro’nun da üçlü kamera modülüne sahip bir blokla geleceği görülüyor.

Sonny Dickson’ın daha önce iPhone 12, iPhone 13, iPhone 15 serisi ve Apple Homepod gibi birçok cihazın tasarımlarını tanıtımlarından önce doğru bir şekilde sızdırdığı biliniyor, bu da paylaşılan bu son görüntünün güvenilirliğini artırıyor.