Samsung’un Android tabanlı kullanıcı arayüzü One UI, sekizinci büyük sürümle birlikte özellikle kamera deneyiminde dikkat çeken bir değişim geçiriyor. One UI 8.0, kamera uygulamasında kontrol seçeneklerine erişimi hızlandıran yeni bir kaydırma hareketi sistemini devreye alıyor.
One UI 8.0, kamera deneyimini iyileştirecek
Uygulamada artık hem yatay hem dikey kaydırma destekleniyor. Yatay kaydırma modlar arasında geçiş yaparken, dikey kaydırma ise ön ve arka kamera arasında hızlı geçiş sağlıyor. Kamera kontrollerine erişim de doğrudan kaydırma hareketiyle mümkün hale geliyor. Bu kontroller, kullanıcı tercihlerine göre uygulama ayarlarından değiştirilebiliyor.
Samsung, kamera arayüzünü daha sade hale getirme çalışmalarına bir önceki sürüm olan One UI 7 ile başlamıştı. Görüntüleme alanındaki dikkat dağıtıcı unsurlar azaltılmış, üst menü çubuğu sadeleştirilmiş ve seçenekler alt kısma taşınmıştı.
Zoom seviyesinin yanında yer alan açılır menü, bu kontrollerin fazla yer kaplamadan erişilebilir olmasını sağlamıştı. One UI 8.0 ise bu deneyimi daha akıcı hale getiren kaydırma hareketleriyle tamamlıyor.
Donald Trump, resmen kendi operatör markasını kurdu. Bu gelişme, mobil sektördeki dengeleri değiştirebilir.
Yeni sürüm sadece kamera uygulamasıyla sınırlı kalmıyor. Beta sürecinde olan One UI 8, sistem genelinde pek çok yenilik ve iyileştirme içeriyor. Ancak One UI 8 beta güncellemeleri şu anda yalnızca Galaxy S25 serisine sunuluyor.
S25, S25 Plus ve S25 Ultra modelleri bu sürümle ilk deneyimi yaşayan cihazlar arasında yer alıyor. Peki siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi aşağıdaki yorumlar kısmından bizimle paylaşabilirsiniz.
Google’ın yapay zeka alanındaki en önemli kuruluşlarından biri olan DeepMind’in Teknoloji Direktörü (CTO) görevini Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) mezunu Koray Kavukcuoğlu yürütüyor. Yapay zeka araştırmalarında küresel ölçekte saygın bir isim olan Kavukcuoğlu, yalnızca son sekiz yılda 270.000’e yakın akademik atıf aldı. Bu sayı başlıbaşına yapay zeka dünyasında etki gücü yüksek araştırmacılar arasında yer aldığını gösteriyor.
Eski ROKETSAN mühendisi, şimdi Google DeepMind’ı yönetiyor!
Koray Kavukcuoğlu 2012 yılından bu yana DeepMind bünyesinde görev alıyor. Bu süre zarfında Research Scientist, Director of Research ve VP of Research pozisyonlarında çalışan Kavukcuoğlu, 2024 yılı itibarıyla şirketin en üst teknik lideri konumuna geldi. Londra merkezli çalışan bilim insanı özellikle yapay zeka ile güçlendirilmiş öğrenme sistemleri, oyun temelli yapay zeka araştırmaları ve derin öğrenme konularında önemli projelere imza attı.
Kavukcuoğlu’nun akademik geçmişi de dikkate değer. 1994-1999 yılları arasında ODTÜ’de lisans eğitimini tamamladıktan sonra yine aynı üniversitede yüksek lisans yaptı. Ardından New York University’de bilgisayar mühendisliği alanında yüksek lisans ve doktora derecelerini aldı. New York University’den mezun olduktan sonra NEC Laboratories America ve Google’da araştırmacı ve stajyer olarak görev yaptı.
Günümüzde DeepMind çatısı altında faaliyet gösteren Kavukcuoğlu, şirketin yapay zeka stratejilerinin belirlenmesinde ve teknolojik yönünün şekillendirilmesinde merkezi bir rol oynuyor. Google’ın Bard, Gemini ve AlphaFold gibi projeleriyle öne çıkan yapay zeka sistemleri üzerinde çalışan ekiplerin başında yer alıyor.
Koray Kavukcuoğlu’nun liderliğindeki DeepMind, etik yapay zeka geliştirme, çevre modelleme, sağlık ve bilimsel keşiflerde yapay zeka uygulamaları gibi birçok alanda ilerleme kaydetmeye devam ediyor.
Honor, önümüzdeki ay yeni bir orta segment telefon piyasaya sürmeye hazırlanıyor. Son bir sızıntıya göre, söz konusu cihaz Honor X70 olarak adlandırılacak. Peki markanın yeni modeli kullanıcılara neler sunacak?
Honor X70 neler sunacak?
Güvenilir sektör kaynaklarından Digital Chat Station, yaklaşan Honor X70 modeline dair teknik ve tasarım ayrıntılarını paylaştı. Buna göre markanın yeni modeli 6.79 inç büyüklüğünde ve 1.5K çözünürlüğe sahip bir OLED ekranla gelecek. Bilindiği üzere selefi X60’da LCD ekran kullanıldı. Yani ekran tarafında önemli bir değişiklik yaşanacak diyebiliriz.
Cihazın işlemcisiyle ilgili olarak ise net bir bilgi verilmedi. Ancak sızıntılara göre düşük güç tüketimli bir yonga seti kullanılacak. Karşılaştırma yapmak gerekirse, bir önceki model olan Honor X60 6nm üretim süreciyle üretilmiş MediaTek Dimensity 7025 Ultra çipinden güç alıyor.
Kaynak akıllı telefonun batarya kapasitesini açıklamadı. Ancak, büyük bir pilden besleneceğini ifade etti.
Tasarım tarafında ise X70’in ince ve hafif bir gövdeye sahip olacağı, bu görünümün Honor’un X serisi için benimsediği tasarım anlayışıyla uyumlu olduğu ifade ediliyor. Yine de önceki modellere kıyasla bazı küçük tasarım farklılıkları görülebilir. Bunlara ek olarak, akıllı telefonun üç farklı renk seçeneğiyle sunulacağı belirtiliyor: beyaz, mavi ve siyah.
Peki siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Sizce akıllı telefon beklentileri karşılayacak mı? Görüşlerinizi yorumlar kısmından bizlerle paylaşmayı unutmayın!
Su altı dünyasını keşfetmek, geleneksel dalış yöntemleriyle uzun süredir fiziksel dayanıklılık ve sınırlı hareket kabiliyeti gerektiriyordu. Ancak bu durum, dünyanın ilk su altı jetpack’i olan CudaJet ile değişiyor.
Standart dalış ekipmanlarına entegre edilebilen kompakt ve giyilebilir yapısıyla CudaJet, su altı hareketliliğini daha erişilebilir, daha verimli ve daha uzun süreli hale getiriyor. Yeni teknoloji, hem rekreasyonel dalgıçlara hem de bilimsel araştırma, arkeolojik keşifler ve su altı kurtarma görevleri yürüten profesyonellere hitap ediyor.
Dünyanın ilk su altı jetpack’i CudaJet!
CudaJet’in temel avantajı, dalış esnasında harcanan fiziksel enerjiyi minimuma indirerek kullanıcıların çevresel gözlemlerine daha fazla odaklanmasını sağlaması. Enerji verimliliği ile donatılan ileri düzey itki sistemi sayesinde dalgıçlar, daha az oksijen tüketimiyle daha uzak mesafelere ulaşabiliyor ve dalış süreleri uzuyor. Cihaz bu yönüyle sadece eğlence amaçlı kullanım değil, profesyonel uygulamalar için de uygun bir platform sunuyor.
CudaJet’in en dikkat çekici teknik özellikleri arasında yön ve hız kontrolünün kolaylıkla sağlanabildiği sezgisel bir kontrol sistemi, her yöne yumuşak ve kontrollü hareketi mümkün kılan aerodinamik tasarımı ve zorlu su altı koşullarına uyum sağlayabilen güvenilir yapısı bulunuyor.
Xbox Game Pass’in 30 Haziran tarihinde toplamda 6 oyuna veda edeceği belirtiliyor. İşte platformdan ayrılacak oyunlar!
Su altı mağaraları gibi dar ve karmaşık alanlarda dahi yüksek manevra kabiliyeti sunan jetpack, aynı zamanda mercan resifleri gibi hassas ekosistemlere zarar vermeden kullanılabiliyor. Geliştirilen teknoloji sayesinde CudaJet, geleneksel su altı ulaşım araçlarının yerini alabilecek yeni nesil bir çözüm olarak değerlendiriliyor.
Cihazın sürdürülebilirlik boyutu da ön plana çıkıyor. Fiziksel yorgunluğu azaltması ve enerji tasarrufu sağlaması, hem çevresel etkileri düşürüyor hem de kullanıcı deneyimini daha verimli hale getiriyor. CudaJet’in tanıtılmasıyla birlikte dalış ekipmanları alanında yeni bir standart belirlenmiş oldu.
Yaz mevsimi, evlerde tazelik ve ferahlığın arandığı dönemlerin başında geliyor. Temiz zeminler, tozdan arınmış yüzeyler ve solunabilir bir hava için artık evlerde daha fazla teknolojiye ihtiyaç duyuluyor. İşte bu noktada Dreame, üç yeni ürünüyle bu ihtiyaçlara kusursuz yanıt veriyor: Z30 Dikey Süpürge, H14 Dual Islak ve Kuru Süpürge ve PM20 Hava Temizleyici.
Dreame Z30 Dikey Süpürge
Dreame Z30 Dikey Süpürge, gelişmiş motoru sayesinde maksimum emiş gücüne ulaşıyor ve çok yüzeyli temizlikte sınır tanımıyor. LED ekranı, turbo modu ve hassas algılama teknolojisi ile ev temizliğini zahmetsiz hale getiriyor.
Zemini en iyi şekilde temizlemek için tasarlanan Z30, 310 AW’lik etkileyici emiş gücüyle en küçük toz ve kir parçacıklarını bile temizleyen yeni nesil kablosuz bir dikey süpürge. %99,9’luk filtreleme verimliliği ile bakteriler, virüsler ve polenler de yok ediliyor. Özellikle yaz aylarında alerjik kişiler için son derece faydalı olan bu özellik ev temizliğinde mükemmel deneyim sunuyor.
Değiştirilebilir fırçalar sayesinde sert zeminler ve halılar en iyi şekilde temizlenir. Dolaşmayı önleyici tasarıma sahip çok yüzeyli fırça, hem halı hem de sert zemin temizliğinin gereksinimlerini karşılar. Yumuşak rulo fırça sert zeminlerin temizliği için idealdir, çünkü duvara olan mesafe 7 mm’ye düşürülerek kenar temizleme kabiliyeti artırılmıştır.
Akıllı partikül ölçümü ile donatılan Z30 Dikey Süpürge, 10 mikrometre kadar küçük partikülleri otomatik olarak algılar ve emiş gücünü buna göre ayarlar. Aydınlatma teknolojisine sahip iki ana fırça sayesinde zemindeki kirlerin fark edilmesi daha da kolaylaşır. Mavi-yeşil LED ışık karanlık alanları aydınlatır ve görülmesi zor tozları görünür hale getirir. Günün sonunda Z30 Dikey Süpürge kapsamlı ve etkili bir temizlik deneyimi yaşatır.
Sadece 2,2 kg ağırlığındaki Z30’un kullanımı oldukça kolay. Geleneksel bir duvar montajı yerine, yere kolayca yerleştirilebilen bir şarj istasyonu ile birlikte gelir. Geliştirilmiş pil kapasitesi sayesinde Z30, tam 90 dakikalık bir çalışma süresine sahiptir. Böylece geniş alanları temizlemek için idealdir.
H14 Dual Dikey Süpürge, kuru ve ıslak zeminlerde aynı anda etkili temizlik yapabilen hibrit sistemi ile özellikle çocuklu ve evcil hayvanlı evlerde öne çıkıyor. 5’i 1 arada zahmetsiz ve etkili temizlik sunan H14 Dual, zemin yıkama özelliği ve 4 farklı süpürme moduyla öne çıkıyor.
Temizlik esnasında 180 derece düz şekilde yatırılabilen H14 Dual, 18,000Pa yüksek emiş gücü ile mobilyaların altını ve dar bölgeleri temizlemenize kolaylıkla yardımcı oluyor. 60 derece sıcak suyla paspaslarını kendi kendine temizleyebilen H14 Dual Islak Kuru Süpürge, temizliğin ardından sıcak hava özelliği sayesinde nemlenen paspasını 5 dakikada kurutuyor.
Duvar köşelerinde, süpürgelikler boyunca, masa bacakları etrafında ve dolap kapılarının altında etkili temizlik sağlayan H14 Dual, zeminlerinizi korumak için neredeyse hiç su lekesi bırakmadan etkili temizlik sağlar.
Yalnızca yüzey temizliğiyle yetinmek istemeyenler için PM20 Hava Temizleyici, HEPA filtre yapısı ve akıllı hava analiz sensörleri ile ortam havasını sürekli analiz ediyor ve otomatik olarak temizliyor. Alerjenlerin, tozun ve kötü kokuların önüne geçerek daha sağlıklı yaşam alanları yaratıyor.
Akıllı Başlatma Teknolojisi ile dokunmadan çalıştırma imkanı sunan PM20 Hava Temizleyici, Enviro Algılama teknolojisi sayesinde ona yaklaştığınızı algılar ve düğmeye temas etmeniz gerekmeden Hava Temizleme Cihazını anında etkinleştirir.
Hareketlerinizi izleyip ihtiyacınıza göre şekillenen PM20, dolaştığınız rotayı doğru bir şekilde algılar ve 5 metrelik mesafede havayı bulunduğunuz yere doğru gönderir. Ortamda tek bir kişi olduğunda hava akışı onun konumunu takip eder, birden fazla kişi olduğunda ise eşit dağılım sağlayarak bir taraftan diğerine yönlenir.
Dreame Hava Temizleyici PM20, yukarı ve ileri yönlü hava çıkışıyla, bir hava temizleme cihazı, soğutucu fan veya sirkülasyon fanı olarak etkisini üçe katlar. İki yönlü hava tasarımı, hava sirkülasyonunu güçlendirerek konforlu bir ortam sağlar. Sıcak havalar veya havasız kalmış ortamlar için idealdir. Ultra hızlı hava akışı tasarımıyla anında temiz havanın keyfini çıkarma imkanı veren PM20, güçlü ve bol hava akışı sağlayarak bulunduğunuz havayı hızlı ve etkili bir şekilde temizler.
Çift yönlü yok etme teknolojisi ile havadaki bakteri, mikroplar ve kötü kokuları unutun. Yüksek enerjili UVC ışığı ve PlasmaNova teknolojisinin gelişmiş kombinasyonu, pozitif ve negatif iyonlar yayarak virüsleri ve bakterileri öldürür, havayı mikro seviyede sterilize eder ve derinlemesine temizler.
Hava kirliliğini etkili bir şekilde temizleyen yenilikçi filtre kartuşları ile iç mekan hava kalitesini artıran PM20 çocuklar, yaşlılar ve hassas bünyeye sahip alerjik bireyler için güvenli bir ortam sağlayarak solunum yolu enfeksiyonlarının ve alerji semptomlarının oluşmasının önüne geçer.
Çinli panel üreticisi HKC, dünyanın ilk 800 Hz yenileme hızına sahip oyuncu monitörünü tanıttı. Monitör, 24,5 inç boyutunda Full HD çözünürlük sunan bir ekranla geliyor. Şirketin kendi geliştirdiği FSA VA paneli kullanan cihazda, a-Si HyperSilicon adlı yüksek frekanslı sürücü teknolojisi yer alıyor.
Dünyanın ilk 800 Hz oyuncu monitörü duyuruldu
Panelin dikkat çeken bir diğer unsuru, 1152 bölgeli Mini LED arka aydınlatma ve kadmiyumsuz QDEF kuantum dot filmle desteklenmiş olması. Bu kombinasyon, yüksek yenileme hızına rağmen renk performansından ödün verilmeden hareket netliği sağlıyor.
Yeni modelin yenileme hızı 48 Hz ile 800 Hz arasında değişkenlik gösteriyor. Bu aralık, değişken yenileme hızını (VRR) destekleyen ekranlarda, farklı sahnelerde minimum yırtılma ve gecikme ile görüntü sunulmasına olanak tanıyor.
Tepki süresi 0,5 milisaniye (GtG) olan ekran, 1200 nit tepe parlaklığına ve 4000:1 kontrast oranına ulaşıyor. Ayrıca %95 DCI-P3 ve %99 Adobe RGB renk kapsamına sahip olan monitör, ΔE değeri 1,5’in altında kalacak şekilde kalibre edilmiş. Yerel 10 bit renk derinliği ve 12 bit işlemeye kadar destekle geniş renk aralığı sunuluyor.
Donald Trump, resmen kendi operatör markasını kurdu. Bu gelişme, mobil sektördeki dengeleri değiştirebilir.
Monitör, HDR içeriği desteklemek üzere VESA DisplayHDR 1000 sertifikası taşıyor. Uyarlanabilir yenileme hızı desteği, hem Nvidia G-Sync hem de AMD FreeSync Premium Pro ile sağlanıyor. Cihazda ayrıca, sabit görüntüler gösterildiğinde enerji tüketimini azaltmak amacıyla dinamik güç tasarrufu sistemi yer alıyor.
HKC, bu monitörü yüksek tempolu rekabetçi oyunlarda, özellikle de Counter-Strike 2 ve Valorant gibi başlıklarda kullanılmak üzere profesyonel düzeyde bir e-spor aracı olarak tanımlıyor. Ocak 2025’te CES fuarında sergilenen ve TN panel kullanan 750 Hz Koorui G7 prototipinin aksine, bu model VA panel kullanımıyla daha yüksek kontrast ve geniş renk kapsamı sunuyor.
İran, İsrail ile artan çatışmaların ardından ülkedeki internet erişimini ciddi şekilde kısıtlamaya başladı. Alınan önlemler arasında bant genişliğinin daraltılması, küresel internetten tamamen kopma planı ve vatandaşlardan WhatsApp gibi uygulamaları silmelerinin istenmesi yer alıyor. İran hükümeti Meta’ya ait WhatsApp uygulamasının İsrail tarafından bir casusluk aracı olarak kullanıldığını öne sürdü. Bu iddia WhatsApp tarafından açıkça reddedildi.
İran, siber saldırı endişesiyle interneti kısıtladı
İnternet kısıtlamaları ilk olarak 12 Haziran’daki İsrail saldırısının ardından ülkede yaşanan erişim problemleriyle gündeme geldi. Kullanıcılar mesajlaşma uygulamaları, harita servisleri ve temel internet hizmetlerine erişemediklerini bildirdi.
Cloudflare de salı günü itibarıyla İran’daki iki büyük mobil operatörün neredeyse tamamen çevrimdışı kaldığını raporladı. The New York Times’a konuşan kaynaklar VPN hizmetlerinin de erişilemez hale geldiğini belirtti.
Google, Gemini 2.5 yapay zeka modellerini daha geniş kitlelere ulaştırmak üzere önemli bir adım attı. Detaylar haberde...
İran’da bağlantıların düşüşü doğrudan hükümetin aldığı kararlarla ilişkilendiriliyor. Yetkililer bu kısıtlamaların İsrail’in siber saldırılarına karşı bir önlem olarak alındığını açıkladı. NetBlocks’un verilerine göre salı günü yerel saatle 17.30’da ülke genelinden çıkan internet trafiğinde belirgin bir düşüş yaşandı.
Bu kısıtlamalar geçmişteki uygulamaları hatırlatıyor. 2019’da yaşanan kitlesel protestolar sırasında hükümet, ülke genelinde altı gün boyunca tam internet kesintisi uygulamıştı. O dönemde 100’den fazla kişinin hayatını kaybettiği bildirilmişti.
İsrail’in siber saldırılarla doğrudan bağlantısı henüz doğrulanmış değil. Ancak İran Ulusal Siber Güvenlik Komutanlığı, kamu hizmetlerini sekteye uğratmak amacıyla İsrail kaynaklı geniş çaplı bir siber savaş yürütüldüğünü duyurdu. Detay verilmedi.
Öte yandan kendisini “Predatory Sparrow” olarak tanımlayan ve daha önce İsrail yanlısı eylemleriyle bilinen bir hacker grubu Bank Sepah’a yıkıcı bir siber saldırı düzenlediğini ileri sürdü. İran’ın önemli devlet bankalarından biri olan Bank Sepah ABD yaptırımları altında bulunuyor. Olay sonrasında bazı ATM’lerin çalışmadığı bildirildi.
İran hükümeti WhatsApp ve Instagram gibi Batılı uygulamaları engelledi. App Store ve Google Play’e erişim de kesildi. İran içinde ise devlet onaylı ve dış dünyaya kapalı olan Ulusal Bilgi Ağı hizmet vermeye devam ediyor. Hükümet, bağlantıların kısa süre içinde yeniden sağlanacağını duyurdu.
İnternet kesintisinin ardından sosyal medyada Starlink’in devreye alınması yönünde çağrılar yapıldı. Elon Musk bu çağrılara X platformu üzerinden “The beams are on” (Işınlar açık) ifadesiyle yanıt verdi. İran, Starlink terminallerini yasaklamış durumda.
Saed News Agency ise bu sistemin İsrail saldırılarını yönlendirmek için kullanılabileceği uyarısında bulundu. SpaceX konu hakkında yorum yapmadı ancak Holistic Resilience adlı sivil toplum kuruluşu İran’da 30 ila 40 bin arası Starlink terminali bulunduğunu tahmin ediyor.
Samsung’un 3nm üretim süreciyle geliştirdiği ilk akıllı telefon işlemcisi Exynos 2500 ile ilgili yeni teknik detaylar netleşti. Güney Kore merkezli şirket, işlemcinin hücresel bağlantının yetersiz kaldığı bölgelerde uydu üzerinden acil mesajlaşma desteği sunduğunu doğruladı.
Exynos 2500, uydu üzerinden mesajlaşma desteği sunacak
Exynos 2500, bünyesinde barındırdığı Exynos 5400 5G modem aracılığıyla uydu bağlantısını mümkün hale getiriyor. Söz konusu modem, NB-IoT NTN (Non-Terrestrial Network) teknolojisini kullanarak alçak yörüngedeki uydulara doğrudan bağlanabiliyor.
Böylece, mobil şebekenin kapsama alanı dışında kalan bölgelerde bile kullanıcıların acil mesaj gönderimi gerçekleştirebilmesi sağlanıyor. Donanım düzeyinde destek sağlanmasına rağmen bu özelliğin tüm pazarlarda aktif edilip edilmeyeceği henüz netlik kazanmış değil.
Exynos 2500’ün ilk olarak Galaxy S25 serisinde yer alması bekleniyordu. Ancak Samsung Foundry’nin üretim sürecinde hedeflenen verimliliğe zamanında ulaşamaması nedeniyle Galaxy S25 modelleri sadece Snapdragon 8 Gen 3 Elite for Galaxy işlemcisiyle piyasaya çıktı.
Donald Trump, resmen kendi operatör markasını kurdu. Bu gelişme, mobil sektördeki dengeleri değiştirebilir.
Geliştirilen üretim teknikleri sonucunda Exynos 2500’ün artık seri üretime hazır hale geldiği ve bu işlemcinin Temmuz ayında tanıtılması planlanan Galaxy Z Flip 7 modeliyle birlikte kullanıma sunulacağı belirtiliyor.
Bu gelişme, özellikle afet durumlarında bağlantı imkanı sağlayacak sistemlerin mobil cihazlara entegre edilmesi yönünde önemli bir adım olacak. Peki siz bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Siz günlük hayatınızda hangi akıllı telefonu kullanıyorsunuz? Görüşlerinizi aşağıdaki yorumlar kısmından bizimle paylaşabilirsiniz.
OpenAI tarafından geliştirilen yapay zeka destekli sohbet uygulaması ChatGPT, artık WhatsApp üzerinden görsel üretme ve görsel düzenleme işlevlerini de sunuyor. Bu özellik sayesinde kullanıcılar, doğrudan WhatsApp içinden metinle komut vererek görsel oluşturabiliyor ya da mevcut bir fotoğrafı yapay zeka aracılığıyla değiştirebiliyor.
WhatsApp üzerinden ChatGPT ile nasıl görsel oluşturulur
Bu yeni kullanım yöntemi, ChatGPT’nin mobil uygulamasına gerek kalmadan çalışıyor. Kullanıcıların tek yapması gereken ChatGPT’yi tıpkı bir kişiymiş gibi WhatsApp rehberine kaydetmek. Bunun için ABD’de geçerli olan 1-800-CHATGPT (1-800-242-8478) numarasının telefon rehberine eklenmesi yeterli. ABD dışındaki kullanıcıların da numarayı ABD’li bir kişi olarak kaydetmesi gerekiyor. Bu işlem sonrasında ChatGPT ile birebir mesajlaşır gibi sohbet başlatılabiliyor.
Google, Gemini 2.5 yapay zeka modellerini daha geniş kitlelere ulaştırmak üzere önemli bir adım attı. Detaylar haberde...
Kullanıcılar örneğin “Create an image of…” gibi bir komutla başlayarak detaylı bir sahne tanımı verdiğinde yapay zeka bu isteği temel alarak bir görsel üretiyor. Ayrıca sohbet penceresindeki + simgesine tıklanarak bir fotoğraf yüklenebiliyor.
Ardından ChatGPT, bu fotoğraf üzerinde ne tür bir düzenleme yapılmak istendiğini soruyor. Kullanıcı, basit doğal dil ifadeleriyle talebini iletebiliyor. Böylece görselin içeriğinde veya stilinde değişiklik yapmak da mümkün hale geliyor.
WhatsApp’a entegre edilen MetaAI sohbet botu, geçtiğimiz haftalarda uygulamaya eklenen yeni bir düğmeyle kullanıcılara sunulmuştu. Ancak bu değişiklik, birçok kullanıcı tarafından tepkiyle karşılandı.
Özellikle Avrupa Birliği’ndeki kullanıcılar MetaAI düğmesinin arayüze zorla entegre edilmesini eleştirmişti. Meta bu tepkilere rağmen düğmeyi kaldırmadı. Buna karşın ChatGPT’nin WhatsApp ile entegrasyonu doğrudan MetaAI üzerinden değil alternatif bir erişim yoluyla gerçekleşiyor.
ChatGPT kullanımı ücretsiz sürümde belirli bir sınırla sunuluyor. Ancak kullanıcılar ChatGPT Plus aboneliğine sahiplerse WhatsApp üzerinden yönlendirilen bir bağlantı aracılığıyla hesaplarını bağlayarak daha fazla görsel oluşturma hakkına sahip olabiliyor.
Yeni entegrasyon WhatsApp kullanıcılarının sadece metin tabanlı değil, görsel tabanlı üretken yapay zeka yeteneklerine de kolayca erişebilmesini sağlıyor. Bu adım, mobil platformlarda yapay zekâ destekli içerik üretimini daha erişilebilir ve yaygın hale getiriyor.
Google, Gemini 2.5 yapay zeka modellerini daha geniş kitlelere ulaştırmak üzere önemli bir adım attı. Dün duyurulan güncellemeyle birlikte Gemini 2.5 Flash ve Gemini 2.5 Pro modelleri genel kullanıma açıldı. Bununla birlikte seriye hız ve maliyet verimliliği açısından yeni bir seçenek olarak tanımlanan Gemini 2.5 Flash-Lite modeli de eklendi. Bu model şu anda ön izleme sürecinde erişilebilir durumda.
Gemini 2.5 Flash ve Pro herkese açıldı! Flash-Lite tanıtıldı
Gemini 2.5 ailesi performans, hız ve maliyet optimizasyonu açısından hibrit akıl yürütme yetenekleriyle geliştirildi. Yeni Flash ve Pro modelleri kararlı sürüm olarak yayınlandı. Google, bu sürümlerin üretim ortamında sorunsuz şekilde kullanılabileceğini belirtti. Spline ve Rooms gibi geliştiriciler ile Snap ve SmartBear gibi kuruluşlar bu modelleri halihazırda sistemlerine entegre etmiş durumda.
Yeni tanıtılan Gemini 2.5 Flash-Lite, özellikle düşük gecikme süresi gerektiren yüksek hacimli görevler için optimize edildi. Kodlama, matematik, bilim, mantıksal akıl yürütme ve multimodal işleme konularında önceki nesil olan Gemini 2.0 Flash-Lite modeline göre daha yüksek bir genel kalite sunuyor. Flash-Lite çeviri ve sınıflandırma gibi görevlerde 2.0 Flash-Lite ve 2.0 Flash’a kıyasla daha düşük yanıt süreleri ile çalışıyor.
Bluetooth 6.0 karşımıza çıkmaya hazırlanıyor. Yeni teknoloji, bu yıl içinde resmi olarak kullanıma sunulabilir.
Model, Google’ın Gemini 2.5 serisinin sunduğu tüm özellikleri bünyesinde barındırıyor. Bunlar arasında farklı kaynaklara bağlanabilme, araçlarla entegrasyon, multimodal veri girişi desteği ve 1 milyon token’a kadar bağlam penceresi kapasitesi yer alıyor. Flash-Lite’ın ayrıca farklı maliyet düzeylerine göre esnek çalışma seçeneği de bulunuyor.
Gemini 2.5 Flash-Lite’ın ön izleme sürümü Google AI Studio ve Vertex AI üzerinden kullanılabiliyor. Aynı zamanda Gemini uygulaması üzerinden Flash ve Pro modellerine de erişilebiliyor. Ayrıca Flash-Lite ve Flash’ın özelleştirilmiş versiyonları Google Arama sonuçlarında da yer almaya başladı.
Google, Gemini 2.5 serisini geliştiricilere daha esnek, hızlı ve düşük maliyetli üretim çözümleri sunmak üzere tasarladı. Yapılan güncellemelerle birlikte Gemini 2.5 ailesi, farklı kullanım senaryolarına uygun alternatifleriyle kullanıcıların erişimine açıldı.
Microsoft’un abonelik servisi Xbox Game Pass, her ay eklenen yeni oyunlarla kullanıcıların ilgisini çekiyor. Ancak belirli dönemlerde bazı oyunlar kütüphaneden çıkarıldığını söylemek mümkün. Son bilgilere göre, haziran ayında Xbox Game Pass’ten ayrılacak yapımlar netlik kazandı.
Xbox Game Pass 6 oyunu kaybediyor
Xbox Game Pass’in 30 Haziran tarihinde toplamda 6 oyuna veda edeceği belirtiliyor. Listeye bir göz attığımızda, SteamWorld Dig 2, Arcade Paradise ve Robin Hood: Sherwood Builders gibi yapımların olduğunu görüyoruz.
Arcade Paradise (Cloud, Konsol, PC)
Journey to the Savage Planet (Cloud, Konsol, PC)
My Friend Peppa Pig (Cloud, Konsol, PC)
Robin Hood: Sherwood Builders (Cloud, Konsol, PC)
SteamWorld Dig (Cloud, Konsol)
SteamWorld Dig 2 (Konsol, PC)
Bunun dışında, platforma haziran ayının ikinci yarısında eklenecek oyunlar şöyle;
FBC: Firebreak (Cloud, PC, Xbox Series X|S) – 17 Haziran
Crash Bandicoot 4: It’s About Time (Konsol, PC) – 17 Haziran
Lost in Random: The Eternal Die (Cloud, PC, Xbox Series X|S) – 17 Haziran
Star Trucker (Xbox Series X|S) – 18 Haziran
Wildfrost (Konsol) – 18 Haziran
Rematch (Cloud, PC, Xbox Series X|S) – 19 Haziran
Volcano Princess (Cloud, Konsol, PC) – 24 Haziran
Against the Storm (Cloud, Konsol) – 26 Haziran
Warcraft 1: Remastered (PC) – 26 Haziran
Warcraft 2: Remastered (PC) – 26 Haziran
Warcraft 3: Reforged (PC) – 26 Haziran
Call of Duty: WW2 (Konsol, PC) – 30 Haziran
Little Nightmares 2 (Cloud, Konsol, PC) – 1 Temmuz
Rise of the Tomb Raider (Cloud, Konsol, PC) – 1 Temmuz
Nintendo’nun yeni nesil oyun konsolu Switch 2, henüz piyasadaki ilk aylarını geride bırakmadan korsan içeriğe karşı ciddi yaptırımlarla gündeme geldi. Özellikle MIG Switch adı verilen donanımı kullanarak sisteme korsan ya da yedek oyun yüklemeye çalışan kullanıcılar, Nintendo tarafından çevrimiçi hizmetlerden kalıcı olarak yasaklanıyor.
Nintendo Switch 2, korsan içeriklere taviz vermeyecek
MIG Switch, teknik olarak içine oyun yüklenebilen boş bir kartuş olarak çalışıyor. Kullanıcılar bu cihaz üzerinden fiziksel oyunların yedek ROM dosyalarını veya korsan versiyonlarını Switch 2’ye aktarabiliyor. Nintendo, söz konusu kartuşların hem üreticilerine hem de dağıtıcılarına yönelik daha önce hukuki süreç başlatmıştı.
Switch 2’nin donanımında bu tür cihazların çalışmasını engellemek üzere çeşitli yazılım ve donanım önlemleri alındığı da daha önce açıklanmıştı. Ancak yeni yayınlanan bir firmware güncellemesiyle birlikte bazı kullanıcılar MIG Switch’i çalıştırmayı başardı.
Bunun hemen ardından, Nintendo Switch Online servislerine erişim sağlayan cihazlarda engellemeler tespit edildi. Reddit ve benzeri platformlarda paylaşılan kullanıcı yorumlarına göre yasaklamalar sadece kullanıcı hesabını değil, doğrudan cihazın tamamını etkiliyor.
Donald Trump, resmen kendi operatör markasını kurdu. Bu gelişme, mobil sektördeki dengeleri değiştirebilir.
MIG Switch takılıyken sistem güncellemesi yapan bazı kullanıcılar, konsollarının çevrimiçi hizmetlerden kalıcı olarak çıkarıldığını ve sistemin bir daha bağlantı kurmadığını aktardı. Nintendo’nun bu hamlesi, korsana karşı uzun süredir izlediği sert çizgiyi sürdürdüğünü gösteriyor.
Şirket daha önce de ilk nesil Switch modellerinde benzer yöntemlerle modlama yapan cihazları çevrimiçinden men etmişti. Fakat Switch 2 ile birlikte gelen sistemde, bu tür işlemler çok daha hızlı ve doğrudan tespit ediliyor. Ayrıca, cihaz düzeyindeki bu yasaklamaların geri alınamayacağı belirtiliyor.
