Elektriklenmenin daha öncesinde kısa bir süreliğine de olsa hibritlenme dönemi yaşayan otomobil sektörü hala o dönemin meyvelerini almaya devam ediyor. Alternatif yakıtlara yönelen pazarda hibritleşme hareketleri tüm sınıflara yayılmış durumda. Renault ise bugün yaptığı tanıtımda müjdesini verdiği yeni modeller ile bu konudaki vizyonunu duyurdu. İşte Renault Niagara 4×4 konsept!

Renault Niagara 4×4 ile birlikte 8 yeni model daha geliyor!

Renault ailesinde bilindiği üzere Dacia markası da yer alıyor. Dacia özellikle Duster modeli ile arazi koşullarına yönelik otomobiller üretiyor. Burada dikkat çeken unsur Duster’ın çok amaçlı bir model olması. Zira Duster bugün ister şantiye ortamında ister şehir içinde isterseniz de arazi de kullanabileceğiniz bir model. Bu sayede Duster modelini istediğiniz alanda kullanabiliyorsunuz.

Bunu fırsat bilen off-road severler Duster’ın 4×4 modellerini alarak aracın arazi deneyimini de öne çıkardı. Konuyla ilgili Renault cephesinden yeni bir model gelmemişti. Renault arazi konseptleri yerine daha çok dört çeker özellikli D ve E segment SUV modellerine yönelmişti. Yapılan tanıtım toplantısında da yine bu konuya değinerek devam eden Renault D ve E segmentini daha da güçlendirecek otomobiller üreteceğini belirtti.

8 yeni modelden bahseden Renault bu modellerin elektrikli veya hibrit olacağına dikkat çekti. Bununla birlikte marka değerinin artacağının altı çizilirken Niagara konseptinden de bahsedildi. Gösterimi yapılan model tam anlamıyla bir arazi canavarı diyebiliriz. Ön taraftan bakıldığında uzun ve geniş yapısı, tavan barları ve arka taraftaki kasasıyla lüks pikap görüntüsüne sahip olan konsept arazi koşullarına da tam uyumlu şekilde tasarlanmış.

Önde hafif hibrit gelişmiş (48V) güç ünitesi ve arkada ek bir elektrik motoru bulunan yeni tasarım, ideal arazi performansına sahip bir 4×4 aktarmaya da sahip. Günlük kullanımda tam elektrikli moduna geçen model emisyon değerlerini de önemli ölçüde azaltıyor. Niagara Konsept, aynı zamanda Renault’nun 2027 yılına kadar piyasaya süreceği bir sonraki uluslararası modellerin habercisi niteliğinde.