Prof. Dr. Ercüment Ovalı’nın dün akşam saatlerinde Dornaz Alfa isimli ilacın corona virüsü tedavisinde kullanılabileceğini duyurmasından sonra sosyal medyanın ikiye bölündüğünü sizlere duyurmuştuk. Bazı insanlar bu durumu yanlış anlayarak “Türk profesör corona virüsünün ilacını buldu” diye paylaştı, bazıları ise bilimsel kanıtlar olmadan buna inanılmaz diyerek tepki gösterdi.
Prof. Dr. Ovalı ikinci bir paylaşım ile ilacı kendisinin bulduğuna dair yanlış bir algının oluştuğunu, corona virüsü tedavisinde kullanımı için klinik araştırma gerçekleştirme taleplerini TUSEB’e ilettiklerini açıkladı.
Sağlık Bakanı: insanların umudu ile oynanamaz!
Bilim Kurulu toplantısı sonrasında kameraların karşısına geçen Dr. Fahrettin Koca “sosyal medya üzerinden aşı çalışması yapılmaz, insanların umudu ile oynanamaz” diyerek şu ifadelerini kullandı;
“Sözü edilen ilaç, uluslararası bir ilaç firmasının patentli ve Türkiye’de ruhsatlı bir ilacı. Akciğerde tıkaç olan hastalara uygulanıyor ve fayda görülüyor. Bu ilacın COVID-19’a faydalı olduğuna dair laboratuvar ve klinik çalışmaların başladığını biliyoruz.
Biz Türkiye’de hem aşı hem tedavi ile ilgili çalışma yapan tüm üniversite ve kurumlara çağrıda bulunduk. 23 Mart’ta aşı ve tedavi ile ilgili herhangi bir çalışma varsa bunu projelendirip bize başvurun dedik, oradan bize gelmedi.
Biz böyle bir çalışmanız olabilir, bunu bize bildirin dedik. Dünyada araştırmanın nasıl yapılacağı bellidir, sosyal medya üzerinden insanların umudu ile oynanamaz. Biz bu topraklara aidiyet içerisinde olan, insanlığa faydalı çalışma yapan herkes bizim için kıymetlidir.
Yayın, araştırma ve çalışmanın nasıl yapıldığı çok iyi bilinir. 23 Mart’ta çağrımıza cevap verilseydi, klinik çalışmalar yapılırdı. Sosyal medya üzerinden aşı çalışması yapılmaz.”
Bilim Kurulu üyesi Prof. Dr. Alpay Azap: Türkiye’de henüz kullanılmadı!
Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Alpay Azap, Haber Global’e yaptığı açıklamada bu ilacın şu ana kadar Türkiye’de hiç kullanılmadığını, başka ülkelerde ise klinik çalışma amacıyla çok küçük hasta gruplarında kullanıldığını belirtti.
Olağan üstü günlerden geçtiğimizi ve hızlı bir şekilde yayılan bu hastalığın önüne geçebilmek için herkesin elinden gelenin fazlasını yapmaya çalıştığını belirten Azap, bunun verdiği heyecanın bilimsel akış şemalarının dışına çıkılmasına neden olabildiğini vurguladı.
Bu tür heyecanlı açıklamaların insanlarda gereksiz ve bilimsel zemini olmayan güven ve umut duygusuna sebep olduğunu dile getirdi. Sözlerine şu şekilde devam etti;
“Daha sonra hayal kırıklığı ve umutsuzluk gelişebilir diye endişelerim var benim kişisel olarak. O yüzden bunları çok dikkatli bir şekilde değerlendirmek lazım. Çok sayıda çalışmalar var ama hala tedavide etkili olduğu bilimsel olarak kanıtlanmış bir ilacımız yok.”
“Tedavi için kullanıma girme olasılığı var demek doğru olur. Pek çok ilaç için de bu durum söz konusu. Bizim için bir ilacın hastalık tedavisinde kullanılabilir olması için karşılaştırmalı, kontrollü çalışmalara ihtiyaç var. Ancak o zaman bunun fazladan bir katkısı olduğunu söyleyebilirsiniz. Hastalar üzerinde denenmesi gerekiyor.” dedi.
{{user}} {{datetime}}
{{text}}