T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, girişimcilik ekosisteminin önünü açmaya devam edeceklerini ve Türkiye yüzyılını girişimcilik yüzyılı yapacaklarını söyledi. Turkuvaz Medya Grubu’nun düzenlediği ‘Türkiye Yüzyılı Zirvesi & Para Sohbetleri’ T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank’ın konuşmasıyla devam etti. İşte ayrıntılar…
Türkiye yüzyılını girişimcilik yüzyılı yapacağız
Son yıllarda kritik gelişmelerin, yeni sınamaların daha önce hiç görülmemiş bir hızda yaşandığı dönemlere şahitlik ettiğimizi vurgulayan Bakan Varank, “Göçmen sorunu, iklim krizi, Koronavirüs salgını derken patlak veren Rusya-Ukrayna savaşı da maalesef hala devam ediyor. Biz de gelişmeleri dikkatle takip ediyor, proaktif bir yaklaşımla farklı politikalar ortaya koyuyoruz” dedi. Bilimi, teknolojiyi ve inovasyonu odağımıza almak zorunda aldığımızı kaydeden Varank, şunları söyledi:
“Bakınız muhalefet bizi neyle itham ediyor biliyor musunuz? ‘Bu ülkede yüksek teknoloji yok’ diyorlar. Bilim merkezi görmek için yurtdışına gidiyorlar. Bugün Gaziosmanpaşa’da Özdemir Bayraktar Bilim Merkezi’nin açılışını yaptık. İçerisinde tasarımdan matematiğe, astronomiden kodlamaya kadar birçok atölye mevcut.”
“Şimdiye kadar Konya, Kocaeli, Kayseri, Bursa, Üsküdar, Elazığ ve Antalya olmak üzere yedi bilim merkezinin açılışı yaptık. Yedi tanesi de sırada. Yani anlayacağınız teknolojiyi görmek için yurt dışına gitmeye gerek yok. Ama sen görüntülü görüşmeyi, en son teknoloji sanırsan, Türkiye’de teknoloji var mı yok mu bilemezsin.”
Türkiye daha birçok alanda kendi teknolojisini üretecek
20 sene önce Türkiye’de araştırma ve geliştirmenin ancak kısıtlı düzeyde yapıldığını hatırlatan Bakan Varank, şu bilgileri paylaştı: “Teknoparkların sayısı sadece ikiydi. Verdiğimiz 2,2 milyar liranın üzerinde destekle bu rakamı 97’ye çıkardık. 90 bine yakın araştırmacı buralarda görev yapıyor. Geçtiğimiz yıl Bilişim Vadisi İstanbul’u faaliyete geçirdik, Bilişim Vadisi İzmir’in temelini attık. Mevzuatlarımızı çağın gereklerine göre sürekli güncelliyoruz.
Uzaktan çalışma imkânlarını genişlettik. Bugün 1.500’ün üzerinde firmanın bizden destek alan kendi Ar-Ge ve Tasarım merkezi var. 81 bin araştırmacı buralarda görev yapıyor. Türkiye artık savunma sanayiinde bir marka halinde geldi. BAYRAKTAR TB2’leri satın alabilmek için onlarca ülke sıra bekliyor. Daha önce Türkiye’de insansız hava araçlarına HERON denilirken, şimdi başka ülkelerde BAYRAKTAR adıyla şarkılar yazılıyor.
60 yıllık hayalimiz Türkiye’nin otomobili, neden daha önce değil de Türkiye’nin yüzüncü yılında yapılabildi? Bu siyasi irade olmadan TOGG’un başarılı olma şansı yoktu. Teknofestler’de, dene-yap teknoloji atölyelerinde geleceğin trendlerini bilen teknolojiye aşina bir gençlik yetişiyor. Geleceğin Aziz Sancarları yetişiyor. Bilim merkezleriyle, gökyüzü gözlem etkinlikleriyle vatandaşlarımız astronomiyle buluşuyor.
Artık Türkiye kendi özgün lokomotif motorunu, kendi elektrikli otobüsünü, kendi hava savunma füze sistemlerini, kendi lazer dedektör çiplerini kendi tasarlayıp, üretebiliyor. Dünyanın gittiği yönü görerek kendi elektrikli otomobilini üretiyor. Siz elektrikli araç ürettiğinizde aslında sadece bir cihaz üretmiyorsunuz. Ekosistemi kökten dönüştürüyorsunuz. Yarışa en başından dâhil oluyorsunuz. Türkiye daha birçok alanda kendi teknolojisini üretecek.”
Türk start-up’larına 1,7 milyar dolar yatırım
Son dönemde teknoloji ve inovasyon fonunu, bölgesel kalkınma fonunu, bilişim vadisi girişim sermayesi fonunu kurduklarını belirten Bakan Varank, şöyle devam etti: “Sadece bu fonların büyüklüğü 1,5 milyar lirayı aştı. Fonların fonu Tech-InvesTR programı çerçevesinde 2,8 milyar liralık kaynağı harekete geçirdik.
Şu ana kadar 57 girişim, bu fonlardan 677 milyon lira yatırım aldı. Son 4 yılda sermaye piyasasına kayıtlı 1,3 milyar dolar büyüklüğünde 86 fon kuruldu. 2020 yılında Türk start-up’ların aldığı yatırım 154 milyon dolardı. 2021’de bu rakam 10 kattan fazla artarak 1,6 milyar dolara ulaştı.
2022 yılında da 1,7 milyar doları yakaladık. Türk unicornların sayısı 6’ya kadar çıktı. Bugün ise Türkiye girişimcilikte yeni bir evreye geçiyor. Hedefimiz dünyanın en gelişmiş 20 ekosistemi arasında yer almak. Yine 2025 yılı için 5 bin melek yatırımcı, 2,5 milyar lira kitlesel fonlama, 5 milyar lira kamu desteği, 2,5 milyar dolar girişim sermayesi yatırımı, 15 turcorn ve 5 decacorn hedefi koyduk.
Yabancı fonlar Türkiye’de yatırım peşindeler. Bizim iş insanlarımızın da bu alana yatırım yapmaları lazım. Girişimcilik ekosisteminin önünü açmaya devam edeceğiz. Türkiye yüzyılını girişimcilik yüzyılı yapacağız.”
‘Arsa bulun, yatırım yapmak istiyoruz’ diyorlar
Bakan Varank, sene boyunca Türkiye’nin dört bir tarafında açılışlar yaptıklarını vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü: “Firmalarımızı ziyaret ediyoruz. Her zaman sahadayız. Firmalarımızdan bugünlerde en sık duyduğumuz talep ne biliyor musunuz? Bize lütfen arsa bulun, biz yatırım yapmak istiyoruz. Organize Sanayi Bölgelerimizin sayısı 353’e ulaştı.
Yatırımcıların taleplerine yetişebilmek için 33 yeni OSB kurmak üzere çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Yatırım iştahı hamdolsun gayet iyi. Aralık ayı teşvik belgelerinde rekor kırdık. Düzenlediğimiz 2 bin 62 teşvik belgesi ile 85 milyar liralık sabit yatırımın ve 54 bin istihdamın önünü açtık. Milli Teknoloji Hamlesi rehberliğinde yerlileştirme bizim en önemli başlıklarımızdan biri.
Bugüne kadar aldığımız destek kararlarıyla; 147 proje için 3,9 milyar lirası Ar-Ge harcaması olmak üzere toplam 50 milyar liralık yatırımı harekete geçirdik. Bakanlık olarak önem verdiğimiz bir başka konu da yeşil dönüşüm. Karbon vergisi düzenlemesine tabi olan demir-çelik, alüminyum ve çimento sektörlerinde Yeşil Büyüme Teknoloji Yol Haritalarımızı bu yılın ilk çeyreğinde açıklayacağız. Dünya Bankası ile OSB’lerimizin yeşil dönüşüm sürecini destekliyoruz. 250 milyon avroluk kredi bütçesi ile Türkiye’nin farklı OSB’lerinde ileri atık su arıtma, su geri kazanım, GES, sıfır atık, biyogaz tesisi projelerini hayata geçireceğiz.”
Bizim yaptıklarımıza 6’lı masanın hayalleri bile erişemez
Sanayi Bakanı Varank, konuşmasını şöyle tamamladı: “Türkiye dün sadece, bilimin, teknolojinin ve üretimin pazarıydı. Bugünse bilimin, teknolojinin, üretimin önde gelen merkezlerinden biri hâline geldi. Sanayi ürünlerinin domine ettiği ihracatımızın küresel ihracat pazarından aldığı pay giderek yükseliyor. Türk sanayisi dünya pazarlarında üst sıralara tırmanıyor.
Küresel ekonomi zorlu süreçlerden geçerken, Türk sanayi yatırıma, üretime, istihdama ve ihracata devam ediyor. Gönül isterdi ki yaptıklarımızdan bahsederken altılı masanın temsilcileri de burada olsun. Çünkü belli ki Bakanlığımızın politikaları hakkında en ufak bilgileri yok. Kamuoyuna ilan ettikleri Mutabakat Metni’nde, hali hazırda yaptığımız her şeyi kendilerine hedef olarak koymuşlar.
İşte biz o yüzden diyoruz ki; bizim yaptıklarımıza altılı masanın hayalleri bile erişemez. Türkiye yüzyılında inşallah tüm hedeflerimize ulaşarak, ülkemizi muasır medeniyetler seviyesinin de üzerine çıkaracağız. Türkiye yüzyılını bilimin, dijitalleşmenin, üretimin ve kalkınmanın yüzyılı haline getirmekte kararlıyız.”
Türkiye Yüzyılı Zirvesi’ne güçlü sponsor desteği
Türkiye Yüzyılı Zirvesi’nin ana sponsorları Aydem Enerji, Demirören Holding, Erciyes Holding, Halkbank, Kalyon, Koza Altın İşletmeleri, Turkcell, Türk Hava Yolları, Türk Telekom, Vakıfbank, Ziraat Bankası, Aydınlı, EnerjiSA I EnerjiSA Üretim, Kuzu Grup destek sponsorları ise Artaş Grubu, Cengiz Holding, DAP, Epiaş, Eren Enerji, ICA, Kuzey Marmara Otoyolu, Koleksiyon, Papara, Philip Capital, Shell, Suryapı, Torkam Holding, Kargomsende, Tedaş, TEİAŞ, EÜAŞ, Tenmak, TPIC, Türkiye Petrolleri, Botaş, Botaş International, Eti Maden, TKİ, TC Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı İştirakler, MTA ve MAPEG oldu.
{{user}} {{datetime}}
{{text}}