Teknoloji Haberleri - ShiftDelete.Net
Reklam
Reklam

Spec Ops: The Line İncelemesi

Ana sayfa /

Yaz aylarıyla birlikte oyunların da tükendiği zamanlara geldik. Tam da okullar kapandı, gençler bilgisayar başına oturdu derken bu dönemde oyunların birden kesilmesi adalet mi bilemiyoruz. Fakat bir yandan da beden için iyi oluyor diyebiliriz. Zaten okul dönemi boyunca gençler okuldan sonra direkt oyun başına oturdukları için en azından yazın gezmek için bahaneleri olur. Biz yetişkinler de eski sevdiğimiz oyunları oynamaya devam ederiz.

Tabii işi geyik kısmını bırakacak olursan yaz aylarında düşen satışlardan, insanların tatil ve dinlenme arayışlarından dolayı bazı sektörlerde gerileme yaşanıyor. Tıpkı DVD gibi oyun da bu alanlardan bir tanesi. Oyunlar genellikle ilk çıktığı zaman ne kadar satarsa satıyor, ardından satışları giderek düşüyor. Bu yüzden kimse yazın oyun çıkarmak istemiyor.

Reklam
Reklam

Yazın ilk dönemlerinde çıkan oyunlardan biri olan Spec Ops: The Line da bugünkü incelememize konuk oluyor. Amerikan askerinin her yerde olduğu oyunlardan bir tanesi de Spec Ops. Kahraman Amerikan askesi bu sefer de Dubai‘ye adım atmış. Kum fırtınaları ile boğuşan şehir artık tüm görkemini yitirmiş ve terk edilmiş. Bu noktada halka zulüm etmek isteyen, kapıda bekleyen teröristler bir anda ülkeyi ayağa kaldırmış.

Kaçanlar kaçmış, kalanların da çoğu ölmüş. Geri kalanlara yardım eden Amerikan askerleri de bir sebepten ötürü geri çağırılıyor. Fakat buradaki bir komutandan haber gelmeyince bulunması amacıyla destek ekip yollanıyor. Biz de işte bu destek ekibini yönetiyoruz.

Duabi’nin kum fırtınalı halinde oynadığımız oyun iç ve dış mekanları harmanlayarak bize sunuyor. Dış mekanda kum fırtınasını bahane ederek çok detaylı tasarlamadıkları için işlerine de gelmiş diyebiliriz. TPS yani üçüncü şahıs kameradan oynadığımız oyun, aslında fazlasıyla Gears of War’a da benziyor diyebilirim. Xbox 360’da test ettiğim oyun hem tuşlarının yapısı hem de oynanışıyla bana Gears of War: Dubai oynuyormuşum hissi yarattı.

{pagebreak::2}

Ters Amerikan bayrağı asılı menüden sonra yoğun bir helikopter savaşının ortasında başlıyor. Birkaç helikopter düşürdükten sonra hikayenin gerisine gidip oynamaya başlıyoruz. Bolca terörist ile karşılaştığımız oyunda düşmanların yer yer çok zorladığını itiraf etmem gerek. Her zaman olmasa da bazı yerlerde yapay zeka görevini iyi yapmış.

Oyundaki iki farklı silah taşıyabiliyoruz. Tüm düşmanların silahlarını alarak mermisi biten ve bulamadığımız ölü silahları değiştirebiliyoruz. Tabii etrafta bulunan kasalarda mermi takvisyesi yapmamız da mümkün.

Oyunun genel olarak grafiklerinin ve seslerinin ortalamanın biraz üstünde, iyi civarında olduğunu belirtmem gerek. Gerçi oyun çıkmayan bir dönem için konuşursak bu yoklukta gerçekten iyi geliyor. Oyunun multiplayer kısmında da çekişmeli maçlar yapmak mümkün. MW3 gibi oyunlardan vaktini Spec Ops‘a ayıranlar muliplayer kısmında hünerlerini döktürüyor. Biz de oyunun mulitplayer kısmını Turkcell Superonlie fiber internet kullanarak oynadık ve hiçbir sorun yaşamadık.

Eğer bu oyun çıkmayan günlerde, elinizde oynayacak bir oyun yoksa Spec Ops‘u fazlasıyla tavsiye edebiliriz. Eğer kararsız kaldıysanız ortalamanın üstü bir oyun diyebiliriz. Aldığınız zaman pişman olmayacağınız kesin. Özellikle multiplayer kısmına da girerseniz epey saatlerinizi harcayabilirsiniz.

Puan: 7.5/10

Artılar:Atmosfer güzel, zorluk seviyesi yeterli.

Eksiler: yenilikçi bir tarafı yok diyebiliriz.

:: Spec Ops: The Line’ı nasıl buldunuz?

Reklam
Reklam

Yorum Ekleyin


Reklam
Reklam