Teknoloji Haberleri - ShiftDelete.Net

The Darkness 2 İnceleme

Ana sayfa /

İlk oyunu normal FPS’lerden farklı bir konsept üzerine kurulu olan ve bizleri mest eden The Darkness’ın ikincisiyle beraberiz. 2K Games’in yapımcılığını üstlendiği ikinci oyunda da her şey eskisi gibi mi, değişen şeyler var mı gelin beraber öğrenelim.

Hikaye ve Atmosfer

Oyunun hikaye modu sizin için her şey tabiri yerindeyse toz pembeyken birden saldırıya uğramanızla başlıyor. Bu sürede ayağınızdan ciddi bir biçimde yaralanıyorsunuz ve arkadaşınız Vinnie sizi sırtlanıyor.

Ciddi bir savaşın altında yarı ölü biçimde yatarken tanıdık bir ses duyuyorsunuz.Bu ses Darkness’ın sesi. ”Use My Powerrrr or Diee” diye gücünü açığa çıkarmak için sizi zorluyor. Gerisinde neler olduğunu tahmin edersiniz zaten.

Oyunda size saldıranları araştırıyor bir yandan da bölümlerin bazılarında Max Payne tarzında hayaller görerek oynuyorsunuz. Bu hayallerde kız arkadaşımız Jenny’i görüyoruz. Jenny savaş aralarında çıkan bu hayalvari bölümlerde yaşayıp yaşamadığı hakkında bizi kuşkulandırıyor. Kuşkularımıza güvenerek Jenny’i de bulmaya çalışıyoruz.

{pagebreak::2}

Oyunda hikaye bundan ibaret olsa da hikayenin dallanıp budaklanması ve anlatılış tarzı onu eşsiz yapıyor. Hikayede ilerledikçe ona o kadar bağlanacaksınız ki tek oturuşta bitirmek isteyeceksiniz.

Bunun bir sebebi de hikayedeki twist’ler. Bu twist’ler öyle iyi yerleştirilmiş ki, oyunu sırf onlar için bile tekrardan oynayabilirsiniz. Ayrıca oyunun iki sonu var arkadaşlar. İki son da o kadar iyi hazırlanmış ki yapımcıları buradan tebrik etmek istiyorum.

Oynanabilirlik

Tekrardan oynamaktan bahsetmişken,oyunun tekrardan oynanabilir olmasını desteklemek için yeni dönemde oyunlarda moda olan “Newgame +” modunu da oyuna eklemişler.

Bu modda daha önce geliştirdiğimiz güçlerimizle başlıyoruz. Güçlerimiz demişken oyunda Darkness’ın bize kazandırdığı güçlerimiz var. Bu güçlerden bazıları saldırı-savunma tarzı aktif güçler iken,bazıları ise sağlığımızı hızlı doldurma, karanlıktayken silahlarımızın daha güçlü olması gibi pasif güçler.

{pagebreak::3}

Bu güçleri düşmanlardan topladığımız “Essence” olarak tabir edilen,Devil May Cry’daki “Orb”lara benzeyen bir sistemle geliştirebiliyoruz.Bu da aksiyonu zaten bolca olan oyuna ayrıca aksiyon katıyor.

Oyun içi dinamikler de oyuna artı puan getiriyor. Özellikle silahların dinamikleri çok iyi. Silahlar demişken oyunda yeteri kadar silah var arkadaşlar. UMP’ler ayrıca bir harika. İki elinize birer UMP alıp Matrix tadı yaşayabilirsiniz.

Bunun dışında short-range diye tabir edilen shotgun tarzı silahların da iyi tepkiler verdiğini söylemeliyim.Bunun dışında sadece Vendettas modunda bulunan staff tarzı silaha ve bumerang tarzı kullanılan baltaya hayran kaldım.

Oyundaki sinematikler ise şahane olmuş diyebilirim. Özellikle karakterimizin bölüm başlarındaki monologları çok iyi. Ayrıca Jackie’nin oyun içinde Darkness ve yanında her daim bulunan arkadaşı Darkling ile diyalogları oyunun bence en başarılı kısmı.

{pagebreak::4}

Darkling her eve lazım olacak türden mizahi bir karakter diyebilirim. Birkaç bölümde onunla da oynama şansımız olduğunu söylemeliyim.

Grafikler ilk oyundaki kullanılan tarzdan biraz farklı.Bu sefer cell-shade tarzı grafikler kullanılmış.Başta alışmakta zorlandım ama ilk yarım saatten sonra alıştım.

Oyun aksiyonlu ve bu aksiyon da oldukça kanlı olduğundan bu tarzı seçtikleri düşüncesindeyim. Bunun dışında oyundaki ışık ve karanlık çok güzel yansıtılmış. Oyun, grafik dersinden de yüksek notla geçmeyi başardı.

{pagebreak::5}

İçerik

Elbette ki The Darkness II’nin içeriği single-player ile bitmiyor arkadaşlar. Hikayeyi bitirdiğinizde Vendettas modu ile devam edebilir, daha fazla düşmanı karanlıklara gömebilirsiniz.

Bu modu online veya offline oynayabiliyorsunuz. Başlamadan farklı özellikte silahları olan dört adet suikastçiden birini seçip aksiyonun ortasına dalıyorsunuz.

Epey eğlenceli olduğunu söylemeliyim. Özellikle karakterlere farklılık katan Unique Power’larının etkisi şahane. Ayrıca oyuna DLC’lerin de ekleneceğini düşünürsek,içerik kısmı oldukça yeterli düzeyde.

{pagebreak::6}

Sesler ve Atmosfer

Atmosfer ise cidden kendine bağlıyor. Siyahla beyazın muhteşem tezatlığı atmosferin yaratılmasında ana tema olarak kullanılmış.Adeta size yapışıp hikayeye bağlıyor. Özellikle tek başınıza ilerlediğiniz birkaç bölümde cidden Darkness’a sahipmişsiniz gibi oluyorsunuz.

Oyundaki sesler daha önce de bahsettiğim monolog ve diyalogların dışında da gayet iyi. Özellikle Darkness’ın sesine hayran kaldım. Bir “Stay away from the light!” deyişi var ki bir süre sonra sırf bu sesi duymak için ışıklara kasten girdiğimi fark ettim.

Darkling olsun Jackie olsun (Darkness’ın Jackieeee diye bağırması da müthiş bu arada.) diğer karakterlerin de seslendirmeleri çok başarılı olmuş.Sesler de atmosferi destekleyip hikayeye sarılmanızı sağlıyor.

{pagebreak::7}

Eksiler yok mu?

The Darkness II’nin artıları olduğu gibi bazı eksiklikleri de var tabii. Özellikle yapay zeka bazen saçmalayabiliyor.Bunun dışında ufak tefek grafik hataları var.

Ayrıca oyun ilk oyundan biraz daha lineer bir çizgide işlenmiş.Bu bazı oyuncuları memnun etmeyecektir.Bunun dışında hikaye veya diğer kriterlerde pek sorun yok. Zaten bu sorunlar da muhteşem hikaye anlatımı ile görmezden gelinebilecek düzeyde arkadaşlar.

Bu oyunu PC’ye açıklandığından beri beklemiştim. Beklenilen oyunların çoğunun hayal kırıklığı yarattığı bu dönemde bu oyunun beklenilen gibi olmasını o kadar dilemiştim ki oyun tam umduğum gibi olmuş arkadaşlar.

Sonuç olarak karşımızda beklenileni fazlasıyla veren bir oyun var.Bu senenin sağlam oyunlarından biri karşımızda duruyor. Şiddetle tavsiye ediyorum.

Aksiyonu bol oyunlar oynamak dileğiyle

“Yazı Ali Aşkın’ın katkılarıyla hazırlanmıştır.”

Artılar: Hikaye ve anlatılışı, atmosfer, seslerin eşsizliği, Jackie’nin monologları, tekrardan oynanabilirlik 

Eksiler: Yapay zekanın bazen saçmalaması, ufak tefek grafik hataları, arttırılmış çizgisel oyun tarzı

8.5/10

:: The Darkness 2’yi oynadınız mı?

Normal
0

21

false
false
false

TR
X-NONE
X-NONE

MicrosoftInternetExplorer4

9/10

Yorum Ekleyin