Teknoloji Haberleri - ShiftDelete.Net

Yeni Yongalar AMD’yi Kurtarır mı?

Ana sayfa /
AMD, ATI firmasını satın almasıyla birlikte bir işlemci üreticisi olmaktan çıktı ve artık bir platform üreticisi oldu. Bunun da firmaya birkaç önemli etkisi oldu. Bunlardan bir tanesi, 5 milyar YTL’lik yatırımın ücretini ödemek AMD’yi biraz zora soktu. Bir şekilde şu anki mali durumlarını idare ediyorlar; fakat yazılan çizilenler arasında şirketin kendisini iflasa bırakıp IBM’e satın aldırmasına kadar varan komplo teorileri eşliğine feraha çıkış senaryoları da yazılmadı değil.

Karamsarlık da Bir Yere Kadar

Sihirli küreye bakıp bir şeyler söyleme sanatını icra etsek adımız falcı olurdu, velâkin bunun yeri burası değil. Biraz değerlendirme yapalım ve işler iyi mi gidecek yoksa kötü mü gidecek, anlamaya çalışalım.

AMD’nin ATI Radeon markasıyla sürdürdüğü, performans ve fiyat dizininde iyi yerlerde bulunan grafik kartlarıyla, görünene göre kârlı bir şekilde yola devam ediyor. Her ne kadar işlemci tarafında nanometrelerin hesabı yapılsa da grafik kartı tarafında bunu pek fazla duymuyoruz. Aslında HD 2000 ve HD 3000 serisiyle 55 nanometreye inmiş olan AMD, grafik kartı konusunda, fotolitografi çılgını yonga üreticisi TSMC ile kârlı bir ilişki içinde.

55 Nanometreyle Daha Yüksek Verim


Masum bir HD 3650.

Malum, AMD’nin kendi üretim tesisleri şu sıralarda 65 nanometreye ayarlı ve 45 nanometreye geçiş sürecinde. Sadece grafik kartları için, 65 nanometreden 55 nanometreye geçiş için Dresden’de iki tane daha tezgah açmak, pantolon dikiminden mont dikimine geçiş yapmaktan çok daha maliyetli bir şey. Ayrıca söz gelimi sayı verdiğimiz o üretim bantlarının da talebi karşılaması güç.

Yeterli Miktarda Çeşit

Anakartlar için üretilen yongalarda ise, AMD Intel’den farklı olarak henüz kendi markasıyla anakart üretip satmıyor. Bu konuda kazan-kazan kuralını bozmadan sürdürerek iş ortaklarıyla beraber çalışıyor. Her ne kadar yeni yongalarla ilgili görüşlerimizi birazdan açıklayacak da olsak, özellikle Spider konusunda, üretilen yongaların çeşitliliği gayet olumlu bir adımdı. Her ne kadar Intel kadar fazla çeşitlilik yoksa da ürünleri farklı fiyat aralıklarında konumlandırmak için gerekli miktarda çeşit var (770, 790X ve 790FX).

İşlemci konusu en kritik konu gibi gösterilse de aslında artık platform şirketi olmuş bir kurum için üç ayaklı bir işin sadece bir ayağı durumunda. Sonuçta AMD her sattığı Opteron işlemci için bir Nvidia üretimi yonga sattırıyor. Dolayısıyla, her ne kadar kendi ürünleri için bir “satıcı bağımlılığı” (İngilizce’deki “vendor lock” terimi) şartı koşmasa da , birçok AMD işlemciyle birlikte, AMD yongalarını kullanan anakartlar da satılacak. Bu da platform şirketi olmanın bir adımı.

Yeni Yongalardan Platforma Destek

Satıcı bağımlılığına girmeden kendi işlemci ve grafik kartlarını kendi yongalarıyla daha barışık hâle getirme hakkını sonuna kadar kullanan AMD, 770, 790 ve 780 numaralarına sahip yongalarla birlikte hem kendi grafik kartlarına hem de işlemcilerine katma değer sağlayacak bir zincir oluşturmuş durumda. En son gelen üye ise, birkaç gün içinde her tarafta testlerini ve haberlerini okuyacağınız 780G (veya daha ekonomik olan 780V) yongası.


Yapıştırılmamış işlemci fikri parlaktı ama uygulama için daha da iyileşmeli.

En önemli özelliği DirectX 10 desteğine sahip olan tümleşik grafik işlemcisi barındırması olan 780G, aynı zamanda bir başka ATI Radeon grafik kartıyla desteklendiğinde, melez CrossFire (Hybrid CrossFire) teknolojisiyle tümleşik grafik kartının gücünü ayrıca takılan kartın gücüyle birleştirebilmesi. Ayrıca bu yongayla birlikte AMD’nin Phenom işlemcilerinin bütün özelliklerini kullanabiliyor olacaksınız. Bir platform üreticisi olarak gerçek güç bu tür birlikteliklerden geliyor. Yani sadece AMD’ye bağlı kalmak zorunda değilsiniz; ama AMD ile birlikte ek özellikleri işe yarar hale getirebiliyorsunuz.

Nvidia’dan Destek Var

4 Mart’a kadar çok fazla ayrıntı veremeyecek de olsak, AMD’nin Phenom işlemcileri için tümleşik grafiğe sahip bir yonga da Nvidia tarafından geliyor. AMD ve Nvidia arasında çok ilginç bir ilişki mevut. İki şirket, hem azılı iki rakip, hem de önemli bir katma değer üreten iş ortakları durumundalar. Dolayısıyla bu önemli birliktelikten sürekli yüksek bir beklenti mevcut.

GeForce 8200 yongası (bir-iki gün içinde kendisi hakkında ayrıntılı testlerimizi okuyabileceksiniz) ile bir başka DirectX 10 destekli tümleşik grafik sistemine sahip olacak olan Phenom kullanıcıları, aynı zamanda bazı grafik kartlarıyla birlikte Nvidia’nın melez SLI sisteminden de faydalanabilecek. Melez CrossFire gibi, bu teknik de, ayrı bir grafik kartı kullanıldığında tümleşik grafik işlemcisinin mundar olmamasını sağlıyor.


Phenom’un gücü adına!.. Her şey düzelecek mi acaba?

Yani…

Soruyu yineleyelim: Bu yongalar AMD’yi kurtarır mı? Görünene göre AMD’nin çok da kurtulmaya ihtiyacı yok; ama o çizilen karanlık tabloların sayısı ve şiddetini düşündükçe en azından bu şekilde ilerlediğinde taktik olarak iyi yolda olduğunu söyleyebiliriz.

Hah, bir de yeni kuzey köprüsüyle beraber gelecek olan SB700 güney köprüsü vardı; ama şimdi bundan bahsedersem ofise takım elbiseli adamlar gönderebilirler. Sabredin, iki gün kaldı kalmadı. Onu da anlatacağım.

Yazan: Berkin Bozdoğan
SDN – http://shiftdelete.net

Yorum Ekleyin