İki yıl önce, 2014 yılı için “Türk tarihinin en uzun yılına hazır olun” demiştim. Etkilerini onlarca yıl hissedeceğimiz bir yıl olarak tarihe geçti. Ardından yeniden yapılanma yılı 2015 başladı ve onun da sonuna geldik.

2016 yılı için böyle kesin hükümler vermeyeceğim ama ferahfeza işler ve kararlar alınıp daha umutlu bir dönem geçireceğimize dair hisler taşıyorum.

Sakin ha, hayatınızı başkalarının hisleriyle yönlendirmeyin… Herkes tedbirini almalıdır.

Eğer şahsım adına konuşacak olursam; bereketli bir yıl geçirdiğimi söyleyebilirim. Bir yazar olarak yoğun bir yıl geçti. Hayatımın en fazla yazı ürettiğim bir dönem oldu. İnşallah bu verimlilik önümüzdeki yıllar için de bir temel oluşturur.

Geçmiş yıllarda periyodik olmayan şekilde yazdığım bilişim yazıları 2015 yılı itibariyle düzene girdi. Teknoloji çepeçevre etrafınızı sarmaya yoğunlaşmışsa, sizin de onu anlamaya çalışmanız gerekir. Teknoloji okur yazarlığı konusunda bir katkımız olursa ne mutlu bana…

Sadece bu sayfalarda değil, gıda sektöründe daha yoğun bir çalışmam var. Sadece teknoloji karın doyurmuyor, olarak da yorumlayabiliriz… Hele dünyada hala 2 milyar insan yoksulluk sınırlarındaysa, gıda ve beslenme konusu da ilgi alanımda olması gerekiyor…

Unutmayalım ki gıda sektörü önümüzdeki beş yıl içinde, Türkiye’nin bir numaralı sektörü olacak!..

Bu yazı konularında zıtlıklar olduğunun farkındayım… Aynı ikilem yılın kelimesinde de yok mu?

Oxford, 2015 yılının kelimesi olarak bir “emoji”yi seçti. Yani kelimeler kullanmadan duygumuzu ifade eden bir şekil seçildi. Aslında bu bir ilkti.

Yılın kelimesi, eski ve karmaşık sözcüklerden değil, dijital dünyadan seçti. Daha da ilginci bir bir duyguyu ifade eden bir şekli seçti. Sonuç olarak gülmekten ağlayan emoji, yılın kelimesi oldu.

Oxford ekibi, emojilerin başlarda gençlerin kullandığı fakat geçtiğimiz yıl içerisinde global bir patlama yaşadığını tespit etti. Emojinin, görsel olarak kalıcı, duygusal anlamda etkileyici ve sürekliliğini koruyan dijital dünyadaki yaşamın temel yapı taşı haline geldiğini de ayrıca belirtti.

Oxford Sözlükleri’nin başkanı Caspar Grathwohl, “Emojiler gittikçe zenginleşen bir iletişim şekli. Linguistik sınırlarını aşan bir olgu.” diye gerekçesini açıkladı.

Her ne kadar emoji Oxford sözlüklerinde 2013 yılında girmiş olsa da, emojileri ilk ortaya koyan Shigeta Kurita, bu akımı 1999 yılında Messenger ile popülerleştirmişti. Kelimenin kökü de Japonca’dan geliyor. “E” resim anlamına gelirken, “Moji” de karakter anlamına geliyor.

15-12/28/yilin-sozcugu.jpg

Yılın kelimeleri, toplumun nasıl dönüştüğünü ve etkilendiğini de gösteriyor. Bunun için yılın kelimesine diğer adaylara ve önceki yılın kelimelerine bakalım.

Blocker, Dark, Mülteci, Lumberseksüel Oxford’un diğer aday kelimeleriydi… Eğer seçenek bu kelimeler ise, benim de tercihim emoji olurdu… Eğer Türkiye sınırlarında bir seçim yapsaydık, yılın kelimesi ne olurdu?

Aslında yılın kelimesi ilk olarak 2013 yılında “Selfie” ile başladı. Daha önce de yılın kelimeleri seçiliyordu ama bu kadar etkili ve konuştuğumuz bir konu değildi.

Sonuçta bizim yıl içindeki tercihlerimiz, o yılın kelimelerine karar verilmesinde etkili oluyor. İyi niyetlerimiz, sağduyulu seçimlerimiz ve olumlu adımlarımız olumlu sonuçlar ve olumlu kelimelerin hayatımızda artmasına neden olacak.

Sağlıklı, bereketli yeni nice yılları beraber geçirmek dileklerimle…

:: 2016 yılından teknolojik anlamda beklentileriniz neler?