1881 yılında keşfedilen Amenhotep I’in mumyası, yaklaşık 130 yıldır hiçbir şekilde dokunulmadan saklanıyordu. Bilim insanlarının mumyanın sargılarını ve mezar başını bozmaktan endişe ettikleri için hiçbir şekilde açıp incelemedikleri mumya, bilgisayarlı tomografi taramaları aracılığıyla meraklılara sunuldu. İşte o mumya…
Nicolas Cage, efsanevi karakter ile sahalara dönüyor!
Amenhotep I, 3500 senelik bir tarihe sahip
Dünyanın en ünlü kraliyet mumyalarından biri olan Amenhotep I, bilgisayar ve gelişmiş yapay zeka teknikleri kullanılarak en sonunda ortaya çıkarıldı.
Kahire Üniversitesi Kasr Al–Ainy Tıp Fakültesi bünyesinde çalışmalarını sürdüren bir grup bilim insanı, uzun süredir devam eden çalışmalarını sonlandırarak yaklaşık 1.67 metre boyundaki I. Amenhotep’in mumyasını ortaya çıkardı. Milattan önce 1525’ten 1504’e kadar Yeni Mısır Krallığı’nı yöneten ve mumyası ilk olarak 1881 yılında Kahire’de keşfedilen Amenhotep I, böylece ilk kez kanlı canlı görüntülendi.
Kahire’deki Amerikan Üniversitesi bünyesinde Mısırbilimci olarak çalışan ve ekibi yöneten Salima Ikram, Frontiers in Medicine dergisinde yayınlanan yeni rapora göre, yaptıkları taramaların geleneksel X ışınlarından çok daha fazla bilgi sağladığını ve mumyanın sargılarını ve mezar başını bozmamak için hiçbir şekilde açılmadığını belirtti. Aynı teknik, British Museum’da sergilenen hayvan mumyaları ve lahitler gibi diğer mumyaların yüzeyinin altında ne olduğunu ortaya çıkarmak için de kullanılmıştı.
Bilim insanları, Amenhotep I’in mezar alanının çok kırılgan olduğunu ve CT görtüntüleme yöntemiyle, Peru gibi diğer uygarlıkların mumyaları da dahil olmak üzere birçok antropolojik ve arkeolojik çalışmada da mezarlara ve mumyalara zarar vermeden yeni keşifler yapılabileceğini açıkladı.
Uzayda ölürsek bedenimize ne olur?
1881 yılında keşfedilen mumya, dokunulamayacak kadar iyi bir şekilde korunduğu ve karmaşık özel taşlarla süslendiği için, tam 130 yıl boyunca bu sanat eserini bozma riski göze alınamadı. Bu sayede bilim insanları, Amenhotep I’in zarif mezarını kalıntıların hiçbirine zarar vermemeyi başararak dijital ortama yansıttı.
Peki sizler dijital ortamda yeniden hayat bulan bu mumya ile ilgili neler düşünüyorsunuz? Görüşlerinizi bizlerle yorumlar kısmında paylaşmayı ihmal etmeyin.