Solar Orbiter, şimdiye kadar Güneş’e gönderilen en karmaşık bilimsel laboratuvar olma unvanını taşıyor. Bilim adamları, Solar Orbiter’ın altı uzaktan algılama cihazı ve dört gömülü cihazından elde edilen gözlemleri birleştirerek bazı derin sorulara yanıt bulmayı umuyorlar. Şimdi de tam 65 yıldır süregelen bir Güneş gizemi, ESA’nın bu uzay aracı sayesinde çözülüyor.
Güneş gizemi ne anlama geliyor?
Söz konusu gizem Güneş’in atmosferinin neden bu kadar sıcak olduğudur. Bu “koronal ısınma sorunu” gökbilimcileri uzun süredir şaşırtıyor. Ancak Parker Solar Probe (NASA’nın uzay sondası) ile Solar Orbiter arasındaki ortak operasyon sonunda bu gizeme bir cevap sağlayabilir.
Avrupa Uzay Ajansı’nın (ESA) yeni bir gönderisine göre Solar Orbiter, Güneş’i biraz farklı bir açıdan gözlemleyebilmesini sağlamak için yakın zamanda konumu değiştirildi ve Parker Solar Probe ile bir senkronize iş birliğine tabi tutuldu. ESA, bunun Solar Orbiter’ın Parker Solar Probe’un aldığı ölçümlerle senkronize olmasını sağladığını ve bunun daha önce yapılan hiçbir şeye benzemeyen çığır açan bir ölçüm sağladığını söylüyor.
Güneş’in korona olarak bilinen atmosferi son derece sıcaktır. Güneşimizin çok büyük bir yıldız olduğu, ancak atmosferin kabaca bir milyon santigrat derece ölçüldüğü göz önüne alındığında, belki bu yetersiz bir ifade gibi görünebilir. Güneş’in atmosferinin sıcak olduğu bariz gerçeğine rağmen, neden bu kadar sıcak olduğunun gizemi bilim adamlarını şaşırtıyor. Çünkü Güneş’in yüzeyi aslında sadece 6.000 santigrat derece.
Böylece korona bir şekilde yüzeyden 150 kat daha sıcak. Bu koronal ısınma sorunu, Güneş’i inceleme görevlerinin merkezinde yer alıyor. Bu görevler ayrı ayrı ilgi çekici bilgiler sağlarken, birlikte çalışırken daha da derinlemesine ölçümler sağlayabilirler ve bu da sonunda bu ilgi çekici gizemi çözmemize yardımcı olabilir.
Enerjinin Güneş atmosferindeki plazmaya aktarılmasına yönelik bir yöntemin olduğu inancı var. Ancak bilim insanları bunun tam olarak ne olduğunu hiçbir zaman söyleyemediler. Artık Solar Orbit, kendisini yeniden konumlandırdığına göre, sonunda daha fazla yanıt alabilmemiz mümkün. Şimdiye kadarki en başarılı güneş görevi riske atılsa da bu gizemi çözmek için değeceğini söyleyebiliriz.
Peki siz bu konu hakkında neler düşünüyorsunuz? Düşüncelerinizi yorumlar kısmından bizlerle paylaşabilirsiniz.
Maddelerin yoğunluğu ısınmaya karşı bir direnç oluşturuyor olabilir.Güneş koronası ise daha hafif gazlardan meydana geldiği için Güneş tarafından sürekli gönderilen radyasyon ile ocağın üzerindeki bir çaydanlık misali ısınmaya devam ettiği kanısındayım.
ALLAH insana akil vermis arastirsin bilimi diye 18 bin alemden bahsediliyor tabiki bu evrende yalniz degiliz ama bunu bulacak teknoloji bize bahşedilecekmi bilmiyorum
çok ilginç