Hayatlarının sekiz ayını yıldızlar arasında geçiren dört cesur astronot, karşılarına çıkan beklenmedik engellere rağmen nihayet Dünya’ya döndü. Mart 2024’te Boeing’in Starliner aracıyla Uluslararası Uzay İstasyonu’na (ISS) gönderilen ekip, burada beklenenden çok daha uzun bir süre geçirmek zorunda kaldı. Geri dönüşlerini erteleyen sebepler ise hem teknik hem doğanın zorluklarıydı.
Astronotlar nihayet Dünya’ya döndü
Astronotların görevleri, aracın sistemlerinde yaşanan beklenmedik bir arıza ve eve dönüş yollarını kapatan Milton Kasırgası nedeniyle uzadı. Başlangıçta eylül ayında geri dönmeleri planlanan astronotlar, atmosferdeki güvenlik riskleri sebebiyle iki ay daha uzayda kalmak zorunda kaldı.
Florida kıyılarına ulaşan kasırganın ardından uzun süre devam eden fırtına ve rüzgarlar nedeniyle astronotların sağlıklı bir iniş yapmaları ancak yeni koşullar sağlandığında mümkün oldu.
Rus astronot Alexander Grebenkin ve NASA astronotları Matthew Dominick, Michael Barratt ve Jeanette Epps, uzayda geçen bu uzun süre boyunca sadece görevlerini yerine getirmekle kalmadılar; aynı zamanda dayanıklılıklarıyla tarihe geçtiler.
Starliner kapsülünün içi boş olarak Dünya’ya geri gönderilmesi, arızaların giderilmesi için gerekli bir adımdı. Bu zorlu sürecin ardından astronotlar güvenle Dünya’ya kavuşurken iki Starliner astronotu Butch Wilmore ve Suni Williams, ISS’deki görevlerine şubat ayına kadar devam edecekler.
Gökyüzünde geçirilen bu aylar, astronotların hem fiziksel hem de psikolojik dayanıklılıklarının test edildiği bir dönem oldu. Dünya’ya ayak basmanın ve yeryüzünde nefes almanın mutluluğunu yaşayan ekip için bu görev sadece bilimsel bir başarı değil aynı zamanda insan azminin uzaydaki bir kanıtı olarak hatırlanacak.
Burada kendimi kanıtlama peşinde olmadığını öncelikle belirtmek istiyorum. Yaptığım yorumlar sadece projeme inancım, hırsım ve azminin sonucudur. İnsanoğlunun uzay teknolojisi konusundaki başarılarını tebrik ederim fakat bu çağda hala roketlere ve paraşüte ihtiyaç duyulması gerçekten çok üzücü bir durumdur. İşte bu ilkel uzay teknolojilerini ortadan kaldırmak için on yıldır çalışmalar yapmaktayım. 27 Ağustos 2024’te üzerinde çalıştığım anti yerçekimi konusunda çok büyük bir ilerleme katetmeyi başardım. Anti yerçekimi, yerçekiminin zıttı yönündeki çekme kuvvetidir. Anti yerçekimi kuvvetini artıracak gelişmiş tasarımlar üzerinde çalışmalarım sürmektedir. Gelecekte sakınca görmezsem eğer gelişmeleri zaman zaman yorumlarımla paylaşacağım.
Antibilmemne artık yeni adın!
Sayın Mert bey kiminle karşı karşıya olduğunuzu iyi anlamanız gerekiyor. Ben insanların dalga geçebileceği bir geri zekalı değilim ve üstelik 62 yaşındayım. Anti yerçekimindeki başarım dışında dünyada belki de hiç kimsenin sahip olmadığı bir yetenek ve başarının sahibiyim. 8X8 küp dahil tüm rubik küpü çeşitlerini sadece kendi oluşturduğum algoritmalarla çözmeyi başaran bir kişiyim. Ayrıca 27 Ağustos 2024’te 8 gram anti yerçekimi oluşturmayı başardım. Tasarım hatası nedeni ile motor yandığı için 8 gram anti yerçekimi kuvveti oluşturabildim. Hatası giderilmiş daha gelişmiş tasarım için çalışmalarım aralıksız sürmektedir. Benim bu projeyi yapma nedenim ne zengin olmak ne de meşhur olmaktır. Tüm amacım ölmeden önce ülkemize ve insanlığa bir değer bırakabilmektir. Ben kendimi övmemek için mecbur kalmadıkça başarılarımdan bahsetmeyi sevmediğimi de biliniz.
Aydınlat bizi antibilmemne, ISS in dünya yüzeyine uzaklığı 120 km, ay ile dünya yüzeyi arası 442.000 km , anti yerçekimi, gelişmeleri yorumlarıyla paylaşacak, orta hiçbişey yok, sadece yorum…
Geleceğe birlikte gitme imkanı bulursak gerçeğe gözlerinizle tanıklık ederek aydınlanacaksınız. Neden bu zamanda daha fazla detay vermediğim konusunda da aydınlanacaksınız. Şimdilik 2022 yılına ait yerde hareket eden prototipimin videosu ile yetinmenizi tavsiye ederim. https://x.com/i/status/1736056836279636401