Son yüzyılda elde edilen bilgilerin tüm insanlık tarihi boyunca öğrenilenlerden fazla olduğunu biliyor muydunuz? Bilgisayarların icat edilmesiyle yapay zekâ kavramının hayatımıza girdiği düşünüldüğünde bilgi edinme sürecinin çok daha kısa olacağını kestirmek güç değil.
Makinelerin öğrenme yöntemlerinden biri insan beynindeki sinir ağlarıyla aynı mantıkla çalışıyor. “Yapay sinir ağı” olarak adlandırılan bu yaklaşımla makineler canlıların davranışlarını gözlemleyip, matematiksel modellere dönüştürdükten sonra yapay modeller oluşturabiliyor. Durumlara uyum sağlayan, eğitilebilir olan, kendi kendine organize olup öğrenebilen yapılar insan beyninin öğrenmesini taklit etmeye çalışıyor.
Yapay zekâ nasıl öğreniyor?
Yapay sinir ağlarını bu şekilde açıklamak mümkün olsa da bu öğrenme modelinin tam olarak anlaşılması biraz güç bir durum ortaya koyuyor. Belki de bu nedenle Ben Sharony and PokeGravy iş birliğiyle yapay sinir ağlarının İngilizce kısaltmasıyla adlandırılan A.N.N.(Artificial Neural Networks) izleyicilerin beğenisine sunuldu. Kısa animasyon türünde ortaya konan filmde diğerlerine pek benzemeyen bir bilgisayarın bilgiye ulaşmak için alışılmadık yollar denediğine şahit oluyoruz.
A.N.N. diğerlerinin aksine kendi kendine öğrenmeyi seçen bir robot olarak sunulmuş. Bunu yaparken de sinir ağlarıyla aynı öğrenme metodunu kullanarak deneme ve yanılma yolunu tercih ediyor. Renk, şekil, yapı, işlev vb. birçok unsura göre değerlendirme yaparak doğruya ulaşmayı amaçlayan A.N.N. bir anlamda yapay zekâların sinir ağlarını kullanarak nasıl sonuca gittiğini eğlenceli bir şekilde bizlere gösteriyor.
Bu kısa animasyonu birlikte izlemeye ne dersiniz?