İşim mali değerlendirme değil; ama işimiz gereği bolca sayılarla karmaşa yaşıyoruz. Birkaç tane büyüklük ifadesi olan sayıyı da burada önünüze koyarken hata yapmam dedim, açtım belgeleri önüme. Nokia’nın ne kadar büyük olduğunu herkes bilir; ama sayıları herkes konuşmaz. Şimdi birkaç kıyaslama yaparak Nokia Almanya‘yı sallar mı, sallamaz mı, görelim.

Öncelikle 2300 emekçinin işinden olması hoş bir durum değil. Sonuçta orası Almanya ve sosyal devlet (bize hafiften uzak bir kavram) gerekli önlemleri kısa sürede alır (bizde sadece açıklama yapılır). Diğer taraftan "Nokia şaşırma, sabrımızı taşırma" tarzı yaklaşımların Nokia üzerinde bir etkisi olur mu bilemiyoruz. Aslında biliyoruz da hemen söyleyip heyecanınızı kaçırmayalım.

Finlandiya’nın uzak ara en büyük şirketi. Gelirleri bağlı olduğu ülkenin bütçesinden büyük (kâr değil, ciro). Finlandiya’daki GSMH’deki payı yüzdeyle ve ondalık basmağa düşmeden ölçülebiliyor (evet, ekonomiden çok anlamıyorum; çaktırmayın. Ama tanım şahane değil mi?). Neyse bu kadar saçmalamanın ardından, Nokia’nın girdiği birçok pazarda pazarın en büyük şirketi olduğunu söyleyebiliriz. Dünya çapındaki cep telefonu pazarında ise %39 gibi bir pazar payı mevcut. Kim bilir Almanya’daki yüzdesi kaç?

Yıllık gelirlere baktığımızda (ayın 24’ünde açıklanacak 2007 verileri değil, 2006’ya bakıyoruz) 41 milyar Euro ve bunun net kâr kısmı 4,3 milyar Euro (Kaynak: Nokia, yıllık mali bilgiler). Önce milyon Euro mu diye düşündük ama koskoca Nokia’nın cebine kalan iki tane yalı parası olamaz herhalde dedik. Dedik ekonomiden anlamıyoruz diye ama şimdi de Microsoft’un mali olaylarına bakalım.

Biraz garip bir mali yıla sahip olsa da (o ne öyle, 30 Haziranda bitti yazıyor. Tamam, cahilim, gelmeyin üstüme) Euro’ya çevirdiğimiz değerlere göre, 2006 yılında 30 milyar Euro gelir, 9,6 milyar Euro da kâr elde ediyor (Kaynak: Microsoft, yıllık mali bilgiler) . Tabii burada Microsoft’un yerelleşen yatırımları dâhil mi, çok net bilgi yok. Diğer taraftan şirketin sahip olduğu diğer değerleri işin içine kattığımızda her şey değişebilse de dönen paranın yaklaşık miktarını anlayabiliyoruz.

Nokia hafif iri bir kuruluş ve açıkçası marka değerini kaybetmek konusunda çok büyük sıkıntıya düşmelerine sebep olabilecek tek durum, cep telefonlarına dokunanların üreme hayatının sonlanacağı haberinden başka bir şey de olamaz. Tahminen Nokia o durumdan da yenilikçi bir aksesuar setiyle paçayı kurtarabilir; ama bunun konuyla pek ilgisi yok.

Almanya’da kapatılan fabrika yüzlerce aileyi zor durumda bırakıyor; ama işe bir de Nokia‘nın tarafından bakarsak… Hmm, belki de yüksek masraflı bu fabrika Alman işçiliği ve kalitesini yansıttığı için çalıştırılmaya devam edebilirdi. Sonuçta Nokia‘ya baktığımızda, zarar eden bir işletme değil. Tabii Avrupa’nın bir başka yerinde açabileceği fabrika hem gümrük birliğinin getirdiği kolaylık açısından işine yarayabilir hem de maliyetleri düşürerek kârlılığı artırabilir. Bu da işin çekici kısmı.

En nihayetinde, Nokia bu konuda kendine göre makul bir adım attı ve kendisine maliyet getiren bir fabrikasını kapattı. Arkada kalanlar konusunda ise henüz bir açıklama yok. Tamamen ticari boyuta vuracak olursak, bu marka bilinirliği seviyesinde bir firmanın boykotla "yola gelmesi" zor. Daha güçlü yöntemler denemelerini önermek durumundayız.

:: Almanya’da başlatılmaya çalışılan Nokia boykotu yürür mü?

SDN Yorumları 2 Yorum