ABD ve Çin arasındaki gerilim bitmek bilmiyor. ABD Trump yönetiminin verdiği kararlar Türkiye’nin de gündeminde yer almaya devam ederken, Çin hakkında yeni bir gelişme yaşandı. ABD şimdi de Çin’in yapay zeka ve güvenlik kamerası gibi teknoloji şirketlerini kara listeye alma kararı verdi. Bu pazartesi günü verilen kararda sekiz Çin merkezli teknoloji şirketi ABD’nin kara listesine alındı.
ABD ve Çin arasındaki gerilim iyice artıyor
Huawei’ye karşı alınan kararlar ile gerilimin merkezine oturan ABD şimdi de Xinjiang bölgesindeki müslüman azınlıkların insan haklarının ihlal edildiği gerekçesiyle Çin merkezli teknoloji şirketlerini hedefe aldı. Bu bağlamda kara listeye alınan milyarlık teknoloji şirketleri, karara karşı tepkili.
Söz konusu şirketler arasında global güvenlik kamera pazarını domine eden ve neredeyse üçte birini kontrol eden ve dünyanın her yerinde kameraları bulunan Hangzhou Hikvision Digital Technology ve Zhejiang Dahua Technology kara listeye alınan şirketlerin içinde yer alıyor.
Bu iki şirketin yanında yapay zeka çalışmalarıyla adından söz ettiren Çin’in dünyanın en değerli yapay zeka şirketinin de kara listeye girdiği belirtelim. Ünlü yapay zeka girişimi SenseTime şirketiyle beraber, Hong Kong’da 1 milyar dolara halka arzı hedeflenen yapay zeka devi Megvii Technology de ABD’nin hedefinde.
Çin, ABD misillemesi ile karşımıza çıkabilir
ABD tıpkı Huawei’ye yaptığı gibi, şirketlerin lisanslarına odaklanmış durumda. Söz konusu şirketlerin lisanslarının ABD hükumetinden alınıp alınmadığını sorgulayan Trump yönetimi, başka ülkelerden alınmış olan lisansların iptal edilmesine karar verdi. Bununla beraber bazı şirketlerin kara listeye alınan şirketlerle doğrudan iş yapması da engellenmiş oldu.
Yaşanan gelişmelerin ardından Çin’den misilleme sinyalleri de geldi. ABD’nin Çin’in teknoloji devlerinin de aralarında bulunduğu şirketlere bu yaptırımı uygulaması kararına, Çin Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Geng Shuang’den cevap da geldi. Misillime yapılıp yapılmayacağı sorulan sözcünün cevabı ise “izlemede kalın” oldu. Sözcü bunun yanında Xinjiang’da insan hakları ihlali gerçekleştirildiği iddialarını da yalanladı.
{{user}} {{datetime}}
{{text}}