Apple, 2020 yılında macOS Big Sur’un piyasaya sürülmesinin ardından yaşanan büyük sunucu kesintileri sonrasında kullanıcıların karşılaştığı sorunları çözmek için bir dizi değişiklik vaat etmişti. Ancak aradan geçen dört yıla rağmen, bu vaatlerin bazıları hala yerine getirilmedi.
Apple, macOS için verdiği sözleri neden tutamadı?
2020 yılında yaşanan büyük sunucu kesintisi sırasında, macOS kullanıcıları ciddi sorunlarla karşılaştı. Apple’ın App Notarization olarak adlandırdığı uygulama doğrulama sürecinde yaşanan aksaklıklar, kullanıcıların uygulamaları açarken uzun bekleme süreleriyle karşılaşmalarına neden oldu. Bu olayın ardından Apple, kullanıcıların çevrim içi notarizasyon kontrollerini tamamen devre dışı bırakabilmelerine olanak tanıyacak bir dizi değişiklik yapacağını duyurdu. Ancak bu vaat edilen değişikliklerin önemli bir kısmı hala hayata geçirilmedi.
Apple, o dönem yaptığı açıklamalarda, kullanıcı gizliliğini daha da korumak için Developer ID sertifika kontrolleriyle ilişkili IP adreslerinin kaydını durdurduğunu ve bu kontroller için yeni bir şifrelenmiş protokol geliştirdiğini duyurdu. Ancak, çevrim içi notarizasyon kontrollerinden tamamen çıkma seçeneği hala sunulmadı ve bu özellik için verilen tüm referanslar, Apple’ın destek belgelerinden kaldırıldı. Bu durum, kullanıcılar arasında Apple’ın bu planını iptal ettiği endişelerini artırıyor.
Apple’ın bu vaatlerini yerine getirmemesi, nadir de olsa sunucu kesintileri sırasında uygulamaların açılış sürelerinde yaşanan gecikmelerin hala olası olduğu anlamına geliyor. Kullanıcılar, bu tür sorunlarla karşılaştıklarında, Apple’ın bu önemli güvenlik kontrollerini devre dışı bırakma seçeneğini sunmamasından dolayı hayal kırıklığı yaşıyor. Özellikle, bu tür kesintilerin kullanıcılarda güvenlik ve gizlilik konusunda soru işaretleri yarattığı göz önüne alındığında, Apple’ın bu durumu düzeltmek için adımlar atması bekleniyor.
Geçmişten günümüze tüm macOS sürümleri!
Apple, güvenlik ve gizlilik konularında her zaman öncü bir rol üstlendiği için, bu değişiklikleri hayata geçirmeme kararı biraz şaşırtıcı. Şirket, çevrim içi güvenlik kontrollerinin kullanıcılar için kritik olduğunu düşünüyor olabilir. Ancak, bu kontrollerin kullanıcı deneyimini olumsuz etkileyebileceği durumlar için bir çıkış yolu sunmamak, Apple’ın kullanıcılarına verdiği sözü yerine getirmediği anlamına geliyor.