Apple, 1 Nisan 1976 yılında Kaliforniya’da Steve Jobs, Steve Wozniak ve Ronald Wayne tarafından kuruldu. Wayne hisselerin yüzde 10’una sahipti. Fakat çok geçmeden girişimin batmasından korktuğu için Jobs ve Wozniak’e satıp oyundan çıktı. Sonraki 45 yılda ise 300’e yakın ürün satışa sunuldu. Peki hangi teknolojileri ilk kez Apple üretimi cihazlarda gördük?

Hangi teknolojileri ilk kez Apple kullandı?

Apple çıkartmış olduğu ürünler kadar cihazları için geliştirdiği yazılım ve uygulamaları ile de biliniyor. Şirketin öncülük ettiği pek çok teknoloji ve hayatımızı kolaylaştıran uygulaması bulunuyor. Bazılarımız gündelik hayatımızda bunların birçoğunu farkında bile olmadan kullanıyoruz. Peki hangi teknolojileri ilk kez Apple kullandı?

Apple-1 ve iMac

Apple 1’in en büyük özelliği ilk modern kişisel bilgisayar olmasıydı. Daha öncesinde çıkmış tüm bilgisayarlar iş odaklı olup son kullanıcıya hitap eden hiç bir yanı bulunmuyordu. Herkesin evinde en az bir tane televizyon bulunduğu için maliyet odaklı düşünen Jobs ve Wozniak ikilisi bu çözümde karar kılıp Wayne’in de desteği ile ürünü tanıttılar.

Apple’ın Kendin Tamir Et programı genişliyor!

Apple’ın Kendin Tamir Et programı genişliyor!

Apple, Kendin Tamir Et programına Mac bilgisayarları ve Studio Display'i eklediğini açıkladı. İşte detaylar.

iMac ise yine beğenilen Macintosh modelinin disket yuvalarını çıkarıp yerine USB bağlantılarını ekledikleri ve son kullanıcıya “nihai internet cihazı” adıyla reklamı yapılan ve de evinden internete erişmek isteyen herkesin istediği bir modeldi. iMac ve Machintosh’un tasarımları oldukça ilham vericiydi. Bu cihazları gören diğer markaların aklında beliren tek soru şu oldu: “Biz neden hepsini böyle topluca bir kasa içerisinde vermiyoruz?”

Çoklu dokunmatik ekranlar

2007 yılından önce telefonlar iki guruba ayrılırdı. 1’den 9’a kadar sayısal tuş takımı olanlar ve QWERTY klavyeye sahip Blackberry gibi ve bazen klavye üstünde kalem aracılığı ile dokunabileceğimiz küçük ekranlı akıllı telefonlar.

İlk iPhone’un tanıtılmasından sonra her şey değişti. 3.5 inç boyutlu LCD ekrana sahip ve tamamı birden fazla parmağınızı algılayabilen dokunmatik bir ekrana sahip çok işlevli bir telefon. Gerçekten oyunun kurallarının yeniden yazılmasını sağlayan iPhone serisi Jobs’ın en büyük zaferleri arasında yerini alıyor.

Google Haritalar

Evet, yanlış okumadınız Google Haritalar. iPhone için özel uygulamalar geliştirmek isteyen Jobs, birden fazla şirketle anlaştı. Ancak içlerinde en çok bilinen Google Haritalar, eğer Apple olmasaydı belki de hiç bir zaman geliştirilmeyecekti.

Uygulama ilk çıktığında tek kullanıcısı olan iPhone’da henüz GPS sistemi yoktu. Ancak sonraki nesillerde bu durum düzeltildi. Bugün başta Android cihazlar olmak üzere tüm akıllı telefon ve bilgisayarlar üzerinden kullanılabilen bu akıllı harita uygulaması ilk çıktığı gün gibi ücretsiz bir şekilde hizmet sağlıyor.

Apple

Uygulama Mağazası

İlk iPhone çıktığında tamamı dokunmatik olan büyük bir ekran ile birlikte beraberinde bazı sorunlarda geldi. Bu dokunmatik ekranlı akıllı cihaz önceden çıkan uygulamaların büyük bir kısmıyla uyumlu değildi. Zira neredeyse tüm uygulamalar tuşlu telefonlar için tasarlanmıştı.

Apple bu duruma bir uygulama mağazası geliştirerek çözüm buldu ve 2008 yılında iPhone 3G ile birlikte bu uygulama mağazasını da tanıttı. Günümüzde 100 milyar dolarlık devasa bir pazar payına sahip olan mobil oyun sektörü, Uber, Snapchat ve Tinder gibi pek çok dev şirket eğer bu uygulama mağazası olmasaydı şuan çok daha farklı konumlarda olabilirlerdi.

Apple

Parmak izi tarayıcısı

Parmak izi tarayıcısını cihazlarına entegre eden ilk şirket Apple değil. Ancak pek çok şeyde olduğu gibi bunu popüler hale getiren ve 5S cihazında Touch ID’yi tanıtmasıyla birlikte birçok kapının aralanmasını sağlayan şirket.

Tanıtıldığında herkesin hoşuna giden sistemi insanlar deneyimlemek istiyordu. Telefonun tuş kilidini açmak ve alışverişlerde kredi kartlarını ve de şifrelerini parmak izi ile güvence altına alma fikri kullanıcıların ve akıllı telefon üreticilerinin oldukça hoşuna gitti.

Apple

Gorilla Glass

Ekranı bu kadar büyük ve ön planda olan cihazların yaşadığı en büyük problem camlarının kırılması oluyordu. Apple bu durumu ön görüp Corning’in uzmanlığından yararlandı. Kendi alanında önde gelen Amerikan firması da zaten 2005’ten beri tüketici elektroniği için sertleştirilmiş camlar üzerinde deneyler yapıyordu.

Apple’ın Corning’ten isteği oldukça netti. Dokunmatik ekranın fonksiyonlarını etkilemeyecek kadar ince ve sertleştirilmiş, normal cama göre çatlamaya ve çizilmeye karşı dayanıklı bir cam. Günümüzde Corning, 7 farklı Gorilla Glass modeli ile cihazları korumaya devam ediyor.

Mobil İnternet

Mobil internet iPhone serisi çıkmadan önce de bizlerle birlikteydi. Ancak WAP tarayıcı üzerinden küçük ekranlı cihazlardan internet kullanım deneyimi ile iPhone’un tamamı dokunmatik ekranında mobil Safari arasında oldukça büyük bir deneyim farkı bulunuyor.

Mobil internet olmasaydı ne olurdu diye sanırım tek tek anlatmamıza gerek yok. Yukarıda sizlerle uygulama mağazasının önemini paylaştık. Eğer mobil internet Apple tarafından akıllı cihazlara entegre edilmeseydi ne uygulama mağazasının ne de içerisindeki oyun, film, bankacılık ve daha bir çok şeyin önemi kalmayacaktı.

Sanal asistan

Google asistan, Microsoft Cortana ve Amazon’un Alexa’sı gibi yapay zeka destekli yardımcı asistanların temelini Apple 2010 yılında Siri ile attı. Diğer şirketlerin kendi sistemlerine entegre sanal asistanlar yapması uzun sürdüğü için Apple uzun bir süre bu konuda rakipsiz lider konumunda kalmayı başardı.

Başlangıçta yalnızca sınırlı sayıda komuta cevap verebilen Siri, artık tüm Apple akıllı cihazlarında başarılı bir şekilde çalışıyor. Bizim için şarkı çalabiliyor, takvim planlaması yapabiliyor, bir yere gittiğimiz zaman en uygun rotayı bulabiliyor. Hatta bizim için internette araştırma yapıp gerçek bir asistan gibi hayatımızı kolaylaştırıyor.

Apple

Hepsi bir arada cihaz konsepti

Apple daha önce bilgisayarlarında da benzer bir işe imza atmıştı. Ancak bu kadar ses getirememiş olmasının sebebi kullanıcıların cebine sığmıyor oluşuydu. İlk iPhone çıkmadan önce akıllı telefonlar arasında bir standart yoktu. Hepsi birer prototip gibi belirli pazar paylarına hitap etmeye çalışıyorlardı.

Klavyeli akıllı telefonlar genellikle iş hayatında e-posta ve takvim uygulamalarını bir arada bulundurmak isteyen insanlara göre tasarlanırken, kameralı ve müzik çalarlı telefonlar biraz daha son kullanıcı için yapılıyordu. Ancak ilk iPhone’un çıkmasıyla beraber artık akıllı telefon alırken bu ayrımların hiç birini yapmamıza gerek kalmadı.

İvme ölçer

Apple, kullanıcıların akıllı cihazlarında yaşadıkları deneyimi olumlu yönde arttırabilmek için farklı yöntemler deniyor ve çeşitli prototipler hazırlıyordu. Bunların içinde en çok istenen ve sevilen özellik de ivme ölçer oldu.

Bu özellik sayesinde telefon yan çevrildiğini anlayıp ekranı otomatik olarak döndürebiliyordu. Günümüzde bile pek çok geliştirici uygulamalarını yaparken bu özellikten faydalanıyor. Hatta yarış oyunlarında bu bir alternatifsiz durumda.

Apple

Artık kulaklık jakı yok

Muhtemelen Apple’ın en tartışmalı ve eleştiri alan yeniliği bu oldu. Yeni çıkan iPhone’larda kulaklık jakı olmadığını duyurduğu zaman herkes çok şaşırmış ve bunun tıpkı telefondan kamerayı kaldırmak gibi radikal bir karar olduğunu öne sürmüştü. Ancak Amerikalı üretici bu yaptığını yıllarca savunmaya devam etti.

Kulaklık jakının yüz yıllık eski bir kablolu teknoloji olduğunu ve bunu kaldırmanın Bluetooth teknolojisinde ve kablosuz kulaklıklarda atılım sağlanmasına yol açmasını bekliyordu. Nitekim öyle de oldu. Artık cihazlar hem çok daha ince hem de kablo sorunu ile ulaşmadan uzun süreler kullanabiliyoruz. Üstelik kablo sorunu ortadan kalktığı için akıllı bileklik ve saatlerimizle bile kullanabiliyoruz.

Apple

Bugün sizlerle ilk kez Apple sayesinde hayatımıza giren ve pek farkında olmadığımız teknolojileri bir araya getirdik. Sizce bu özelliklerin hepsi söylendiği kadar faydalı oldu mu? Konuyla ilgili görüşlerinizi yorumlarda bizlerle paylaşmayı unutmayın.