İstanbul Tarlabaşı’nda yaşayan ve eğitim gören Türkiyeli ve Suriyeli çocuklar, 10-11-12 Mayıs tarihlerinde Tarlabaşı Toplum Merkezi’nde, “Benim Şehrim” isimli atölye çalışmasında hayallerindeki şehri yarattı.
Farklı kültürlerden gelen çocukların, kendilerini daha verimli ifade etmelerine zemin sağlayarak ortak bir fikir üzerinde birlikte çalışmanın mümkün olabileceğini göstermeyi ve çocuklar arasında oluşan iletişimi, hikaye anlatımı vasıtasıyla, toplumla paylaşmayı hedefleyen çalışma, ABD İstanbul Başkonsolosluğu’nun sağladığı destekle gerçekleşti.
#video_12021#
Üç gün süren atölye çalışması, sosyal inovasyon, anlatı tasarımı ve strateji uzmanı ABD’li Lina Srivastava liderliğinde, Katy Morrison, Oscar Raby (VRTOV), Melda Akbas (Tarlabaşı Toplum Merkezi) ve Sinan Vural (Noya International) ile birlikte gerçekleştirdi. Proje kapsamında Tarlabaşı sokaklarını gezen Türkiyeli ve Suriyeli çocuklar, yabancı uzmanlar ve gönüllülerin gözetiminde, eserleri için fotoğraf ve video çekerek malzeme topladı.
Yaşları 8 ila 14 arasında değişen çocukların yarattığı eserler ve hikayeler dijital ortama aktarıldı. Bir hafta süren post prodüksiyon çalışmasının ardından projeye katılan çocuklar, 24 Mayıs’ta gerçekleşen gösterimde Google tarafından sağlanan sanal gerçeklik gözlüklerini kullanarak hayallerindeki kenti gezme fırsatı buldu.
Twitter Video ile yapılan işbirliği sonucunda, katılımcıların yönettiği kısa videoların Twitter @video adresi üzerinden paylaşımı devam ediyor.
Tarlabaşı Toplum Merkezi binasında gerçekleştirilen gösterime ABD İstanbul Başkonsolosu Charles F. Hunter da katıldı. Projede görev alan çocuklarla Türkçe ve Arapça sohbet eden Başkonsolos Hunter, konuya ilişkin açıklamasında “Türkiye, mültecilere yardım konusunda çok ağır bir yük omuzlamış durumda. Biz de ABD Türkiye misyonu olarak mültecilerin yaşamlarını yeniden kurmalarına yönelik çalışmalara destek vermekten memnuniyet duyuyoruz.” dedi.
Projenin savaştan kaçarak Türkiye’ye iltica eden çocukların yaşıtlarıyla sanat ve teknolojiyi kullanarak kaynaşmasını da hedeflediğinin altını çizen Tarlabaşı Toplum Merkezi uzmanlarından Melda Akbaş, “Farklı şehirlerden gelen, farklı diller konuşan çocukların birlikte yaşamak istedikleri şehri dijital medyanın ortak dili ile tasarlıyor olmaları çok anlamlı. Ayrıca pek çok çocuğun ortak şehir hayali aynı: Güvenli, huzurlu ve barış dolu bir yer.” dedi.
Aynı okulda okudukları halde zaman zaman Suriyeli arkadaşlarıyla iletişim kurmaktan çekindikilerini ifade eden Türkiyeli öğrenciler ise proje sonrasında okulda da Suriyeli arkadaşları ile daha kolay iletişim kuracaklarını dile getirdiler.
:: Düzenlenen bu proje hakkında ne düşünüyorsunuz?
Türkiyeli değil Türk çocuklar demek istediniz herhalde
TÜRKİYELİ DİYE BİRŞEY YOK TÜRK DİYECKSİN
Türkiye doğumlu bir Kürt çocuğuyum. Saçma sapan yorumlarınız sizin olsun! Aynı şekilde Türkiyede doğan Arap, Ermeni ve başka başka milletlerden çocuklar var. Ayıp yaptığınız!
Bizi insandan saymıyorlar
Türk değilim ve kabul etmiyorum Türk olmak istemiyorum herkez saygı duyacak Kürt olmaktan gurur ve onur duyuyurum
Türkiyeli nedir kardeşim şaka mısınız? Türkiyeli değil has be has TÜRK çocuğu diyin şuna.
sdn amacin ne. milleti birbirine dusurmekmi???????
Türkiyeli nedir abi ?
Yazık çok yazık yorumları okuyunca çok üzüldüm Türk Kürt Arap Çerkez Laz Abaza hatta Müslüman Hristiyan Musevi olsan ne olacak kimsenin kimseden üstünlüğü yok önemli olan insanlık.
Bir Ender Öztürk klasiği 🙂 Türkiyeli 😀
Tamam kardeşi kardeşe türkiyeli değil Türk diyenler kırıyor!
Yaptığınız ayıp sizin ayıp.. Türkiyeli ne demek yahu? Şaka mı yapıyorsunuz yoksa ciddi misiniz? O başlığı ve yazınızı düzeltin en kısa zamanda