Blogunuz ister tasarım aşamasında olsun, isterse günde binlerce ziyaretçiye ev sahipliği yapsın; başarısını sürekli kılmak için her zaman onu yeni ve özgün içeriklerle beslemeniz gerekiyor. Yeni içerik üretmek için ise sanılanın aksine, ihtiyaç duyduğunuz şey “ilham” değil, “üretkenlik”.
1. İstemeyin, başlayın
Araştırmalar, bir çalışmaya başlamadan önce duyulan azim ve isteğin çok kolay tükendiğini gösteriyor. Janet Polivy tarafından yapılan bir araştırma, insan beyninin büyük projelerden korktuğunu ve uzun vadeli hedefleri kolayca terk etme eğilimi gösterdiğini belirtiyor.
Bunun yerine, aklınızdaki fikri bir blog yazısına çevirmek için daha basit bir yöntem kullanın: Yazmaya başlayın! Üretkenliğin önündeki en büyük engel, herhangi bir işe başlamaktır. İlk adımı attığınızda, gerisi gelecektir. Yazmaya başlamadan önce, beynimiz her zaman işin en zorlu kısımlarına odaklanır. Ancak başladıktan sonra, beyniniz sizi sürekli başladığınız işi bitirmeye zorlayacaktır.
2. Zamanın kontrolü sizde
Dünyadaki en başarılı keman virtüözleri, 90 dakikalık bir çalışmanın ardından 15-20 dakikalık molalar verir. İyi bir yazı ortaya çıkarmanız elbette önemli; ancak uzun vadede üretkenliğinizi düşünüp kendinizi hırpalamaktan kaçının. Blog yazınız, size keyif verici bir hal almaya başladığınızda, küçük bir mola verip kendinizi bir bardak kahveyle ödüllendirin.
Zaman kontrolünü profesyonel bir yazar gibi yapabilmek için, “deadline” (teslim tarihi) terimine kendinizi alıştırın. Pek çok gazeteci, editör ve yazar, üretkenliğini korumak ve doğru bir zaman planlaması yapabilmek için (zorunlu olmasalar bile) bir teslim tarihi belirler. Teslim tarihi, çalışmalarınızı daha disiplinli hale getirmeniz ve başarıya ulaşmanızın altın anahtarıdır.
3. İşlerinizi listeleyin
Her blogcunun bir “Sorumluluklar Listesi” olmalıdır. Beyaz bir kağıdı ortadan ikiye bölün ve sol tarafına resimdeki gibi zaman aralıklarını yazın. Sağ tarafa ise o 90 dakika içerisinde yaptıklarınızı kısa maddeler halinde yazın.
Kendi yaptığınız işleri takip etmeniz, bundan sonra yapacaklarınız için teslim tarihini (bkz: madde 3) daha iyi belirlemenizi ve daha iyi performans göstermenizi sağlar. Blog yazıları hazırlarken 1 saatinizi Twitter’da geçirdiğinizi kağıttan okumak, aynı yanlışa tekrar düşmenizi engelleyecektir.
4. Birden fazla işle uğraşmayın
“Multi-tasking” olarak bilinen aynı anda birden fazla görevle uğraşmak, akıllı telefonların olmazsa olmazıdır. Oysa insan beyni, ne yazık ki bu şekilde yeterli performansı gösteremez. Araştırmacı Zhen Wang tarafından yapılan araştırmalar, aynı anda birden fazla iş yapan kişilerin aslında daha az üretkenlik sergilediklerini, buna karşın daha çok iş yaptıkları yanılgısına düştüklerini gösteriyor. Yani aradığınız şey, yalandan bir üretkenlik değilse, kendinize bir eylem planı hazırlayın ve tüm bunları sırayla, teker teker tamamlayın.
Bence kişisel blog için bu kadar programlanmaya gerek yok 🙂 Kafana esince yaz geç.
Kişisel blog yazanlar için çok fazla abartılmış bence, kafana göre yaz geç, yok sen hedefi olan bir kitleye yayın yapan bir blog oluşturmayı planlıyorsan olabilir.
2 numara gizli tüyo
Yaklaşık 2 yıldır blog yazarıyim her zaman kafam esince yazdım ve yüksek bi başarı yakalayamadım.bu maddeler ise yapar.
hocam önce sen kendi blog’una el at, sonra tavsiye ver
Herşey iyi güzel de çıkan reklamlar yüzünden yazıyı okumakta çok zorlandım.Çok fazla reklam yayınlanıyor,belirtmekte fayda var diye düşünüyorum.