Oyun sektörünün, film endüstrisini bile geride bıraktığı bilinen bir gerçek. Artık dünya, oyunlar ve oyuncuların yadsınamayacak bir gerçek olduğunun farkında. Aileler, henüz televizyon kadar olmasa da, oturma odalarındaki oyun konsollarına da alışmaya başladı. (Bu Oyunlar Neden Başarısız Oldu?)

Bu eğlenceli dünyanın yapı taşları olan oyunlar, hem kalabalık gruplar tarafından geliştiriliyor, hem de profesyonel oyuncular (sinema) ve seslendirmecilerle zenginleştiriliyor. Milyon dolarlık görsel efektler de cabası… Ancak bazıları var ki, içerdiği fikir ya da yenilikçi oynanışıyla ön plana çıkıyor. İşte o yapımlardan bazıları:

{pagebreak::Counter Strike}

Counter Strike (2000)

2000 yılında tanıştık Counter Strike ile… Hem basit hem de kullanışlı yapısıyla, internet üzerinden arkadaşlarımızla karşı karşıya gelme fikri hiç bu kadar keyifli olmamıştı. Ardında yatan Half-Life’ın ismi de eklenince, Counter Strike unutulmazlar arasında yerini almakta hiç zorlanmadı…

{pagebreak::Guitar Hero}

Guitar Hero (2005)

Rock ve metal kültürü ile büyüyen hemen her gencin kafasında bir rockstar olma fikri ya da içinde, yıldızlara öykünme hissi oluşmuştur. Ancak onlar gibi enstrüman çalamayanlar için, bu gerçekten de hayalini kurması bile zor bir durumdur. Guitar Hero’nun yapımcısı Harmonix, bu duygu ve düşüncelerden yola çıkarak, oyuncuları önce gitar ile, sonra da bateri ve mikrofon ile buluşturdu.

Guitar Hero’nun gitar ve benzeri aparatlarıyla, oturma odanız konser salonu haline geldi! Neredeyse hayallerinizdeki gibi! Böyle bir fikrin başarılı olmaması düşünülemezdi…

{pagebreak::Half-Life}

Half-Life (1998)

1998’de satışa sunulan Half-Life, klasik FPS’lerin dışına çok basit ama olması gereken hamlelerle çıkmıştı. Zira oyunlarda kurgunun, belki de oynanabilirlik kadar mühim olduğunu ortaya koyan yapım, türünün en önemli örneklerinden biriydi.

{pagebreak::Max Payne}

Max Payne (2001)

Tam da Matrix fırtınasının başladığı dönemde hayatımıza giren Max Payne, adeta Matrix’in kaymağını yedi. Zira filmde gördüğümüz ve hayranlıkla izlediğimiz ağır çekim modlarını birebir Max Payne’e uyarlayan yapımcılar, ortaya tadından yenmeyecek bir macera çıkardı.

Müzikleri ve öyküsüyle de sürükleyen yapım, başarısıyla devam oyununun kapısını araladı. Bu yıl içerisinde ise üçüncüsü bekleniyor…

{pagebreak::Portal}

Portal (2007)

Şimdilerde yeni oyunu için gün saydığımız Portal serüveni, 2007’de başladı. Half-Life ve Counter Strike ile aynı ellerden, Valve firmasından çıkan yapım, müthiş bir fikri içinde barındırıyordu. Oyundaki iki farklı noktaya geçit (ya da portal) açıp, birinden diğerine geçebildiğiniz yapımın tüm bulmacaları, bu özellik üzerineydi. Ortaya da, sıra dışı bir deneyim çıkıyordu!

{pagebreak::Grand Theft Auto 3}

Grand Theft Auto 3 (2002)

Önceki 2 boyutlu Grand Theft Auto’ların 3 boyutlu olması, oynayan hemen hemen herkesin aklına gelmiştir. Ancak oyun dünyası bunun çok uzak bir hedef olduğunu düşünürken, Rockstar Games, bombayı patlatarak GTA 3’ü satışa sundu. Koca şehir, 3 boyutlu modellenmişti ve biz tamamen özgürdük! Sırf şehirde dolaşmak için bile oynanabilirdi!..

{pagebreak::Prince of Persia}

Prince of Persia (1989)


Yüksek çözünürlüğün, 320×240 olduğu dönemlerde satışa sunulmuş olan Prince of Persia, motion capture tekniği kullanılan ilk oyun olarak tarihe geçti. Birebir insan hareketlerinden aktarılan animasyonlar sayesinde, daha önce hiçbir oyunda göremediğimiz kadar gerçekçi ve akıcı animasyonlara şahit oluyorduk.

Efsane, ikinci oyunuyla da sürdü ve sonraki yıllarda 3 boyutlu yeni versiyonları piyasaya sürüldü…

{pagebreak::Need for Speed Underground}

Need for Speed Underground (2003)

The Fast and Furious filmlerinin bünyelerde bıraktığı enerjiyi harcayacak bir yer ararken Need for Speed: Underground ile karşılaştık! Sokak yarışları kültürünün parkur yarışlarından daha çok ilgi çektiği bir dönemde satışa sunulan yapım, Electronic Arts’ın yüzünü epey güldürdü. Modifiye seçenekleri ve geniş araç yelpazesi ile Underground, NFS’nin tam kırılma noktasıydı. İlgi görmemesi mümkün değildi!

{pagebreak::Football Manager Serisi}

Football Manager (2005 – )

Futbol severlerin büyük merakla takip ettikleri Championship Manager serisinin yapımcısı Sports Interactive, bilindiği üzere 2005 yılından itibaren Football Manager’ı geliştirmeye başladı. Serinin ilk oyunundan bu yana her yeni üyesinin bu denli büyük ilgi görmesinin sebepleri vardı.

Bir kere müthiş veritabanı, gerçek dünyada yıldızı parlayacak oyuncuları önceden işaret ediyordu! Bu eşi bulunmaz bir şeydi. Ayrıca maç motoru da gayet gerçekçi skorları ile emsallerinden bulunmayacak kadar başarılı sonuçlar ortaya koyuyordu. Sayısız lig ve takım içeriğinin yanında milli takımları da yönetebilmek de cabası… Hal böyle olunca, televizyon programlarında bile adı geçen bir futbol oyunu haline geliyordu Football Manager.

:: Bu dosyanın ikinci bölümünde hangi oyunları görmek istersiniz?