Sevgili ziyaretçi, öncelikle belirtmek istiyorum ki bilgisayarlar ile tanıştığım ilk günden bu yana çeyrek yüzyıldır iflah olmaz bir oyun hastasıyım. 1999 yılından bu yana dergilerde oyun incelemeleri yazıyorum. Ama yaşım ilerledikçe uzmanlık alanlarım değişti. Bu sebeple bu incelemeyi profesyonel bir oyun editörünün kaleminden çıkmış gibi değil, oyunları çok seven, sektörü tanıyan bir tüketicinin değerlendirmesi olarak okuyun.

Önce Oyunun Tanıtım Videosu ile Gaz Verelim

#video_7910#

Biraz Tarih

Call of Duty ilk olarak piyasaya çıktığı 2003 tarihinde inanılmaz beğenilmiş ve “Vaaay adamlar film gibi oyun yapmış” dediğimizden bu yana tam 11 yıl geçti. 11 yıl boyunca eğer futbol gibi adam, takım çeşitliliğine ve grafiğe abandığınız seriler yapmıyorsanız (futbolseverlerden gelecek korkunç yorumları bilerek ve kasten yazdım) içeriği ile tutacak ve her sene en iyiler listelerine girecek oyunlar yapmak çok kolay değil. Açık sözlü olalım; ben serinin tüm oyunlarını oynamadım. Ama bir nefeste CoD 4’ü oynayıp bitirdiğimi sonra tekrar oynadığımı çok iyi hatırlıyorum.

14-11/15/cod-aw-5.jpg

Oyuna dönelim

CoD: AW serinin diğer oyunlarından üç yıllık geliştirme süreci ile ayrılıyor (diğer oyunlar ortalama iki senede geliştirilmişti). Seride ilk kez artık bulunduğumuz zamanın yaklaşık 40 sene ilerisine gidiyoruz. Oyun 2054 yılında geçiyor. Haliyle teknoloji ilerlemiş. Bu da oyuna yeni bir hava katmış. Bitmek tükenmek bilmez teröristler yine başrolde yer alıyor.

Sene 2054 olunca vücudumuza çeşitli harici iskeletler (Exoskeleton) giyerek normal ötesi güçler kazanıyoruz. Örneğin zıplamak, bir tekmeyle düşmanı cehennemin dibine yollamak ve benzeri şeyler…. Yine belli zamanlarda kullanabileceğimiz bir dronemuz var. Droneu salıyoruz ve uzaktan kontrol ile düşmanları havadan keklik gibi avlıyoruz. Yaklaşık 40 yıl sonrasının olası teknolojileri oyunun içine güzelce yedirilmiş. Bu özellikleri beğendim. Elbette bu özellikleri başarılı kılan bir şey de aynı zamanda hikâye içine işlenmiş olmaları.

14-11/15/cod-aw-2.jpg

Hikâye

Katil sonunda uşak çıkıyor diyerek hemen hikâyeyi mahvetmeyelim. Ama güzel bir hikâyemiz var. Aksiyonlu ve dramatik bir açılış, kahramana dönüşme süreci, ihanet, falan filan… Bildiğiniz şeyler. Güzelce kurgulanmış.

Oyun bölümler (görevler) halinde ilerliyor ve her görev başlangıcında, ara geçişlerde muhteşem şekilde renderlenmiş sahneler seyrediyoruz. Ama gerçekçi olalım, günün sonunda bir Alex değil. Neden mi? Çünkü her şey o kadar doğrusal tasarlanmış ki, ben şu binanın diğer köşesinden döneyim diye bir özgürlüğünüz yok. Film akıyor, siz doğru zamanda doğru düğmelere basıyorsunuz, bir sürü düşman var ve nişan alıp ateş ediyorsunuz. 50 kere yansanız, eliniz doğru hareketlere alıştığında, gözünüz kapalı geçeceğiniz bir ortam söz konusu. Ama ortam öyle bir ortam ki tüm CoD serisinde olduğu gibi AW sizi yine kendine bağlamayı başarıyor.

14-11/15/cod-aw-3.jpg

Grafikler

Arkadaşlar PS4 üzerinde oynadığım oyun için grafiklerin muhteşem olduğunu söyleyebilirim. Sanıyorum iyiy bir sistem ile PC’deki grafikler daha aşağı kalmaz. Görsel olarak kendinizi bir şölene hazırlayın. Patlamalar, efektler ve tasarımda bu oyun benden 10 puan aldı.

CoD serisinde ilk defa bu kadar iyi bir grafik kalitesi sunuluyor. Diyeceksiniz ki “kardeşim teknoloji gelişti normal”. Haklısınız ama benim söylemek istediğim tasarımcılar bu sefer gerçekten tüm detaylara dikkat etmişler. Yani olay sadece daha iyi görünen kaplamalar değil, gerçekçi ortamlar. Zaten oyunun sıkılmadan akışını bu sağlıyor.

14-11/15/cod-aw-1.jpg

Oynanabilirlik

Bu gerçekten baltayı taşa vurmak istemediğim bir alan. Oldum olası birden fazla tuş kombinasyonu ile Koreli oyunculara benzemekten nefret etmişimdir. Örneğin Destiny bu açıdan harika tasarlanmış. Neyse o. Ama CoD: AW öyle değil. L1 ve R1 tuşları iki çeşit el bombası kullanmanıza izin veriyor. L1’de taktik, R1’de ise saldırı bombaları var.

Bitti mi? Bitmedi! Her bir el bombası tuşuna üç seçenek eklenmiş. Örneğin taktik bombalar lazer tarama, sis bombası ve EMP olabiliyor. Bu kadar aksiyon dolu bir oyunda tıkla ona, sonra buna tıkla tıkla, salla, hop bu arada bir bakıyorsun kafaya roketi yemişsin. “Abi senin yaş ilerlemiş, sen anca kedi sev” diyenlere saygı duyarım. Ben sevmedim. Geri kalan her şey doğrusal akış içinde bence makul seyrediyor. 6,5’dan 7 puan veriyoruz.

Sesler

İşte iyi bir ses sisteminiz veya kulaklığınız varsa zurnanın zırt dediği yer burası. Komşular gerçekten savaş çıktı sanabilirler. Bir 10 puan daha buraya veriyoruz.

14-11/15/cod-6.jpg

Biraz başa saralım

Oyunun güzel yanlarından birisi paraya kıyıp iyi aktörler tutmuşlar. Kevin Spacey ağır abiyi oynuyor. Bu konuda çok yazmıyorum bütün oyun inceleme sitelerinde tonla bidi bidi var zaten.

Açılış sahnelerinden birinde Half Life’ın efsanevi tren sahnesine benzer bir seyahatimiz oluyor (beklentiyi yükseltmeyin daha kısa sürecek). Bunlar güzel şeyler ama sene olmuş 2054. Teknoloji biraz daha uçsa kaçsa iyiymiş diyorsun. Sonra düşünüyorsun aslında tam tadında olmuş, teknoloji iyi ayarlanmış diyorsun. Biraz kararsız kaldım. Bir de tankları örümcek gibi yürütme fantezisini hiç sevmedim. Tanklar özürlü çekirge gibi gezineceğine, howercraft tarzı tasarlansa daha havalı olurmuş (oyunun tamamını henüz oynamadım belki ilerleyen bölümlerde vardır).

Oyun içinde kelle kopardıkça yetenek puanları alıyorsunuz. Onu oraya bunu buraya dağıtıp, güçlendik diye mutlu oluyorsunuz. Sade tasarım.

Toparlayalım

Uzun bir inceleme oldu. Bunca şeye video çeksek iyiymiş. Buraya kadar sıkılmadan okuyan olduysa tebrikler. Dahi anlamındaki de’leri ayrı yazdığıma da dikkat ettiyseniz süpersiniz. Gelelim en güzel soruya; “Abi bu oyuna üç aylık harçlık verilir mi?” Bilemiyorum tabi harçlığınızın durumuna göre 15 günlük de olabilir. Bence verilebilir. Kısa dönemde bu şekilde sağlam bir oyun gelecek mi? Bilmiyorum. Bilen varsa yorumlara yazsın 🙂

Anlatmadığımız şey Multiplayer modları oldu.

14-11/15/cod-aw-4.jpg

Multiplayer

Ben kesinlikle bir PvP oyuncusu değilim. Keklik gibi avlanıyorum. Bu yüzden beceremiyorum ama Multiplayer modları oynayanlar kesinlikle çok ama çok sevmişler ve güzel yorumlar okudum. Oyunun doğrusal akışından kurtulduğunuz ve serbest kaldığınız taktik savaşlar söz konusu. Durum böyle olunca bu genel haneye +1 puan olarak yansıyor.

Bitirelim

Serinin adına yakışır, efsanevi sinematografik havasını koruyan, muhteşem grafikler ve sesler ile güzel bir oyun olmuş. Eleştirilecek şeyleri “o kadarı kadı kızında da olur“ diyerek göz ardı edeceğiz. Benim gözden kaçırdığım bir şey varsa yorum kısmı aşağıda. Basın yorumu.

Grafikler: 10/10
Sesler: 10/10
Oynanabilirlik: 7/10
Genel puana +1 bonus verince 10/10 olmuş yahu. Çok mu verdim, hadi neyse bu seferlik böyle olsun 😉

14-11/30/hepsiburada-buton-1417371934.jpg

:: Yeni Call of Duty’i nasıl buldunuz?