Teknoloji Haberleri - ShiftDelete.Net

“Coronavirüs laboratuvarda üretildi” iddialarına yanıt

Ana sayfa / Popüler Bilim

Coronavirüs laboratuvarda üretildi iddiaları son zamanlarda daha fazla dillendirilmeye başladı. Bilim insanları ise Wuhan odaklı bu komplo teorilerine yanıt vermekten çoktan sıkıldı. Peki ama neden coronavirüs insan eliyle üretilmiş olamaz?

Bilim insanlarının son yıllarda Corona benzeri bir virüsün Güney Asya’dan yayılabileceği şeklinde duyurduğu endişeler, bugün komplo teorisyenlerinin en büyük dayanaklarından biri. Bilim insanları ise, hem Wuhan Viroloji Enstitüsü hem de virüsün laboratuvarda üretildiği iddialarını uzun süredir çürütmeye çalışıyor.

Öncelikle yazıda virüsü Sağlık Bakanlığı tarafından tavsiye edilen Coronavirüs şeklinde kullanıyoruz. Corona virüs şeklinde ifadeler ise Corona ailesinden gelen virüsleri tanımlamak için kullanılıyor.

Coronavirüs laboratuvarda üretildi iddialarına karşı bilimsel gerçekler

Enstitüde yer alan ve Coronavirüs ile yakın genom dizilimde olduğu söylenen Corona virüs örneği RaTG13, Coronavirüs vakalarının ilk ortaya çıktığı Wuhan eyaletinden değil, Yuin eyaletinden toplanmış. Asıl önemli nokta ise, bu en yakın genom dizilimine sahip yarasa kaynaklı RaTG13 ile Coronavirüs arasında genom dizilim açısından yaklaşık 50 yıllık bir evrimsel fark var.

Bilim Kurulu üyesinden korkutan açıklama!

Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. İlhami Çelik corona virüsün vücutta kalma süresi konusunda bilinenlerin doğru olmadığını belirtti. İşte kritik açıklama!

Coronavirüs ise yapılan tüm incelemelerde, akciğerlere bağlandığı reseptörlerini doğal evrimsel süreçte geliştirmiş. Menzies Health Institute Queensland‘dan İmmünolog Nigel McMillan ise laboratuvar ortamında üretilen bir virüsün, genom dizilimine yapılan müdahalelerin izlerini taşıyacağını açıkladı.

McMilan’a göre Sars Cov-2 (Coronavirüs hastalığına neden olan yeni tip Corona virüs) ünün insan vücuduna bağlanmak için geliştirdiği reseptörler, elle geliştirilmeyecek kadar komplike. Bilim insanı, dünya üzerinde yapılan araştırmalarda da virüsün insan geliştiğine dair bir kanıt bulunamadığını hatırlattı.

Wuhan teorisi Profesör Şi Zengli üzerine yoğunlaşıyor

Bilim insanları, özellikle de elle geliştirilen bir virüsün komplike yapıda olamayacağını ve müdahale izlerini saklayabilecek bir teknolojinin olmadığını üstüne basa basa tekrarlıyor. Wuhan Viroloji Enstitüsü‘nde, yarasa kaynaklı Corona virüs örneklemesi yapan ve bu araştırmayı Şubat ayında Nature dergisinde yayınlayan Prof. Dr. Şi Zengli, tartışmanın odağında olan isimlerden.

Profesör Şi Zengli

Profesör Şi, Wuhan Viroloji Enstitüsü’nde 2019 yılında yaptığı araştırmada, yarasalardan aldığı dışkı örnekleri üzerinden Coronavirüs örneklemesi çıkardı. Araştırmada ortaya çıkan RaTG13, şimdiye kadar Covid-19 hastalığına neden olan Sars Cov-2 virüsünün en yakın akrabası.

Ancak yukarıda da açıkladığımız gibi, bu yakın akraba ile Coronavirüs yani Sars Cov-2 genom dizilimleri birbirinden çok farklı. Profesör Şi, geçen sene bu araştırmayı yapmış ve aslında bu sayede Corona virüsleri hakkında çok daha fazla bilgiye sahibiz.

Şi‘nin ise Çin ve Doğu Asya ülkeleri başta olmak üzere sosyal medya linçine uğraması üzerine, EcoHealth Alliance’ın Başkanı Peter Daszak Şi‘yi twitter üzerinden savundu. Bir radyo progamına da açıklama yapan başkan, teorilerin saçmalık olduğunu ileri sürdü.

Daszak, Wuhan’da adı geçen laboratuvar ile 15 yıldır çalıştığını ve bugün pandemiye neden olan Sars Cov-2 virüs örneklerinin laboratuarda bulunmadığını söyledi. EcoHealth Alliance, ABD merkezli ve bilimsel araştırma ile pandemi önleme alanlarında faaliyet gösteren bir sivil toplum kuruluşu.

Profesör Şi’de ilk vakaların görülmeye başlaması sonrası, bu virüs ile ellerindeki örnekler arasında karşılaştırmalar yapmış. Tartışmaların odağında olan bilim insanı, şu anda aşı çalışmaları için Sars Cov-2 virüsü üzerinde çalışmalar yapıyor.

Coronavirüs laboratuvarda üretildi iddiaları bunlarla sınırlı değil. İşte diğer teoriler:

Profesör Luc Montagnier

Coronavirüs için patent alındığı iddiası

Daha önce de, Fransız Pasteur Enstitüsü‘nün 2003 yılında Sars Cov-2 ile ilgili bir patent aldığı iddia edilmişti. Enstitü ise, Corona virüsü ailesinden olan Sars Cov virüsünün varlığının 2004 yılında Enstitü tarafından keşfedildiğini ve bu keşfin patentlendiği açıklandı.

Yerli solunum cihazları teslim edildi! İşte ilk üretim

Corona virüsü ile mücadele için yerli solunum cihazları üretilmeye başlandı ve üretim hattından indirilen ilk cihazlar bugün teslim edildi

Enstitü özellikle de bu habei yayan kişilerin, birden fazla Corona virüsü çeşidi olduğunu bilmediklerini ve bu yüzden halkı da yanlış bilgilendirdiklerini açıkladı. Corona, virüsün taçlı dış kabuk yapısından dolayı bu virüs ailesine verilen genel bir adlandırma.

Nobel ödüllü Profesör, Wuhan iddiasını yeniledi

Bilim insanları bu iddiaların her zaman devam edeceği ve komplo teorisyenlerinin durmayacağının farkında. Şu an için halen virüsün ilk olarak nereden çıktığına dair araştırmalar devam ediyor. Üç gün önce Nobel ödüllü Viroloji uzmanı Profesör Luc Montagnier’in yaptığı, Coronavirüs RNA dizilimin bazı parçalarının HIV virüsü ile benzer yapıda olduğunu savunmuştu.

Aşı karşıtı çalışmalarla da tanınan Profesör Luc Montagnier’in bu tezine karşı, bilim insanları virüsler arasında genom dizilimlerinde her zaman benzerlikler olabileceği, bunun üzerinden insanları kandırmanın bilim etiğine sığmadığını düşünüyor.

Montagnier, 2008 yılında yaptığı AIDS‘e neden olan HIV virüsüne dair keşfi sonrası, suyun hafızası ve aşı karşıtlığı gibi bilim dışı tartışmalara destek vermesiyle biliniyor. Ancak şu anda bir çok bilim insanı bu kaynak araştırmasından çok aşı geliştirme için efor sarfetmekte.

Bu iddiaları, Trump başta olmak üzere ABD hükumetine yakın bir çok isim uzun süredir dillendiriyor. Bilim insanları ise insan eliyle üretime dair kanıt olmadığını ve hastalıkla başa çıkmak için çözümler bulmaya odaklanılmasını istiyor. Peki bu komplo teorilerine nasıl bakıyorsunuz? Yorumlarınızı bekliyoruz?

Yorum Ekleyin