Avrupa’da yapılan bir araştırma, sosyal ağ gerçeğini ortaya koydu. Toplam 800 şirket ile yapılan anketlerde Facebook gibi sosyal ağ hizmetlerinin kullanımı soruldu. Bu şirketlerden yaklaşık %46’sı, çalışanlarına Facebook’a erişilmesine izin veriyor.
Facebook gibi sosyal ağları kapatan şirketlerin sayısı %8 civarında. Belli bir zaman dilimi içinde Facebook’u kapatan şirketler %18’u bulurken, %19’u da Facebook’un bazı servislerinin erişimini kısıtlıyor. Öğle tatilinde sosyal ağları çalışanlara açan şirketlerin sayısı %9.
Şirketlerin yaklaşık dörtte biri, sosyal medyayı kendi işleri için kullanmak istiyor.
Şirketler neden çalışanlarına Facebook’a erişmelerine izin veriyor. Bu soru sorulduğunda yaklaşık %40’lık bir kesim Facebook gibi sosyal ağları bir pazarlama çalışması olarak görüyor ve kullanmak istiyor.
Hatta yapılan araştırmaya göre bu şirketlerin yaklaşık dörtte biri, gelecekte sosyal medyayı kullanmak istiyor.
İşin ilginç tarafı ise sosyal medya hizmetini kullanan kullanıcıların yarısından fazlası herhangi bir hedef doğrultusunda hareket etmiyor. Yine de birçok şirket bu ortamı kullanıp bazı çalışanları buradan seçtiklerini itiraf ediyor.
{pagebreak::Sosyal Ağlarda Nasıl Hareket Edilmeli}
Sosyal Ağlarda Nasıl Hareket Edilmeli
Birçok firma sosyal ağ ortamını doğru kullanıldığında inanılmaz derecede büyük bir avantaj sağladığının farkında değil. Fakat sosyal ağ ortamına dalmadan bazı kurallar konulmalı.
Hatta şirketin sosyal bir etiketi olmalı. Buradaki en önemli şey, çalışanlar eğitilmeli. Şirketler, sosyal ağ ortamına takılan çalışanların neler yazabileceklerini çok iyi bilmeli. Ne de olsa yazılanları kim okuduğunu kimse bilmiyor. Dolayısıyla toplantı tarihleri, konuları veya şirketin iç yazışmaları kesinlikle gizli kalmalı.
Elbette çalışma arkadaşı hakkında bir görüş bildirmek de kısıtlanmalı. Patronunu hedef alan yorumlar veya terfi eden bir çalışma arkadaşının kutlama mesajları veya resimleri, kişi haklarını ihlal ettiği için yayınlanmamalı.
Özel hayatınızı kötü niyetli kişilere açmayın.
Bundan da önemlisi, gelecekteki kariyerinizi etkileyecek resim ve yazışmalardan uzak kalınmalı. Özel hayatınızı kötü niyetli kişilere açmayın.
Birçok kişi sosyal ağlara resim yollarken bir kez daha düşünmeli. Eğlence olsun diye parti resimlerini bu ağlara yüklemek, içki içme yarışmasını yayınlamak, birçok kızla fotoğraf çekip bunları albüm olarak kullanıcılara açmak veya politik mesajlar vermek, istemediğiniz zararlara yol açabilir. En basitinden iş yapacağınız kişilerle olan bağlantılarınız ciddi bir şekilde zedelenebilir.
{pagebreak::Hangi Kurallara Uyulmalı}
Hangi Kurallara Uyulmalı
İşveren için en büyük dezavantaj, çalışanların mesai saatleri içinde sosyal ağları özel işleri için de kullanmaları. Bazı şirketler, çalışanlardan yoğun verim gösterdikleri çalışma saatleri istiyor. Bazıları da proje bazlı çalışıyor ve işin belli bir tarihte bitirilmesini istiyor. Bu gibi durumlarda çalışanlar sosyal ağlara rahatlıkla girebiliyor.
İş yeri sahipleri için diğer bir dezavantaj, çalışanın sosyal ağlara kendini fazlasıyla kaptırması. Bunun sonucunda özel bilgiler ve iş bilgileri birbirine karışıyor. Bilgiler önemsizliğini yitiriyor ve işverenin yayınlanılmaması gereken verileri, bu ortamlarda yayılıyor. Bu da çalışanın işini ciddi bir şekilde tehlikeye atıyor.
Bazı şirketler herkese açık olan bu sosyal ağları çok iyi kullanıyor. İşe başvuran bir kişi bu sosyal ağlarda rahatlıkla takip edilebiliyor. Fakat bunu yapmadan önce işe başvuran kişiler önceden uyarılmalı. Şirketler Facebook’daki verileri kişiye karşı kullanabileceklerini mutlaka söylemeli. Aksi takdirde bunun cezai bir yaptırımı var. En azından Avrupa’da öyle.
Özel görüntüleriniz çalışma ortamını olumlu ya da olumsuz şekilde değiştirebilir.
Tabii burada dikkat edilmesi gereken diğer bir nokta, işverenin çalışanını Facebook’ta arkadaş olarak eklemesi. Bu yapıldığında işveren, çalışanın özel hayatını görebilir. Bu da çalışma ortamını olumlu ya da olumsuz şekilde değiştirebilir.
Peki bir çalışan, işverenin Facebook arkadaşlık tekfini reddedebilir mi? Teoride evet, ama bunu yapmak birçok sorunu da beraberinde getirebilir. Tüm çalışanlarının kayıtlı olduğu bir ortamda sizin olmamanız farklı algılanabilir. Patron, bu çalışan ne tür bilgiler gizliyor diye kendisine sorabilir. Bu da ister istemez terfi durumunu zor duruma sokabilir.
Bundan kaçınmak için iki hesap açmalısınız. Bir hesap sadece iş çevreleri, diğeri de özel amaçlar için kullanılmalı. Bu tıpkı mail hesabına benzer. Sonuçta birçok kişi hem bir iş e-postası, hem de özel e-posta’ya sahip. Bu sayede evde hasta olup, Facebook’da yazı yazarken işten de atılmamış olursunuz.
