Belki de birçoğunuz henüz karbon nanotüplerin ne olduğunu duymadınız bile. Aslında yeni bir teknoloji değil, fakat teknolojinin son aylardaki gelişimi sayesinde, yeni yeni geleceğin teknolojileri hakkında fikir sahibi olmaya başladık. İlk olarak 1990 yılında geliştirilen karbon nanotüp, akıllara durgunluk verecek kadar yetenekli bir teknoloji. Belki de teknolojinin her alanında kullanılabilecekler.

Kısaca anlatmak gerekirse; karbon nanotüpler, peteksi bir dokuya sahip olacak şekilde katlanan karbon moleküllerinin oluşturduğu bir yapıdır. Yaklaşık olarak 100-150 nanometrelik yarıçapa sahipler. Bu değer, ileriki zamanlarda çok daha azalacak ve daha küçük çapta nanotüpler üretmek mümkün olacak.

{pagebreak::Sıra dışı X-Işınları}

Sıra dışı X-Işınları

Yeni nanotüp teknolojisine dayanarak yapılabilecek teknolojik gelişmeler, sağlık sektörünü bir adım daha öteye taşıyabilir. Röntgen ve CT taramalarında kullanılabilecek olan Sıra dışı X-ışınları, nanotüpler sayesinde taşınabilir. Kuzey Karolina Üniversitesi’nde çalışan araştırmacılar tarafından geliştirilmesi planlanan aletler, özellikle kalp ve akciğer çekimlerinde daha etkili sonuçlar alınabilmesini sağlayacak.

Hepimizin bildiği X-ışını cihazları, X-ışınlarını insan bedeninden geçirerek, arkadaki metal elektrota çarpmasını sağlıyor. Böylece ışının geçemediği yerler metal plakada beyaz olarak kalıyor, ışının geçebildiği yerler ise kararıyor. Bu sayede bildiğimiz röntgen işlemi gerçekleşmiş oluyor. Yeni sistemle birlikte bir dizi karbon nanotüpler kullanılarak yüzlerce elektronun seri bir şekilde yayılması sağlanılabilecek. İnsan sağlığına zararlı olmaması için de, ışınların enerjileri düşük tutulacak. Böylece çok daha kesin, hızlı ve sağlıklı sonuçlar elde edilebilecek.

{pagebreak::Hidrojen Arabaları}

Hidrojen Arabaları

Hidrojen yakıtıyla çalışılabilen arabalar, gün geçtikçe teknolojilerini geliştiriyor. Fakat buna rağmen büyük bir sıçrama yapılamadı. Bunu karbon nanotüpler sağlayabilir. Daha temiz ve sağlıklı bir yakıt olarak kullanılabilecek olan hidrojen, karbon nanotüpleri aracılığıyla taşınacak. Enerji kurumlarının tahminlerine göre teknolojisi yeterince geliştirilmiş bir hidrojen arabası, bir yakıt hücresiyle hem fiyat olarak daha hesaplı, hem de hız olarak iki katı hızlı bir şekilde yol alabilecek.

Karbon nanotüplerinin geliştirilmesi şu an için pahalı bir teknoloji olmasına rağmen, bilim adamları tarafından yakın gelecekte masrafların yarı yarıya düşeceğinden emin. Bir örnek vermek gerekirse, 1990’dan günümüze kadar bir karbon nanotübünün üretimi 100 kat ucuzlamış durumda.

{pagebreak::Nanotüplerle Tanı Koyma}

Nanotüplerle Tanı Koyma

İspanyol araştırmacıların açıklamalarına göre, nanotüpler utanç verici hastalıklara da çözüm olabilecek. Biosensörler sayesinde mantar gibi, ya da genital bölgelerde oluşan hastalıklar gibi sorunları önceden teşhis edebilecek. Bunun için de karbon nanotüplerin kullanılabileceği metotların geliştirilmesine ihtiyaç var.

Bilim adamları, içerisinde karbon nanotüpleri bulunduran transistörler geliştirerek, bu transistörleri insan bedenine ait olmayan parçaları tanılama görevinde kullanmayı hedefliyor. Bu sayede insan bedeninde oluşacak olan ve fiziksel görüntüyü değiştiren hastalıklar önceden teşhis edilebilecek.

{pagebreak::En Küçük Çip}

En Küçük Çip

Şüphesiz ki karbon nanotüplerin yardımı sayesinde daha küçük ölçekte çip üretiminin de önü açılmış olacak. Silikon temelli bilgisayar çiplerinde kullanılabilmesiyle birlikte, veriler bu nanotüplerden aktarılacak. Birkaç farklı araştırma merkezinin raporlarına göre, bu teknoloji sayesinde karbon nanotüplerin içinden aktarılabilinen ve sıkıştırılıp, tekrar açılabilen bir veri taşıma yöntemi geliştirilmeye müsait.

Bu aşamada kullanılacak olan materyal ise silikon yerine graphene olacak. Graphene, atom kalınlığındaki materyallerin birleşiminden oluşacak. Bu sayede hem daha etkili, hem daha küçük, hem de daha az enerji harcayan işlemci üretilebilinecek.

{pagebreak::Ses Sistemleri}

Ses Sistemleri

Karbon nanotüplerinin kullanılabileceği bir başka uygulama ise ses sistemleri üzerine. Çinli araştırmacıların açıklamalarına göre, karbon nanotüpler sayesinde çok ince ve katlanabilir bir yapıya sahip olan ses sistemleri geliştirebilmek mümkün. Kağıt kalınlığında olacak olan hoparlörler, ses sistemi sektörü dışında, birçok alanda yeniliklere yol açacak.


Karbon nanotüplerin oluşturduğu titreşimler.

Bu nanohoparlörlerde ses, diğer bilinen hoparlörlerdeki hava moleküllerinin titreşimiyle meydana gelen sesten farklı olarak, termoakustik efekt adı verilen bir fenomen sayesinde oluşturulacak. Termoakustik efekt, tıpkı fırtınalı bir havada şimşeğin, gök gürültü oluşturmasına benziyor. Bir elektrik akımı nanotüp kağıtlardan ilerlerken yanındaki havayla etkileşime girecek ve ses dalgaları oluşturacak. Bizim almak istediğimiz ses ise, elektrik akımındaki elektronlara dijital olarak işlenmiş olacak.

{pagebreak::Duvarlara Tırmanmak}

Duvarlara Tırmanmak

Şu an bu kelimeleri okurken, tüm bu yazılanları gerçek dışı olarak adlandırabilirsiniz. Bu fenomen, sadece Spiderman‘in yapabileceği bir hayal ürünü olarak zihinlerinize yerleşmiş olabilir. Fakat karbon nanotüpler sayesinde yerle dik açı yapan yüzeylerde sorunsuzca yürünebilir. Tasarım, kertenkelelerin ayaklarındaki dokuya benzeyecek.

 

Karbon nanotüpler, yüzeyle az bir alanda etkileşecek, fakat bu etkileşimde nanotüp içerisinden geçecek olan elektronlar hızlı ve seri bir şekilde geçiş yapacağından dolayı bir süreklilik meydana gelecek. Eğer kimya bilimiyle ilgileniyorsanız, bu etkileşimin van-der waals etkileşimine benzediğini söyleyebiliriz.

{pagebreak::Uzay Asansörü}

Uzay Asansörü

Karbon nanotüpleri, sahip oldukları güçleriyle ünlü bir teknoloji. Teksas Üniversitesi araştırmacıları, bu materyali daha güçlü ve daha fonksiyonel teknoloji geliştirmelerinde kullanmayı hedefliyor. Aerojel bir materyal geliştirmek bu hedeflerden bir tanesi. Bu materyal sayesinde demir gibi güçlü, plastik gibi esnek yapılar oluşturmak mümkün olacak.

 


Uzay asansörü, insanoğlunun en sıra dışı teknolojilerinden biri olacak.

Uzay asansörü de tam olarak böyle bir yapıya gereksinim duyuyor. Astronotları veya kargoları uzaya taşıyabilecek olan bu asansör, Uluslararası Uzay İstasyonu‘na gidiş gelişleri büyük ölçüde kolaylaştıracak. Ayrıca uzay turizminin de önünü açacak, insanların Dünya’nın yörüngesinde dolanabilmesini sağlayacak.

{pagebreak::Tümor Teşhisi}

Tümor Teşhisi

Bu saydığımız teknolojiler arasında belki de en önemlisi ve insanoğlunun en çok ihtiyaç duyduğu gelişme, kanser alanında yaşanacak. Kanser, hepimizin bildiği üzere birinci dereceden tedavisi olmayan, oldukça kompleks bir hastalık. Bu küçük nanotüpler, kanseri tarihe gömebilir. Eğer böyle bir şey olursa, insanoğlu karbon nanotüplere çok şey borçlu olacak.


Karbon nanotüpler sayesined kanserden kurtulabilmek mümkün olabilir.

Çeşitli sağlık merkezlerinde yapılan çalışmalar da bu umudun gerçeğe dönmesini sağlayabilecek cinsten. Böbrekte tespit edilen tümörlerin içine karbon nanotüp yerleştirildiğinde ve bu tüplere lazer ışınları yollandığında tümörün yapısı bozulabiliyor. 30 saniye boyunca Nanotüplere aralıksız gönderilen lazer, insan sağlığına başka bir zarar vermeden tümörün küçülmesini ve %80’inin kaybolmasını sağlayabilir.

:: Karbon nanotüpler hakkında ne düşünüyorsunuz?