Teknoloji dünyasında başarı konusunda referans olarak kabul edilebilecek birkaç isim varsa, onlardan biri de kuşkusuz Larry Page’dir. Google’ın kurucuları arasında bulunan Page, interneti her geçen gün daha fazla hakimiyeti altına aldığı bir dönemde şirketinin CEO’luk görevini de başarıyla yürütüyor. Son dönemde yapılan (ya da vazgeçilen) büyük ölçekli satın almalar da Google’ın farklı sektörlere açılarak yatay büyümesinin temel taşlarını oluşturuyor.
Peki, Larry Page yeni bir girişime yatırım yaparken nelere önem veriyor? Normal şartlar altında, özellikle satın alma yapmayı planlayan taraf için göz önünde bulundurulması gereken pek çok değişken bulunuyor: Yapılacak satın almanın geri dönüşü nasıl olacak, işgücündeki artış nasıl değerlendirilecek, müşterilere ve yatırımcılara nasıl bir açıklama yapılacak, devam eden ve planlanan projeler bundan nasıl etkilenecek… Birkaç yıllık kurumsal iletişim çalışanı olarak benim sıralayabildiklerim bunlar. Çok daha fazlası yönetim kurulunda masaya yatırılıyordur.
Oysa Google’ın iki ana kurucusundan biri olan Larry Page, tüm bu süreci çok daha basite indirgemiş durumda. New York Times yazarı David Gelles, Google yöneticileriyle yaptığı görüşmeler sonucu Page’in “Diş Fırçası Testi” adını verdiği ilginç sistemi anlatıyor. Buna göre teknoloji dünyasının en güçlü patronlarından biri olarak Page, yeni bir şirketi gözüne kestirdiğinde şu basit soruyu soruyor: “Bu şirket, insanların her gün bir-iki defa kullanacağı ve onların hayatına fayda sağlayacak bir şey sunuyor mu?”
Tıpkı bir diş fırçası gibi…
Google CEO’su potansiyel satın almalara çok erken aşamalarda göz atıyor ve bu soruya olumlu yanıt bulması durumunda sürecin işlemesine onay veriyor.
Google’ın ana işini düşününce bu hiç de mantıksız görünmüyor aslında. Şirketin ana işi ne internet, ne arama motoru, ne de mobil teknolojiler. Google’ın asıl ekmek kapısı inovasyon. Biz ona “internet devi” gibi isimler taksak da, Google’ın her satın almasının arkasında aslında daha hızlı inovasyon yapmak, yeni alanlarda inovasyonu körüklemek gibi hedefleri bulunuyor. Dün internet servisleriyle tanıdığımız şirketin bugün bir mobil teknoloji devine dönüşmesi, yarının fiber sağlayıcısı, sonraki günün ise uydu kralı olması sürekli yapılan inovasyon yatırımları sayesinde gerçekleşti ve gerçekleşecek.
Teknoloji hızla dönüşüyor ve bu dönüşümün iki elin parmaklarını geçmeyen lokomotiflerinden biri olan Google’ın da bir adım bile geri kalmaya hiç niyeti yok gibi. Larry Page de şu ana kadar Diş Fırçası Testi ile fena iş çıkarmıyor. Arama motorunu, Android platformunu ve geliştirilmesi halinde Google Glass’ı insanlığa sağlayacağı fayda açısından bir “diş fırçası 2” olarak nitelendirmek mümkün olabilir. Bakalım henüz meyvesini görmediğimiz yeni dönem satın almalarından hangileri diş fırçası testini gerçeğe dönüştürebilecek.
:: Google’ın satın alma stratejisini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Sıradan bir insanda bunları göz önünde bulundurarak bir şey alır. Ya yaptığınız haber sırf haber sayısı artsın diye yaptığınız bir şey yada larry page sıradan bir insan.
Bence güzel bir haber olmuş
Bu kadar paranın içinde Larry i zeki göstermek.. buzz google plus saçmalıkları bile anlamadıkları işe girmemeleri konusunda ders vermiş demekki satın alıyolar diyerek özetlenebilir abartmaya gerek yok. bu diş fırçası olayını twit olarak bile yazmam
adamýn arama motoru var giren herkesin ne aradýðný ne istediði bilgisi eline geliyor buna görede o alana yöneliyor olay bu
Guzrl haber Erhan Abi 🙂