Oturma odasında 3D yayını izlemek gerçekten bir keyif. Fakat bunun için bir gözlüğe ihtiyaç olması bu keyfi az da olsa bozuyor. Bu yüzden olsa gerek 3D LCD televizyonlarla yeni tanışmamıza rağmen, gözlüksüz 3D keyfi için arayışlar başladı.
Bu esasında çok da normal bir gelişme çünkü bu sene resmen 3D yılıydı. Nereye baksanız üçüncü boyut teknolojilerle tanıştık. Fakat üreticilere sorsanız, onlar bu durumdan çok da memnun değil.
Herkes beklentilerin karşılanmamasından şikayetçi. Tabii burada 3D içeriklerin çok fazla olmaması büyük bir etken. Ne yeterli film ne de yeterli TV yayını var. Kaldı ki, 3D gözlükler gerçekten insanları bıktırıyor.
Gözlük olduğu sürece, 3D teknolojisi bekleneni veremeyecek.
3D teknolojisinin temeline baktığımızda her bir gözümüz farklı bir görüntüyü alıp işliyor. 3D televizyonlar çok hızlı bir şekilde sol ve sağ göz için ayrı görüntüler oluşturuyor. 3D kameralar bu yüzden iki lense sahip. Bu iki lens farklı perspektifte görüntüyü çekmek için tasarlandı.
Görüntü çok hızlı bir şekilde yayınlanıyor. Tabii burada herhangi bir bozukluğunun olmaması için tazeleme frekansı tek bir göz için 60 Hz olması gerekiyor. Bunun anlamı her iki göz için saniyede 120 görüntünün aktarılması.
Gözlüklerin buradaki görevi, oluşturulan perspektiflerin filtrelenmesi. Shutter gözlükler sol göze görüntüyü alırken, sağ göz için olan görüntüyü kapatıyor. İnsan gözü bu kapama açma işlemini pek algılayamıyor. Fakat bu işlemin sonucunda beyniniz 3D görüntüyü oluşturuyor.
{pagebreak::Gözlüksüz 3D!}
Gözlüksüz 3D!
Gözlüksüz 3D keyfi esasında hayal değil. Günümüzün teknolojilerine baktığımızda bunun mümkün olduğunu da söylemek mümkün. IFA fuarında bunun örneklerini gördük. Fakat buradaki engel sadece bir kişinin bu teknolojiden faydalanması.
Ekran her iki perspektifi usulüne uygun veriyor. Ekranın önünde duran özel tasarlanmış bir folyo 3D gözlüğünün filtreleme işlemini yapıyor. Bu filtreleme işleminde üç boyutlu görüntü belli bir açıda oluşturuluyor.
Kullanıcının yapması gereken tek şey bu açıyı yakalamak ve 3D içeriğinin keyfine bakmak. Her ne kadar basit görünse de, bu teknoloji gelişiminin çok başında. Televizyona mutlaka tek bir açıdan bakmanız gerekiyor. Yani televizyonu tam karşınıza almalısınız. Bunu yapmadığınızda 3D görüntü kayboluyor.
Eyetracking teknolojisinin piyasada olması epey zaman alacak.
Fraunhofer Heinrich-Hertz Enstitüsü’nün bu konuda çok ciddi çalışmaları var. Öyle ki, bu enstitü, 3D televizyonlar için Eye Tracking adı altında bir teknoloji geliştirdi. Bu teknolojide, 3D televizyona bir kamera monte ediliyor. Bu kamera kullanıcının gözünü takip edip, görüntü açısını değiştiriyor.
Bu sayede 3D televizyona dik bakmadan, gözlüksüz üç boyutlu görüntüyü görmüş oluyorsunuz.
Peki birden fazla kişi televizyon seyrederse ne olacak? Bunun için de çözüm oluşturma aşamasındalar. Fikirlerden biri tek bir ekran ile birden çok görüntü oluşturması. Birden çok görüntü farklı açılardan yayılacak.
Bu çok basit bir çözüm olabilir. Fakat bu basit çözüme ulaşmak için inanılmaz teknik değerlere sahip olmak gerekiyor. Televizyonun çok yüksek bir çözünürlüğe ulaşması gerekiyor. Sonuçta kullanıcılar bu görüntüyü 720p, hatta 1080p’de (Full HD) görmek istiyor.
{pagebreak::3D TV Keyfine Herkes Sahip Olacak}
3D TV Keyfine Herkes Sahip Olacak
Fraunhofer Heinrich-Hertz Enstitüsü, Eye Tracking teknolojisini, birden çok kullanıcının göz hareketlerini takip etmesi için çalışıyor. Tabii bu teknolojinin piyasada olması epey zaman alacak. Hatta farklı çözümler sunan farklı teknolojilerle de tanışacağız. Buna en iyi örnek Toshiba.
Toshiba, bir teknoloji fuarında (Ceatec die Technologie) Integral Imaging-System adlı bir teknoloji tanıttı. Bu teknolojide özel bir ekran kullanılıyor. 720p HD ekranlarla kıyasla dokuz kat daha fazla bir çözünürlük (8.29 milyon piksel) sağlayan bu ekran, özel bir folyo ile kaplı.
Mikro lenslere sahip olan bu folyo 1280×720 piksel çözünürlüğünde, tam 2×9 (sağ ve sol göz için iki görüntü) adet görüntü oluşturuyor.
Toshiba’nın gözlük gerektirmeyen 3D televizyonları.
Bu teknoloji epey ilgi çekiyor. Fakat her teknolojide olduğu gibi onun da dezavantajları var. Toshiba’nın kullandığı bu ekranın maliyeti bir hayli yüksek. Bu yüzden de, Toshiba ilk olarak 12 inç (30.5 cm, yaklaşık 1000 Euro) ve 20 inç (50.8 cm, yaklaşık 2000 Euro) ürünlerini piyasaya sürecek.
Bu ürünlerin diğer bir özelliği 2D görüntüyü 3D’ye yükseltebilmesi. PlayStation 3’de kullanılan Cell işlemciye sahip olan bu televizyonlar, sadece Japonya’da satılacak.
{pagebreak::Bu Teknoloji Ne Zaman Hazır Olacak?}
Bu Teknoloji Ne Zaman Hazır Olacak?
Toshiba’nın yeni nesil gözlüksüz 3D televizyonları her ne kadar ilgi görse de, belli başlı eksikleri de olduğunu söylemeliyiz. 3D deneyimini tam yaşamak için 12 inç televizyona 60 cm’den bakılmalı. 20 inç’lik üründe bu değer 90 cm.
Ancak bu mesafeler tutulduğunda gerçek bir 3D deneyimi yaşıyorsunuz. Bu da kullanıcının keyfini kısıtlıyor. Sonuçta birçoğumuz yatarak televizyon bile izliyoruz. Üzerinde çalışılması gereken diğer bir özellik, 3D’ye yükseltilen 2D görüntünün keskin olmaması.
Yapılan tahminlere göre bu teknolojiyi en erken 2015 yılında oturma odalarında kullanacağız.
Gözlüksüz 3D keyfi, teknolojinin çok başında olması ve fiyatta da bir avantaj sağlamaması, birçok üreticinin geri planda durmasına ve beklemesine neden oluyor. Yapılan tahminlere göre bu teknolojiyi en erken 2015 yılında oturma odalarında kullanacağız.
:: Konu hakkındaki yorumlarınızı bizimle paylaşın.
