Avustralya merkezli H2X Global şirketi, Ford Ranger temelli aracını tanıttı. Ranger, kaputun altında benzinle çalışan turbo dört silindirli bir motora sahipken, Warrego isimli bu model hidrojenle çalışıyor. Şirket, Warrego’nun dünyadaki mevcut ve gelecek hidrojen altyapı projelerini tamamlamayı amaçlayan çok yönlü bir araç olduğunu açıkladı. Pikap şantiye ve maden ocakları gibi endüstriyel alanlar dahil zorlu bölgelerde kullanılmak üzere tasarlandı.
Bununla birlikte, H2X Global hidrojen yakıt hücreli araçlar geliştirmek üzere kuruldu. Şirket, pikap, minibüs, SUV ve traktörden oluşan bir ürün yelpazesine sahip.
Ford, 2021 yılının ikinci çeyreğinde sürpriz kâr açıkladı
Hidrojenli Ford Ranger hangi özelliklere sahip?
Warrego’nun hidrojenle çalışacağına değinmiştik. Hidrojen yakıt hücreli araçlar ise elektrikli araçları temel alıyor. H2X Global’in bu modeli, sıfır emisyonlu ve şirket tarafından piyasaya sürülen ilk araçlardan biri olacak. Araç, geleneksel bir içten yanmalı motorla aynı güce sahip.
Ford Ranger araçların hidrojen yakıt hücreli versiyonu olan model, ayrıca 4×4 bir araç. 2×4 veya 4×4 konfigürasyonları mevcut olacak modelin 1500 kilogram taşıma kapasitesine sahip olduğunu da ekleyelim. Ancak model, 94 beygir gücünde. Bu da oldukça düşük bir gücü gösteriyor. Bununla birlikte şirket, kentsel arazide de aracın kullanılacağını vaat ediyor. Ayrıca H2X Global, bayilerinin bulunduğu her bölgede servis noktalarının olacağını açıkladı.
Şirket, yakın zamanda Avustralya dışına çıkmayı hedefliyor. Ford Ranger temelli Warrego testleri ise bu yılın Kasım ayında başlayacak ve satışların Nisan 2022’de başlaması söz konusu. Bu pikapla ilgili bazı ayrıntılar ise hâlâ bir sır. Sadece bazı fotoğraflardan görüldüğü kadarıyla pikap hidrojen jeneratörüne sahip. Ancak bu sistemin tam olarak nasıl çalıştığı şu anda belli değil. Ayrıca Warrego’ya şimdiden Avustralya’nın dışında Hollanda ve Malezya‘dan da talep var.
Şirket, Darling adında hidrojenle çalışan minibüs/taksi üretecek. Bu araç için hedef pazar, hidrojen araçları için şarj ağının Avustralya’dan çok daha yaygın olduğu Avrupa olacaktır.