Japonya’da bilim insanları memeliler hakkında ilginç bulgular elde etti. Araştırmaya göre, bazı memeli türleri acil durumlarda anüs (makat) yoluyla nefes alıyor.

Bir grup Japon bilim insanı, bazı deniz canlılarının acil durumlarda bağırsaklarından nasıl nefes aldıklarına merak saldı. Tokyo Tıp ve Diş Üniversitesindeki araştırmacılar, aynı şeyin fareler, sıçanlar ve domuzlar için de geçerli olduğunu keşfetti. Deneysel koşullar altında böyle bir bir durumun doğru olduğunu kanıtlayarak bulgularını Med dergisinde yayımladılar.

300 milyon yaşındaki Godzilla köpek balığına yeni isim

New Mexico'da keşfedilen Godzilla köpek balığı artık yeni ismine kavuştu. Ortaya çıkan bulgular neticesinde araştırmacılar tarafından yeni bir verildi.

Araştırmacılar, memeliler üzerinde deneyler yaptı

Genellikle hayvanlar için solunum, oksijen solumak ve akciğerler veya solungaçlar kullanarak karbondioksiti atmak şeklindedir. Ancak bazı türler alternatif solunum mekanizmaları geliştirmiştir. Bunlar, acil durumlarda hayatta kalmak için arka bağırsaklarını kullanarak oksijen tüketir. Örneğin, çopra balıkları, yayın balığı, deniz salatalıkları ve küre dokuyan örümcekler gibi.

Bu soluma yöntemine anüs yoluyla enteral ventilasyon (EVA)denir.

Makalenin baş yazarı Ryo Okabe, “Rektum, astar yüzeyinin hemen altında ince kan damarlarından oluşan bir ağa sahiptir. Bu da anüsten verilen ilaçların kolayca kan dolaşımına girmesini sağlar.” dedi. Bundan yola çıkarak ekip, oksijenin de kan dolaşımına aynı şekilde verilip verilmeyeceğini merak etti.

Araştırmacılar, oksijenden yoksun fareler, domuzlar ve sıçanlar üzerinde iki yöntem kullanarak deneyler yaptı. Hem oksijeni gaz formunda rektuma verdiler hem de aynı yoldan oksijen bakımından zengin bir lavmanı enjekte ettiler. Ekip, iltihaplanmaya ve kan akışını artırmaya neden olmak için rektumun iç yüzeyini ovalayarak hazırladı. Bu da oksijen dağıtım etkinliğini artırdı.

Bununla birlikte, bu tür preparasyon muhtemelen insanlar için kabul edilemez olacağından, daha güvenilir bir test de yaptılar. Klinik kullanımdaki sıvı oksijenli perflorodekalin kullanmayı da denediler.

Oksijenin hem gaz hem de sıvı halde verilmesi oksijenlenmeyi artırdı. Hayvanların davranışlarını normalleştirdi ve hayatta kalmalarını uzattı. Ayrıca ekip, immünokimyasal boyama tekniğiyle hücresel düzeyde oksijenasyondaki gelişmeyi doğruladı.

Teknik, solunum yetmezliği tedavisine uygun mu?

Çalışma, oksijenle birlikte emilen az miktardaki sıvının herhangi bir zarara neden olmadığını gösterdi. İlaveten, bağırsak bakterilerini bozmadığını ekleyerek yöntemin güvenli olduğunu ileri sürdüler.

Araştırma ekibi, çalışmanın solunum yetmezliği tedavisine ışık tutabileceğini söyledi. Bulgunun, ventilatörler mevcut olmadığında veya yetersiz olduğunda solunum sıkıntısı çeken insanlar için de geçerli olabileceğini belirttiler.

Ortak yazar Takanori Takebe, çalışmaya ilişkin konuştu. Araştırmacı, “Solunum sıkıntısı çeken hastalar, altta yatan durum tedavi edilirken oksijen yoksunluğunun olumsuz etkilerini azaltmak için bu yöntemle desteklenebilir.” dedi.

Yale Tıp Fakültesinden Caleb Kelly, EVA’nın ciddiye alınması gerektiğini söyledi. Kelly, koronavirüs pandemisinde görüldüğü gibi, ventilatör sıkıntısı olduğunda tekniğin rol oynayabileceğini sözlerine ekledi.