Bilinçaltının derinliklerinde yaşayan binlerce dünya bulunuyor. Psikolojinin gizemli dünyası Inception (Başlangıç) filmiyle birlikte gerçeğe dönüştü. Momento filmiyle dikkatleri üstüne çeken genç yönetmen Christopher Nolan, Batman Begins (Batman Başlıyor), The Dark Knight (Kara Şövalye) filmleriyle Hollywood‘un en çok aranılan yönetmenlerinden biri oldu.

83. Oscar Törenine Damga Vurdu

Inception filminde aksiyon ve psikolojinin nimetlerini birleştiren Nolan bu fikirlerini müthiş bir görsellikle birleştirdi. Leonardo Di Caprio, Michael Cane gibi ünlü oyuncuların yer aldığı filmde karakterlerden çok görsellik konuşulmuştu. Peki en iyi görsel efekt Oscar’ını kazanan Inception‘ın arka planında neler yaşandı?

İşte 83. Oscar törenine damga vuran filmin bilinç altınızın karanlık dünyasına yaptığı yolculuğun arkasındaki yaşananlar…

{pagebreak::Görsel Efektler }

Görsel Efektler

Düşünülenin aksine yönetmen Inception‘da mümkün olduğu kadar az bilgisayar destekli görsel efekt kullanmayı tercih etti.

Batman Begins filminde 650 adet bilgisayar destekli kare bulunurken Inception‘da bu sayı 500‘le kısıtlı tutuldu. Bilinç altında yaratılmış sahneleri hazırlarken, yönetmen farklı bir vizyon kullanmayı tercih etti.

Filmi Oscar yolunu taşıyan en büyük unsur ise bu sahnelerin yaratıcılık ve gerçekçilik konusunda müthiş bir uyum sağlaması. Rüya sahnelerinde bükülen kaldırımlar ve değişen sahneler hep bir mimarın aklından çıkmaydı.

{pagebreak::Sahne Arkası}

Sahne Arkası

Filmin izleyicileri büyüleyen Limbo şehri ya da mimarlar tarafından Paris‘in baştan tasarlanması gibi sahneleri daha gerçeki kılınmak için özel bir stüdyo ortamında hazırlandı.

Klasik yöntemde green box (yeşil perde) önüne geçen oyuncular sadece repliklerini söyleyip rollerini yaparlar fiziksel bir zorluk yaşamazlar.

Ancak Christopher Nolan seyirciye daha gerçekçi bir sahne tasarımı vermek için her aksiyon sahnesine özel hareketli platformlar yaptırdı. Green box temelli yapılan bu platformlarda oyuncular fiziksel olarak da kendilerine zorladılar.

{pagebreak::Limbo Şehri Nasıl Yapıldı?}

Limbo Şehri Nasıl Yapıldı?

Inception‘da seyirciyi etkileyen başka önemli sahneler ise Limbo şehri adı verilen mekanda geçiyordu. Bilinç altının en karanlık yerlerini temsil eden bu sahne kabuslarınızın oluştuğu ve bastırdığınız duyguların bulunduğu yer.

Sular altında kalmış ve yıkık dökük binaların bulunduğu şehir için Nolan ve ekibi aylarca süren bir tasarım ve hazırlık aşamasına gitti.

Şehrin ilk önce mini modeli hazırlandı. 3D animasyoncular aylarca bu maket üzerinde çalışmalar yaparak Limbo şehrini modellediler.

Buz dağları yıkık binalar ve su basmış şehir sokakları için ise bilgisayar kadar gerçek efektlerde kullanıldı. Özel setlerde oyuncular üzerlerine akan tonlarca suya meydan okudular.

{pagebreak::İmkansız Kale }

İmkansız Kale

Filmin en önemli sahne ise karakterlerimizin kale şeklinde tasarlanmış hastanede yaşadıkları çatışmaydı. Senaryonun çözülme noktası olan bu sahne her ne kadar bilgisayar mucizesi gibi gözükse de aslında mümkün olduğunda gerçekçi bir ortamda çekildi.

İmkansız merdivenler de olarak da bilinen Penrose merdivenlerinden esinlenerek hazırlanan bu sahne için özel bir bina inşa edildi. Patlama sahnesinin gerçekten yaşandığı bu yerde hazırlanan mekanizmayla bir anda oyuncuların üzerine sularda boşaltıldı.

{pagebreak::Inception’ın Arkasındaki Sır}

Inception’ın Arkasındaki Sır

Inception‘ın arkasındaki en büyük sır ise yönetmenin Monento‘da da kullandığı eski bir yöntem. Otomobil kazası ve diğer aksiyon sahnelerinde birden yavaşlayan ekranda gördükleriniz aslında bilgisayarın hazırladığı görsel efektler değil. Bunlar VFX adlı verilen özel bir kamera sistemiyle çekiliyor.

Matrix sayesinde tüm dünyada ünlü olan bu kamera zamanla daha da gelişti. Saniyede 1.500 ile 2 bin arasında kare çekilen bu cihaz sahnesinde sahneler yavaşlatılmış ve daha detaylı hale getiriliyor.

Otomobil denize doğru uçarken yaşananlar aslında gerçek oyuncularla çekildi. Ancak VFX kamera buradaki tüm olayları detaylandıracak şekilde kameraya aldı.

:: Sizce Inception başka hangi dallarda Oscar almalıydı?